Dünden bu yana çok şey yazılmış. Genel olarak bugün daha ayrıntılı baktım duruma. #PinarFidan’ın yaptığı stand up gösterisi ve kendimce doğru, yanlış bulduğum şeylerle ilgili bir kaç söz söylemek istiyorum. Uzun olabilir kusura bakmayın >
Politik, ofansif veya kara mizah, yapılması zor ve yapılırken çok çok iyi düşünülmesi, yazılması, oynanması gereken tarzlardır. Birinden biri eksik kaldığı zaman, amaçlanan reaksiyonun tam tersi oluşabilir. Buradaki durumda olduğu gibi. >
Genel olarak, her şeyin mizahı yapılabilir derken George Carlin, Ricky Gervais gibi stand upçılar örnek veriliyor. Burada temel tartışma, bazı şeylerin mizahı yapılmaz üzerinden yürüyor. Fakat tepkinin, bir yerden sonra çıkış noktasından başka bir yere savrulduğu görülüyor >
#PınarFidan’ı tanımıyorum. Çoğumuz gibi ben de ilk kez bu videoda gördüm. Genel olarak Madımak Katliamı üzerine söylediği sözden başlayan bir tepki var. Temel olarak işin en önemli noktası da burası. Bir katliam, mizahın konusu olabilir mi? Bu tartışılmaya açık bir konu. Şöyle ki
Her ne kadar yabancı stand upçıların yaptığı gösterilerde, toplumsal olarak rahatsız edebilecek olgular; siyahlara uygulanan ayrımcılık, yahudi düşmanlığı, LGBTQ+ esprileri kadın düşmanlığı vs. mizah unsuru olarak seçilebilse de bu bizim açımızdan doğru bir kıyas değil >
Mizahı yapılamayacağı için mi? Hayır! Henüz toplumsal olarak aşamadığımız, faillerinin yüzleşmesini ve cezalandırılmasını sağlayamadığımız için. Madımak Katliamı bizler için bir travmadır. Beraber yaşadığımız insanlar tarafından yakıldığımızı tv’den canlı yayınlarda izlediğimiz >
Bizden ne kadar nefret edildiğinin belki de ilk kez farkına vardığımız bir insanlık suçudur. Benim jenerasyonum açısından öyle. Geçmişe dönük olarak Maraş, Çorum, Malatya, Dersim ve ne yazık ki daha bir çoğu sayılabilir. Ve bu katliamların hepsi hala açık birer yaradır. >
O yüzden, böylesi katliamlar henüz kanıyorken veya Uğur Kurt gibi yakın zamanda cem evinde öldürülen canlar varken, bunların, performasın bir enstrümanı olarak kullanılmasını doğru bulmuyorum. Neden tepkinin çıkış noktasından ayrıldığını düşündüğümü de söyleyeyim >
Tartışmalar çok kısa sürede, “katliamın mizahı olmaz” noktasından “inancıma laf söyleyemezsin” noktasına evrilmiş. Buna katılmıyorum. “Kutsalıma laf edemezsin” cümlesi, tam olarak bizi katleden argümandır! Binlerce yıldır yaşadıklarımızın bir kesim tarafından kılıfıdır >
Sezon başında @_onurorhan Suç ve Keza diye bir oyun yazmıştı. Bir bölümünü paylaşmak isterim. Özellikle son bölümüne dikkat çekerek. > 
“Onlara sonsuz bir hayatın olmadığını söyleyeceğiz. İnsan hayatı dâhil hiçbir şeyin kutsal olmadığını veya bir kutsal varsa her şeyin kutsal olduğunu.” Bunun hepimiz açısından önemli bir cümle olduğunu düşünüyorum >
#PınarFidan’ın niyetinin hakaret etmek olduğunu videoyu ilk izlediğimde de düşünmedim, şimdi de düşünmüyorum. Bir Alevi olmama rağmen kendisinin bir Alevi olmasını hiç önemsemeksizin söylüyorum bunu. Videoda M. Gökçek, B.Albayrak’la sıra beklemek, Kılıçdaroğlu ile metroya binmek>
gibi beğendiğim yerler de var. “Biz hiç Alevi kaybetmiyoruz” ya da “bir otele tık ve yak” gibi cümleleri, özensiz, çiğ ve empatiden yoksun bulduğumu söylemeliyim. Fakat bu kadar... Bir performansla ilgili yorumum da bu olmak zorunda. >
Eğer bunun ötesine geçersek, vardığımız nokta ne yazık ki bizim de istemediğimiz bir nokta olur. Dünden beri en çok tepki gösterenler dahi, küfür, hakaret, tehdit, emniyete şikayet etmenin aşırı olduğunu söylüyorlar. Aralarında canlarını yitirmiş @zeynabelle @MazlumCimen >
gibi dostlarımız var. Bu aşırılığın, eleştirinin ötesine geçip başka yollarla cezalandırılmasını istemenin getirdiği nokta, bugün hakkında soruşturma açılması oldu. Şimdi geldiğimiz noktaya iyice dikkat çekmeye çalışıp bitireyim >
Bir insanı; Madımak Katliamı ile dalga geçtiği için Madımak Katliamı’nı yapanları, izleyenleri, destekleyenleri, savunanları, planlayanları kurtaran bir iktidarın hukuk sisteminin içine attık ve ceza talep ettik. >
Bu iktidar çok yakın bir zamanda, katliamın faillerinden birini hoş geldinlerle, sürmanşetlerle, propagandalarla karşıladı. Şimdiyse, “Alevilere uzanan elleri kırar, dilleri keserim” propagandasını yapacak zemin buldu. >
Bu arkadaşın yargılanmasını isteyen, şikayet eden vekil arkadaşlar, aydın dostlar. Ne talep ettiğimize ve önemlisi, kimden talep ettiğimize çok dikkat edelim isterim. Acılarımızın failleri gözümüzün önündeler >
Bu yoğun tepkimizi, fail olduklarını bile bile “toplumsal kucaklaşma” adına başka katliamcıları meşrulaştıran, normalleştiren bazı figürlere yöneltelim. Hıncımızı, gerçek katilleri serbest bırakıp, “hayırlı olsun” diyenlere karşı büyütelim. >
Yaşadığımız acıların sebebi #PınarFidan değil. Her gün Alevilere, kaybettiklerimize ağız dolusu küfürler eden, bizi gerçekten aşağılayan, kapılarımıza işaret koyan hakiki düşmanlarımız var bizim ve onlar mizah da yapmıyorlar. Hepinize sevgiler...
