Allah'a şükür sofistike bilgisayar oyunları hastalığına hiç kapılmadım. Ama bir kapılan da kurtulamıyor, görüyorum.
HADİ GELİN HEP BİRLİKTE
KADER
dersi yapalım ufaktan..
Görselde 1 robocop savaşçı mermi yağdırıyor, etrafında dumanlar, şarapneller, kıvılcımlar savruluyor, tam bir
KAOS, CURCUNA ve TESADÜFLER KUMKUMASI GİBİ diil mi?
DEĞİL!
"Oyun Evreni" ile "Yaşadığımız Evren"i
kıyaslarsak 1çok aynılık bulabiliriz ve HİÇ1ŞEY TESADÜFİ DEĞİL!
Misal:"Okla gösterilen alevli şarapnel, tesadüfen o şekilde hareket ediyor" desem işten anlayan gençler güler:
"Dayı sen belki bilmiyorsun ama bu oyun son halini alana kadar teorisyeni, taslak çizimcisi, senaristi, yönetmeni, patlama, parlama, alevlenme efektörleriyle çoktaan tasarlandı, yüzlerce kez çizildi, bilgisayara aktarıldı, yani hiçbir "kıvılcım" kendi başına kıvılmıyo!" der.
Aynı şey şu yaşadığımız "Evren" için de geçerli.
Cenab-ı Hak, İNSANIN CÜZ'Î İRADESİNİ SERBEST BIRAKARAK ANCAK ONUN TERCİHİNE GÖRE HERŞEYİ ALTERNATİFLİ OLARAK "EZEL"DE "LEVH-İ MAHFUZ"A YANİ "KORUNMUŞ ANA BELLEĞE" YAZMIŞ.
(Kader konusunda MUTLAKA OKUNMALI: heybil.com/oku/kader-risa…
Allah, önce
Levh-i Mahfuz'un
İmam-ı Mübin
kısmına herşeyi html "metni" ve "kod"lar gibi ne nasıl olacaksa o şekilde yazmış. Burası İLİM dairesi.
Levh-i Mahfuz'un
Kitab-ı Mübin
kısmıysa İRADE VE KUDRET dairesi. Buraya da herşey şu EVRENdeki hali ve geometrik şekilleriyle
kaydedilmiş. Yani, İLİM dairesindekine İRADE VE KUDRET taalluk edince şu "evren"deki işler oluyor. Yaratıldıktan sonra da "tüm yeryüzü sayfası" "an an" aynı yere KAYDEDİLİYOR.
Yani şu EVRENDE 3D değil "atom"ların kullanıldığı zibilyonD yazılımla :) anlık YAZILIP-BOZULUYORUZ!
Yani görseldeki tüm parlamalar, patlamalar, dumanlar, şarapneller vs. İNKÂRI mümkün olmayan BİR TASARIMI VE TASARIMCIYI ortaya koyduğu gibi, oyun evrenindeki hiç1 kıpraşma da tesadüfe verilemez. Çünkü sanatçısının "İZNİ-İRADESİ OLMADAN" hiçbir kıvılcım "şordan şoraya" kıvılamaz:)
Bugün hayatımın en sıra dışı günlerinden birini yaşadım. Sabah 7.20'de namaza kalktım abdest vesaire ile uğraşırken üst kattan bazı ağlama sesleri geliyordu. Çok fazla bi şey anlamadım. Namazı kıldım tam giyinip çıkacakken öbür komşu telaşla geldi üst komşunun damadının evde yere
düştüğünü, kıpırdamadığını, ölmüş olabileceğini söyledi. Yardım istedi. Hemen koştum aşırı kilolu olan abimiz yan yatıyordu ve yüzü morarmıştı. Hemen kalp masajı + nabız kontrolü yapmaya başladım. Yarım saat kadar sürdü ama hiçbir hareket olmadı. Nefes verebilmek için çenesini
açmaya çalıştım ama açılmadı derken ambulans geldi, baktılar, vefat ettiğine dair rapor tuttular. Daha dün akşam dersten dönerken bizim Doktor Civan'la o konuyu konuşuyorduk. İnsanlar diriye dokunmaya korkmuyor da ölüye dokunmaya korkuyor. Ne ilginç diye muhabbet ediyorduk.
Hadis-i şerifler gerçekten mucize.
İslam deccalı yani Süfyan olan Fetullah Gülen'i tüm karakterik özellikleri ile 1400 sene öncesinden tarif ediyor:
İşte buna takke çıkarılır! ;)
Merhum Bediüzzaman Said Nursi hazretleri de Fetullah Gülen'den Süfyan olarak ve onunla kalp birliği içindeki dinden tecavüz etmiş yani seküler öğretmenler taifesinden açık şekilde bahsediyor.
HATIRA
Rahmetli Dişhekimi M. Ayvacı STV'nin haber dairesinden sorumlu müdürüydü 95'te. Maaşların 4'e 5'e bölünerek veresiye verildiği 1 zam dönemi öncesi Gen. Müd. Mehmet Demircan'la haber merkezini geziyorlardı. Demircan, stajyer 1muhabire ne kadar maaş aldığını sordu. 11 bin TL
dedi. Demircan, "Tmm işte, zamdan sonra 21 bin TL olacak. Herkes buna göre maaşını hesap etsin" dedi, Genç muhabirler çılgın gibi seviniyor. Bende Yeni Asya tecrübesi de olduğu için, cebinize girmeyen paraya sevinmeyin diye sakinleştiriyorum. "Ya abi sen de hep bedsin. Adam
ağzıyla söyledi işte yav" diye bana kızdılar. Ertesi gün oldu, ortada zamsız da olsa maaş falan yok. 1-2 gün geçti. Anlaşıldı ki zam falan yok. Gençler alev kusuyor, ben gülüyorum. İnfial çok yayılınca Ayvacı haber merkezini topladı. Haber kaset ve metinlerinin dizildiği uzuuun
Osman Şimşek'in dövülmesi ve kamptan atılmasının yankılarıyla ilgili zincir gibi Kamil Maman'ın "15 temmuz'u cemaat yaptı" sözünün yankılarını da zincir yapmak gerekiyor. Ama vaktim yok. Önder Aytaç, Bilici Dumanlı ve Faruk Mercan'ı kastederek bunların hepsi silkilmeli!! dedi
Fuat Avni ekibinden firari Önder Aytaç, örgüt imamlarının yolsuzluklarını ve nasıl suça bulaştıklarını gayet ağır ifadelerle yazıyor.
Sadece Gülen'i tenzih edip baş yüceler heyeti denen örgüt yüksek şûrası'ndaki diğer herkesi pırasa gibi doğruyor.
Kamil Maman'ın anlattıklarına katılamıyorum diyen Sevgi Akarçeşme'ye bir dönem örgüt içinde yer almış bir isimden tarihi bir cevap gelmiş.
Eski örgüt üyeleri Akarçeşme'yi Gülen ve etrafındaki mahrem yapıyı bilmemekle ve bilmediği konularda ahkam kesmekle suçluyor
Fetullah Gülen'in annesinin Yahudiliğini çok rahat çürütülebilecek bir daktilo hatasına bağlayarak asıl bilgiyi paspas edip FETÖcüleri güldürmek doğru mu? Gülen'in annesinin adı Rabin mi?
Çok açık şekilde bu bir daktilo hatası. FETO'nun bugüne kadar defalarca kimlik bilgi dökümü
yayınlandı.Hatta bende eski Mernis sistemindeki haliyle TC kimliklik vs görüntüsü bile var. Yayınlasam hesap gider. Google'daki evraklarda ve onlarca mahkemenin iddianamelerinde Rabia yazdığı gayet net. Aile içinde Refia deniyormuş o ayrı. Rabin olduğunu yıllardır iddia eden kim?
Niye çok rahat yalanlanabilecek bir iddiayla anti-fetö hamiyetli insanları kek yerine koyduruyor? O isim GYV eski başkanı, Zaman eski yöneticisi L. Erdoğan. Doğru olmadığını bile bile niye böyle bir şey yapıyor? Onun için V gazetesinde "Maaşını ben vereceğim, yazılarını siz yayın
İSTANBUL'DAKİ BİZANS'I OLUŞTURAN 18 BÜYÜK AİLE KİM?
Yurt Bank'ın eski sahibi Ali Balkaner'in 20 yıl önceki ifadesini hatırlayan var mı? Ejder'i Baron'u hatırlayan var mı?
Bugün ekonomik saldırıların beyni olan BARON ve EJDER, Beykoz Konakları'nda icra-yı faaliyetine devam ediyor
Taha Kıvanç 30 Aralık 2004 tarihli Yeni Şafak'ta ne yazmıştı?:
"Ali Balkaner, savcılığa verdiği ayrıntılı ifadesinde, TR'deki sanayi ve ticaret hayatını, borsa-piyasaları 18 üyesi bulunan bir kurulun yönlendirdiğinden söz ediyor. O, "Herb1inin başında bir başkan bulunan 18 aile"
diyordu bu yapı için; kendisinin içinde yer aldığı ailenin esas ilgi alanı borsa imiş. "Borsayı bizim başkan manipüle eder" demiş Ali Balkaner savcıya ve övünerek eklemiş: "Bir keresinde Tokyo borsasında 800 milyon dolar kaybetti bizim başkan, bana mısın demedi"
İfadeyle ilgili