Eski dönemlerde insanlar baş ve eklem ağrılarını azaltmanın yanı sıra ateşi düşürmek için söğüt ağacının kabuklarını ezer, kaynatır ve suyunu içerdi.
Salix alba olarak adlandırılan akça söğüt MÖ 1500’lü yıllarda Eski Mısır tabletlerinde “ağrıyı öldüren bitki” olarak geçer.
MÖ 3. yüzyılda yaşayan ve modern tıbbın kurucusu sayılan Hipokrat da söğüdün kabuklarını ağrı tedavisinde kullanırdı.
Söğüt kabuğunda bulunan ve ağrıyı dindirmeyi sağlayan madde salisilik asit olarak adlandırılır.
Çok sayıda kimyacı bu maddenin yan etkilerini ortadan kaldırmak için uzun süren çalışmalar yaptı.
1899 yılının mart ayında Berlin’deki ulusal patent ofisi asetilsalisilik asit etken maddesine sahip bir ürünün marka kaydını onayladı.
Aspirin...
Bayer’in kimyagerlerinden Dr. Felix Hoffmann, saf asetilsalisilik asidi üretmeyi başarırken, bunu söğüt ağacındaki özü kimyevi şekle getirerek yapmıştı.
Söğüt ağacının özündeki şifa ilk defa düzgün bir şekilde ayrıştırılıyordu.
19. yüzyıl boyunca doktorlar bu tedavi yönteminin farkında olsalar da, mideye ağrılar veren ve korkunç tadıyla kullanımı zor olan bu karışım pek de tercih edilemiyordu.
Bayer şirketi, asetil'in a'sı ile salisilik asitin kaynağı spirea ulmaria (keçi sakalı) bitkisinin
ilk dört harfi birleştirilerek türetilen aspirin ticari adıyla 1 şubat 1899'da tescil ettirmiştir.
Bir iddiaya göre Aspirin'i bulanın Felix Hoffmann değil, Yahudi asıllı kimyager Arthur Eichengrün olduğu,
Nazilerin Eichmann'ı susturduğu belirtiliyor.
Aspirin ilk olarak büyük teneke kutularda toz halinde satılmaya başlandı. Ardından suda çözünebilen tabletler haline getirildi ve bu şekilde satışa sunulan ilk ilaç oldu.
İlaçta kitlesel pazarlamayı başlatan Bayer, doktorlara Aspirin ve etkileri hakkında bilgiler göndererek ilaç mümessilliğini başlatmıştır.
Asetilsalisilik asit saflaştırıldıktan sonra , Hoffmann aynı yolla morfini sentezlemiş ve eroini bulmuştur.
Bu keşif Dünya Savaşı’nda ağır yaralı hastaların ağrılarına ciddi çare olur, öksürük ve verem tedavilerinde kullanılır
Eroinin o dönem en feci kullanım şekli çocuklar üzerinde olmuş ve hiç bir yan etkisi yoktur denilerek bir çok çocuğa ilaç olarak verilmiştir.
Dünyanın başını çok uzun yıllar ağrıtacak ciddi bir uyuşturucu olduğu ancak 1930’lu yıllarda anlaşılan eroin o günden bir çok çocuğun hayatında kalıcı izler bırakır.
Soğuk algınlığına karşı satılan eroin özellikle İspanya’da sıkı bir reklam kampanyasıyla piyasaya sunulmuş ve ailenin dostu bir ilaç olarak lanse edilmiş.
Soykırım döneminde Yahudi tutsaklar Aspirin’in de üretildiği IG Farben laboratuvarlarında köle olarak kullanılıyorlardı.
Savaşta kullanılan kimyasalların yanında insanlık tarihinin en büyük toplu katliam noktası olan Auschwitz’de gaz odalarında kullanılan Zyklon B gazı da bu firmanın tekelindedir.
Savaş sonrası kurulan Nürnberg mahkemelerinde
I.G. Farben’in 24 üst düzey yöneticisi toplu katliam, köleleştirme ve insanlığa karşı suçlardan yargılandılar.
7 yıldan az bir süre sonra her biri salıverildiler.
Tamamı bırakıldıktan sonra Amerikan firmaları için çalışmaya başladılar.
Bayer’in yıldızı Aspirin 1950 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na en fazla satılmış ilaç olarak geçti.
1799 , Fransız General Napolyon Bonaparte, Osmanlı yönetimindeki Filistin'de bir Yahudi devleti kurulması fikrini ortaya attı.
Birinci Siyonizm Kongresi İsviçre'nin Basel şehrinde toplandı. 1896'da gazeteci Theodor Herzl, ''Der Judenstaat'' yani Yahudi Devleti adlı
bir kitap yayınlamıştı ve kongrede bu kitaptaki fikirler tartışıldı.
Kongrenin sonunda, Basel Programı yayınlandı. Bu belgede, Filistin'de bir Yahudi vatanının kurulması ve Dünya Siyonizm Teşkilatı'nın bu amaca ulaşmak için faaliyete geçirilmesi öngörülüyordu
1903'e kadar, göçmen sayısı 25 bine ulaştı. Çoğu Doğu Avrupa'dan gelmişti.
O zamanlar Filistin, Osmanlı İmparatorluğu'nun parçasıydı.
1904 ila 1914 arasında 40 bin kişilik bir ikinci göçmen dalgası geldi.
Ünlü yönetmen Steven Spielberg'in filmine ilham verdi.
1942’de İran’da doğdu. 1973 yılında Bradford Üniversitesinden kabul aldı ve 3 yıl boyunca İngiltere’de yaşadıktan ve okul bittikten sonra ülkesi İran’a geri döndü.
Mehran Karimi Nasseri, hayatı , 2004 yılında Steven Spielberg’in yapımcısı olduğu ve Tom Hanks’in başrolünü oynadığı “Terminal” filmine konu oldu.
O zamanlar İran’da Şah’a karşı başlatılan isyanda Nasseri de yer almıştı.
Annesinin İngiliz olması sebebiyle 1986 yılında İngiltere'ye yerleşme kararı alan Nasseri, yolculuk esnasında evrak çantasının çalınması sonrası yine de Londra uçağına bindi.
Belirli bir bölgeye yeni doğmuş bir tavşan çifti (bir dişi, bir erkek) konuluyor. Her tavşan çifti ikinci aydan itibaren yetişkin hale geliyor ve her ay yeni bir tavşan çifti (bir dişi, bir erkek) doğuruyor.
Tavşanların hiç ölmediği varsayılırsa bu bölgede bir yıl sonra kaç çift tavşan olur?
Bu problem İtalyan matematikçi Leonardo Fibonacci’nin 1202 yılında yazdığı Liber Abaci (Hesap Kitabı) adlı kitabında yer alır.
Problemin cevabı Fibonacci dizisidir ve {1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, 377, …} şeklinde devam eden sonsuz sayılardan oluşur.
Fibonacci dizisinin özelliği kendinden önceki iki ardışık sayının toplamının kendisinden sonraki sayıya eşit olmasıdır.
Büyük Taarruz zaferi ile Anadolu’daki Yunan işgali sona erip, 11 Ekim 1922’de Mudanya Ateşkes Anlaşması imzalandığında artık ülkenin tek siyasi gücü fiilen TBMM Hükümeti olmuştu.
İtilaf Devletleri, İsviçre’nin Lozan kentinde toplanacak olan barış konferansına yine ikilik çıkarmak için TBMM’nin yanı sıra İstanbul Hükümeti’ni de davet etti.
İstanbul Hükümeti de Ankara’ya barış konferansına birlikte katılmayı teklif etti. Fakat Mustafa Kemal; ““Barış konferansında Türkiye Devleti yalnız ve ancak TBMM Hükümeti tarafından temsil olunur.” diyerek bu durumu reddetti.
Osmanlı’da 1848’den beri Galatalı İngiliz bankerlerin Sırbistan, Dalmaçya ve Karadağ’dan getirdiği taş ustası işçilerle gerçekleştirilen kömür üretimi ve İngiltere’den ithal edilen kömür, ihtiyacı karşılamadığı için 24 Nisan 1867’de Dilaver Paşa tarafından
“Ereğli Kömür Maden-ü Hümayunu” adıyla bir nizamname yayınlandı.
100 maddelik nizamname Ereğli Sancağı’nın Bartın, Eskipazar, Akçaşehir ve Karasu, Safranbolu, Perşembe, Ulus, Amasra, Gökçebey, Ereğli, Horcanaz, Yenice, Devrek, Karabük ve Eflani gibi 14 kazasını kapsıyordu.
Mükellefiyet yasası 13-50 yaş arasındaki erkeklerin sağlam olanlarının ocakta kazmacı, küfeci ve direkçi olarak çalışmasını zorunlu kılıyordu.
Madende çalışacakları ise muhtar belirleyecekti.
9000 yıldan daha uzun bir süre önce inşa edilmiş olan bu şehir şimdiye kadar keşfedilen en büyük Neolitik yerleşim yerlerinden biridir.
İngiliz kaşif James Mellaart tarafından 1958 yılında keşfedildi.
Konya’nın 52 kilometre güneydoğusunda, Çumra ilçesinin sınırları içinde yer alan tarihöncesi yerleşim alanı Çatalhöyük Batı ve Doğu olarak iki höyükten oluşuyor.
Doğudaki Neolitik, batıdaki ise Kalkolitik döneme tarihleniyor.
MÖ. 7.400 ve MÖ. 6.200 yılları arasında tarihlenen 18 adet neolitik yerleşim katmanı bulunuyor.
Neolitik yerleşimler, göçebe yaşamdan yerleşik yaşama, başka bir deyişle tarım yaşamına geçişi işaret eder.