Eski bir bakandan bir konferansta konuşma yapması istenmişti
Elinde kağıt kahve bardağı ile kürsüye çıktı ve konuşmasına başladı
Ama kafasının başka yerde olduğu sanki anlaşılıyordu
Daha bir iki cümle söylemiş iken durdu
kahve bardağından bir yudum aldı ve
sonra bir süre bardağı kaldırıp baktı
Derin bir nefes aldı ve ;
“Biliyor musunuz ne düşünüyorum? " diye sordu
"Bu konferansta geçen yıl da, hem de aynı kürsüde konuşmuştum
Tek bir fark vardı ; o zaman hala bakanlık görevim sürüyordu
Buraya gelirken bana business class bileti
alınmıştı, hava alanında beni bir limuzin ve eskort araba bekliyordu
Beni önce bir otele götürmüşlerdi
Otel müdürü beni otelin kapısında karşılamış ve kral dairesine çıkarmıştı
Ertesi sabah lobide benim odadan inişimi bekleyen bir heyet vardı
Beni yine aynı limuzinle
bu salona getirmişlerdi
Özel bir kapıdan içeri almışlardı
Çok şık bir bekleme odasında konferansı beklerken porselen bir kapta kahve ikram etmişlerdi
Sonra da beni salona aldılar ve en ön sırada ayrılan yerime geçmiştim."
Eski bakan derin bir nefes aldı,
seyircilere gülerek
bir süre baktı ve devam etti
"Fakat bu yıl karşınızda bir bakan olarak bulunmuyorum."
bir an durdu ve sonra
" Dün buraya kendi ödediğim uçak bileti ile uçtum.Beni hava alanında kimse karşılamadı
Otele taksi ile geldim
Kendi odama kendim çıktım
Bu sabah buraya otelden yine taksi
ile geldim
Kapıdan girerken güvenlikten geçtim
hüviyetimi alıp listede olduğuma emin olmadan salona almadılar bile
Sonra da bulabildiğim yerde oturdum
Canım kahve istedi ve görevliye sordum ;
bana dışarıda kahve makinesi olduğunu söyledi
Ben de çıktım ve şu gördüğünüz
kağıt bardağa kahveyi kendim doldurdum."
Seyirci gülmeye başlamıştı.
"Sanıyorum geçen yıl
porselen bardak bana sunulmamıştı.
Makamıma sunulmuştu
Benim asıl bardağım işte bu."
Konuşmanın bu noktasında gülüp alkışlayan seyircilere kahve bardağını kaldırıp gösterdi
Alkışlar bitince de şunları söyledi ;
"Size verebileceğim en iyi ders bu işte.
Bütün o övgüler
hizmetler
avantajlar rütbeniz
rolünüz
makamınız içindir
Size ait değildir
Ve bir gün makamınızı görevinizi bitirdiğinizde
porselen bardağınızı halefinize verirler
Çünkü aslında layık olduğunuz hep kağıt bardaktır...
Değerli Arkadaşlarım
Hayırlı Sabahlar
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Pagan Küreselcilerin Konuşan Mahluk Dedikleri Goyyimlerin Nüfusunu Ayarlamaya Verdikleri
Kılıfın İsmi '' ÖJENİK ''
Yahudi Hitlerin ARİ IRK Söylemide Aynı Kapıya Çıkıyor
Hyadi Bakeeem Öjenik Dedikleri Şeyi Öğrenelim 1. Bölüm
Goyyimlere Gen Bozucu Sıvıyı Zorlayan Küreselciler
mRNA Sıvılarından Önce
Bizlere İlaçlar,Ameliyat,Radyasyon,GDO lu Yiyecekler.. Neler Yapıyorlardı
Dertleri Goyyimleri İyileştirmekmi ???
Yoksa Müşteriyi Elde Tutmakmı ?? 1. Bölüm
(Tarih: 17.12.2009)
Dönemin sağlık bakanı Recep Akdağ açıklama yapıyor;
“İlk ِölüm 25 ekimde oldu ve 2 (iki) aylık bir süreç sonucunda vatandaşlarımızdan 12.316 kişi domuz gribine yakalandı, 458 kişi bu grip sebebiyle can
verdi” (Allah Rahmet eylesin)
Eminim ülkemizde yaşanan daha evvel ki salgınların bu derece çok vatandaşımıza bulaştığından ve neredeyse yarım bin kişinin ِldüğünden hiçbirimizin haberi dahi yoktur
Doğrusu o dِönemi yaşarken de bu derece korkmamış psikolojimizi alt üst etmemiştik
sanki geçmişte bu tür biyolojik salgınlar yaşanmamış, hiç kimseye bulaşmamış, bundan daha fazla can kaybımız olmamış gibi olağan üstü bir şekilde
KOR-KU-TU-LU-YO-RUZ!
Peki ama neden?
Neden bu korona sebebi ile din, dil, millet ayırmadan “Tüm dünyadan korkmaları” isteniyor?
1940’ların sonuna doğru Amerika’da bir olay cereyan ediyor
Zengin bir adamın ölümünden birkaç yıl sonra bir kadın yanında bir çocukla mahkemeye başvuruyor
Çocuğun ölen adamdan olduğunu iddia ediyor
Ölüden DNA testi yapılamayan bir dönem dünya için.
Amerika hukuk sistemlerinde bu olayın bir karşılığını bulamayınca başka sistemlere müracaat ediyorlar. Roma hukukuna bakıyorlar yok. Yunan, Hint, Uzakdoğu’da yok. Bir heyet Türkiye’ye geliyor
Dönemin İstanbul Müftüsüne yönlendiriliyorlar
İlk başta anlam veremiyor gelen ekip.
Gönülsüz de olsa görüşüyorlar
Müftü onlara ölen adamın kemiklerinin durup durmadığını sorduğunda şaşkınlıkları iyice büyüyor. Durduğunu söylüyorlar
Müftü onlara kuyruk sokumu kemiğinden bir yer tarif ediyor
Tarif ettiği yere çocuğun bir damla kanın damlatmalarını
ALLAH ADINA ZALİMLİK YAPAN BU İDARECİLERE NEDEN TAHAMMÜL EDİLMEKTEDİR
Hz. Ali, Mısır valisi Malik b.Eşter’e gönderdiği emirname ile bu suale esaslı bir yanıt vermiştir. Biz de bu yazıda o yanıtı sizlerle paylaşacağız
Lakin ona geçmeden önce çarpıcı olduğunu düşündüğümüz
birkaç veriyi sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bu verilerden ilki on yıllardır krallıkla yönetilen ve prensleri adeta servet içerisinde yüzerken halkı yoksullukla boğuşan Suudi Arabistan ile ilgili. Buna göre Suudi Arabistan’da serveti 10 bin dolar altındaki nüfusun payı yüzde 53,3
iken serveti 1 milyon doların üstündeki nüfusun payı ise binde 3 düzeyinde kalmıştır
Bu noktada Müslüman ülkelerin oluşturduğu İslam İşbirliği Örgütü’nün durumu da Suudi Arabistan’dan farklı değildir
Şöyle ki, örgütün en zengin üyesiyle en fakiri arasındaki fark 630 kattan