Büyüsü bozulan şey aslında büyünün kendisidir.
Adam denize girip yüzmeye başlıyor. Ama deniz de kimsecikler yok tek başına adam.
Sırt üstü yatıyor denizde. Etrafı beyaz mavi deniz anaları ile dolu.
Elleri ile deniz analarıyla oynuyor
İki eli ile deniz anasını
Kaldırıp başına koyuyor. Kafası ile deniz anasını denize atıyor.
Yüzlerce deniz anası etrafında deniz de tek başına yüzüyor.
Sahil de üç kişi bu adamı izliyor.
Adamın biri diğerine soruyor!
Deniz anaları bunu neden yakmıyor?
Bilmiyordur diyor adam.
Nasıl yani diyor soruyu soran.
Deniz anaları ile beraber yüzen bu adam var ya Deniz analarının ona dokunduğu zaman yaktığını bilmiyordur diyor.
Nasıl yani deniz anasının yaktığını bilmezsen deniz anası seni yakmaz mı?
Yakmaz tabi.
Ateş mi bu diyor adam.
Deniz anaları ile beraber yüzen adam yavaş yavaş
Sahile çıkıyor. İki küçük kız çocuğu denizin kenarında birbirlerine kaç kaç deniz anasını geliyor diye bağırıyor.
Adam bir an çocuklara dönüp!
Neden kaçıyorsunuz ki çocuklar!
Deniz anası bişey yapmaz diyor.
Çocuklar olur mu abi deniz anasına dokunursan seni yakar diyor
Adam gidip
İki adım yanında ki deniz anasına dokunmak için elini uzatıyor.
Tam o an başka bir deniz anası adamın bacağına dokunuyor.
Adamın bacağı yanıyor.
Hemen kendini sahile atıp, yanan bacağını yıkıyor.
Sonra kumsala oturuyor.
Onu izleyen üç adamdan deniz anasının onu yakdığını bilmiyor
Diyen kişi arkadaşlarına dönüp.
Deniz anasının yaktığını şimdi öğrendi diyor.
Bu şahidi olduğum bir olaydı.
Daha enteresanı ise abd televizyonlarında canlı yayında yapılmış bir deney.
Sanırım 20 yıl önce filandı.
Tv de haberler de izledik.
Abd televiyon kanalının tekinde canlı
Yayın bir deney yapıldı.
Abd de fazla tanınmayan profesyonel bir ilizyon ustasını fabrika işçisi diye tanıtıyorlar.
Bu fabrika işçisinin özel yetenekleri var düşünce gücü ile şimdi masa da ki bir nesneyi hareket ettirecek gibi bişey söylüyor sunucu.
Fabrika işçisi rolünü oynayan
İllüzyonist başlıyor konuşmaya.
Bunu aslında şu an canlı yayında bizi izleyen herkes yapabilir.
Düşünce gücünüze güvenin.
Bizi izleyen herkes benim gibi yapmaya çalışsın hatta kamerası olanlar kameraya çeksin filan diye bir konuşma yaptıktan sonra başlıyor ilizyon numarasını
Yapmaya. Sunucu da tezgahlanan bu oyunun bir parçası olduğu için çok şaşırmış gibi rol yapıyor.
İllüzyonist numarayı bir kaç kez tekrarlıyor.
Sonra proğram reklama giriyor.
Tv kanalına yüzlerce kişi telefon açıyor.
Biz de denedik ve yaptık diye hatta aralarında bir çok kişi
Bunu kameraya aldığını söylüyor.
Reklâm arası bittikten sonra fabrika işçisi rolünü oynayan illüzyonist, gerçek kimliğini açıklıyor.
Biz tv de bu olayı haber bülteninde izledik.
Ve olay kapandı gitti.
Tabi o zamanlar sosyal medya filan olmadığı için yapılan bu büyük deney öylece
Kapandı gitti.
Deniz anası örneği ile illüzyonist örneği aynı şey aslında.
Bilinci, kuantum bilinci sistemine geçiş yatırırsanız tüm fizik kuralları otomatik olarak ortadan kalkar.
Bilince hangi sistemi kullanması gerektiğini gösterin yeter.
Neyi bilirseniz bilinç o bilgiye göre
Hareket eder.
Hayat da, zaman da insanın gözlemlediği şekilde hareket eder.
Zaman öyle herkese tik tak tik tak diye aynı geçmez.
Herkese zaman farklı davranır.
Kimine zaman çarçabuk geçerken kimine geçmek bilmez.
Bazen o kadar çok iş yaparsınız ki yarım saat bile geçmemiş olurken
Bazen ise çok az bir iş yaparsınız ama saatler su gibi akıp geçmiş olur.
Yaptığınız işe saat tutarsanız zamana göre hareket edersiniz.
Yaptığınız işe saat tutmazsanız zaman size ve yaptığınız işe göre hareket eder.
Aklın almayacağı bir similasyondur bu.
Zaman sistemini hayatımıza
Hançer gibi saplamak için herşey mesai saati haline getirilmiş durumda tv de dizi saati haber saati ile çalışır insan
Tüm hayatı zamanlara bölerek yaşamasını isterler.
Yani zaman sana göre akmasın isterler.
Zaman kuralına göre aksın isterler.
Senin kural dışına çıkman tüm sistemi
Etkiler.
Zaman sana göre akarsa herkes senin bile bilmedigin halde kurduğun simülasyonun için de yaşamak zorunda kalır.
Zamanı hesap etmeyin.
Siz zamana akmayın.
Bırakın zaman size göre aksın.
Sevgiler.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
GELECEK KAYGISI;
Gelecek kaygısı duymak öncelikle zeka göstergesidir.
Satrança benzer. İki hamle sonrasını düşünmek ve yapacağın hamleleri iki hamle sonrasına göre inşa etmek.
Kazanmanın tek yolu, rakibin aklını okumaktan geçer.
Fakat hayatın işleyişi farklıdır.
Hayata satranç
Zekası ile bakanlar, elinde yapacak hamle yok ise psikolojik olarak kendi içlerine gömülürler.
Ve gelecek kaygıları büyür ve korkuya dönüşür.
Finalde müthiş zeka sahibi olan bu kişiler, kendi içine inşa ettiği hapishanede yaşamaya başlar.
Bu kişileri motive edecek elle tutulur
Bişeyler lazım ki, kendi akıllarına, zekalarına söz geçirebilsinler.
Ama elle tutulur bişey yok.
Yani bir şekilde çıkmaz sokak.
Tabiki şeytan bu durumu çok iyi kullanır. Olur olmaz bir sürü abuk subuk vesveseler bu kişileri darlar.
Bu durum kişinin psikolojisinde ağır hasarlara
BLOKAJ;
Blokaj oluşturmak, kişinin kendi kendini lanetlemesidir.
Kişi kendini lanetler ise o lanet peşini bırakmaz.
Ama simyacı ne yapsam olmuyor. Başkalarında kolayca oluşan ne varsa bende bırak oluşmayı yanımdan bile geçmiyor.
Hep bir terslik, hep bir zorluk, hep bir
İmkansızlık olur bende. Kısmetsizlik desen oranın başkenti benim.
Haliyle biz de buna alıştık.
Yani blokaj dediğin bizim normalimiz.
Aslında bu serzenişler normal zira kişi kendinde olanın farkında olmayınca herkes gibi hareket eder ve başkalarında kolayca olan bende olmuyor der.
Sonrası zaten düz mantık.
Ben ne yapsam olmaz düşüncesini kaderi yapar.
Kısaca lanetler kendini.
İçki içmez.
Kumar oynamaz.
Kötülük düşünmez.
İyilik yapacak insan arar.
Kalbi tertemizdir.
Vicdan, merhamet kalbinin yarısıdır.
Akıl, zeka fışkırır adeta.
Kısaca Allah'ın razı olduğu
BESLENME;
Kişinin hayatında olan yani kendinde olanları paylaştığı arkadaşları, eş, dost, akraba vs. O kişinin kişisel enerjisinden beslenir.
Tabiki bu iki yönlüdür.
O kişi de bağ kurduğu kişilerin enerjisinden beslenir.
Basit bir alışveriş gibi düşünmek lazım.
Bu basit alışveriş
Kurulan bağ ne kadar güçlü ise enerjisel alışveriş de o kadar güçlü olur.
Bağ zayıf ise enerjisel alışveriş o kadar zayıf olur.
Bazı insanlar aşırı duygusal olduğu için karşıdaki kişi hakkediyor mu haketmiyor mu terazisi kurmaksızın güçlü bağ kurmaya çalışırlar.
Hatta platonik
Aşk gibi karşıdaki kişi yahut kişilerin haberi dahi olmadan onlarla kendi arasında güçlü bağ kurarlar.
Bu da, bu tür kişilerin hayatlarında engellere, çıkmaz sokaklara, kendi kabuğunu kırıp bir türlü feraha, huzura çıkamamasına sebep olur.
En yakın dost, arkadaş kim olursa olsun
MALZEME;
Kendimizi nasıl temiz tutmaya özen gösteriyor isek bilinçaltımızı da temiz tutmaya özen göstermeliyiz.
İlham kapıları, düşünce, akıl yürütme vs. bunların tamamının performansı bilinçaltının ne kadar temiz olduğu ile alakalıdır.
Zira bilinçaltı öncelikle kişinin
Problemlerini, takıntılarını düşünceye servis eder.
Bunları hallet arkadaşım zira bunların duyguları faal der.
Faal olan duygular ise aklı ele geçirir.
Çoğu insan ipe sapa gelmez şeyleri kafaya takar hatta onu problem haline getirip o şeye duygu oluşturur.
Hatta bunlar o kadar
Basit şeylerdir ki kişi o basitliği kendine yakıştırdığı için kendi kul hakkına girer.
Misal;
- O bana niye öyle baktı.
- Selam verdim kafa salladı sadece.
- Beni dinlemedi. Vs.vs.
Normal de bu ufak tefek şeyler kişiyi acıtır.
Zira herkes hak ettiği karşılık ne ise onu almak
GÜÇLÜ HAFIZA;
Güçlü hafıza başarıya giden yolun taşlarını döşer.
Size de sadece o yolda yürümek düşer.
Güçlü hafıza teknikleri adı altında bir çok yöntem, uygulama okumuş sunuzdur.
Güçlü hafiza tekniklerinin babası ise benim Kuantum bilinci ve kodlama kitaplarında yazdığım
Düşünceyi hızlandırma tekniğidir.
Tekniğin mantığı öğrenilen bilgiyi üst bilinçte tutmasıdır.
Öğrenilen tüm bilgiler bilinçaltına indiği için üst bilinçte kalan bilgi de zamanla bilinçaltına insede o bilgiyi bilinçaltı, istediğiniz zaman size sunuyor zira o bilgiyi öğrenme
Metodu diğerlerinden farklı sebebi bu.
Bilinçaltından düşünceye servis edilen bizim istemediğimiz en başta travmalara sebep olan, bizim anlık psikolojimizi, moral, motivasyonumuzu bozan düşünceleri basit bir şekilde bloke edebiliyoruz.
Bunu hem burada hemde bilinçaltı temizliği
TEKRAR;
İnsan kendinin tekrarından ibarettir.
Bunada bilerek yada bilmeyerek oluşturduğumuz hafıza denir.
Kısaca kişi oluşturduğu hafızayı yaşar.
X ayda hasta oluyorsan, o hastalık programlanmış hafızanın eseridir.
Yada baş ağrısı, yorgunluk hissi bu ve bunun gibi her ne varsa
Tamamı oluşturulmuş hafızanın eseridir.
Hafızaya mudehale ederseniz yani o problemi, tekrar eden hafızayı değiştirirseniz problem ortadan kalkar.
Kuantum bilinci ve kodlama kitabında ki titreşim frekansını değiştirme tekniği ile hastalığın frekansını değiştirince otomatik olarak
Hastalığın hafızasına da mudehale etmiş oluyoruz.
Kısaca bilinçaltı hafızasına ben bu hastalığı istemiyorum, bu hastalık hafızasını sil demiş oluyoruz.
Mutlaka ama mutlaka durum tespitini yapın.
X hastalığınız var ise;
"Bilinçaltı hatalı (yanlış) bir hafıza oluşturmuş bu yüzden