, 44 tweets, 10 min read Read on Twitter
Bugün sizlere dünyanın en eski sembollerinden biri olan ''haç'' sembolünden bahsedeceğim. Hristiyanlık öncesi kullanımından başlayarak elimden geldiğince bu sembolün nerelerde ve kimler tarafından ne amaçlarla kullanıldığını aktarmaya çalışacağım. Başlıyorum...
Türkçe’de kullanılan ve Hristiyanlığın simgesi sayılan haç kelimesi Ermenice'den gelir ve birbirini dikey olarak kesen iki çizgiden oluşan şekil; istavroz, salib anlamına gelir.
İstavroz sözcüğünün kökeni de Yunanca’dır ve haç çıkarmak veya istavroz çıkarmak ise aynı anlama gelir. Farsça’dan Türkçe’ ye geçen ve dört çivi demek olan çarmıh kelimesi de benzer şekilde haç manasında kullanılır.
Farsça’dan Türkçe’ ye geçen ve dört çivi demek olan çarmıh kelimesi de benzer şekilde haç manasında kullanılır. Yani suçluyu haça germek için kurulmuş put şeklindeki darağacına işaret etmektedir...
Çarmıh (çehar-mih), çapraz olarak üst üste konmuş iki tahtadan meydana gelen bir işkence aletidir. Ölüm cezasına çarptırılanları bu çarmıhın üzerine gerip işkence ile öldürürlerdi...
Batı dillerinde haç karşılığı olarak Latince crux köküne dayanan cross,croixve kreuz sözcükleri bulunmaktadır. Haçın önce İranlılar daha sonra Romalılar tarafından uygulanan bir işkence aleti olduğu, suçlunun bu alete bağlanarak veya çivilenerek idam edildiği bilinmektedir.
Diğer yandan, yine Batı dillerinde cross sözcüğüne yakın olan crucifix kavramı da mevcuttur. Bu kavram ahşap, metal vb. maddelerden yapılan, üzerinde haça gerilmiş İsa figürünün bulunduğu haç için kullanılmaktadır.
Evet basitçe bir tanımını yaptığımıza göre artık Hristiyanlık Öncesi Haç Motiflerine başlayabiliriz. Fallus kültü olarak adlandırılan ve verimliliğin, bereketin ve bolluğun sembolü olarak algılanan erkek cinsel organına saygı, eski toplumlarda görülen bir tapınma türüydü.
Bunun yanında erkek ve kadın cinsel organlarını yüceltme ya da tanrılaştırma birçok dinde görülen en eski tapınma şekillerinden birisi olarak ifade edilir. Hatta bu prestij bazılarınca dinlerin temeli olarak da kabul edilmiştir.
Buna göre Phallic tapınmanın sembolü olan haç, daha sonra Hristiyanlığın da sembolü haline gelmiştir. Eski Mısır anıtlarında anıtlarında çok görülen cruxansata, tabiatta ki aktif ve pasif enerjiyi sembolize ederdi.
Etrüsk mezarlarında penisten haçlar bulunmuştur. Sembolizm konusunda uzman olan Thomas Inman‘’Ancient Pagan and Modern ChristianSymbolism’’ adlı eserinde antik çağa ait birçok figür giysinin kiliseye sızdığını,
bunlar arsında daha sonra haç şeklini almış olan phallusve yoni’ nin de (erkek ve kadın cinsel organları) bulunduğunu ileri sürmektedir.
Inman'a göre, cruxansata veya T şekli erkeklik organını, yanlarda ki uzantılar ise testisleri göstermekteydi ve bu figür yani ''T '' figürü, daha sonra ok şekline dönüşerek Mars’ın sembolü haline gelmiştir.
Mitolojide de Kelt haçı seksüel birliğin sembolü olarak bilinmektedir. Antik pagan kültürde haç, güneş tanrıları ve göklerle ilgili olarak kullanılmıştır.
Örneğin Ankh, erkek ve dişi birlikteliğini gösteren ve Mısır’da hayatın kaynağı olarak inanılan haç figürüydü ve Nil’in anahtarı olarak düşünülürdü. Tanrı ile tanrıça arasındaki kutsal evliliğin sembolü olarak algılanırdı.
Ayrıca, Hristiyanlık’tan önce Yunan Haçı, Tanrıça Hecarte’nin sembolüydü. Bazen de haçın dikey kısmı erkeğe, yatay kısmı ise dişiye göndermede bulunurdu.
Hristiyanlığın en önemli sembolü olan haçın Ortadoğu kökenli olduğu ve geçmişinin milattan önce 3000-4000’lere kadar gittiği kaydedilmektedir.
Günümüz tarihçileri, haçın ilk defa İran’da ortaya çıktığını ileri sürmektedir. Eski İran ve Anadolu kavimlerinde, ölen atalarına tapınmak, bu bölgede ki dinlerin önemli törenlerindendi.
Ataları simgeleyen, ellerini koruyucu gibi yanlara açan basit insan resmi ve gerdanlıklar, haçın ilk şeklini göstermektedir. Zamanla bu figür daha da basitleşmiş ve haç şeklinde dönüşmüştür
Haçın bu bölgelerde bereketi ve talihi simgelediği de bilinmektedir. Hititler, ve Urartular’dan kalan heykel ve boyalı çömleklerde, haç işaretine rastlanmaktadır.
Pers ve Sasani İmparatorlukları döneminden günümüze kadar ulaşan sikkelerdeki haç gerdanlıklar, haçın Arya ırkının simgesi olduğu düşüncesine de yol açmıştır.
Antik Dünyada çarmıha germenin belli bir coğrafyaya özgü olmayıp, Hindistan’da, İskitler’de, Mezapotamya’da, Kuzey Afrika, Yunan, Roma, ve Kuzey Avrupa kavimlerinden olan Keltler arasında da uygulandığı, Ölü Deniz Yazmalarında ondan söz edildiği ifade edilmektedir.
Maya geleneğinde de temel noktalar, uçları dört ufka değen bir haçla temsil edilir ve yerleşmeler bu kareye göre yönlendirilirdi. Merkezde ki kutsal ağaçtan dört yöne doğru dört yol çıkar ve bu çıkış noktalarında ki dört sanduka köyün sınırlarının koruyucularına adanırdı.
Haç eski Mısır’da hafifçe değişmiş bir formda, ölümsüzlük hiyeroglifi olmuştur. Eski Avrupa’da Etrüksler de şehirlerini ve tapınaklarını haça uygun düzenlemişlerdir.
Haça germe şekilleri de, sadece bir şehirden diğerine değil, idamdan idama bile farklılık gösteriyordu. Tarihçi Heredot ağırlıklı olarak haça germenin iki şekli üzerinde durmaktadır. Birincisi için o, mahkumun canlı olarak haça gerilmesini ifade eden anaskolopizein
ikincisi için de cansız bedenin haça asılmasını ifade eden anastauroun kelimesini kullanmıştır. Her iki durumda da, kurbanın/suçlunun, en ağır ihanetlerden birini işlemiş olduğu son derece açıktır.
Çarmıha germede; mahkum çivilerle veya iple haça bağlanır, yaşıyorsa yavaş yavaş ölüme terk edilir ölmüşse kuşlara yem olarak sunulurdu. İdamın bu şeklinin korkunçluğundan dolayı bazı yazarlar ondan ayrıntılı olarak bahsetmek istememişlerdir.
Heredot, çarmıha gerilerek idam edilen Polycrte de Samos’un ölümünü şu şekilde tasvir etmektedir: ‘’Anlatılması imkansız tarzda katledildi ve cesedi bir kazığa bağlandı’’.
Başka bir yerde ise Heredot kutsallara saygısızlıkla suçlanarak idama çarptırılan Atina’lı vali Arctayctes’in ölümünü anlatırken şöyle demektedir. ‘’Onu çivileyerek kazıklara çaktılar ve çocuğunu da gözlerinin önünde öldürdüler’’.
Roma’nın dinsel törenleri, haç önünde ki şiddet, korku, tiksinti ve eğlenceyle birbirine karışırdı. Roma idarecileri insanları amaçsız ve sebepsiz çarmıha germezdi ama yine de bu şekilde öldürülen insanların sayısı çok fazlaydı... (Spartacus'e de selam duralım :D)
Roma Halkı, öldürmenin bu çirkin şeklini kınamazdı. Çünkü onlar idamın kanuna karşı gelmede bir caydırıcılığı olduğuna inanır ve hatta bazen, bizzat infaza da katılırlardı. Romalılar işte ne beklersin...
Roma yasaları sadece köleler ve yabancıları çarmıha gererek cezalandırıyordu. Roma yurttaşları ise ancak yol kesme, hırsızlık gibi büyük suçlar veya büyük ihanetler gibi istisnai hallerde bu cezaya çarptırılırdı.
Kısacası haç kelimesi Romalılar için nefret uyandıran iğrenç bir kelimeydi ve sadece kölelere uygulanırdı. Yüksek tabaka insanları için daha insancıl bir idam şekli mümkün iken, haça sadece alt tabaka insanları çarptırılırdı. Haç köleler için değişmez bir idam şekli olmuştur...
Hatta bazı önde gelen düşünürler hür bir yurttaş haça gerildiği zaman ondan, ‘’servilesupplicium’’ (köle işkencesi) diye bahsederlerdi. Bu da haçı utanç verici bir işkence aleti yapmaya yetiyordu.
Haç köleler için günlük bir kabustu. Çünkü efendiler onları önemsiz bazı şeyler için bile yargılamadan haça gererlerdi. Bundan dolayı bazı köleleri; haçı kabul edenler anlamına gelen cruciarii diye isimlendirmişlerdir.
Üstelik bir efendi öldürülür ve katili bilinmezse, o efendinin bütün köleleri haça gerilirdi...
Britannica Ansiklopedisindeki Cross and Crucifixion adlı makalesinde Macall Fallow, bu şeklin, eksikliğine ışık tutar. ‘’Hristiyanlık öncesi zamanlarda ve Hristiyan olmayan toplumlarda haç kullanımı neredeyse evrenseldir ve hemen her örnekte bir doğa tapıncı vardır''
Haç bütün ulusların sanatlarında sıklıkla ortaya çıkan bir sembol olmakla kalmaz, aynı zamanda insanlığın ortak sembolüdür. William W. Seymour konuyla ilgili şunları yazar: ‘
‘’Azteklerin yağmur tanrısı elinde bir haç tutar ve Toltekler tanrıları Quetzalcoalt’ın, onlara haç işaretini ve ritüelini öğrettiğini ileri sürer, çünkü bu tanrının erk asası bir haçı andırır ve cübbesinde kırmızı haçlar vardır.’’ (The Cross in Tradition, Historyand Art )
Budistlerin hayat çarkı, üst üste binmiş iki haçtan oluşur ve bu sekiz nokta Hristiyanlıkta Tapınak Şövalyeleri’nin garip biçimli haçında muhafaza edilmiştir.
Hindistan’daki tapınakların büyük bir kısmı tıpkı Hristiyanlıktaki kiliseler ve katedraller gibi haç şeklinde bir temelin üstünde yükselir. Tibetlilerin mandallarında gökyüzü bir haç şeklinde gösterilir.
Dört kapının her biri bir iblis kral tarafından korunur. Bombay limanındaki Elephanta mağaralarında çok eski bir haç bulunmuştur. Khalde, Fenike, Mısır ve Asur sanatlarında çeşitli türlerde haçlar en çok kullanılan desenlerdendir.
Hristiyanlık Öncesi Haç motifi ile ilgili söyleyeceklerim bu kadar. Bir ada Çarmıha Gerilen Kurtarıcılardan da bahsedeceğim. Ayrıca vakit bulursam yarın bu yazının devamı olarak ''Hristiyanlık Döneminde Haç'' sembolünden bahsedeceğim. Sanatla kalın... 😊
Kaynaklar;
ALBAYRAK Kadir ‘’Dini Bir Sembol Olarak Haçın Tarihi ’’
Hall, M.P. (2008). Tüm Çağların Gizli Öğretileri. Murat Sağlam (Çev.)
Missing some Tweet in this thread?
You can try to force a refresh.

Like this thread? Get email updates or save it to PDF!

Subscribe to Sanatın Tarihi
Profile picture

Get real-time email alerts when new unrolls are available from this author!

This content may be removed anytime!

Twitter may remove this content at anytime, convert it as a PDF, save and print for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video

1) Follow Thread Reader App on Twitter so you can easily mention us!

2) Go to a Twitter thread (series of Tweets by the same owner) and mention us with a keyword "unroll" @threadreaderapp unroll

You can practice here first or read more on our help page!

Follow Us on Twitter!

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just three indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3.00/month or $30.00/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!