Albert Pike, İlluminati'nin beyni olmuş, büyük planların altında imzası bulunan özellikli bir adamdır. Bir mason üstadı, İskoç Riti'nde uzun bir dönem büyük patron, (masonlukla ilgili olan Morals and Dogma adlı kitabını yazdı) Amerika İç Savaşı'nda
görevli bir Tuğgeneral'dir
1871 yılında meşhur mason üstadı İtalyan Mazzini'ye bir mektup yazar. Yeni Dünya düzenini oluşturmak için 3. DÜNYA SAVAŞI çıkarma gerekliliğinden bahseder.
BU MEKTUP 1871 YILINDA yazıldı.
1.Dünya Savaşı: Rus çarlığı İlluminati tarafından yıkılacak
ve ateistik-komünizmin kalesi olacaktır. İngiliz ve Alman imparatorlukları arasındaki anlaşmazlıklar körüklenecek, savaş sona erdikten sonra Rusya'da komünist bir rejim kurulacaktır. Ve bu rejim, hükümetleri ve dinleri zayıflatmak için kullanılacaktır.
2.Dünya Savaşı: Bu savaş Faşizm ve Siyonizm arasında olmalıdır. Savaş sonucunda Siyonizm galip gelmeli, Faşizm yıkılmalıdır. Ortadoğu'da bağımsız bir İsrail Devleti kurulmalıdır. (Nitekim Planlara göre Nazi Almanyası ve sözde Yahudi düşmanı olan Hitler çıkarıldı ve savaş sonunda
Nazi yok oldu. 1948'de İsrail Devleti kuruldu ve dünyaya Siyonizm hakim oldu.)
3.Dünya Savaşı: Müslümanlar ile Hıristiyan-Siyonistler arasında olacaktır. Müslümanlar birbirlerini yok edene kadar kendi arasında savaşacaklardır. Geriye kalan milletler de bölünecek ve
bir sosyal kıyamete neden olunacaktır.
Yıllar sonra PAPA Franciskus, (19 AĞUSTOS 2014) "Biz Üçüncü Dünya Savaşı'ndayız ama parça parça" sözleriyle DERİN HEDEFLERİ VERİYOR.
ROCKFELLER NE DEMİŞTİ? :
David Rockefeller ve Rotschild beraberce dünyayı idare eden ÜST AKLI'dır.
David Rockefeller'in, onursal başkanı olduğu CFR'ın (Council on Foreign Relations), yedi Yahudi bankerin finansal desteği ile oluşturulan, amacı ise ABD Dünya politikası için senaryo üreten bir kuruluştur. David Rockfeller, Baronların, Top secret (çok gizli)toplantısında
şöyle konuşuyordu: "Türkiye, dünyadaki en stratejik konumdaki ülkedir ve bizim için çok önemlidir. Büyük İsrail topraklarının su kaynaklarının önemli bir kısmı şu anda Türkiye'ye aittir. İslam dünyasında etkili olmak istiyorsak, önce Türkiye'den başlamalıyız. Türkiye Avrupa ve
Asya arasında bir köprüdür. Ortadoğu elimizde sayılır. Kafkasya ve Orta Asya'daki diğer Türk devletleri de yakında darbelerle kargaşaya boğulacaklar ve avucumuzun içine düşecekler. Türkler birleşip bir araya gelseler karşılarında hiçbir güç duramaz. Böyle bir olasılığa karşı,
ajanlarımız her an tetikte bekliyorlar. Türkiye'de kilit adamlarımız, bizim için en ufak bir gelişme sezdiklerinde hemen kontrollü kaos ve darbelerle bunu önlüyorlar."
Artık Kuklaları,Bunların Piyonlarını Göremiyormusunuz?
Akletmezmisiniz ???
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Pagan Küreselcilerin Konuşan Mahluk Dedikleri Goyyimlerin Nüfusunu Ayarlamaya Verdikleri
Kılıfın İsmi '' ÖJENİK ''
Yahudi Hitlerin ARİ IRK Söylemide Aynı Kapıya Çıkıyor
Hyadi Bakeeem Öjenik Dedikleri Şeyi Öğrenelim 1. Bölüm
Goyyimlere Gen Bozucu Sıvıyı Zorlayan Küreselciler
mRNA Sıvılarından Önce
Bizlere İlaçlar,Ameliyat,Radyasyon,GDO lu Yiyecekler.. Neler Yapıyorlardı
Dertleri Goyyimleri İyileştirmekmi ???
Yoksa Müşteriyi Elde Tutmakmı ?? 1. Bölüm
(Tarih: 17.12.2009)
Dönemin sağlık bakanı Recep Akdağ açıklama yapıyor;
“İlk ِölüm 25 ekimde oldu ve 2 (iki) aylık bir süreç sonucunda vatandaşlarımızdan 12.316 kişi domuz gribine yakalandı, 458 kişi bu grip sebebiyle can
verdi” (Allah Rahmet eylesin)
Eminim ülkemizde yaşanan daha evvel ki salgınların bu derece çok vatandaşımıza bulaştığından ve neredeyse yarım bin kişinin ِldüğünden hiçbirimizin haberi dahi yoktur
Doğrusu o dِönemi yaşarken de bu derece korkmamış psikolojimizi alt üst etmemiştik
sanki geçmişte bu tür biyolojik salgınlar yaşanmamış, hiç kimseye bulaşmamış, bundan daha fazla can kaybımız olmamış gibi olağan üstü bir şekilde
KOR-KU-TU-LU-YO-RUZ!
Peki ama neden?
Neden bu korona sebebi ile din, dil, millet ayırmadan “Tüm dünyadan korkmaları” isteniyor?
1940’ların sonuna doğru Amerika’da bir olay cereyan ediyor
Zengin bir adamın ölümünden birkaç yıl sonra bir kadın yanında bir çocukla mahkemeye başvuruyor
Çocuğun ölen adamdan olduğunu iddia ediyor
Ölüden DNA testi yapılamayan bir dönem dünya için.
Amerika hukuk sistemlerinde bu olayın bir karşılığını bulamayınca başka sistemlere müracaat ediyorlar. Roma hukukuna bakıyorlar yok. Yunan, Hint, Uzakdoğu’da yok. Bir heyet Türkiye’ye geliyor
Dönemin İstanbul Müftüsüne yönlendiriliyorlar
İlk başta anlam veremiyor gelen ekip.
Gönülsüz de olsa görüşüyorlar
Müftü onlara ölen adamın kemiklerinin durup durmadığını sorduğunda şaşkınlıkları iyice büyüyor. Durduğunu söylüyorlar
Müftü onlara kuyruk sokumu kemiğinden bir yer tarif ediyor
Tarif ettiği yere çocuğun bir damla kanın damlatmalarını
ALLAH ADINA ZALİMLİK YAPAN BU İDARECİLERE NEDEN TAHAMMÜL EDİLMEKTEDİR
Hz. Ali, Mısır valisi Malik b.Eşter’e gönderdiği emirname ile bu suale esaslı bir yanıt vermiştir. Biz de bu yazıda o yanıtı sizlerle paylaşacağız
Lakin ona geçmeden önce çarpıcı olduğunu düşündüğümüz
birkaç veriyi sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu verilerden ilki on yıllardır krallıkla yönetilen ve prensleri adeta servet içerisinde yüzerken halkı yoksullukla boğuşan Suudi Arabistan ile ilgili. Buna göre Suudi Arabistan’da serveti 10 bin dolar altındaki nüfusun payı yüzde 53,3
iken serveti 1 milyon doların üstündeki nüfusun payı ise binde 3 düzeyinde kalmıştır
Bu noktada Müslüman ülkelerin oluşturduğu İslam İşbirliği Örgütü’nün durumu da Suudi Arabistan’dan farklı değildir
Şöyle ki, örgütün en zengin üyesiyle en fakiri arasındaki fark 630 kattan