Hiç söylediler mi?
📍 Çankaya Köşk’ündeyken en lüks yemeğinin kuru fasulye pilavdan öteye gitmediğini,
📍 Devlet meselelerini tartışmaktan sofrada yemeğini yiyemeyip; gece yarısından sonra köşkün aşçısına yumurta pişirttiğini;
+++++
📍 İçeri girdiği zaman sofrada ayağa kalkan kişilere elle işaret ederek oturunuz yemekteyken kalkılmaz dediğini,
📍 En önemli misafirleri bile olsa çok fazla yemek çeşidi istemediğini; buna sebep olarak ta “hem sıhhat, hem de iktisadi açıdan doğru +++++
değildir”dediğini, cephede tek başına özel yemek değil erleriyle birlikte yemek yediğini,
📍 Trablusgarpta yokluktan gazete kağıdına sardığı tütün benzeri otları içtiğini,
📍 Yetimhaneleri ziyaretinde her bir çocuğun tabağından birer kaşık bulgur pilavı yediğini ve onlara +++++
doyuyor musunuz çocuklarım dediğini.
📍 Bu millete hiç söylediler mi ?
📍 Varsa yoksa ne kadar rakı içerdi...vs
📍 Büyük Gazi, Yüce Ata'mız seni bir kez daha minnet ve şükranla anıyoruz.
Yolun yolumuzdur.
Sonsuza dek daima..🇹🇷 okuduğunuz için teşekkür ederim #Günaydın#pazar
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
KORKUYORUM!
Diyorlar ki neden dinleri, dinbazları ve dincileri bu kadar eleştiriyorsun? Bu kadar eleştirmen onlardan korktuğunu göstermez mi?
Evet, itiraf ediyorum.Onlardan çoook korkuyorum.
3300-2000ve 1400 yıldır dünyaya hakimler. Hangi taşı kaldırsanız altından Teistler,+++
dinciler, Dinbazlar ve siyasal İslamcılar çıkıyor.
Bunca yıldır zihniyetleri uğruna dünyada yüzlerce, binlerce savaş çıkarmışlar. Milyonlarca insan öldürülmüş.
Ne için? Benim inandığım Yaratıcıya inanmıyorsun diye!
Ne için? Benim Peygamberime inanmıyor, saygı duymuyorsun, ++
benim gibi düşünmüyor ve inanmıyorsun diye!
Ne için benim gibi ibadet etmiyorsun diye!
Peki, sizler gibi düşünmeyenlere, inanmayanlara ne yaptınız?
Öldürdünüz, yaktınız, kestiniz, taşladınız, tecavüz ettiniz!
Nasıl korkmayayım ki?
İnandığınız Yaratıcınız bile sözde +++
Siyonizmin kurucu Teodor Herlz.
Abdülhamit ile tam 5 kez görüştü. Kurmayı düşlediği ‘Yahudi Devleti’ Filistin bölgesinde olduğu için Abdülhamit’e hep sıcak yaklaştı. Abdülhamit de Osmanlı borçlarından dolayı Herlz’e övgü ve saygıyla ++++
yaklaştı. Sövgüyle değil. Öyle tokat atmış v.s. filan diyorlar ya, o palavra.
Gırtlağa kadar borca batmış bir devleti yönetirken o sıkar biraz. Çünkü Osmanlı borcunun büyük kısmı Rothschild Ailesine ait. Rothschild Ailesi Yahudi bir aile. Ve bu aile de ++++++++
Teodor Herzl ile sıkı ilişki içerisinde.
Peki Siyonizmin kurucusu Teodor Herlz’e nasıl davrandı Abdülhamit?
Hemen söyleyelim,gayet dengeli, saygılı,kibar ve de tavizkar.
Örneğin 1896 yılında Teodor Herzl’e 3’ncü dereceden Mecidiye Nişanı verdi. 1901 yılında da da 1’nci ++++
Albert Einstein, Japonya'ya gitmişti. Otelde kalıyordu ve otel çalışanına bahşiş vermek istedi ancak, Japonya'da bahşiş kültürü yoktu. Bahşiş vermeyi bazen hakaret gibi kabul ederlerdi.
Emekçi de, "Bu işimin bir parçası,ben maaşımı alıyorum" dedi ++++
ve bahşişi kabul etmedi.
Einstein bunu bilmiyordu.
O günde Nobel ödülü alacağını öğrenmişti ve
görevliye, " Sevincimi paylaşmak istiyorum, bahşişi kabul etmiyorsunuz ama müsaade ederseniz size bir hatıra vereyim" dedi.
Otel odasındaki kağıt ve kalemi aldı bir not yazdı.
+++++
Albert Einstein diye imzaladı.
Japon emekçi bu notu ömrünün sonuna kadar sakladı.
Öldükten sonra torunu, açık artırmaya çıkardı ve o notu 2017 yılında bir milyon 600 bin dolara sattı.
Einstein Tokyo Imperial Hotelinde, o kağıda şu cümleyi yazmıştı;
"Mütevazı bir hayat, +++++
💥-OZELLIKLE OKUMANIZI ONERIRIM HERKESİN BİLMESİ GEREKENLER-!-💥
*********************************
Prof.Dr.Ilber ORTAYLI'dan Tarihimiz-*
*********************************
*-Osmanlı diye insan yoktur, Türk vardır, Çerkez vardır, Kürt vardır, Gürcü vardır ama Osmanlı yoktur. ++++
Osmanlı olunmaz Osmanlı doğulur, onun için de "Osmanoğulları"ndan olmanız gerekir. Bu da bir millet değil ailedir. Kendi soyunu inkar edip de taht sahibinin soyunu benimsemek bir tek bizim ülkemizde görülüyor sanırım. Kimliğini yitirip bir aile adının boyunduruğu ++++
altına girmeye heves edenlerin vecizesi. Ancak kul köle olmayı bilenlerdir bunlar.
‘OSMANLIYIM’ DİYENLER
BUNLARI DA BİLMEK ZORUNDA !
1920’de nüfus 12 milyon dolayındaydı, 11 milyon kişi köyde yaşıyordu. 40 bin köyün 38 bininde okul yoktu. Traktör yoktu; +++++
Din sömürüsü yapan ve bundan çıkar bekleyenler üç grupta toplanabilir: (1) Bazı yabancı güçler, (2) Bu işten maddi ve/veya manevi çıkar sağlayanlar, (3) Belirli siyasi partiler ve politikacılar.
veya kullanmak isteyen yabancı güçler arasında da, Türkiye'nin laik bir devlet olarak başarılı olmasını istemeyenler ile, dinden yararlanarak kendilerine yakın yönetimleri iktidarda tutmak isteyen yabancı güçler arasında ayırım yapılabilir. Laik bir Türkiye'nin #korkAKdeğilim
başarılı olması halinde, bunun kendi toplumları için bir örnek oluşturacağı ve kendi rejimlerini tehlikeye düşüreceği kaygısına kapılmış olan bazı bölge ülkeleri, Türkiye'de laikliğe karşı akımları her araçtan yararlanarak desteklemektedirler. Ayrıca, #korkAKdeğilim
genç etrafımızı aldılar.Birbirinin üstüne yığılmış bizi görmek, sevap olur diye ellerini üstümüze sürmek,ellerindeki testilerinden bizlere birer yudum içirdikten sonra bu suyu her derde şifa olarak saklamak, hayır duamızı almak için rahat nefes aldırmaz olmuşlardı."#korkAKdeğilim
1860’lı yıllarda Profesör Arminius Vambery önce kılığını, ardından güya dinini, en sonunda da adını değiştirdi. Reşid Paşa unvanıyla İstanbul’a geldi.
Osmanlıcayı mükemmel denebilecek kadar iyi konuşuyordu. Tam dört yıl Osmanlı topraklarında kaldı. #korkAKdeğilim