Bu taciz, tecavüz olayları oldukça can sıkmaya başladı. Özellikle muhafazakarlar arasında kendisine yer bulabilmiş kişiler bu suçları işlediğinde toplumun algısı seçici davranıyor ve çok daha fazla gündem oluyor. Bunun sebebi kontrast etkisi. Yani beyazın içindeki siyahın
daha çok göze batması. Beyaz bir kağıdın üzerindeki siyah nokta gibi. Halbuki cinsel içerikli suçlar %60-80 oranında alkol etkisinde iken işleniyor. Yani aslında bu fiilin failleri büyük bir çoğunlukla alkol kullanan seküler kesimin içinden çıkıyor ama bu göze batmıyor.
tıpkı siyah bir kağıdın üzerindeki siyah nokta gibi. Türkiye'deki cinsel saldırı suçları oranı dünya ortalamasının altında, bu oranı düşüren de aslında muhafazakar kesim. Türkiye'deki sekülerler yalnızca muhafazakarın karıştığı olayları gündeme getirir ve muhafazakarlar
arasında yaygın olduğu algısını oluşturur. Hdpli vekilin ve Cizre'deki hdplilerin tecavüz davasının ne kadar çabuk unutturulduğuna, gündemden düşürülme hızına bakın. İstanbul sözleşmesi diye yırtınan güruhun bu olaylardaki sessizliği işte bu algı çalışmasının
yöntemlerindendir. Son on yılı kapsayan Chpli siyasetçilerin işlediği tecavüz ve çocuk istismarı listesine bir göz atmanızı öneririm. Bunlar ne kadar gündem oldu? dünyada cinsel saldırı suçlarında İskandinav ülkeleri başı çekiyor. Çocuk pornosunda Hollanda açık farkla önde
Yasal olmayan porno sektöründe dönen para dünyanın kara para aklama merkezi İsviçre bankalarında aklanıyor. Avrupa'daki tecavüz yasaları Türkiye'dekinden çok çok daha hafif unsurlar içeriyor. Mesela Danimarka'da yılda 25 bine yakın cinsel saldırı suçu yaşanmasına rağmen
ceza alan kişi ortalaması 94. Danimarkalı kadınlar yasaların işlevsizliği yüzünden mağduriyetlerini devlete bildirmeme eğilimindeler. Bu bilgiler yine batı kaynaklı Uluslararası Af Örgütü'nün hazırladığı raporlarda geçiyor. Muhafazakarların bu konudaki temel hatası ise
alınganlık yapması. Tecavüz suçu işleyen, işlemeye teşebbüs eden muhafazakar değildir. Ceza kanunlarından önce Allah'ın kanunlarını çiğnemiştir ve muhafazakarın muhafaza ettiği zaten Allah'ın kanunlarıdır. muhafazakarlar olayın doğruluğundan emin olduktan sonra en yüksek tepkiyi
göstermekle mükelleftir. Batılı kanunlarda tecavüz suçu hapis ile cezalandırılırken İslam'da olayın şartlarına göre hadım edilmekten idama kadar varan cezaları vardır. Ek olarak tazminat gerektirir. Bu şekilde bir yasal düzenlemeyi bugün hangi seküler kabul eder?
Yani batılı kanunları uygulayarak, batının kendisinin bile sağlayamadığı bir orana ulaşmamızı bekliyorlar. Emin olun, tecavüz suçuna hakettiği cezalar verilse bundan en çok sekülerler zarar görürdü.
