Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi olarak nitelendirilen 2001 krizini anlatacağız.
1-) 2001 Türkiyesinde yaşanan ekonomik krizin perde arkasında tüm dünya piyasasını etkileyen büyük bir süreç yatmakta..
2-) Bugün 1997 asya finansal krizinden başlayarak, 2001 yılında Türkiye'de yaşadığımız büyük finansal krize kadar yaşanılan olaylar silsilesine göz atacağız..
3-) 1997 asya krizinde yapılan hatalardan ders almayan yöneticilerin, göz göre göre nasıl 2001 krizine zemin hazırladığını inceleyeceğiz..
4-) Asya krizi (1997)

Dün ekonomik krizler floodumuzda kendisinden kısaca bahsetmiştik.. 1997 yılına kadar asya, gelişmekte olan ülkelere akan sermayenin neredeyse yarısına yakınını çekmekteydi..
5-) Özellikle güney asya ekonomileri yüksek faiz politikası izleyerek, kâr elde etmek isteyen yabancı yatırımcıları kendilerine çektiler. Bunun sonucunda bu ekonomilere yüksek miktarda sıcak para girişi oldu ve değerli kıymetlerin fiyatları yükseldi.
6-) 1980'lerin sonları ve 1990'ların başlarında, tayland, malezya, endonezya, filipinler singapur ve güney kore ekonomileri %8 ile %12 arasında yüksek büyüme gerçekleştirdiler.
7-) Bu başarı imf ve dünya bankası gibi çeşitli uluslararası kurumlar tarafından sahiplenildi ve asya mucizesinin bir parçası olarak görüldü..
8-) Fakat işin rengi biraz farklıydı. tayland, endonezya ve güney kore'nin büyük miktarda özel sektör cari hesap açığı vardı ve düşük kur politikası borç almayı teşvik ederek sektörlerin dış dünyaya karşı kırılganlıklarını arttırdı..
9-) 1990'ların ortasında iki olay ekonomideki konjonktürün değişmesine yol açtı. ABD ekonomisi 90'ların başlarındaki durgunluğun etkilerinden kurtulmaya başlayınca Alan Greenspan'ın başkanlığındaki merkez bankası faizleri yükseltip, enflasyonu düşürme fırsatını ele geçirmiş oldu.
10-) Bunun üzerine Abd, yüksek kısa vadeli faiz oranları sayesinde sıcak para çeken Doğu asya ekonomilerine göre daha çekici bir yatırım hedefi haline geldi. Abd doları değer kazandı ve Abd dolarına çıpa ile bağlı olan Doğu asya para birimleri de bunun sonucunda değerlendi..
11-) Değerlenen Doğu Asya para birimleri yüzünden bu ülkelerin ihracatları pahalandı ve rekabet güçleri azaldı. Özellikle 1994 Meksika peso krizi yüzünden güvenlerini kaybeden batılı yatırımcılar, Doğu Asya ülkelerinde tuttukları portföy yatırımlarını çekmeye başladılar.
12-) Oluşan domino etkisi sayesinde bir süre sonra küresel bir kriz oluştu. bu öyle büyük bir krizdi ki, Japon bankalarının asya krizinde kaybettiği para tam 1 trilyon dolar olmuştu..
13-) Krizi sonrasında dünyada ham madde fiyatları dibi görünce en büyük ham madde ihracatçısı Rusya’nın gelirleri ciddi anlamda azalınca devalüasyon yapıldı ve akabinde kriz çıktı. Rublenin dolar karşısında değer kaybetmesi sonucu, ithalatçılar borçlarını ödeyemez hâle geldiler.
14-) Bu durumdan en çok Türkiye etkilendi. Çünkü ihracatının %15 i Rusya'ya yapılıyordu. 1999'da bu sebeple Türkiyede de kriz çıktı. Aynı dönemde Brezilya ve Arjantinde de finansal kriz çıktı.
15-) Şimdi gelelim 2001 krizine..

2000 yılının başından itibaren Türkiye uygulamaya başladığı ekonomi politikaları ile sabit kur politikasını belirlemiştir. Bu politikaya göre 1tl= 1$+1,5 dm eşitliğinden oluşan bir değere sahip olacak ve kur her yıl % 20 artacaktır.
16-) Bu politikadaki temel amaç insanların %80'lerde olan hazine bonosu faizleri ile kıyaslanınca %20 artacak dövizi terk edip Tl'ye dönmesiydi. Bu şekilde Tl'ye talep artacak, faizler düşecek enflasyonla mücadele edilebilecekti. Fakat TCMB'nin döviz rezervleri yetersizdi..
17-) Başlangıçta plan iyi yürüdü, faizler %40'lara kadar geriledi (inmiş hâli %40). Bankalar devlet tahvillerine para bağlamaktansa kredi satmaya başladı böylece sürekli düşen faizlerin de etkisiyle banka kârları uçtu ve bankaların ellerindeki finansal varlıkların fiyatları arttı
18-) Araba ve benzeri özel tüketim mallarına talep de artınca, paralel olarak ithalat artmaya başladı. haliyle ülkenin döviz kaybı yükselmeye başladı. yani piyasada bolca tl ve çok az döviz kalmaya başladı..
19-) TCMB'nin üzerindeki baskı gitgide artıyordu. buna bir de 2000 yılında ABD'de patlayan enron skandalı da eklenince piyasalarda tedirginlik arttı. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde yatırım yapanlar ellerindeki yerel paraları usd ile değiştirip o ülkelerden çıkmaya başladı
20-) Spekülatorler, daha önce yıllar boyu satın aldıkları tl aktifleri hızlıca sattılar, dolar aktifler aldılar. böylece TCMB'yi devalüasyona zorladılar. TCMB dolar satıp tl alarak ve faizleri arttırarak tl'yi savunmaya çalıştı. Fakat döviz rezervleri tehlikeli boyutta azalmıştı.
21-) Sistemin dibine döşenen dinamitleri patlatmak için beklenen kıvılcım, meşhur anayasa kitapçığının fırlatılması olayıyla gerçekleşti ve 21 Şubat 2001'de kriz patladı, tl dalgalanmaya bırakıldı.
22-) Bir günde 7.5 milyar doların merkez bankası'ndan çekilmesine neden olan kriz, Hazine Müsteşarlığı'nın ve Merkez Bankası'nın aldığı tedbirlere rağmen gelişti ve 21 şubatta gecelik faizler yüzde 7.500'e kadar yükseldi.
23-) 22 şubatta 1 usd = 680.000 tl civarında olan kur, sonraki gün 1 usd = 1.078.000 tl ye geldi. Eylül ayına gelindiğindeyse 1 tl = 1.550.000 civarına gelmişti.
24-) Bankacılık sektöründe başlayan krizin etkileri reel sektörde de doğrudan hissedildi. Binlerce firma kapatılırken, yüz binlerce kişi de işsiz kaldı.
25-) Dalgalı kur sistemine geçilmesiyle birlikte dolar borcu olan esnaf ve halk için zorlu bir süreç başlamıştı. Ahmet Çakmak isimli esnaf, Bülent Ecevit’e “Sayın Başbakanım al, ben bir esnafım” diye bağırarak yazar kasa fırlatmıştı.
26-) Krizin en ağır sonuçlarından biri de faizlerin ve enflasyonun yükselmesi olmuştur. Dalgalı kura geçilmesiyle birlikte piyasalardaki belirsizlik artmıştır. Türk lirasının devalüe edilememesi, bankaların açık pozisyonlarını yükselterek finans sektöründe hassaslığı arttırmıştır
27-) Reel sektöre açılan kredilerde kısıtlamaya gidilmiş, yeni kredi imkanları ortadan kaldırılmıştır. Bu nedenle de hem finansal hem de reel sektör, krizi en şiddetli yaşayan taraf olmuştur.
28-) 2001 yılında patlayan kriz ile Türkiye ekonomisi, 19 Şubat’tan itibaren 1 hafta içerisinde en kötüsünü görmüştür. Bu 1 haftada yaşananlar:

– 21 Şubat ‘Kara Çarşamba’ olarak tarihe geçmiştir.
– İki günde % 57’ye varan devalüasyon yaşanmıştır.
29-)
– Faiz oranları % 7500’e kadar fırlamıştır.
– 15 bine yakın şirket iflas etmiş ve psikolojisi bozulan işverenler arasında intihar edenler olmuştur.
– Bankacılık sistemi kilitlenmiştir.
– Ödemeler sistemi ilk defa arka arkaya dört gün çalışmamıştır.
30-)
– Aşırı yüksek faizler, sıcak para girişini arttırmıştır. Bu geçici paranın arbitraj amacıyla kısa süreliğine ülkeye girip çıkması, mali piyasalarda dalgalanmaya neden olmuştur.
– Türkiye, güven kaybetmiş ve kredi notu düşürülmüştür. Yabancı yatırımcı desteğini çekmiştir.
31-)
– İşsizlik oranı büyük artış göstermiş ve 1,5 milyon kişi işini kaybetmiştir.
– Milli gelir, 200 milyar dolardan 140-150 milyar dolara kadar inmiştir.
– Hükümete ve ekonomi yönetimine olan güven sarsılmış, hatta yok olmuştur.
32-)
– Kişi başına yıllık gelir, 1083’er dolar azalmıştır.
– Türk lirasının alım gücü, 3’te 1’e düşmüştür.
– Ekonomi, % 8,5 oranında küçülmüştür.
– Enflasyon % 70’i aşmıştır.
33-) 2001 krizinin etkileri orta vadede ciddi zararların görülmesine neden olmuştur. Çare ise IMF’de aranmıştır. Dünya Bankası Başkan Yardımcılarından Kemal Derviş, Türkiye’ye getirilmiş ve ekonomiden sorumlu devlet bakanlığı görevi verilmiştir.
34-) Ardından kısa süre içerisinde Kemal Derviş’in “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı” yürürlüğe girmiş ve olumlu etkileri görülmüştür.
35-) Kemal Derviş görevinin başına geçer geçmez ekonomi yönetiminin kurmaylarını değiştirmiştir. 14 Mart 2001 tarihinde 3 aşamalı kurtuluş planını açıklamıştır. Bu plana göre;
36-)
– Bankacılık sektörüyle ilgili önlemler alınacaktır.
– Döviz kuru ile faize istikrar kazandırılacaktır.
– Ekonomi dengeleri yeniden planlanacak, ikinci yarıda büyümeye geçilecektir.
37-) Kurtuluş planı sonrasında IMF’ye niyet mektubu verilmiştir. Mektupta; iktisadi etkinliği sağlayacak reformlar ve enflasyonla mücadelenin gerçekleştirileceğinden bahsedilmiştir. Gelir adaletsizliğin ortadan kaldırılacağı, büyüme ortamının oluşturulacağı taahhüt edilmiştir.
38-) Mektup sonrası TBMM’den 15 tane Derviş Kanunu olarak adlandırılan kanun geçmiştir. Bunlardan bazıları;

Şeker Kanunu
Telekom Kanunu
Bankalar Kanunu
Vergi Kanunları
Elektrik Piyasası Kanunu
Türk Sivil Havacılık Kanunu
Sendikalar Kanunu
Hazine arazileriyle ilgili kanunlardır
39-) Kanunların en temel özellikleri ise özelleştirmeler ve rekabetin arttırılması olmuştur. Bu kanunların çıkarılması ve uygulanması aşamasında birçok bakan istifa etmiştir.
40-) Derviş’in planı işlemiş ve krizin üstünden 6 ay geçtikten sonra ihracat % 13 artış göstermiştir. İthalatta ise % 16 oranında daralma olmuş, turizm gelirleri artmıştır. Dış ticaret açığı ile cari açıklarda azalmalar yaşanmıştır.
41-) Tüm bu olumlu gelişmelere rağmen medya hükümetin üzerine gitmeye devam etmiştir. Ayrıca Saddam Hüseyin‘in iktidarının sona erdiği Irak Savaşı öncesinde hükümetin ABD’ye destek vermemesi, hükümet içindeki hükümeti yıkma planları, erken seçimi beraberinde getirmiştir.
42-) Seçimlerde AKP tek başına iktidar olmuştur ve 2007 yılına kadar Kemal Derviş'in ekonomi politikalarını uygulamıştır. Koalisyon hükümetinin bıraktığı olumlu göstergeler bir süre daha devam etmiştir.
2001 krizi, Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomi krizi olarak bilinir. Ta ki Şu an yaşadığımız döneme kadar.. Krizin Türkiye'ye toplam maliyetinin 129 milyar dolar olduğu hesaplanmaktadır. Okuduğunuz için teşekkür ederim.

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with Ekonomi Dünyası

Ekonomi Dünyası Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @dunyadanfinans

7 Nov
Tüm dünya'yı derinden etkilemiş en büyük ekonomik krizler hakkında bilgiler vereceğiz..
1-) Ekonomik krizler yapılan ekonomik hataların bedelini halkların ödediği bir çıkmaz dönemdir. Ekonomik krizler, bazı kişiler ve firmalar için bir fırsat olarak nitelendirilse de halk için bir felaket olmuştur.
2-) Hatta bazı ekonomik krizler Dünya savaşını bile doğurmuştur. Örneğin, Adolf Hitler, Büyük Buhran sebebiyle Almanya'da bir kurtuluş olarak görülmüş ve başa getirilmiştir.

Şimdi Dünya tarihini değiştiren bu bunalımları gelin yakından inceleyelim..
Read 23 tweets
6 Nov
Pek çok insanın unuttuğu Kombassan hikayesi..
1-) Takvimler 1986'yı gösterdiğinde Konya'nın bereketli ovalarının kenarında durmuş düşünen ve burada tarım dışında yatırım yaparak da para kazanılabileceğini kurgulayan bir yüksek kimya mühendisi vardır.
o genç mühendisin adı Haşim Bayram'dır...
2-) Haşim Bayram muhafazakar bir kişiliktir Konya'nın belirli iş çevrelerinde ve özellikle muhafazakar çevrelerde sevilmektedir. 1986 yılında başlayan farklı bir modelle para kazanma fikri 1988 yılında tamamen yerine oturmuş, Haşim Bayram organizasyonu kafasında şekillendirmiştir
Read 46 tweets
5 Nov
TANSAŞ MARKETLERİNE NE OLDU?
1-) Tansaş Tanzim Satışları A.Ş. 1973 yılında İzmir'de kurulan ve ulusal bir marka haline gelerek 2016 yılına kadar faaliyetini sürdüren market zinciridir.
2-) Tüketicilere ucuz et ve kömür sağlamak üzere 1973'te İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı olarak "Tanzim Satış" (Tansa) adı ile kurulan dükkanlar, 1976 yılında belediye bünyesinde "Tanzim Satışlar Müdürlüğü" adı altında düzenlendi.
Read 14 tweets
4 Nov
İki Devin bir asırdan fazladır süregelen rekabetinin hikayesi.. Image
1-) 1886 yılında ABD’li eczacı John Stith Pemberton Atlanta’da coca şarabını, Afrikalı kölelerin koca karı ilacı olarak getirdiği kola tohumunun özüyle karıştırarak tatlı ve yoğun kıvamlı bir şurup elde ediyor.. Image
2-) Böylece eczanelerde satılan ve suyla karıştırılıp içilen bir beyin ve psikoloji ilacı olarak Coca Cola ortaya çıkar ve kısa zamanda çok tüketilen bir meşrubata dönüşür.. Image
Read 22 tweets
2 Nov
1928’de kurulan Kartal Makarnalarının batmak üzereyken, 1992’de ismini Pastavilla olarak değiştirmesiyle satış rekorları kırmasının hikayesi.. Image
1-) Pastavilla İşletmesi, 1928 yılında Kartal Makarna adıyla İsmail Hakkı Ulukartal tarafından İzmir Kemeraltı’nda kurulmuştur. Image
2-) Şirketin yönetimi daha sonra Ali Ulukartal’a geçmiş, şirket, 1990’lı yılların başında ekonomik krizle karşı karşıya kalmıştır. Image
Read 13 tweets
1 Nov
TÜRKİYE'NİN İLK ÜCRETLİ KANALI CİNE 5 NASIL KAPANDI? Image
1-) Cine5, 1993 yılında Erol Aksoy tarafından kurulan Türkiye'nin ilk ücretli ve şifreli kanalıdır. Yayına geçtiği dönemde, seçkin filmleri üyeleri ile buluşturmuştur. Image
2-) Cine5 sırasıyla; Star TV, Flash TV, TeleOn, Show TV, Kanal 6, HBB, TGRT, ATV ve Kanal D'den sonra Türkiye'nin onuncu özel ve ilk şifreli televizyon kanalı olmuştur.
Read 22 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!

:(