17 Ağustos 1999.
Görülmemiş şekilde yıkılmıştık.
Deprem bölgesinde taş üstünde taş kalmamıştı.
Bilgi sahibi olmak ve okura aktarmak için uzman aramaya başladık.
Her ulaştığımız profesör “sıra İstanbul'da” diyordu.
Haritaları açıyorlar, İstanbul'u yıkacak fayları gösteriyorlardı.
“8 büyüklüğünde olacak” diyorlardı.
“9 büyüklüğünde olacak” diyen bile vardı.
★
Profesör Şener Üşümezsoy'un adını ilk o gün öğrendim.
Bir tanıdığımın önerisiyle kendisini aradık, gazeteye davet ettik.
Sağolsun geldi.
Uzun saçları, atletik yapısıyla, profesörden çok kızılderili şefi gibiydi.
Her gelen profesör takım elbiseliyken, o kovboy şapkasıyla geldi.
Aykırıydı.
Profesör algımızı yerle bir etmişti.
★
Sohbete başladık.
Çok süratli konuşuyordu, dinlerken kelimeleri kaçırıyorduk.
“Sıra İstanbul'da değil” dedi.
Dedim ya, süratli konuşuyordu, yanlış duydum herhalde diye düşündüm, tekrar ettirdim, “sıra İstanbul'da değil” dedi.
Ya nerede?
“Düzce'de.”
Niye dedim?
Kağıt kalem istedi, çizmeye başladı.
O kadar pratik ve mantıklı izah etti ki, adeta gözümüzde canlandı.
Dokuz sütuna manşet yaptım.
“Düzce'ye dikkat!”
★
Dikkat mikkat edilmedi tabii.
Kulak asan bile olmadı.
Üç ay geçmedi.
Düzce yerle bir oldu.
★
Yüzde yüz isabetle, gösterdiği
nokta kırılmıştı.
★
Gölcük depremiyle Düzce depremi arasında geçen süre zarfında, adının önünde “profesör” sıfatı bulunan
çok sayıda bilim insanı, ısrarla “sıra İstanbul'da” demeye devam ediyordu.
Peki ne yapmalı?
“Sarıyer sırtları sağlam” diyorlardı.
“İstanbul'da sadece
oralarda oturulur” diyorlardı.
İnsanlar panik halinde Sarıyer'e saldırdı, villa almak için yarıştı.
★
E, merak ettik.
Sarıyer'de araştırma yaptık.
“İstanbul yıkılacak, Sarıyer sağlam” diyen profesörlerin Sarıyer sırtlarında ortaklaşa kurduğu villakooperatiflerini
bulduk iyi mi!
50 bin dolara kimse almıyordu.
“Sadece Sarıyer sırtları sağlam” haberlerinden sonra 500 bin dolara fırlamıştı.
★
Bilahare…
“Tsunami olacak” haberleri başladı.
Aynı profesörler söylüyordu.
“Tsunami olacak.”
“Florya boğulacak.”
“Kadıköy sahili su altında
kalacak” diyorlardı.
Bütün sahillere “satılık” levhaları asıldı.
Milyon dolarlık daireler 100 binli seviyelere indi.
Kaçan kaçanaydı.
Tapular yok pahasına şakır şakır el değiştirdi.
“2B” denilen kavram işte o zaman patladı.
İnsanlar orman bölgelerine taşındı.
★
Tesadüfe bakın ki… “Tsunami olacak” diyen profesör arkadaşlar, meşhur müheahhitlere danışman olmuşlardı, “bu sitenin o kadar güvenli zemini var ki, bakın ben bile burada oturuyorum” diyerek, o müteahhitlerin
reklamını yapıyorlardı, hatta hızını alamayıp, bizzat inşaat şirketi kuran profesörler bile vardı.
★
O günden beri, sadece Şener Üşümezsoy'u takip ederim.
Başkası ne derse desin, ben onun ne dediğine bakarım.
Danışmanlık yapmaz.
Şirketi yok.
Bağımsızdır.
Bilgisinin gücü
bağımsızlığındadır.
★
Saygın bilim insanlarımızı elbette tenzih ederim ama… Benim açımdan Şener Üşümezsoy sadece jeoloji profesörü değil, kahin'dir.
★
17 Ağustos'tan bugüne kadar bir kez olsun ıskaladığını görmedim.
Van'ı da çok önceden söylemişti, Elazığ'ı da, Akhisar'ı
da, son olarak Seferihisar'ı da.
★
Ve şimdi diyor ki…
“Aydın-İkaria fayı kırılabilir.”
“İzmir Körfezi içinden, kordon boyunca yürüyen, Narlıdere ve Urla'ya devam eden bir fay var, bu fayda kırılma beklenebilir.”
★
Tarih vermiyor.
Verebilmesi mümkün değil.
Tarihi kimse bilemez.
Ama, adresler bunlar.
★
İkaria adası, Kuşadası'nın karşısında, Sisam'ın tam arkasında yeralıyor. Dümdüz fay hattını çiz… İkaria, Sisam, Kuşadası, Söke, Aydın'a uzanıyor, Nazilli'ye devam ediyor.
İkaria tarafında kırılırsa, nispeten zararımız az olur.
Ama Aydın tarafında kırılırsa, fena yıkılırız.
Kuzeyde Selçuk'u da yıkar, güneyde Didim'i de.
★
Topuklu efemiz Özlem Çerçioğlu'ndan rica ediyorum.
Bölgedeki tüm belediye başkanlarını toplayın, Profesör Şener Üşümezsoy'u davet edin, anlatsın.
Topyekün mücadelenin miladı
olsun.
★
Kuşadası belediye başkanı gibi, Nazilli belediye başkanı gibi, İzmirli komşunuz Selçuk belediye başkanı gibi, örnek, genç, pırıl pırıl başkanlarımız var.
Bölgesel hazırlık için pırıltılı çözümler bulacaklarından eminim.
İlçe ilçe, tek tek boğuşmayalım.
Güçbirliği yapalım.
★
Seferihisar açıklarında kırılan fayın tahribatını gördük.
İzmir Körfezi'nde kırılması muhtemel fayı, varın siz hesap edin.
★
Korkalım diye yazmıyorum.
Bilimin rehberliğinde aklımızı kullanalım, halkı organize edelim, hazırlıklarımızı ona göre
yapalım diye yazıyorum.
★
Yoksa, iş işten geçtikten sonra, enkazdan çıkarılan mucizelere sosyal medya hesaplarımızdan nazar boncuğu atmanın kimseye faydası yok.
Yılmaz Özdil
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
KEFEN BULUP YOLLAYAMAYAN ADAMLAR
KENDİLERİNİ NİMET DİYE PAZARLIYORLAR BU AYIPTA SİZE YETMİYOR EYY UTANMAZLAR
Diyanet TV’deki İyilik Vakti adlı programında, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın deprem bölgesinde bir bebekle çekildiği fotoğraf ekrana yansıtıldı ve Erbaş’a bu
fotoğrafın hikayesi soruldu. Araya giren Türkiye Diyanet Vakfı 2. Başkanı İhsan Açık, enkaz altındaki çocukları ima ederek, “Bebekler kurtulmaya başladı siz bebekleri kucağınıza alınca. Rabbim nimet verdi, çok bebek kurtuldu” iddiasında bulundu. Erbaş ise bu iddiaya
“Elhamdülillah’ yanıtını verdi.
Diyanet’in televizyon kanalı Diyanet TV’de 21 Şubat’ta yayımlanan, Başkan Erbaş ile TDV 2. Başkanı Açık’ın da konuk olarak katıldığı İyilik Vakti adlı program, ilginç diyaloglara sahne oldu. Diyanet ve TDV’nin bölgedeki çalışmalarını anlatan
Arkadaşlar ben Adıyaman liyim depremden dolayı Alanya da İncekum da bir otele yerlestik. Kizim 4 sınıfa gidiyor okula gitmesi için bir yerde düzen kurmamız gerekiyor. Ben fen bilgisi öğretmeniyim ve özel bir kolejde çalışıyordum.Antalya ve çevresinde özel okulda iş bulma ve
barınma ihtiyacımızı karşılayabilir miyiz.
Eşim de sosyal bilgiler öğretmeni hangimiz iş bulursak calisabiliriz
Diger gruplarda da paylaşabilir misiniz acaba tanıdıklarınıza.
Şimdiden teşekkürler 🙏🏼
Zehra BATUR
TEL NO: 05444090260
Tarih: 20.02.2023
Saat: 14:42
SARAYLI REJİMİ : İşci Partisi MV Sera Kadıgil'in Enver Aysever'in programındaki konuşmasını bahane ederek;
Tele 1'i kararddı..
Uyduruk Gerekce: "Yayınımız: RADYO VE TELEVİZYON ÜST KURULU (RTÜK) 'ün: 19.10.2022 tarih ve 2022/41 sayılı toplantısında alınan :19 no'lu kararı
uyarınca, kuruluşumuzca: 20.09.2022 tarihinde saat: 21.00 de yayınladığı 'AYRINTILAR' adlı programda: 6112 Sayılı Kanun'un: 8.maddesinin 1'nci fıkrasının (b) bendi'nde yer alan: 'IRK, DİL, DİN, CİNSIYET, SINIF, BÖLGE VE MEZHEB AYIRIMI GÖZETEREK, TOPLUMU KİN VE DÜŞMANLIĞA TAHRİK
EDEMEZ VEYA TOPLUMDA NEFRET DUYGULARI OLUŞTURAMAZ.' ilkesinin tekraren ihlali gerekcesi ile : (3) gün süre ile durdurulmuşdur."
Saray Sultanlığı; tam da kendi ayırımcı, bölücü, cinsiyet, din, mezheb üzerinden halkı kin ve nefrete sürükleyici, tahrikci, toplumda nefret duyguları
“Yunanistan, gönderdiği Kurtarma Ekipleri’nin ülkeye dönmesinden sonra depremzedelerimize destek olarak 11 konteynerden oluşan 110 tonluk insani yardım malzemesi daha gönderdi. Yardımlar Yunan halkınca, ülkedeki Belediyeler Birliği'nin öncülüğünde ve Yunan Dışişleri
Bakanlığının koordinasyonuyla toplandı.
Yunanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Andreas Kaçanyotis, Twitter'dan 110 tonluk insani yardım malzemesinin Türkiye'deki depremzedelere ulaşmak üzere Patra Limanı'ndan yola çıktığını açıkladı. Geçen Cumartesi günü de yaklaşık 120 tonluk
insani yardım malzemesi Selanik'ten kara yoluyla gönderilmişti.
Yunanistan Kızılhaçı da 40 ton insani yardım malzemesinin yüklendiği 3 tırı Atina'dan kara yoluyla Türkiye'ye göndermişti…”
Kaynak: Anadolu Ajansı(AA)
———————————-
Komşumuz Yunanistan… Pis politikalarınızın
COVİDDEN 100.000 İNİN ÜSTÜNDE İNSAN ÖLDÜ
MAŞŞALLAH SİNEK KAYDI TRAŞLARINIZLA GEZİYORDUNUZ!...
Bakan Koca sakalını neden kesmediğini açıkladı
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından birçok bakan sakal bıraktı. Bunlarda biri olan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, neden sakal
bıraktığını ve ne zaman tıraş olacağını açıkladıCENAZE SAHİBİ DEFİN BİTMEDEN SAKALINI KESMEZ
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kahramanmaraşlı merkezli depremlerin ardından devam eden arama kurtarma çalışmaları bitmeden “sakalını kesmenin içinden gelmediğini” söyledi.
Koca “Defin işlemi bitmiş değil. Yasımız devam ediyor. Anadolu'da cenaze sahibi definden sonra sakalını keser. Benim, doğrusu arama kurtarma faaliyetleri bitmeden kesmek içimden gelmiyor, kesemedim” ifadelerini kullandı.
HALK TV YAZARI İSMAİL SAYMAZ'IN SORULARINI CEVAPLADI