1922'ye kadar 200 yıl girdiği her savaşı kaybetmesine rağmen bir tane bile üniversite açamayan, sokağa akıttığı boku temizlemekten aciz, gayrimüslümden topladığı haraçla cami yapmayı devlet yönetmek sanan, medresede 10 yıl Arapça/Arap tarihi öğretmeyi bilim sanan o yüz ifadesi 👇
Osmanlı Padişah ve İdarecileri, halk cahil kalsın, bilimden uzak dursun, gelişemesin, Anadolu ve Balkanlar ve Orta Doğudan bir tane bile adam çıkmasın diye adeta insanüstü çaba göstermiştir:
Bunlar 19. Yy sonlarında bütün bir milletin kaderini -ülkenin bilim umudunu- Nuri Paşa Konağına hapsettiler. Halbuki ta 1700'lerde Matematik Devrimini gerçekleştiren Euler, Rusya'nın Bilimler Akademisinde ders veriyordu. 4 İşlem bilen Osmanlı vs Euler'li Rusya. Kim kazanır?
Euler'in formülleri Kemalizm gelene kadar bu ülkenin kapısından içeri sokulmadı. Sebebi medresedir, tarikatlardır, Osmanlının yobaz idari sınıfıdır, İslamcılık hastası padişahlardır. Bütün bunları alaşağı edip Türkiye'de Bilimi başlattı Atatürk. Garezleri de bundandır.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Arap kavramlarıyla Türk gerçekliğini tarife kalktığınızda fetih kavramının yarattığı gibi bir saçmalık çıkar ortaya; bir kısım atalarımız İstanbul'u Bizans'ın elinden aldılar.Bu neden kutlanıyor? Bu kutlamanın ardındaki motivasyonun kaynağı Arap mitolojisindeki fetih hadisidir.
Ulusların tarihsel başarı hikayelerine girdiğimiz takdirde, Türklük ortalama bir başarı sıralamasına sahip. Mesela Çin'e korkudan duvat yaptırdık geyiği...
Bir de şu açıdan bakın: Çin Seddini yapacak teknolojiye sahip olan mı yoksa o seddin dışında kalan mı evladır?
Tarihle övünmek ya da yerinmek bir tür özcülüktür. Özcülük: her şeyin dibinde bir öz var; misal Türklük özü var ve o öz ta zamanın en başında bile diğer özlerden (örn. Yunanlık özünden) üstündü. Oysa Türk, olsun olsun bir kaç onbin yıldır var. Onun bir özü yok. Hiçbir şeyin yok.