2-Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi sel felaketi ile ilgili paylaşımında şunları yazdı:
“Yakın geçmişimizde yaşanan en büyük #selfelaketi ile karşı karşıyayız. Metrekareye yağan 170 kilogram yağışla birlikte 65 yıldır görülmeyen bir afet geçirdik.”
3-Yani depreme “Asrın Felaketi” diyen partinin yönettiği belediye sele, “Yarım Asırlık Felaket” demişler.
Gerçekten öyle mi?
Oysaki 2021 yılında AFAD ve Şanlıurfa valiliğinin ortaklaşa düzenlediği IRAP var. Yani İl Afet Risk Azaltma Planı…
5-İl merkezi için hangi derelerden bahsediliyor raporda?
Cavşak, Karakoyun, Akpınar derelerinden bahsediliyor ve sel olacak yerler derecelendiriliyor.
Peki yağan yağmurlarda hangi dereler taştı?
Cavşak, Karakoyun ve Akpınar…
6-Peki, taşan dererler için ne deniyor biliyor musunuz?
Yer teslimi yapılmayan yerlerde ıslah çalışması yapılamamış. Hatta yapım ihalesi yapıldığı halde yer teslimi yapılmadığından ihaleler iptal edilmiş!
7-Başka ne denmiş?
Büyük projelerin finanse edilmesindeki sorunlar, ödenek yetersizliği, yağmur ve kanalizasyon sistemlerinin geliştirilmemesi, taşkın olacak yerlerin imara açılmış olması, derelerin temizliğinin yapılmaması gibi sebepler var.
8-Başka ne tespitler yapılmış?
Hoca kılıklı soytarı çıkar kırmızı çizgi kanun değişmediği için tanrı cezalandırıyor der, yöneticisi çıkar yarım yüzyılın felaketi der ama gerçek İŞ BİLMEZLİKTİR.
Rapor kapı gibi hazırlanmış.
Ölümler göz göre göre gelmiş.
9-Dahası da var.
Dere ıslahı için para bulunamadığı yazan raporun aksine Şanlıurfa Belediyesi Japonya’dan borç para almış.
Ama bunu dere ıslahında kullanmak yerine Taliban’a göndermiş.
1-Şanlıurfa’daki sel nedeniyle adeta mezar haline gelen ABİDE KAVŞAĞI hikayesi adeta yılan hikayesi gibi…
Gelen mesaj ve açıklamalardan sonra tekrardan baştan anlatmak gerekiyor.
Alt ve üst geçidin bulunduğu proje birkaç ay önce canlı yayında düzenlenen törenle açıldı.
2-Aslında bu proje yeni değil.
İlk 2012 yılında bu projeye kazma vuruldu.
Şanlıurfa Belediyesi bir proje tasarladı. Dönemin Bakanlarına sundu. Binali Yıldırım ve Faruk Çelik projeyi maliyetli buldu ve başka bir proje hazırlatıldı.
3-Sonrasında ihale düzenlendi.
Su basan alt geçit işini de içeren yapım ihalesini Miraç-Yol ve Necdet Şeli iş ortaklığı üstlendi.
36 milyon 302 bin TL maliyetle çıkılan ihaleyi 2012 yılında %52 kırımla bu firma kazandı.
Sayın @drkerem Katıldığınız yayında Kızılay şirketlerinde çalışan kişilerin bir şirketten 3 Asgari ücret huzur hakkı aldığını açıkladınız.
12 şirket var ve yöneticileri dernek yöneticilerinden oluşuyor.
Hangisi doğru? Söyledikleriniz mi yoksa @sgokbakar ‘a yazdıklarınız mı?
2-Hatta belgeleyelim…
Sizin imzanızın bulunduğu 2020 yılı Yönetim Kurulu kararında 3 asgari ücret karşılığı huzur hakkı alındığı kararda belirtilmiş.
3-Daha önce yazdığım bir makale ile ilgili açıklama gönderdiniz.
Açıklamada Yönetim Kurulu üyelerinin huzur hakkı aldığını ama feragat ettiğini ,bazılarının aldığını bazılarının ise derneğe bağışladığını beyan etmiştiniz.
Hatay’daki tüm işyeri ve konutların laboratuvar test sonuç evraklarının saklandığı Yapı Denetim ve Yapı Malzeme Şube Müdürlüğü’nün yıkımı ile ilgili Av.Bedia hanım ve kurum yetkilileri ile görüştüm.
Durum şu şekilde 👇
2-Gönüllüler , Yardım yapabilmek ve organizasyon için Yapı Denetim Ve Yapı Malzeme Şube Müdürlüğünü kullanıyorlar.
Bu Müdürlük tek katlı üç kısım ve sonunda 4 katlı ana binadan oluşan bir yerleşke.
Pınar Dursun sosyal medyadan çağrı yapınca Bedia hanım Müdürlüğe gidiyor.👇
3-Şube Müdürü Murat Bey bina için yıkım kararı alındığını bildiriyor.
Bedia hanım izin belgesi soruyor.Murat bey izin belgesini göstermiyor.Bu sırada iki kepçe Müdürlüğün başka bir bölümünü yıkmaya başlıyor.
Kadir İstekli ve baba Yusuf Ziya Gümüşel ‘in avukatlarından Mehmet Okatan davayı takip etmek isteyen ve salona giren diğer avukatlara ‘’Ne idiğü belirsizler içeriye giriyor’’ diye hitap etti.
Sahte İlaçları belgeleri ile sizlere aktardım.
Şimdi ise ilaç sektöründe işler nasıl dönüyor yine belgeleri ile anlatacağım.
BAŞLAYALIM…
1–ÇSG Bakanı Vedat Bilgin’in açıkladığı yolsuzluk ile ilgili müfettiş raporlarını ararken ulaştığım diğer belge ise bir istifa mektubu oldu.
İstifa eden kişi Fatih Çırakoğlu. Kurum İbni Sina Sosyal Güvenlik Kurumu.
24 Ağustos 2022 tarihli bir mektup…
2-Fatih Çırakoğlu’na ulaştım ve istifa mektubunu sordum.
Doğruladı.
İddialarını sordum; “Ben dilekçemde yazdım. Konuşmak istemiyorum” dedi.
Takip edenler biliyor. Bir süredir sahte ilaçlarla ilgili belgeler açıklıyorum.
Kanser ilacı diye ağrı kesici vermişler insanlara...
SAHTE İLAÇ DOSYASI evraklarını kamuoyuyla paylaşmak istiyorum.
Okuyup ve okutup paylaşırsanız memnun olurum.
BAŞLAYALIM…
1- Bütün mesele ÇSG Bakanı Vedat Bilgin’in 13 Kasım 2022 tarihinde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı açıklama ile başladı.
Bakan Bilgin, CHP Milletvekili Burhanettin Bulut’un sorusu üzerine SGK’da 1 milyar TL yolsuzluk olduğunu ve sorumluların atıldığını söyledi.
2-Bu cevap üzerine müfettiş raporunu aramaya başladım. Ancak karşıma birbirinden farklı olaylar düğümü çıktı.
İlk ulaştığım evrak SGK’daki bir bürokratın istifa mektubu oldu.
Bu kişi mobbinge uğradığını ve kanser olduğunu belirtip istifa ediyor.
Bu mektuba geleceğiz...