Hz.Yusuf’un (as) Mısır’daki Hatırası: 7 Yıl Kıtlık Anıtı
7 Yıl Kıtlık anıtı, Mısır’ın Asvan bölgesi yakınlarında, Nil'deki Sehel Adası'nda bulunan ve III. Hanedan kralı Djoser döneminde 7 yıl süren kuraklık ve kıtlık dönemini anlatan Mısır hiyeroglifleriyle yazılmış bir yazıttır. Anıtın M.Ö. 332-31 yılları arasında hüküm süren
Yunan Ptolemaios Krallığı döneminde yazıldığı düşünülmektedir. İşte bu anıt, kutsal kitaplarda geçen 7 yıllık kıtlığın arkeolojik bir kanıtıdır. Yazıtta sadece kıtlıktan ve ardından gelen boluktan bahsedilir. Ancak kutsal kitaplarda 7 bolluk yılını 7 kıtlık yılının izlediğini
belirtmesinin, yazıttaki tam tersi durumdan daha fazla inandırıcılığa sahip olduğu unutulmamalıdır, çünkü bu anıttaki kayıt, gerçekleşen kuraklık olayından yaklaşık 1500 yıl sonra yapılmıştır. 7 iyi yıl boyunca alınan hazırlık önlemlerine rağmen Mısır ve çevresindeki tüm ülkeler
neredeyse yok oluyordu. Eğer bolluk yıllarında bu önlemleri almamış olsalardı tüm Doğu Akdeniz bölgesi yok olacaktı. Çünkü kıtlık yılları boyunca bu milletler ne ekebildiler ne de biçebildiler. Muazzam tahıl ve diğer gıda stokları olmasaydı, hiçbir ulus
bu yedi yıllık kıtlıktan sağ çıkamazdı.
İlginç bir şekilde, Nature makalesinin yazarları ve alıntı yapılan uzmanlar da (kıtlığa ve bazı toplumların çöküşüne neden olabilecek) bu kuraklık konusunda eşit derecede bölünmüş durumdalar. Makaleye göre, arkeolog Harvey Weiss, "Mezopotamya, Nil, Ege ve Akdeniz'den İspanya'ya
kadar uzanan bir coğrafyamız var." diyor. Weiss, tüm bu yerlerde yaklaşık 4.200 yıl (kyr) öncesinden kuraklaşan bir iklime, merkezi otoritelerin çöküşüne ve insanların yeni kurak bölgelerden kaçmak için hareket ettiğine dair kanıtlar olduğunu söylüyor. Weiss, dünyanın dört bir
yanından derlenen kayıtların yaklaşık 4.200 yıl önce kuraklaşmayı gösterdiğini savunuyor. Ona göre bu olay Batı Asya ile sınırlı kalmamış, Amerika kıtasına kadar ulaşarak küresel bir nitelik kazanmıştır. Kanıtlar "Colorado'dan Massachusetts'e ve Güney Amerika'nın batı omurgasına
ve hatta Brezilya'ya kadar uzanmaktadır. "
Kaynak: Michael Marshall, “Did a Mega Drought Topple Empires 4,200 Years Ago?,” Nature 601 (January 26, 2022): 498–501, doi.org/10.1038/d41586….
Neticede Kenan ve Mısır’da etkisini hissettiren çok çetin bir kıtlık döneminin izleri bulunabilmektedir.
Anıttaki Yazıtın Özeti:
Kıtlık anıtı, sağdan sola doğru yazılmış 32 sütun hiyerogliften oluşmaktadır (Levha 1).
Metin beş bölümden oluşmaktadır:
- Kıtlığın tasviri (1.sütun - 4.sütun arası);
- Hermopolis'teki kütüphaneyi ziyaret (4.sütun - 6.sütun arası);
- İmhotep'in ilhamları (6.sütun - 18.sütun arası); İmhotep Zoser'e Elephantine'in yerini, minerallerini ve taşlarını tarif eder
- Kral Dzoser'in rüyası (18.sütun - 22.sütun arasıı); 18 ile 20. sütunlarda, Dzoser rüyasında Khnum'dan tapınakların taşla nasıl inşa edileceğini öğrenir.
- Kraliyet fermanı (22.sütun - 32.sütun arası)
Anıtın sağ üst kısmında üç Mısır tanrısı tasvir edilmiştir: Khnum, Satis ve Anuket. Önlerinde, uzanmış ellerinde sunular taşıyan Djoser onlara bakmaktadır.
Pamuk eller RT ye
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Nebiler (asm) Allahuteala'nın konuşan delilleridir. Hz.Yusuf (as) zindana girse dahi vazifesine yani tebliğe devam ediyor:
37. Yûsuf dedi ki: "Sizin yiyeceğiniz yemek size gelmeden önce, onun ne olduğunu bildiririm. Bu, bana Rabbimin öğrettiklerindendir. Ben, Allah'a inanmayan ve ahireti inkâr eden bir milletin dinini bıraktım."
38. "Atalarım İbrahim, İshak ve Yakub'un dinine uydum. Bizim, Allah'a herhangi bir şeyi ortak koşmamız (söz konusu) olamaz. Bu, bize ve insanlara Allah'ın bir lütfudur, fakat insanların çoğu şükretmezler."
Kur'an-ı Kerîm'den Hz.Musa'nın (as) dilinin çözülmesi için yaptığı duayı biliyoruz.
Peki sonra ne oldu hiç dikkat ettik mi? ve Mısır edebiyatına bu olanlar nasıl yankı buldu?
İnceleyelemeye ne dersiniz?
Daha fazla RT ve Fav istiyorum yalnız :)
Musa: "Rabbim! Göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ailemden kardeşim Harun'u bana vezir yap, beni onunla destekle, onu görevimde ortak kıl ki Seni daha çok tesbih edelim ve çokça analım. Şüphesiz Sen bizi görmektesin" dedi.
Bu soruya misyoner siteleri inanmadıkları Kuran-ı Kerim'den delil getirmeye çalışıyor ve bozulmadı diyorlar.
Kendi kitaplarına yaptıkları gibi kitabımızın ayetlerinin de manasını işlerine geldiği gibi eğip bükmeye çalışıyorlar.
Ancak Kuran-ı Kerim'den onlara asla onlara delil çıkmaz!