1/Size Ergenekon’dan bahsedeyim. Ergenekon TSK’da en fazla ne yazık ki Dz.K.K.’nda yuvalanmıştır. Bunların en önemli özelliklerinden biri örgütün istekleri doğrultusunda insanları bizden ve diğerleri olarak ayırmalarıdır. Ortada olan kimse yoktur, ya onlardansınızdır ya düşman+
2/Ancak onlar için daha da önemlisi kişisel çıkarlardır, kişisel çıkarları için vatan, millet, bayrak, görev hatta kendi arkadaşlarını bile satarlar. Kişisel çıkarlar arasında en önemlisi makam sevgisidir. Bir sonraki rütbeye erken çıkmak için, yurtdışında görev yapabilmek için+
3/Amiral olabilmek için yapmayacakları şey yoktur. Peki bunları nereden mi biliyorum? Görevdeyken yıllar boyu TCG KEMALREİS gemisinde çalıştım. Bu gemi bizim “Sancak Gemisi” olarak adlandırdığımız, Donanma’nın en önemli gemisiydi. Burda görev yapanlar veya Komutan olanların+
4/İleride amiral olma şansları fazlaydı. Görev sürem boyunca, A.Kıratlı, M.S.Erenoğlu, Nihat Altunbulak, A.Çakarcan, C.Yaycı, E.Altıner, K.Osma, H.Ercan, İ.Özkan ve H.Şayan ile çalıştım. Bu isimleri neden sayıyorum? Çünkü hepsi Ergenekon davalarında yargılanan isimler.+
5/(Cihat hariç çünkü o zamanlar başka taraflara yaşamak için bu Ergenekoncular ile uğraşıyor, sürekli onlarla mücadele ediyordu). Kendileri hakkında bildiklerimi tek tek ileride güzel bir video ile anlatacağım 😉 Bende şanssızlığıma Harp Okulundan sonra kurada bu gemiyi çektim.+
6/Bunlar makam sevgileri nedeniyle komutan olmak için birbirlerini direkt satıyorlar, birbirlerinin yüzlerine gülüyor, arkalarından kuyularını kazıyorlardı. Zaten en büyük özellikleri suratlarındaki meymenetsizlikti. Onu kapatmak için sahte bir gülümseme yerleştirirlerdi+
7\Yüzlerine ve birbirlerine yavşarlardı. Örneğin N.Altunbulak gemide 2.Komutan olmasına ve Komutan olacak olmasına rağmen M.S.Erenoğlu ayağını kaydırıp Komutan oldu. İki sene sonra birebir aynı senaryoyu Cihat Yaycı Alpay Çakarcan için yaptı+
8/Yıllarca o b.k çukurunun içinde her gün bunlardan nefret ederek yaşadım ama yine de görevimi layıkıyla yaptım. Saydığım isimlerin hepsinden yıllar boyu her seferinde tam sicil aldım, onlarca takdir aldım. Yüzbaşı olurken bu iyi siciller sayesinde erken terfi aldım+
9/Şimdi bunlara sorsan bizden kötüsü yok ama siciller yalan söylemez! Ergenekoncuların şu an hapiste olan subaylara verdikleri notlara bakın! Kendileri bir b.k doğru beceremedikleri için her şeyi bize sorarlardı. O kadar cahildiler ki, gemiyi nasıl yanaştıracaklarını bile+
10\Bilmezlerdi. TCG KEMALREİS bunlardan ne çekti bir bilseniz! Her cahil gibi cehaletlerini kapatmak için sürekli bağırıp çağırırlardı. En önemli özelliklerinden biri psikopat olmalarıydı. Ama öyle böyle değil! Hayal bile edemezsiniz!+
11/Bunlar görevdeyken bütün yüklerini biz çektik. Daha sonra tutuklandılar, ailelerine destek çıktık, sürekli aramızda para topladık, yardım ettik çünkü eşlerinin ve çocuklarının bir suçları yoktu. Hatta bir çoğumuz cezaevine ziyarete de gitti, bir ihtiyaçları var mı sormak için+
12/Her seferinde keyiflerinin yerinde olduğunu, dışarıdan kebap bile ısmarladıklarını söylüyorlardı, sürekli hasta numarası ile Haydarpaşa GATA’ya gidiyorlar, aşağı kapıdan cezaevi aracı ile giriyorlar, yukarıdaki Kadıköy kapısından çıkıp akşama kadar dışarıda geçiriyorlardı+
13/Bizim bu kadar yardımlarımıza rağmen dönüp dolaşıp bize ihanet ettiler, yılan gibi soktular, gerçi yılanın fıtratında zehrini akıtmak var! Düşünün, 15 Temmuz’dan sonra bile Erdinç Altıner bir yandan Kurmay Subaylar hakkında atıp tutarken, bir işi olduğunda bana geliyor ve bu+
14/İşi halletsen halletsen sen halledersin diyor, benden yardım istiyordu. 7 Ağustos’ta İstanbul’daki mitingde gemiler denizden emniyet sağlayacaklardı ve valilikte bir irtibat subayına ihtiyaç vardı, kimseye güvenemediler ve beni görevlendirdiler+
15/Bu kadar güvendikleri adamı bir ay sonra darbe suçlamasıyla gözaltına aldırdılar 😆. Ergenekon Türkiye’nin başına gelmiş en tehlikeli örgüttür. Hiçbir değer yargısı yoktur. Çıkarları için adam öldürme dahil her şeyi yaparlar! Düşmanınızı iyi tanıyın!
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Cihat! Dün seni dinlerken yine eski günlerim aklıma geldi, canım sıkıldı. O sürekli pipo içip leş gibi kokan kamaranda otururken bütün personele 7/24 hayvan gibi gemiyi inletecek şekilde bağırmaların, bağırırken o suratının insanlıktan çıkmış şekli,+
Subayların öğle yemeğinde suratını görmemek için az yemek yiyerek hemen kalkmaları, gemide çalışan personelin “her neresi olursa olsun” diyerek tayin isteme oranının %100 olması vs. hep aklıma geldi, canımı sıktın yine. Ben de senin canını sıkacağım!+
Ama asıl seni dinleyen, sana inanan insanlara üzüldüm. Senin sürekli yükselen asansörün peşinde olduğunun, çıkarların için her şeyi yapacağının, ilk fırsatta onları gözünü kırpmadan satacağının farkında değiller! İleride acı bir şekilde tecrübe edecekler ama çok geç olacak!+
@saygi_ozturk@turkdegs Saygı Öztürk ve Cihat Yaycı! Yıllarca ne yazık ki siz ve sizin yularınızı tutan tiplerle çalıştım ve mücadele ettim. Artık yorulmuş ve kendimi sizin gibi tiplerden uzak tutarak rehabilite etmek isterken kendiniz kaşındınız!
Artık olacaklardan ben sorumlu değilim! Cihat!
- Teğmenken torpille Amerika’ya yüksek lisansa gitmeni,
- Orada iki senelik yüksek lisansı neden üç senede bitirdiğini,
- Dönüşte mühendis olman gerekirken babanın torpiliyle mühendis işaretleri takmışken nasıl tekrar çıkardığını,
- Gemilerde çok az çalışmışken torpil yaptırıp direkt Binbaşı iken Savaş Harekat Subayı olarak fırkateyne atanmanı,
- 2.Komutan iken kendi sınıf arkadaşın Alpay Çakarcan’ın ayağını nasıl kaydırdığını,
- Komutan iken TCG KEMALREİS’i kaç kere limana vurduğunu,