Aklı karışık Müslümanlar (evet, Müslümanlar) için minik bir biyolojik evrim flood'u:
Evrim teori değil açık bir gerçektir. Tabiata bakınca gördüğünüz tek açıklamadır; teoriler onu açıklama çalışmalarıdır. Evrim gerçek, teoriler tartışmalıdır. Evrimin alternatifi ikinci bir fenomen yoktur!
Canlılık 3.5 milyar yıldır vardır; insan son 300 bin yılda ortaya çıkmıştır. Bu devasa süreci araştıran bilime evrim biyolojisi denir. Evrim, nesiller boyunca meydana gelen değişimlerle ilgilidir. Yaşam sürecinde izlenemez. Sadece izleri görünür.
Evrim yaratılışın alternatifi değil, yöntemidir. Sadece canlılar değil, tüm nesneler bir tür evrimle oluşur. Her şey değişir ve dönüşür. Eğer inanıyorsanız, bunların hepsini de Allah böyle yapmıştır der geçersiniz; gayet de güzel olur :)
"Cinler ve melekler evrimle mi yaratılmış" sorusu anlamsızdır; zira onlar "biyolojik" varlıklar değildirler. Varlıklarına dair doğrudan gözlemsel bir kanıt yoktur. Evrim ise biyolojik organizmalarla ilgilidir.
Tüm canlılık muhtemelen suda ortaya çıkmış tek bir atasal hücreye dayanır. "Yani yaşayan her şey sudan yaratılmıştır" diyen bunu doğru kavramış olur. Fakat mevzu 3.5 milyar yıl sürmüştür; sizin 9 ayda dünyaya gelmeniz ve yıllarca büyütülmeniz gibi.
Canlılığın ortak atası tektir; zira tüm canlılar aynı yapı planını paylaşırlar. Tarih sahnesine sırayla çıkarlar ve milyarlarca canlı türü şimdiye kadar yok olmuştur.
İnsan türü (Homo sapiens sapiens) primatlar ailesine ait bir türdür. Büyük maymunlarla kökeni ortaktır. Bu gün yaşayan hiç bir maymun insanın atası değil, sadece yakın kuzenleridir.
İnsan, primatlar içinde Homo (insan) cinsine aittir ve bu cinsin şu anda yaşayan tek üyesidir. Neanderthaller, flourensis'ler vb gibi diğer insan türlerinin nesilleri tükenmiştir.
"Türler birbirine dönüşmez" lafı hiç bir biyolojik ve mantıksal dayanağı olmayan bir safsatadır. Yeryüzünde şu anda 10 milyonu aşkın tür vardır ve bunlar şimdiye kadar gelmiş geçmiş türlerin yüzde birinden daha azıdır.
Bunların her birinin ayrı bir şekilde dünyaya geldiğine inanmak gerçeklerden kopukluğun işaretidir. Türleşme biyolojik bir gerçektir ve bolca gözlemlenir. Ders kitapları bile vardır; örneğin: Speciation - Coyne ve Orr
Adem öyküsü bilimsel değil dini bir öyküdür. Bolca gönderme, mecaz ve gizli anlatım içerebilir. Adem, genelde sadece bir insanı değil, insanlığı ifade eden bir terim olarak da kullanılır. Çamurdan çömlek gibi yoğrulmuş bir insan yaratılışı, sadece veciz bir benzetmedir.
Herşeyi yoktan yaratabilecek bir yaratıcının neden sürekli "çamurdan" bahsettiğini düşünürsek, mevzu daha açık hale gelir. Çamur dünyevi bir hammaddeden zamanla şekillendirmenin güzel bir anlatımıdır aslında ve gerçeklerle gayet uyumludur.
"Değişmemiş türler evrimi yıktı" falan gibi saçmalıklar, biyoloji ve fosilin ne olduğunu bilmemekten kaynaklanır. 1. Her tür değişecek diye bir kaide yoktur. 2. Yeni türler çıkınca eskileri ortadan kalkmak zorunda değildir. 3. >>
3. Bir fosilin türünü tesbit etmek sanıldığı kadar kolay değildir. Bugün yaşayan canlılardan iki ayrı türü yan yana koyup ayırt edemeyeceğiiniz yüzlerce örnek vardır. Örneğin "çekirge"lerin kayıtlı 30 inden fazla türü mevcuttur! Biz bunlara sadece "çekirge" deriz
Yaratılış hakkında BUGÜN konuşacaksanız, biyoloji bilmek zorundasınız. Kuran'da evrim açıkça ifade edilir; evrimi öğrenirseniz oraları da anlarsınız.
Evrim teorilerinin ateistik argümanlarına karşı gelmekle evrim gerçeğini reddetmeyi ayırt etmeyi öğrenmeliyiz. Ben bir Müslümanım ve Allah'ın evrim ile yarattığını kesin olarak biliyorum. Bu işin dinle ilgisi, elektromanyetizmanınki kadardır.
Müslüman bilmediği konuda konuşmaz; tabiatın kendisinin bizzat en büyük ayetler dizgesi olduğunu bilir ve oraya bakmadan, yahut bakanlara sormadan ahkam kesmez. Bilim doğaya bakmanın en iyi aracıdır. Bilimden ayrılmayınız.
TV'lerde "silikon cemaatleri"nin neden yıllardır bu konuyla uğraşmaya bu kadar enerji harcadığını da ayrıca düşünürseniz, evrimden kopuk ve gerçeklerden uzak bir inanç grubunun neden bu kadar arzı edildiğini anlarsınınız.
Evrim "bilsek de olur bilmesek de olur" bir mevzu değildir; yaşamın, insanın, yaratılışın özünü anlamanın en iyi yoludur. Bu fırsatı kaçırmak büyük sorumluluktur. Bundan sonra bir de kısmetse "evrim bilmesek ne olur" akışı yaparız inşallah...
Merak ediniz, sorunuz, okuyunuz. Bundan kimseye zarar gelmez. Yaratılışı biyolojiden öğrenmek en garantili yoldur. Biyoloji bilmeyen insanların yazdığı yaratılış yorumlarından uzak durun.
Başka inançlara sahip olanları bilemem, ama yaratılışı bilmek ve öğrenmek Müslümanların en önde gelen sorumluluğudur. Kuran'da bu konuda sayısız emir ve yönlendirme vardır. Biyoloji bilmeden bu iş ol-maz...
Mesela konuyla ilgili şu videoyu izleyebilirsiniz:
