1.Şanver kitabında işine geldiği gibi bazı şeyleri yazdı. Mesela sözde darbede uçan pilotları ismen açıkladı. Ama sözde darbeye karşı uçan pilotların ismini yazmadı. Sözde darbeye karşı uçan pilotlar da zaten ihraç edildi.++ #15TemmuzKumpastır
2. Şanver 3 Haziran 2016 tarihinde EDOK Eğitim seminerine katılmak için Ankara’ya gitti. Kendi tabiri ile “Ne eğitim semineri, bu bahane, biz Korgeneraller tek tek Hulusi Akar’ın yanına giderek kuvvette fişlediklerimiz isimleri bizzat elden zarfta verdik” diye ifade etmiştir.
3.Hulusi Akar ile özel görüşme öncesi sırasını beklerken Abidin Ünal’a konuyu açtığını kitabında 126. sayfada belirtiyor. Abidin Ünal da değerlendirmelerine aynen katılmış. İçeri girince de “Bildiğim herşeyi eğip bükmeden kesin kanaat şeklinde komutanımla paylaştım.
F.TÜ cü olanlar, olmayanlar ve hakkında fikrim olmayanları söyledim. Personel Bşk. Korgeneral İlhan Talu ağzını açmadan sadece not tuttu. Görüşme sona erdi.”
4.Bunları hanımına da anlatmış ve evde eşine “Sevda Hanım, bu Ağustos’ta ya biz yanacağız, ya da ülkemiz düze çıkacak” diyerek Genkur Bşk su uyur Hulusi Akar’a F.TÜ cü olarak değerlendirdiğim kimseleri tek tek anlattım “ demiştir, sf. 127 de de yazmıştır kitabında da.
5. 15T da gece düğünden 4 generali Şanver olaya müdahale etsinler diye Eskişehir’e gönderiyor. Abidin “Onları geri çağır, ben uçuşları açtım” diyor. Şanver de geri çağırıyor. Abidin BHHM Amiri şu anda Belçika’da NATO temsilcisi olan İsmail Üner ile herşeyi koordine ediyor.
6. 19:20 de Abidin BHHM ye uçuşların durdurulması emrini Genkur 2. Bşk Yaşar Güler’in verdiğini belirtiyor. Semiz general de amir olarak olayı öğrenir öğrenmez İsmail Üner’i aramak istiyor.
İsmail Üner’e Semiz Generalin arayacağı söylenince saat 19:26 da “Hı.!Hı.! diye gülerek tabi ki ulaşırsa”diyor. Semiz General ancak 21:30 ulaşıyor. Zaten uçuşlar açılmış ve emri verenler Abidin dahil herkes hala düğünde.
7.Şanver ve ekibi tedbir almaya çalışırken Abidin ve Üner kumpası koordine ediyor.Şanver etkisizliğini gün geçtikçe anlıyor.Koridorda “ben bu sözde darbeyi kimlerin yaptığını biliyorum.Çoğu da şu an dışarıda”diyor.Bunu kendi anlatıyor.Terfi edemeyince de emekliliğini istiyor.
8. Bir ara sözde ifadeye gidiyor. İsmail Üner onun hakkındaki ifadesini değiştiriyor. “Şanver General hakkında tereddütlü durum teyit edilmiştir. Kanaatimce şüpheli bir durum yoktur. Şanver General ..F.TCÜ bir general değildir. Başka diyeceğim yoktur” diyerek Şanver’i aklamıştır.
9. Ama İsmail Üner, Asıl sözde Darbeyi engelleyen Hava K.leri Kurmay Bşk. Akıl Küpü Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan hakkında aldığı talimat ile tek bir pozitif cümle kullanmamıştır.
10. Şanver sonrasında kitabında Abidin’in kendisini terfi ettirmediği ve salak yerine koyduğu için Abidin’i Hedef yerine koymuştur. Zaten kitabını okuyan bu rütbelere Baba Kartal Akın Paşa sayesinde geldiği anlar.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Vasıfsız Kutlay Demir ve Hain Cihat YAĞCI için yazılanlara bakılınca; @MuyesserYildiz ikisi için yakın çevrelerinden aldığı bilgiye göre “Komutanlar üstü” ve saraya yakın tabirini kullanmış ve yolsuzluklar a atıfta bulunmuş; ++
1. Kutlay Demir ilk eşinden boşandıktan sonra rotayı sapıtmıştı, ikinci eşi edebiyat öğretmeni ve menzil tarikatından idi. Onların yörüngesinde hareket ederdi.
15 T gecesi de sözde halk ile sivil kıyafetle Genkur önüne gitmişti, kumpas darbeye sözde karşı durmuştu herkes mesaiye giderken. Önceden kumpası biliyorlardı !!
Öküz lakaplı Oğuz Okuyucu serimiz bir yerlere dokunmuş olmalı ki; boş boş cevaplar gelmeye başladı. Çok örnek bir Türk Subayı vurgusu yapılıyor sürekli. Demek ki biraz daha derine inmek gerekiyor. O halde biz de havacı tabiri ile -angajmanı yukarı taşıyalım- ;+
1. En önemlisi kimsenin dile getirmediği şu olaya dikkat çekelim ; Örnek Türk Subayı diye anlatılan Öküz Okuyucu Akademide görev yaparken M. Kemal Atatürk’e hakaret eder ve Kurtuluş Savaşı ve Atatürk’ün başarılarını küçümser. Bizim de
örnek Türk Subayı denen bu Öküze karşı Atatürk’ün bir askeri olarak cevap boynumuzun borcudur.
2. Bu Öküzün Atatürk düşmanlığını onu savunan Sözcü yazarları, hakim ve savcılar da bilmiyordur. Yozgat’ın Yerköy ilçesinden olan bu Öküzün askeri lisedeki diğer lakabı da “KÖLE” dir.