Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu:
- Dünya değişecek.
- İnsanların bir kısmı uyduruk harplerle yok edilirken
- Bir kısmı da sahte domuz gribi, kuş gribi gibi olmayan salgınlar çıkarılıp aşılar hazırlayarak bu zararlı aşıları yapıp tam bir katliam yapıyorlar.
- Bazı hükümetlerin de baskıyla bu aşıları alıp ahalisini o aşıyla aşılanmasını mecbur etmesi de sık görülüyor
- Önce kültürel soykırımla bazı ülkelerin kültürünü, geleneğini, tarih bilincini, kimliğini, şahsiyetini ve haysiyet duygusunu yok ederek, aşağılık duygusunu aşıladılar
- İTÜ'yü bitirdiler.
- Şimdi sıra Cerrahpaşa'da. Dünya'da tıp araştırmasında ve hastanelerinde çok büyük bir kökü olan, çok üstün mertebede olan yerlere şimdi tezgah kuruluyor. Buralarda eğitim araştırma falan kalmayacak.
Rahmetli Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu yaklaşık 10 sene önce bugünleri anlatmış. Keşke bugün yanımızda olsaydı da şu Covid-19 felaket tellallarının ipliğini pazara çıkarsaydı.
- Şu anda ne süte, ne yumurtaya, ne ekmeğe, ne pirince hiçbirine güvenemezsin
- Bunların bir çoğunun son derece zararlı olduğu, bir sürü hastalıklara ve ölümlere yok açtığı araştırmalarda yavaş yavaş ortaya çıkıyor
- Bir takım şirketler bu araştırmaları gizliyorlar!
- Küçük çiftçilik, tarım ve hayvancılık yok edilmiş, her şey birkaç büyük şirketin eline geçmiştir
- Bunun için çeşitli ülkeleri hükümetlerine nüfuz ediyorlar, zaten bu çok kolay
- Bu sahte gıdaların kullanılmasına yönelik kanunlar çıkartıyorlar
- Nüfusun %80'ini öldürecekler
Dipnot:
Arkadaşlar, tweet'lerimin içeriklerini istediğiniz gibi kopyalayıp dağıtabilirsiniz.
Burada benim amacım etkileşim kasmak değil. Sadece bu son dönem yaşananlara karşı insanları bilinçlendirmek.
Malum, bu bilgileri ana akım medyada hemen hemen hiç göremezsiniz!
O yüzden, kaydet, kopyala-yapıştır, RT, like, elinizden ne geliyorsa lütfen çevrenizle paylaşın. Elimizde (bunu da kaybedene kadar) bir tek sosyal medya var, başka türlü kendimizi duyurma aracımız yok! Tweet'lerimin hakları mahfuz değildir!
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
2009 yılının sonu;
Sahte domuz gribi salgını gündemde.
Milletvekili Osman Durmuş:
"Dünya Sağlık Örgütüne 'kıyak olsun' diye 41 milyon insanımız domuz gribi AŞISI için faz 4 kobayı olarak kullanılıyor ve sonuçları gizleniyor."
- Milletvekili Osman Durmuş, Sağlık Bakanı Akdağ'ın, domuz gribi aşısı konusunda baskı altında olduğunu öne sürüyor
- Bu aşının yan etkilerinin olduğunu ve insanların ölebileceğini ifade ediyor
- Okullarda bu aşının yapılmasının fecaat olacağını söylüyor
- Ülkemizde her yıl 10 bin kişi zatürreden ölüyor. Bu, günde 30 kişi zatürreden ölüyor demektir. Bakanlık hem ölü çetelesi tutuyor, hem de ortada bir şey yokken 'aşın olun' diyor.
Son zamanlarda çokça paylaşılan şu yazıya göre:
- Coronavirus sıradan bir grip virüsü. Diğer grip virüsleri ile arasında bir fark görülmedi.
- Toplumsal izolasyon ve karantina Covid-19 gidiş seyrini değiştirmedi.
(Bonus sonda ++) serbestiyet.com/featured/pande…
Sıkı izolasyon politikaları olan ülkelerdeki koronavirüs dalgası ile, izolasyon uygulamayan (maske, mesafe, hijyen saçmalığını dayatmayan) İsveç, İzlanda gibi ülkeler karşılaştırıldığında hastalığın gidiş seyri birbirine benziyor.
- Pandemi(!) bazı çevreler ve medya tarafından bilerek abartıldı ve tüm dünyada panik ortamı oluşturuldu.
- İnsanların %98’inin kendiliğinden iyileştiği bir hastalık için insanlık tarihi boyunca görülmemiş bir şekilde büyük bir panik ortamının oluşturulması haksız ve hatalı.
Görüntüler Tallinn, Estonya'dan. Burada dışarıda gözlemlediğiniz hayat tamamen normal. Neredeyse kimse maske kullanmıyor. AVM'ler özellikle haftasonu epey kalabalık. Bu Coronavirus Baltık ve İskandinav ülkelerinde neden tutunamadı, çıkarımlarımı paylaşmak istiyorum. ++
Öncelikle güncel verilerle başlayalım. Her ülkede olduğu gibi kışa doğru mevsimsel grip vakalarında artışlar görülür. Avrupa'da geçtiğimiz yıllarda "her yıl" yaklaşık 200bin kişi influenza ile ilişkili yaşamını yitirdi. İncelememe şurada ulaşabilirsiniz: