1) Alımı değerlendirilen ara uçak alternatiflerinden hangisi (özellikle EF-2000 kapsamında) elimizdeki F-16'ya nazaran çok büyük bir kabiliyet artışı sağlayacak?
(Aklıma gelen tek özellik Rafale veya F-15 ile uzun C.Radius oldu.
Haricinde alımı muhtemel hangi uçaktan nasıl bir fayda sağlayacağız? Aklıma başka bir düşünce gelmiyor.)
2) Hava-Yer Taarruzunu yalnızca TMH'den ibaret zanneden olduğunu sanmıyorum. Elbette devletler arası savaşı da düşünmek gerekir. Bu yüzden hava-hava da önem kazanıyor.
Hava üstünlüğü ele alınana kadar geçen süre zarfında bombardıman kapasitesi çok sınırlı olacaktır. Dolayısıyla elde B-52 olsa bile sahada diğer kuvvetler belli aşamalara gelmeden kullanılamaz. Sen EF-2000 veya F-15 almış ol. F-16 efektif değilse bunlar nasıl efektif olacak?
Yani aslında birinci maddeye bağlanıyor bu durum da.
3) Son olarak evet artık günümüzde işler git gide senin elinde hangi kabiliyette hangi konsepte uygun mühimmat var bunun üzerinden yürüyor diyebiliriz. Çünkü günden güne bu konuda bir gelişim söz konusu.
Örneğin AKINCI'dan SOM atmakla örneğin Rafale'den SOM atmak arasında (belki hız/irtifa kaynaklı bir miktar menzil kısalması dışında) nasıl bir fark olacak? Rafale'i düşman topraklarının derinliğine sokma gibi bir faaliyette bulunacağımızı sanmıyorum. AKINCI ile de bunu yapamayız.
Dolayısıyla hem 1 hem 2'de bahsettiğim noktalara varıyoruz. Ara uçağın hava-yer konusunda elinde bulunan diğer platformlardan ne gibi bir artısı olacak? Hava üstünlüğünün kazanılmadığı bir ortamda o uçakların hava-yer kabiliyeti ne kadar kullanılabilecek?
Bilmiyorum benim bakış açım bu şekilde...
Hava-Hava konusunda karamsar olmamın esas sebebi elde alternatif olmaması. Yani şöyle örneklendireyim: 1 F-16 az mühimmat mı taşıyor? 2 tane ile yine görevi yaparsın. F-16'nın C.Radius'u az mı geliyor? Tankerle yine görevi yaparsın.
Bir noktanın vurulması mı gerekiyor? Seyir füzesiyle, Balistik füzeyle vs yine vurursun (yazması kadar kolay değil biliyorum).
Ama elimizde hava-hava için pek bir alternatif yok. Bu yüzden ben ara uçak tartışmalarında hava-kara yeteneğine çok takılmamak gerektiğini düşünüyorum.
Elimizde zaten 230'dan fazla F-16 var. Üstüne yığınla S/İHA var. Karadan karaya atılan topçu roketi ve BF'leri de düşünürsek elimizde yine konvansiyonel bir savaş için hava-yer odağında belli bir kuvvet var.
Hava-Hava konusunda ise maalesef karamsarım...
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Geçen günlerde "Mafia" tabirinin gündeme gelmesi çok yerindeydi. Çünkü Türkiye'deki savunma ve havacılık konularında nedense inanılmaz bir saplantı ve ideolojik kaygı hakim.
Maalesef teknik düzlemde objektif konuşmaktan ziyade teknik ama aynı zamanda ideolojik konuşuyoruz...
Bunu da kimseye özel söylemiyorum. Aslında bu işi abartılı şekilde yapanlar var mesela vatandaşın biri zamanında S-400'ü savunmak için "Patriot 1980'in teknolojisi" demişti. Bunu ciddi ciddi söylemişti. Muhtemelen halen daha bu tür saçmalamalara devam ediyordur.
Bunu yapan kişinin cahilliğinden bunu söylediğini hiç sanmıyorum. Mesele tamamen ideolojik saplantılar...
Kimisi F-16'ya tapıyor, kimisi Su-35 diye dövünüyor kimisi "Gripen uçak mı?" diyor, EF-2000 lafı geçiyor, lafının geçmesine bile tahammülü olmayanlar oluyor.