(programı yöneten Tansel Taşanlar malum ğŞ'lılardan... diğerlerine bakmadım... muhtemel onlar da aynı türdendir... zaten konumuz onlar değil)
Selçuk Dereli “Ben her zaman olduğu gibi ASLANLAR gibi gideceğim gördüğümü çalacağım, Selçuk Dereli’ye yakışan yönetimi göstereceğim” dedim." (Eşi Meltem Hanıma demiş)
"İşte öylesine zorlu maçlar yönettik ki, elinden gelen her türlü imkanı kullandılar. Kullanmaya devam ettiler. Kullanmaya devam ediyorlar. Ne oldu yani? Bizden sonra kesildi mi? Keşke kesilmiş olsaydı."
"Bugün bakıyoruz. Görüyoruz. Bu yapılan her türlü baskıya rağmen hakem dirayetli olacak. Çok güçlü olacak. Gidecek futbolun oyun kurallarını uygulayacak. Bırakalım şampiyon kim olursa olsun. Benim sorunum değil o. Ben hakemim"
Selçuk Dereli: Ben gittim Denizli’de futbol oyun kurallarının gereğini yaptım. Çok başarılı bir maç yönettim. Hakemlik kariyerimin, bana göre, en başarılı maçıydı.
Erinç Bilican-Şenes Erzik’in sizi aradığı dönemdeki pozisyonu neydi?
Selçuk Dereli: UEFA Başkan Vekiliydi
Çağlar Soy-Hocam kaç puan almıştınız o maçtan?
Selçuk Dereli: Ben o maçtan Çağlar Bey, 100 üzerinden değildi o zaman, 10 üzerindendi… en yüksek notu almıştım.
Tansel Taşanlar-Benim aklımda 9.2 diye kalmış hocam
Selçuk Dereli: Yani en yüksek nottu. Bir hakeme verilebilecek en yüksek nottu. Çünkü çok başarılı bir maç yönettim. (2.29) O maçla ilgili spekülasyon yaratanlar var. Herhalde sorular içerisinde o da vardır.
Tansel Taşanlar-Vaaar
Selçuk Dereli: Konuşuyorlar. Aziz Yıldırım çıkıyor televizyonlara diyor ki… İşte Denizli maçı tatil edilmeliydi. Ya kardeşim Denizli’de atılan konfetileri kim attırdı.
Tansel Taşanlar-Haaah
Selçuk Dereli: Hangi yönetici Denizli’de konfetileri o tribünden attırdı. Fenerbahçeli hangi yönetici bu talimatı verdi? Sadece Denizlililer atmadı ki o konfetiyi… Neden? Her iki takımın da lehine bir durum.
Selçuk Dereli "Maç maç uzasın, maç sarksın, ondan sonra biz işimize bakalım mantığı güdüldü herhalde. Ben konfeti sahaya girerken emniyet amirini çağırdım Tansel, dedim ki “Bakın dedim. Sayın müdürüm. Bu konfetiler biraz sonra sahaya atılacak. Lütfen dedim tedbirinizi alın”
Selçuk Dereli-Müdür arkasını döndü gitti. Hiç oralı olmadı. Çünkü herkesin işine geliyordu. Ama
Tansel Taşanlar-Galiba bir kamyon hem Fenerbahçe tarafı, hem de Denizli tarafına dağıtmış
Selçuk Dereli: En az.
Tansel Taşanlar-Atmış. Sonra da ikinci kamyonu sokacaklarmış.
Çağlar Soy-Hocamızın yönettiği Denizli-Fenerbahçe maçından önce hiçbir büyük takım son hafta şampiyonluk kaybetmemişti. Hiç böyle bir şey olacağına kimse ihtimal vermiyordu. Bir büyük takımın son hafta şampiyonluk kaybedebileceğini biz o gün öğrendik, gördük yani.
Şenes Erzik’in o gün ettiği telefonda Selçuk Dereli dediklerini yapsaydı, penaltı verseydi, bir ofsaytı görmeseydi hiç birimiz konuşmazdık şu an. Unutulmuştu, gitmişti
Selçuk Dereli: Eğer eğer…… (ses biniyor, anlaşılmıyor)
Tansel Taşanlar-Hocam siz Denizli maçından sonra Galatasaray maçını, Kadıköy’deki Alex’in frikikten Aykut’a attığı maçı yönetmediniz mi?
Tansel Taşanlar-Eeee onadan sonra bir şey var mıydı Hocam? Böyle bir konu var mıydı hiç? O 16 dakka uzattı da, bizim…
Selçuk Dereli: Hiç öyle bir şey yoktu. Hiç öyle bir şey yoktu. Üstelik
Tansel Taşanlar-2010-11’den sonra ortaya çıkarılan bir şey zaten.
Selçuk Dereli: Bilinçli olarak çıkarıldı. Ben şunu da söyleyeyim. Benim yönettiğim Fenerbahçe-Galatasaray derbisinden sonra maçı bitirdim. Alex koşarak yanıma geldi. Bana dedi ki “Hocam ben sizin hakemliğinizi çok beğeniyorum. Hakem formanızı bana hediye eder misiniz”
Ben de “Tabi ki memnuniyetle” dedim. İlk defa bir futbolcu hakem formamı istemişti. Soyunma odasına davet ettim. Alex benim formamı aldı. Kendi formasını da çıkardı bana verdi. Alex Denizli’de de bu takımın, herhalde Ümit Özat’la birinci ikinci kaptanlığı paylaşıyorlardı.
Selçuk Dereli: Ama şunu söylemiyorlar. Bakın. Ben bunu birkaç kez paylaştım. Şimdi bakın. Aziz Yıldırım, Denizli-Fenerbahçe maçından önce Kalamış’ta, yanlış hatırlamıyorsam… Bunu bana anlatan Fenerbahçeli bir sporcu. Aynen şunu söyledi.
Selçuk Dereli “Hocam senin Denizli’de hiçbir hatan yoktu. Biz kötü oynadık. Bunun sebepleri vardı. Ve sebeplerinden bir tanesi şuydu” dedi. Bunu anlatmak istiyorum size. Vaktimiz yeterli olacaksa
Tansel Taşanlar-Anlat hocam
Erinç Bilican- Anlat hocam
Çağlar Soy- Anlat hocam
Selçuk Dereli: "Maçtan 3-4 gün önce Aziz Yıldırım Fenerbahçeli futbolculara yemek veriyor. O yemekte Alex diyor ki, DOĞRU MU SAMETİ ÇAĞIRIYOR YANINA, DOĞRU MU SAMETİ ÇAĞIRIYOR İŞTE (GÜLÜYORLAR) “Ben bir şeyler söyleyeceğim. Çevir” diyor."
"Çağırıyor. “Bak biraz sonra ben argo da konuşacağım. Ama diyor bunları da çevireceksin. Ve küfürlü, sinkaflı kelimeler kullanarak, siz mi takımı buraya kadar getirdiniz, çıkacaksınız, Denizli’yi de yeneceksiniz, maç başı priminizi ben o zaman vereceğim” diyor."
"Alex böyle yapıyor, masada oturan futbolculara. “Kalkın” diyor. Yemeği terk ediyor. Bunu hiç kimse konuşmuyor. Yani o gün Denizli’yi yenecek performans mı sergiledi Fenerbahçe? Şimdi bunları niye konuşmuyor? Konuşmak Aziz Yıldırım’ın işine gelmez"
Şimdi buna cevap versin Aziz Yıldırım? Böyle bir şey oldu mu olmadı mı? OLDUĞUNU BANA FENERBAHÇELİ FUTBOLCU ANLATTI. HEM DE O MASADAKİ EN KIDEMLİ FUTBOLCULARDAN BİRİ. “HOCAM DEDİ O İHALEYİ SİZE YIKMAYA ÇALIŞIYORLAR. Biz orada kötü oynadık ve yenildik.” Paylaşmak istedim.
Erinç Bilican-Bir de hocam o sene değil 5 sene sonra yıkmaya çalıştılar.
Tansel Taşanlar-Bir şey yokken ortada. Hiçbir şey yokken.
Selçuk Dereli: Hala da konuşuyorlar. İstedikleri kadar konuşsunlar.
Selçuk Dereli: Çok doğru Erinç. Şöyle. Denizli-Fenerbahçe maçının tatil edilmesini isteyenler, Fenerbahçe-BJK maçında Şenol Güneş’in başı yarılıp maç tatil edilince maçın tekrar edilmesini istediler. Hangisi sizsiniz kardeşim. Hangisi doğru bunun
Selçuk Dereli "Orada maçı niye tatil etmedin diye eleştiride bulunuyorsun, burada diyorsun ki niye maçı tatil ettin. Bırakacaklar bu işi. Denizli’de biz… o… iki tarafın niyeti oyunu sarkıtmaktı."
Maçın tatil edilmesini gerektiren, oyuncuların sağlığını tehdit eden bir şey yoktu. Alex bir pozisyonda yerde kaldı. Ben onun yanına gittim. Sağlığı tehdit eden, yaralayıcı bir madde gelmiş olsaydı, oyuna devam edemeyecek durumda olsaydı ben maçı tatil ederdim.
Selçuk Dereli "Ama ben gittim Alex’e sordum. Alex’te bir şey yok. Oyuna devam etti. Dolayısıyla konfeti atılmasının sebebi biraz önce söylediğim şekilde. Diğer maçlar bitsin. Biz de burada güle oynaya işimize bakalım mantığıydı. Ama onu da başaramadılar
Selçuk Dereli: Şunu da eklemek isterim Tansel. Selçuk Dereli, ya da diğer hakemler; çok eleştiriliyor hakemler ama böyle onuruyla duran, hakemlik onuruna sahip çıkan insanlar var. Bunu bilmek lazım. Şimdi biraz önce Çağlar çok güzel bir noktaya parmak bastı
"Art niyetli bir hakem olsaydı ve bunlar yapılsaydı kimsenin belki ruhu duymayacaktı. Ama bugün orada onuruyla hakemlik yapan Selçuk Dereli… Ancak hakemlikte kategori atlamasına engel olmaya güçleri yetebilir. Onuruyla yaşamasını hiç kimse engelleyemez."
"Ben son derece mutluyum. Onurumla yaşıyorum. Ve bunun da mutluluğuyla hazzıyla yaşıyorum. Sokağa çıktığımda herkesten büyük saygı görüyorum. Toplum her şeyin farkında"
Tansel Taşanlar -Ben 39 yaşındayım… Hakkıyla şampiyon olan takım görmedim. Ya hakemler yardım etmiştir, ya birileri bir şey yapmıştır. Hep böyledir yani Türkiye’de. Şampiyon olamıyorsan kendinin kötü olduğunu kabul etmek yok. Bizim çocukken genlerimize kodlanmış
Selçuk Dereli: Öyle. Gündemi öyle yaratmaya çalışıyorlar. Defalarca çıktı BU televizyonlara veya sıkıştığı zaman Aziz Yıldırım Denizli maçını konuştu. Denizli’de maç tatil edilmeliydi. Şöyle olmalıydı, böyle olmalıydı. Ben de hep davet ettim
Selçuk Dereli: Dedim ki “Hodri medyadan Aziz Yıldırım. Gel. İstersen FBTV istersen… NTV de biliyorsun hani orada çok arkadaşları vardı, beraber güzel programlar yapıyorlardı…(10.08)
Tansel Taşanlar-Houahhhaha
Erinç Bilican- Hahaha
Çağlar Soy- Haha
Selçuk Dereli: Onlar da dahil gelin dedim. Beraber konuşalım. Gelmedi. Gelemezler. Çünkü DAHA BİLDİKLERİMİZ VAR. DAHA SÖYLEYECEKLERİMİZ VAR..SORACAKLARIMIZ VAR. Bunlar önemli bir kısmı ama daha var yani geride. Gelip konuşamazlar.
Selçuk Dereli "Haydi gelsinler bakalım. Bekliyorum. Davet ediyorum. Buradan da davet ediyorum. Hodri meydan. Gelsinler. O maçın öncesini… O maçtan 3 gün önce BAŞKA NELER OLDU?
Selçuk Dereli: İSTANBUL’DAN ÇIKAN ARABA NEYDİ? İstanbul’dan bir araba çıktı Ankara’ya geldi. O arabanın bagajında ne vardı? NEDEN BURADA ULAŞMASI DÜŞÜNÜLEN KİŞİYE ULAŞAMADI. TEKRAR GERİ DÖNDÜ. Ne oldu ORADA? Bunları anlatsınlar dinleyelim bakalım
Selçuk Dereli: Ondan sonra çıkıp Türk futbolunda hiç kimse ahkam kesmesin. Biz biliyoruz yani kimin böbreğinde kaç taş var.
Tansel Taşanlar-Bagaj severler ama. Öyle bir… O yapının bagaj sevme olayı var yani
Selçuk Dereli: Yani kamuoyu bunları bilsin.
Selçuk Dereli: Yani kamuoyu bunları bilsin. Bunları kamuoyu bilsin bence. Bunlar görünmeyen yüzler ama… Sonuçta biz Denizli’de çıktık ASLANLAR GİBİ biz gördüklerimizi uyguladık. Ve oradaki yönetimle onur ve gurur duydum. Her zaman. Yardımcı hakemlerim de çok başarılıydı
Selçuk Dereli: Yani evet öyle oldu Tansel. Ben şöyle… Bizim görevimiz oyun kurallarını uygulamak. Hata yapmadan maç yönetmek. Hata yaptığımda ben çok üzülürüm. Hata yapmadım mı? Yaptım. Mesela Yozgat-Galatasaray maçında Sergen’i atmam gerekiyordu
Selçuk Dereli: "Orada, Denizli-Fenerbahçe maçı Türk futbolunda gerçekten çok önemlidir. Bazıları şunu öğrendiler. HER KUŞUN ETİ YENMEZ. SELÇUK DERELİ BUNU GÖSTERDİ ONLARA