az sonra yazacaklarımı, 2012 veya 2013'te değer verdiğim birkaç kardeşimizle paylaşmıştım... sonra... sonrası hoş değil... neyse...
"3T organizasyonu"nu lütfen doğru analiz edin...
karşımızda bir klasik suç örgütü yapısı yok...
yani "merkezlerini belirle, bas"
bu bir hayal...
veya...
"eğer bu organizasyona bağlı isimler belliyse savcılığa gidelim"...
ben bu sözleri duyduğumda irkiliyorum...
3T organizasyonu hiç anlaşılmamış... kesinlikle hatalı bir şekilde tasavvur ediliyor...
"3T Organizasyonu", beyni, gövdesi, hatta kolları yurt dışında olan bir ağ yapılanmasıdır...
bu örgüt uluslararası istihbarat konsorsiyumu, fonlar, bankalar (bahis kartelleri) tarafından sırayla yönetilen, projelendirilen, finanse edilen bir ağ özelliği taşıyor...
yani deşifre edilmesi en zor yapılardan biridir...
ellerindeki fonlar ve kullandıkları stratejik istihbarat kaynaklarıyla devasa bir yapıdır...
bunu rıdvan dilmenin deşifre etmesini düşünmek safdillik olur... mümkün değil... bu ülkede kimsede o birikim yok
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
levent gültekin'in sıkıntısı ne?
4 Temmuz 2011...
operasyondan 1.5 ay önce "gerekçe"leri oluşturan delilleri, bir dostu kendisine dinletmiş veya göstermiş...
O zaman Cenk Açık ismiyle yazıyordu... 23 Şubat 2012'de köşesinde kendisi açıkladı)
(Ben futboldan anlamam ama…makalesinin virgülüne dokunmadan alıntılıyorum) gazeteciler.com/kose-yazisi/ce…
"Futboldan anlamam. Çok istememe rağmen bir takım tutup o takımın taraftarı da olamadım. Sanırım bu saatten sonra da olamam.
Hayatımda stadyumda izlediğim ilk maç, bir dostumun daveti üzerine gittiğim Galatasaray'ın Danimarka'da oynadığı UEFA ligi final maçıdır."
3T Operasyonunu planlayan, finanse eden ve profesyonel bir ekiple son yılların en büyük algı manipülasyonu projesini başlatan (halen süren/sürecek olan) ORGANİZASYON muazzam direnişten sonra hedefler belirlemişti... (Kaos Projesi-2012'de 12 madde halinde yazmıştım)
organizasyon hemen hemen bütün hedeflerini "vurdu"... bunların arasında sonuçları açısından en acı verici olan ( o yıldaki metni hatırlayanlar için: fay hatları kısmı) taraftarın karşıt/destekçi şeklinde bölünmesiydi... gelinen durumu görüyorsunuz, her gün örneklerini yaşıyoruz
bir zaman önce "en büyük sponsorumuz taraftarımız" kampanyamız vardı... manipülatör, bu tür durumlarda sloganlaşmış vakalarda umutları büsbütün kırmak için agresif hücumlar yapar... bizim sloganımızı gördükten sonra "en büyük ............ taraftarımız" uygulamasına geçmişlerdi
3T şike operasyonu değildir...
Bahis şikesini ülkede kurumsallaştırma projesidir...
yukarıdaki cümleyi sayısız defa yazmışımdır...
aşağıdakini de...
3T operasyonunu "Kaos Projesi"ni planlayan, profesyonel kadrolarla uygulayan "ORGANİZASYON"u bahis kartelleri fonlamıştır, halen de devam etmektedir...
ve artık ülkemizde kök salan organizasyon için de:
"ORGANİZASYON" uluslararası bir ağ yapılanmasıdır. hükumetler, bağlı istihbarat toplulukları, bankalar (bahis sistemi ortaklığı ile), fonlar, enerji yatırımcılarından oluşmaktadır. Yerel aktörlerden hizmet satın almaktadır.
bu konuda çok yazdım... tekrar tekrar edip sıkmamak için kısa tutuyorum. 3T asla bir şike operasyonu olmadı... uluslararası bir konsorsiyum (istihbarat, fonlar, bankalar, bahis kartelleri) planladı ve uyguladı... hedef siyasidir! 25-30 yıllık stratejik istihbarat projeksiyonudur
siyasi "uluslararası manipülasyon" operasyonunu dikkatlerden kaçırmak için "spor ve şike"yi seçtiler... bu bir "karşıt/destekçi" algı manipülasyonu projesidir... Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım'ın hedef alınmasının asıl nedeni budur... ülkedeki doğal karşıtların zihnini yönlendirmek
konu Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım olduğunda "doğal karşıt" pozisyonu alan kalabalığın zihnine "spor/şike" ile kamufle edilmiş virüsleri yerleştirmek son derece kolaydır... tabi çok milyar dolarlık medya "satın alma" fonu varsa... bahis kartellerinin fonksiyonu budur...
yaşanan rezillliği daha iyi açıklayacak bir yol yok
"Son 3 günde MHK'de yaşananlar Dallas dizisinde hatta Watergate skandalında bile yaşanmadı. Serdar Tatlı, MHK'yi kurarken tüm üyelerden peşinen imzalı istifa dilekçelerini almış. Yani herhangi bir üyeyi, o üye istemese bile görevden alma şansı olsun diye böyle bir yola gitmiş"
"Tatlı'yı göreve getiren televizyon yorumcusu ona akıl verdi. Dedi ki, "Oğlum, bir safra at, gaz al…" Yani üçüncü dünya ülkelerinde bile göremeyeceğimiz bir yöntemle Serdar Tatlı, Metin Tokat'ı istifa ettirtti."
9 Ekim 2015
Kumpas çöktü, oyun bitti...
... yargılanan tüm şahıslar için önceki hükmün iptaline ve beraatlarına karar verildi, böylece Fenerbahçe 4 yıl üç ay süren onur mücadelesini kazandı." fenerbahce.org/haberler/sozde…