19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başlarında özellikle İngiltere’de çalışmalar yapmış bir kadın hakları grubu.
Oy hakkı başta olmak üzere kadınların sosyal haklarının elde edilmesi ve iyileştirilmesi için mücadele ettiler. Bu bakımdan ilk modern feministler olarak gösterilirler
Süfrajetler.
Başlattıkları kadınların sosyal alandaki var olma mücadelesi, açlık grevleri, protestolar, ölümler ve tutuklanmalarla devam eder.
O tarihlerde yaptıkları eylemler ilk başlarda yeteri kadar dikkate alınmamıştı.
Sonraları seslerini tüm dünyaya duyurabilmek için giderek artan yoğun bir çabanın içerisine girdiler. Vitrinleri taşlamak ve yangın çıkarmak gibi eylemlerinin yerini, büyük yürüyüşler ve Westminster Abbey’i bombalamak gibi tüm dünya çapında ilgi uyandıran eylemler izler
Süfrajetler açıkça kamu alanında sigara kullanarak bir tabuyu yıkmaya çalışırlar.
O dönemde kamu alanında sigara kullanmak, sadece erkeklere verilen bir imtiyazdı ve kadınlara bu isteklerinin haksız olduğu kabul ettirilmeye çalışılıyordu.
"Camları kırıyor, etrafı yakıyoruz; çünkü erkeklerin anladığı tek dil savaş.
Kanunlara saygılı olmamı mı bekliyorlar, o halde kanunları saygılı yapsınlar.
Yasaları değiştirenler değil, yasaları oluşturanlar olmak istiyoruz.
Britanya’daki bütün kadınları asiliğe çağırıyorum. Köle olmaktansa asi olmayı yeğlerim"
Kadın hareketi önderi Emmeline Pankhurst.
1900- 1914 arasında bine yakın süfrajet hapse atılır
Anarşi tırmanmış ve kadınlar daha çok ilgi görmeye başlamıştır.
Diğer yandan basın, kadınların oy hakkı için talep ve çabalarını sürekli aşağılar bir tutum içindedir.
İngiliz hükümeti onlara kamu düzenini bozan alelade serseriler muamelesi yapıp politik hükümlü statüsü vermeyince açlık grevine başlarlar.
Tarihte ilk kez bir kadın örgütü tarafından fiziksel şiddete karşı koruma birimi kurulur.
Adı “The Bodyguard” olan bu birim kadınları sadece polisin şiddetine karşı değil genel anlamda erkek şiddetine karşı da koruyordu.
Bu iş için hem güçlü kuvvetli kadınlar istihdam ediliyor hem de diğer kadınlara bir Japon öz-savunma sporu olan Jiu-Jitsu eğitimi veriliyordu.
“Süfrajet komandoları” kadınlara yönelik şiddet ve baskıya yanıt olarak evlere ya da iş yerlerine baskın düzenliyor, yakaladıkları erkekleri at kamçısıyla dövüyorlardı.
Bu konuda o kadar başarılı oldular ki gazeteler polislerin bile kadınlardan dayak yediğini yazmaya başlar..
Süfrajetler’den biri olan Emily Wilding Davison, Kralın katıldığı at yarışında, atının önüne atlar, hayatını kaybeder.
Bütün dünya basını, bu sayede kadınların sesine daha çok kulak verir.
Emily, 49 kez açlık grevine katılmış ve bütün hayatını kadın hakları için mücadeleye vermiş bir kadındır
Emily Davison’ın cenaze töreni görkemli bir yürüyüşe dönüşür.
1918 yılında 30 yaşın üzerindeki bazı kadınlara oy hakkı verilir.
1925 yılında, ilk kez bir kadın çocukları üzerinde hak iddia edebilir.
1928 yılında, kadınlar da erkeklerle aynı oy hakkına sahip olur.
“Oy hakkı” anlamına gelen “Suffrage” kelimesini, kadınları küçümseyen ve alay eden bir gazeteci (Charles E. Hands) türeterek, “Suffragette” haline getirmiş.
Osmanlı’da kadın hareketinin ilk aşamaları, oy hakkını dile getirmek yerine, eğitim hakkı, ev dışında çalışma,
kamusal alanda görünürlük, birden fazla kadınla evlilik, boşanma hakkı, giyim-kuşamdaki sınırlamalar gibi konuları temel alır.
1908 yılında İsmet Hakkı Hanım, Demet dergisinde şöyle der:
“İngiltere’de Süfrajetlerin şiddet ve metanetleri pek büyüktür.
Bunlar bize aynen göstermiyor mu ki, kadınlar da erkekler kadar ilerleme ve yükselmeye kabiliyetlidir.”
Dönemin kadın hakları konusunda baş yayın organı “Hanımlara Mahsus Gazete“ Fatma Aliye, Emine Semiye, Halide Edib gibi dönemin kadın düşünür ve
yazarlarının önemli buluşma noktası haline gelmişti.
1923‘de Nezihe Muhittin liderliğinde bir “Kadınlar Şurası” toplanmış ve burada, siyasi örgütlenmenin başlatılması kararı doğrultusunda “Kadınlar Halk Fırkası”nı kurmuşlardı.
Kadınlar Halk Fırkası Cumhuriyet tarihinin ilk siyasal partisi oldu. Ancak 1909 tarihli seçim kanuna göre “kadınların siyasi temsilinin mümkün olmadığı” gerekçesiyle parti kuruluşu için valilik tarafından faaliyet izni verilmemişti.
Süfrajet kavramı o dönemde, -bugün kimi gruplar tarafından ‘feminist’ kavramının kullanıldığı gibi- kadın hakları savunucusu olan kadınları küçümseyici bir şekilde kullanılmıştır.
Süfrajetler, ilk modern feministler olarak da görülmektedir.
1799 , Fransız General Napolyon Bonaparte, Osmanlı yönetimindeki Filistin'de bir Yahudi devleti kurulması fikrini ortaya attı.
Birinci Siyonizm Kongresi İsviçre'nin Basel şehrinde toplandı. 1896'da gazeteci Theodor Herzl, ''Der Judenstaat'' yani Yahudi Devleti adlı
bir kitap yayınlamıştı ve kongrede bu kitaptaki fikirler tartışıldı.
Kongrenin sonunda, Basel Programı yayınlandı. Bu belgede, Filistin'de bir Yahudi vatanının kurulması ve Dünya Siyonizm Teşkilatı'nın bu amaca ulaşmak için faaliyete geçirilmesi öngörülüyordu
1903'e kadar, göçmen sayısı 25 bine ulaştı. Çoğu Doğu Avrupa'dan gelmişti.
O zamanlar Filistin, Osmanlı İmparatorluğu'nun parçasıydı.
1904 ila 1914 arasında 40 bin kişilik bir ikinci göçmen dalgası geldi.
Ünlü yönetmen Steven Spielberg'in filmine ilham verdi.
1942’de İran’da doğdu. 1973 yılında Bradford Üniversitesinden kabul aldı ve 3 yıl boyunca İngiltere’de yaşadıktan ve okul bittikten sonra ülkesi İran’a geri döndü.
Mehran Karimi Nasseri, hayatı , 2004 yılında Steven Spielberg’in yapımcısı olduğu ve Tom Hanks’in başrolünü oynadığı “Terminal” filmine konu oldu.
O zamanlar İran’da Şah’a karşı başlatılan isyanda Nasseri de yer almıştı.
Annesinin İngiliz olması sebebiyle 1986 yılında İngiltere'ye yerleşme kararı alan Nasseri, yolculuk esnasında evrak çantasının çalınması sonrası yine de Londra uçağına bindi.
Belirli bir bölgeye yeni doğmuş bir tavşan çifti (bir dişi, bir erkek) konuluyor. Her tavşan çifti ikinci aydan itibaren yetişkin hale geliyor ve her ay yeni bir tavşan çifti (bir dişi, bir erkek) doğuruyor.
Tavşanların hiç ölmediği varsayılırsa bu bölgede bir yıl sonra kaç çift tavşan olur?
Bu problem İtalyan matematikçi Leonardo Fibonacci’nin 1202 yılında yazdığı Liber Abaci (Hesap Kitabı) adlı kitabında yer alır.
Problemin cevabı Fibonacci dizisidir ve {1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, 377, …} şeklinde devam eden sonsuz sayılardan oluşur.
Fibonacci dizisinin özelliği kendinden önceki iki ardışık sayının toplamının kendisinden sonraki sayıya eşit olmasıdır.
Büyük Taarruz zaferi ile Anadolu’daki Yunan işgali sona erip, 11 Ekim 1922’de Mudanya Ateşkes Anlaşması imzalandığında artık ülkenin tek siyasi gücü fiilen TBMM Hükümeti olmuştu.
İtilaf Devletleri, İsviçre’nin Lozan kentinde toplanacak olan barış konferansına yine ikilik çıkarmak için TBMM’nin yanı sıra İstanbul Hükümeti’ni de davet etti.
İstanbul Hükümeti de Ankara’ya barış konferansına birlikte katılmayı teklif etti. Fakat Mustafa Kemal; ““Barış konferansında Türkiye Devleti yalnız ve ancak TBMM Hükümeti tarafından temsil olunur.” diyerek bu durumu reddetti.
Osmanlı’da 1848’den beri Galatalı İngiliz bankerlerin Sırbistan, Dalmaçya ve Karadağ’dan getirdiği taş ustası işçilerle gerçekleştirilen kömür üretimi ve İngiltere’den ithal edilen kömür, ihtiyacı karşılamadığı için 24 Nisan 1867’de Dilaver Paşa tarafından
“Ereğli Kömür Maden-ü Hümayunu” adıyla bir nizamname yayınlandı.
100 maddelik nizamname Ereğli Sancağı’nın Bartın, Eskipazar, Akçaşehir ve Karasu, Safranbolu, Perşembe, Ulus, Amasra, Gökçebey, Ereğli, Horcanaz, Yenice, Devrek, Karabük ve Eflani gibi 14 kazasını kapsıyordu.
Mükellefiyet yasası 13-50 yaş arasındaki erkeklerin sağlam olanlarının ocakta kazmacı, küfeci ve direkçi olarak çalışmasını zorunlu kılıyordu.
Madende çalışacakları ise muhtar belirleyecekti.
9000 yıldan daha uzun bir süre önce inşa edilmiş olan bu şehir şimdiye kadar keşfedilen en büyük Neolitik yerleşim yerlerinden biridir.
İngiliz kaşif James Mellaart tarafından 1958 yılında keşfedildi.
Konya’nın 52 kilometre güneydoğusunda, Çumra ilçesinin sınırları içinde yer alan tarihöncesi yerleşim alanı Çatalhöyük Batı ve Doğu olarak iki höyükten oluşuyor.
Doğudaki Neolitik, batıdaki ise Kalkolitik döneme tarihleniyor.
MÖ. 7.400 ve MÖ. 6.200 yılları arasında tarihlenen 18 adet neolitik yerleşim katmanı bulunuyor.
Neolitik yerleşimler, göçebe yaşamdan yerleşik yaşama, başka bir deyişle tarım yaşamına geçişi işaret eder.