KÜRESEL SİYASETİN SATRANÇ TAHTASINDA YENİ HAMLE: APPLE,ELON MUSK’A KARŞI
1-Evet sevgili okurlarımız malumunuz ABD'li teknoloji devi TESLA ve SPACE X'in sahibi olmak kendisine yetmeyen ve bunların üzerine 44 milyar Dolar vererek Twitter'i de satın alan Elon Musk yine gündemde...
2-"Yine" kelimesini bilinçli olarak kullanıyoruz zira bu satın almanın hemen sonrasında Elon Musk'un Twitter'da CEO' kovmaktan,çalışanların çalışma şartlarını ağırlaştırmasına, "Mavi Tik" uygulamasındaki değişiklikten, Twitter ofislerinin kapanmasına kadar pek çok "İcraatı" oldu.
3- Twitter'i satın alması ile birlikte sürekli bu şekilde gündeme gelen Musk bu kez ise teknoloji devi Apple ile karşı karşıya geldi...
4-Musk dün akşam saatlerinde Twitter hesabı üzerinden “Apple, Twitter’da reklam vermeyi büyük ölçüde durdurdu. Amerika’da ifade özgürlüğünden nefret mi ediyorlar” diye yazmıştı.
5-Ama iş bununla kalmadı ve Musk “Apple ayrıca Twitter’ı App Store’dan alıkoymakla tehdit etti, ancak nedenini bize söylemiyor” diye bir mesaj daha attı ve geri adım atmadan savaşın fitilini ateşledi...
6-Peki Dünya'nın teknoloji devi Apple neden birden bire Twitter'a "Cephe almıştı"? Olay Musk'un anlattığı gibi "Ticari" bir savaş mıydı yoksa bunun çok ötesinde "Küresel siyasetin satranç tahtasında" yeni hamleler mi yapılıyordu?
7-O halde peşrevi daha fazla uzatmadan yazımıza geçelim... Sizler hazırsanız biz de hazırız,işte başlıyoruz... Çayı,kahveyi kapan gelsin...
8-Bugün yaşanan gelişmelerin anlam kazanabilmesi ve floodun geri kalan kısmının daha sağlıklı anlaşılabilmesi için önce biraz geriye doğru gitmemiz gerekecek...
Tarih yapraklarını 2016'ya doğru sarıyoruz...
9-ABD 2016 yılının hemen başında,2015 yılının Aralık ayında yaşanan bir saldırının yankıları ile sarsılmaya devam etmektedir...
10- 2 Aralık 2015 tarihinde ABD'nin Califonia eyaleti tam 14 kişinin hayatını kaybettiği bir silahlı saldırı ile kana bulanmıştır ve Amerikan halkı şoktadır...
11- Saldırıyı Tashfeen Malik ve 28 yaşındaki eşi Syed Rizwan Farook gerçekleştirmiştir... Ve 2 saldırgan polisle girdikleri çatışmada ölü olarak ele geçirilmiştir.
Kısa süre sonra saldırganların IŞİD bağlantısı ortaya çıkacaktır...
12-Saldırının kadın zanlısı Tashfeen Malik kendisine ait olmayan,başka bir Facebook hesabından saldırıdan kısa süre önce ""IŞİD'e bağlıyım lideri Ebu Bekir El Bağdadi'yi destekliyorum" paylaşımı yapmış ancak bu paylaşımı daha sonra silmiştir...
13-Ancak Amerikan polisi paylaşım silindiği,hesap başkasına ait olup aynı gün kapatıldığı için "Kanıt" bulamamaktadır. Polisin "Kanıt" bulabileceği tek bir cihaz vardır o da saldırgan Tashfeen Malik'in iPhone 5 c model cep telefonudur...
14- Ancak telefon çatışma esnasında kırılarak kapanmıştır ve içerisindeki "Kanıt" olabilecek dosyalara erişebilmek için de iPhone telefonun şifresinin kırılması gereklidir... FBI şifreyi kıramayınca soluğu Apple Genel Merkez binasında alacaktır.
15- Ancak işler tam da bu noktada karışır işte... Zira iPhone FBI'a telefonun şifrelerini kırmasına yardımcı olacak bir "Arka kapı yazılımı" hazırlamayı reddeder. 10 kez PIN kodu yanlış girilirse telefon kendisini sıfırlayacağından FBI hacker riskini de alamaz ve kilitlenir.
16- O tarihte Apple'ın "Müşterilerimizin veri güvenliğini ihlal edecek bir arka kapı bir kez açılırsa bunu hackerlar da,istihbarat servisleri de kullanır" diyerek FBI'a şifre vermemesine Twitter,Google ve Facebook gibi devler de destek olur...
17-Ancak Apple'ın FBI ile arasındaki sorundaki bu uzlaşmaz ve geri adım atmaz hali ABD'de özellikle bir kişiyi çok kızdırmıştır: Seçim anketlerinde önde giden Cumhuriyetçi Başkan Adayı Donald Trump'u...
18-Trump sık sık mitinglerinde, konuşmalarında, mesajlarında ABD halkına hitap ederek Apple'ın ABD için "Ulusal Güvenlik Sorunlarını" hiçe saydığını anlatmaktadır ve son noktada ülke genelinde taraftarlarına Apple boykotu çağrısı yapar...
19-Trump'un Apple ürünleri için boykot çağrısı yaptığı an Apple için de tüm köprülerin yakıldığı an olmuştur. Zaten Trump karşısında Clinton etrafında birleşen finans-medya ve silah oligarşisinin şirketlerine Apple da katılacaktır. Apple Cumhuriyetçi Parti'ye tüm desteği keser.
20-Şimdi burada duralım ve durumun daha da netleşmesi için Trump'un "Şirketokrasiye" karşı kazandığı seçimlerdeki ana vaadlerinin ana hatlarını hatırlayalım...
21-Trump "Yabancı ülkelerden asker çekme" diyordu, "Dünya'nın güvenliği için ABD halkı neden para ödesin?" diyordu,"Önce Amerika'nın içindeki sorunları çözeceğiz" diyordu... Yani "Yayılmacı değil içe dönük" bir politik çizgi ve söylemi vardı...
22-Trump'un kazandığı o seçimlerde Hillary Clinton'un yanında ise The Vanguard,Black Rock, J.P Morgan, Chase Manhattan, Mobil,Exxon, Lockheed Martin vardı... Yani finans-petrol-silah endüstrisinin tekelleri,yani "Şirketokrasi"
23-Ve bu finans-silah-petrol üçgenindeki "Küresel Şirketokrasi" geleneksel olarak Cumhuriyetçi partide yer alan Neo-Con ekip tarafında arka planda bu kez Demokrat Parti'de desteklenmekteydi...
24-Ve işte tüm bu tabloya rağmen Trump seçimi kazandı... İşler "Şirketokrasi" için beklenildiği gibi gitmemişti...
25- Ve daha kısa süre önce ABD'de ara seçimler gerçekleşti... ABD'de gerçekleşen "Ara seçimlerde" bir isim ön plana çıktı: Cumhuriyetçi Florida Valisi Ron DeSantis
26-Açık ara farkla seçim kazanan DeSantis'e Trump da destek verdi. Ancak şu an ABD siyasetinde DeSantis'in popülaritesi Trump'u da geçmiş durumda ve Cumhuriyetçilerin yeni başkan adayı olarak adı artık çok daha güçlü şekilde anılmakta...
27- Peki bunun bizim konumuzla alakası var mı? Tabii ki var... Yazmaya devam edelim biz...
28- Bundan çok kısa süre önce bir takipçisi Elon Musk'a ABD Başkanlık seçimlerinde DeSantis'e destek verip vermeyeceğini sordu... Musk ise "Evet vereceğim, Demokratların makul adayı yok" dedi... Ve tabir yerindeyse "Çarşı" işte bundan sonra karıştı...
29-Elon Musk ABD seçimleri için tarafını belli etti. Zira DeSantis ABD'de söylemleri,vaadleri ve politikaları ile "TRUMP V.S 2.0" yani "Yeni Trump" olarak anılıyor...
30-Bu arada Musk, Twitter'i satın alır almaz Trump'un Twitter tarafından askıya alınan hesabını da geri açtırmıştı.
31-Şimdi "Tarafları" bir analiz edelim isterseniz detaylıca...
32- Musk'un ABD seçimlerinde "Saldırgan olmayan ve yayılmacı değil içe dönük politikaları" savunacak Cumhuriyetçi Parti'yi destekleyeceğini açıklamasının ardından Apple'ın aniden ve sebep açıklamadan Twitter yaptırımları geldi...
33-Apple piyasa değeri 2,5 trilyon Dolar olan bir şirket ve yaklaşık 11 milyar hissesi bulunmakta...
34-Apple'ın 11 milyar adet hissesi nin en büyük kısmı The Vanguard Grou'a ait. The Vanguard Group 1.3 milyar adet hisse ile Apple'ın %7,8'inin sahibi...
35- Apple'ın en büyük 2. hissedarı %6,6 ile Black Rock yatırım fonu... Apple'da en büyük oranda hisseye sahip olan 3. şirket ise %6 ile Berkshire Hathaway...
36-Şimdi tam bu "Sahiplik yapısına" bir virgül koyuyoruz geri dönemek üzere ve "Tablonun daha net ve sağlıklı" anlaşılması için biraz daha fazla detay vereceğimiz "Küresel finans sistemine" götürüyoruz sizleri...
37-Dünya KÜRESEL FİNANS SİSTEMİNİ 28 Eylül 2018 tarihinde yazdığımız KÜRESEL DUBLÖR:McKİNSEY flooduumuzda da belirttiğimiz üzere bir piramit olarak düşünmemiz gerekmekte.
38-Bu piramidin en altında “Paranın son kullanıcısı” olan insanlar mevcut.Piramidin bir üst basamağında insanlara parayı temin eden bankalar bulunmakta.Bankaların üzerinde ise ülkelerin Merkez Bankaları bulunmakta.
39-Ama bu “Piramidin” en tepesi İsviçre’de bulunmakta. İsviçre’nin Basel şehrinde bulunan Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) bu sistemin en tepesindeki kurum.Zaten bu nedenle Dünya Savaşları’nda dahi İsviçre’ye “SALDIRILAMIYOR”
40-1945’te sona eren 2.Dünya Savaşı sonrası Amerika’da Bretoon Woods Konferansı ile yeniden dizayn edilen Dünya finans sisteminin uluslar arası iki ana kolonu olan IMF ve Dünya Bankası işte İsviçre’de bulunan bu BIS’in iki alt kolu olarak faaliyet göstermektedir…
41-Küresel finans sisteminin merkezinde ise 10 şirket şunlardır; Barclay's (İngiltere), Capital Group Companies (ABD), Fidelity Investments (ABD), AXA (Fransa), State Street Corporation (ABD), JP Morgan & Chase (ABD), +++
42-+++Legal & General Group (İngiltere), Vanguard Group (ABD), UBS (İsviçre), Merrill Lynch (ABD). Bu 10 şirket küresel finansal ağın %19.45'ini kontrol ederken, ilk 50 şirket ele alındığında yaklaşık %40'ını kontrol etmektedir
43-Kaynak: Washinton Post: 10 Firms that Rule the World, (07 Nov, 2012)
44-Yine ABD’li 8 finans şirketi bu küresel finans sisteminin hayati rol oynayan şirketleridir, bunlar ise sekiz dev Amerikan finans şirketi (JP Morgan, Wells Fargo, Bank of America, Citigroup, Goldman Sachs, U.S. Bancorp, Bank of New York Mellon ve Morgan Stanley)
45-Tüm bu şirketleri ise “BÜYÜK DÖRTLÜ” olarak isimlendirilen 4 şirket kontrol eder…Bu şirketler Black Rock, State Street, Vanguard ve Fidelity’dir…
Bu şirketlerden Black Rock ve State Street’i Rothschild Ailesi, Vanguard ve Fidelity’i ise Rockefeller Ailesi kontrol etmektedir
46-Bu arada Berkshire Hathaway vardı ya hani Apple'daki en büyük 3. hissedar... Ha işte o firmanın sahibi 21.yüzyılın en büyük "YATIRIM DAHİSİ" olarak kabul edilmekte olan Warren Buffet...
47-Bu Warren Buffet'in şirketi Berkshire Hathaway Dünya gıda tröstü Kraft Heinz'in ve yüzlerce şirketin sahibi...
48-Warren Buffet kim peki? Kendisi dünyayı yöneten CFR'nin protokol üyelerinden birisi...CFR ise kimin kontrolündedir ? Rockefeller Ailesinin...
49-30 Temmuz 2018 tarihinde Rockefeller Vakfı "FLAŞ" olarak duyurduğu bir yönetici transferi yapar... Vakfa üst düzey yönetici olarak Debbie Wright transfer edilmiştir...
50-Kimdir efendim bu hanımefendi dersiniz, nereden transfer edilmiştir? Bingo! Doğru tahmin ettiniz... Bu hanımefendi bizim Of Çay'ı da satın alan Jacobs'un asıl sahibi Kraft Heinz'in 22 yıllık üst düzey yöneticisidir...
51-Ama normaldir zira Warren Buffet,Rockefeller Ailesi'ne en yakın isimlerden birisidir.
52- Bu arada tüm Dünya'da ve Türkiye'de değerli yer altı madenleri başta altın,elmas ve gümüş olmak üzere RİO TİNTO isimli şirket tarafından adeta "Kapatılmış" haldedir... Bu The Vanguard Group ve Black Rock burada da ortaklardan 2'sidir...
53-Black Rock ise RİO TİNTO’da 2 farklı fon ile %9 oranında hisse sahibi olarak karşımıza çıkmakta.F The Vanguard Group ise RİO TİNTO’nun %2.67’sine sahip... Tabii bizim madenlere de... (RİO TİNTO floodumuzda detayları ile yazmıştık)
54- Şimdi bakın karşımızdaki tabloya göre 2,5 trlyon Dolarlık Apple'ın toplamda %20'sine hükmeden The Vanguard, Black Rock (Ki THY'nin de %5'i bu şirkette) ve Berkshire Hathaway isimli 3 şirket var...
55-Bu 3 şirketten Black Rock Rothschild Ailesi, The Vanguard Rockefeller Ailesi,Berkshire Hataway ise Rockefeller Ailesi'ne en yakın isimlerden Buffet'e ait... Bu 3 küresel sermaye gücü de "ABD'nin yayılmacı savaş politikalarının devamını" istiyor...
56- Zira savaş devam edecek ki Exxon'un,Mobil'in,Standart Oil'in yani Dünya'daki en önemli petrol tröstlerinden Rockefeller'in petrol anlaşmaları en karlı şekilde devam etsin...
57- Savaş devam etsin ki; yıkılmış harap olmuş ülkeler yeniden imar çalışmaları ve iflas etmiş ekonomileri için küresel finans sisteminin tepesindeki aile olan Rothschild Ailesi'ne daha fazla borçlansın...
58- Savaş devam etsin ki; "YATIRIM GURUSU" Warren Buffet savaşta harap bitap düşmüş ülkelerin bitmiş ekonomik halinden faydalanıp en karlı şirketlerini ölü fiyatına satın almaya devam etsin...
59- Savaş devam etsin ki; o ülkelerin yer altı madenleri RİO TİNTO'da Black Rock ve The Vanguard Group şirketleri ile ortak olan Rothschild ve Rockefeller Ailesi o ülkelerin yer altı madenlerine "Çökebilsinler" rahat rahat...
60- İşte bu nedenle efendim Apple'ın %20'sine hükmeden bu küresel sermaye sahipleri ve "Şirketokrasinin" en seçkin üyeleri Musk'un Cumhuriyetçi Parti "Seçimini" beğenmediler ve savaş başladı...
61- Peki Musk çok çok "Melek kapli", "Dünyayı çok düşünen" bir zat-ı muhterem olduğu için mi Cumhuriyetçilere destek veriyor? Tabii ki hayır...
62- Bakınız efendim ABD'de Jeffrey Sachs isimli bir beyefendi var... Bu beyefendi oldukça "Derin" bir kişi olup uzun yıllar ABD'nin BM Kalkınma Projelerine Başkanlık yapmış, ABD adına BM'de başta Kalkınma Projeleri olmak üzere almadık görev bırakmamış bir isimdir...
63- Ama Jeffrey Sachs'ın en önemli özelliği bunlardan ziyade Pentagon ile olan yakın bağlantılarıdır. Bu yakın ve "Derin" ilişkiler öyle girifttir ki Pentagon'un bazı stratejik "Mesajları" Sachs'ın demeçleri arasına adeta adrese teslim şekilde "Şifrelenir"...
64- İşte 2016'da herkes Hillary Clinton ve Demokrat Parti seçimi rahatlıkla Trump karşısında kazanır derken seçimlere 8 ay kala verdiği bir demeçte "Sachs, Obama'nın rotasını sürdürmenin ( Clinton'ın rotası kazanırsa) 4-5 yıl içinde Amerika'yı baltalayacak ve +++
65-+++bu nedenle Orta Doğu da dahil olmak üzere emperyal hırsların yumuşatılması gerektiğini belirtmişti. Yani Pentagon "Frene basacak ve biraz mola verecek" adayı işaret ediyordu. O aday da Trump'tu... Ve sonuç malum Trump o seçimlerden zaferle çıktı...
66- ABD'de Pentagon bir süre daha "Mola verilecek ve yeniden güç toplanacak" bir "Ara dönem" istiyor. Yani yine Cumhuriyetçileri işaret ediyor...Peki bununla Elon Musk'un bir ilgisi var mı? Olmaz mı efendim,olmaz mı hiç...
67-ABD ordusu insansız hava araçlarını, gemileri ve uçakları işletmek için Musk'ın uydu iletişim hizmetlerini kullanıyor. SpaceX geçtiğimiz dönemde ABD Uzay Kuvvetlleri ile ortak bir projeye imza atmış, ABD uzay Kuvvetleri'ne ait GPS uydusunu yörüngeye fırlatmıştı.
68- Pentagon ile SpaceX, dünyanın herhangi bir yerine 1 saatten kısa bir süre içerisinde silah kargoları gönderebilecek bir roket inşa etmek üzere milyar dolarlık anlaşmalar imzalıyor.
69-Yani Musk için Twitter falan çıtır çerez işler... Bu mecra onun için "BİG DATA" toplayacağı ve siyasi-ekonomik manipülasyon yapacağı bir hobi alanı. Musk asıl parayı ABD hükümeti ve özellikle Pentagon ile ortak projelerden kazanıyor...
70-Musk için bu yolu açan da başta Trump olmak üzere Trump ekolünden gelen -Ki buna DeSantis de dahil- Cumhuriyetçiler...
71-Musk Pentagon ile "Vurucu ağır silah" projesi yapmadığı ve Pentagon ile anlaşmaları "Stratejik" ve "Bilişim" "İnternet ağı" "Lojistik" gibi alanlarda olduğu için savaş zamanı değil barış zamanı hükümet destekli projelerden büyük kazançlar sağlıyor.
72- Şimdi küresel şirketokrasinin ve eskiden Cumhuriyetçi Parti'de konumlanan "Küreslci" Neo-Con'ların desteklediği Demokrat Parti Apple ile "Küresel Satranç Tahtasında" ilk hamlesini yaptı,ABD'nin "Ulusalcıları" olan Cumhuriyetçiler Musk ile cevap verdi...
73-Kim şah der,kim mat der bilinmez ama kesin olan tek şey önümüzdeki süreçte "Küresel Satranç Tahtasında" daha pek çok stratejik ve şaşırtıcı hamle olacağı...
74-Bu saate kadar bizimle olup okuyan yahut daha sonra okuyacak olan tüm dostlara "Bin selam olsun" diyor ve floodumuzu klasikleştiği şekli ile bitiriyoruz:
"Takdirleriniz beğenilere,beğenileriniz RT'lere yolculuk yapsın"
75- NOT: Dün akşam YouTube kanalımız olan KANAL ALTERNATİF'te bu konuyu anlattığımız videomuzu da aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
TÜRKİYE’NİN “İLERİCİ DÖNÜŞÜM” İHTİYACI VE ÖNÜNDEKİ TEHLİKE
1-Türkiye'de herkes önümüzdeki seçimlere odaklanırken pek tabii ki muhalif seçmen bloğunun odaklandığı ana "Tehlike odağı" AKP ve AKP'nin yeniden seçimleri kazanması halinde Türkiye'nin gömüleceği karanlık süreç...
2-Lakin bu son derece gerçekçi ve anlaşılabilir "Yakın tehdit" algısının günümüz Türkiye'sinin sosyal,siyasal,iktisadi alanlarına sirayet eden "AKP enkazı" ile birlikte Türkiye'nin "Stratejik" ve "Asli" ihtiyacı ve önündeki "Tehlike" maalesef görmezden gelinmektedir.
3-Türkiye Cumhuriyeti Devleti,1923 yılında Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları tarafından bir millet adeta “Küllerinden yeniden var edilerek” kurulduğu an itibariyle ana karakteristik özelliğini “İlericilik” olarak belirlemişti.
"BARON" ÖLDÜ,TÜRK SPOR MEDYASI YASTA...
1-Evet sevgili okurlarımız malumunuz ünlü gazeteci Hıncal Uluç vefat etti ve Türkiye'de özellikle spor medyası bu ölümü konuşuyor....
2-Nasıl konuşmasın ki? Zira Hıncal Uluç hiç bir zaman sıradan bir köşe yazarı olmadı. Hıncal Uluç hiç bir zaman "Etkili bir köşe yazarı" olarak da tanımlanmadı. Zira Hıncal Uluç bunların çok çok ötesinde bir anlam ifade etmekteydi...
3-Hıncal Uluç "Dokunulmazlık" zırhına bürünmüş,Türk spor medyasının ilk "Baronuydu" ve ilişkiler ağı öyle sporla sınırlı falan da değildi. Bu network ekonomiden medyaya,siyasetten,spora pek çok alanı içerisine almaktaydı...
PUTİN’İN KÜRESEL CÜZDANI:OZERO
1-Evet sevgili okurlarımız malumunuz Rusya’nın “Teknik” olarak karşılıklı bir savaş ilanı olmadığı için “Askeri operasyon” olarak nitelediği ancak +++
2-+++gerçekte bal gibi bir savaş olan Ukrayna saldırısı ile birlikte tüm Dünya’nın gözü de Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmalara kilitlendi.
3-Aylardır Rusya ile Ukrayna çatışmaya devam ededursun ABD ile AB Rusya’ya SSCB sonrası tarihinin en önemli yaptırımlarını uygularlarken Rusya ise tek bir geri adım atmadı,üstelik tüm NATO’yu karşısına almayı da göze aldı…
GİDENLERİ GÖRELİM Bİ ZAHMET,SIKILDIK ZİRA...
1-Arkadaşlar yeter... Bakın bu hesabı yeni takip edenler bilmeyebilir eski okurlarımız gayet iyi bilirler, "Takipçi kasmak", "Okur gitmesin diye herkese mavi boncuk" dağıtmak bizde yok.
2-Bu hesapta ve haberalternatif.com'da yanlış yapan kim olursa olsun partisine bakmadan yazdık yazmaya devam edeceğiz. Masal dinlemek isteyenler kendi mahallelerinde onlara masal anlatacak "Andersenleri" dinlemeye devam etsinler,bizi de sitemizi de takip etmesinler bi zahmet.
3-Kiminizin isteği 7/24 Erdoğan ve AKP eleştirisi,kiminizin isteği AKP'ye dokunmayalım,kiminize göre CHP ile ilgili haber yapmayalım "İktidara çalışıyoruz",kiminize göre Zafer Partisi ile ilgili haber yapmayalım,kiminizin isteği Memleket Partisi'ne dokunmayalım...
ZAFERİN OPERASYONCU "TASFİYE" ELEMANI: ADEM TAŞKAYA
1-Zafer Partisi kurulduğu günden bu yana "Tasfiye elemanı" olarak partinin operatif yapısını idare etmeye başlayan Adem Taşkaya isimli bir adam var... Bu arkadaş Ümit Özdağ'ın sağ kolu ama daha da önemlisi "Kara kutusu"...
2-Zafer Partisi kuruluşundan sonra özellikle Suriyeliler konusundaki kararlı tavrı sebebi ile hızla bir ivme yakalarken kamuoyu partinin "Yükselişte" olduğunu düşündüğü esnada işte bu Adem Taşkaya sayesinde partide adam kalmadı desek yeridir...
3-İkili görüşmelerinde "Ümit Hoca işin vitrin tarafı partiyi ben yönetiyorum" diyecek kadar kendine güvenen bu şuuru kapalı arkadaş adeta Zafer Partisi içerisindeki "Pargalı İbrahim" olmaya soyunuyor...
AKP'NİN SESSİZ VE "DERİN"KLİĞİNİN BEYNİ: CİHANNÜMA DERNEĞİ 1- Evet sevgili okurlarımız malumunuz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde "TÜRKİYE VİZYONU" sunumu ile aslında AKP'nin "Seçim beyannamesinin" ana hatlarını da çizdi ve seçim sürecinin de startını verdi.
2-Erdoğan'ın uzun bir konuşma gerçekleştirdiği "TÜRKİYE VİZYONU" sunumunda son derece "Kritik" bir cümle ise çok da tartışılmadı...
3- O cümlesinde uzun uzun Osmanlıyı anlatıp,Ayasofyalar'dan,Fatih'lerden örnekler veren Erdoğan şunu söylüyordu: