Tiyatro sanatçısı Genco Erkal hakkında 2016 ve 2020 yıllarında yaptığı üç sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması bugün İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesinde görülüyor. P24 davayı takip ediyor.
Duruşma başladı. Genco Erkal ve avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya mahkeme hakimi Covid-19 gerekçesiyle basın ve izleyici almıyor. Avukat Turgut Kazan duruma itiraz ederek, “Biz böyle olacağını belirterek sizden büyük salon talep ettik” dedi.
Mahkeme hakimi, “Şu an bu ortam hem yargılama açısından hem de pandemi açısından sağlıklı değil. Avukatlar ve sanık ile bir gazeteci kalsın geri kalan dışarıya çıksın” dedi. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Ben çıkmayacağım adil yargılama hakkı gereği duruşmayı izleyeceğim.”
TİP Milletvekili Ahmet Şık “Eğer sağlıklı bir karar almak istiyorsanız yargılamayı yapmadan beraat yapmalısınız. Mahkeme salonlarında sağlık değil hukuk tartışılır dedi.”
Mahkeme hakimi, içeriye giremeyen basın ve izleyicilerin takip edebilmesi için “duruşma salonunun kapısı açık kalsın” dedi. Duruşma başladı. Genco Erkal’ın kimlik tespiti yapılıyor.
Mahkeme hakimi, Genco Erkal hakkında düzenlenen iddianameyi özetliyor.
Genco Erkal, yargılamaya konu edilen tweetlerinde hakaret unsuru olmadığını söyledi. Erkal, “Ayder Yaylası ile ilgili paylaşımla başlayayım. Bu iktidarın doğa ile arası pek sağlıklı olmamıştır. İnşaat ve beton aşkı doğa sevgisinin önüne geçmiştir.”
Erkal: “Cumhurbaşkanı da zaman zaman özeleştiri yaparak İstanbul için, ‘biz bu şehre ihanet ettik’ dedi. Aynı şekilde Ayder yaylası için de ‘biz burayı kirlettik’ dedi. Ayder yaylası doğal yayla olma özelliğini yitirmiştir.”
Erkal: “Benim yazdığım parmağının değdiği yeri kurutuyor şeklindeki söylemim bir tespitten ibarettir hakaret değildir.”
Erkal: “Erdoğan’ın diploması ile ilgili yaptığım paylaşım. Bir kurul, diplomanın paylaşılması isteğini “özel hayatın gizliliği” kapsamında değerlendi. Bugüne kadar hiçbir Cumhurbaşkanımızın diploması tartışma konusu olmamıştı. Hepsi devlet arşivinde yerini aldı. Açık ve netti.”
Erkal: “Bu diplomayı görelim diyorum. Mizahi bir ifade var bu tweette. İroniktir. Ama neresi hakaret sayılabilir anlamıyorum doğrusu.”
Erkal: “Üçüncü tweette çobanlık meselesine gelince; Cumhurbaşkanı şöyle demişti, ‘Çobanlık felsefesini anlamayan insan yönetemez. Ben de bir çobanım.’ Kendisi çobanlığı gururla kabul edip savunduğuna göre burada hakaret söz konusu olamaz.”
Erkal: “O çobanlığı tercih edebilir ama ben sürüden biri olmayı kabul etmiyorum. Çağdaş bir toplum özgür bireylerden oluşur, halk koyun sürüsü olamaz.”
Erkal: “Türk usulü Başkanlık sistemi ülkemiz için felaket oldu bence. Benim asıl eleştirdiğim budur. Başkanlık sistemine başından beri karşıyım. Tüm yetkilerin tek kişide toplandığı bir sistemde halk huzur bulamaz.”
Erkal: “Cumhurbaşkanına hakaretten 38 bin dava açıldı. Bundan önceki dönemlerde benzeri davaların sayısı yüzlerle sayılırken on binlerle sayılmaya başladı. Burada ciddi bir ifade özgürlüğü ihlali var. Ciddi bir baskı, susturma ortamı var. İktidara toptan biat edilsin isteği var.”
Erkal: “AİHM Şorli kararıyla artık Cumhurbaşkanına hakaret diye bir suç kabul etmiyor, insan haklarına aykırıdır diyor. Bu suçtan ötürü göz altma alıp yargıladıklarınıza 7500 Euro tazminat ödeyeceksiniz diyor. Bunun üzerine başka bir şey söylememe gerek yok. Takdir sizindir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı söz alarak katılma talebinde bulundu: “Suça konu paylaşımlarda alenen hakaret vardır. Gerçek olgular üzerinden yapılmayan eleştirilerle sınırlar aşılmıştır.
Müvekkilimin kişilik hakları zarar görmüştür. Sanığın cezalandırılmasını istiyoruz.”
Erkal’ın avukatı Turgut Kazan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlarının katılma talebinin kabul edilmesini istedi ve “"Bu cümlelerden zarar gören bir cumhurbaşkanının bizim için ne büyük talihsizliktir" dedi.
Mahkeme, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlarının katılma talebini kabul etti.
Av. Turgut Kazan da AİHM’in Şorli kararını hatırlatarak “Cumhurbaşkanına hakaret diye bir suç yok” dedi. Kazan, duruşma salonunun yetersiz olması sebebiyle bir sonraki duruşma için mahkemeden büyük bir salon sağlanmasını istedi.
Mahkeme, esas hakkındaki savunmasını sunması için dosyanın savcılığa gönderilmesine karar vererek davayı 11 Mart 2022 saat 09:30’a ertelendi.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Cumartesi Anneleri’nin yasaklanan 700. buluşmasında polis müdahalesiyle gözaltına alınan 46 kişinin “kanuna aykırı toplantılara katılarak ihtara rağmen dağılmama” suçlamasıyla yargılandığı davanın 3. duruşması bugün İst. 21. Asliye Ceza Mahkemesinde görülüyor. P24 takip ediyor.
Duruşma başlıyor. 18 sanık ve sanık avukatları mahkemede hazır bulunuyor.
Duruşma, hakimin beklenmesi nedeniyle gecikmeli olarak başladı. Besna Tosun’un avukatı Erkan Şenses söz aldı: Pandemi şartlarında iki saati aşkın süredir burada bekliyoruz. Kimlik tespiti huzurunuzda yapılması gerekirken mübaşir tarafından yapılmıştır. Bu CMK’ya aykırıdır.
Ağustos 2016'da #ÖzgürGündem'e yapılan baskın sırasında gözaltına alınan 22 gazeteciye “görevi yaptırmamak için direnme” ve “hakaret” suçlamaları ile açılan davanın görülmesine bugün İstanbul 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam ediliyor. P24 davayı takip ediyor.
Duruşma başladı. Sanık sıfatıyla yargılanan 22 gazetecinin katılmadığı duruşmada avukatları hazır bulunuyor.
Duruşma savcısı önceki celse verdiği mütalaasını tekrar ederek, gazetecilerin gözaltı işlemine engel olmak için polislere mukavemet ve hakaret ettiği iddiasıyla cezalandırılmalarını istedi.