Kristof Kolomb , gemilerin zorunlu tamiratı için Jamaika'ya uğrar. Oradaki yerliler tamirata yardımcı olur, gemi tayfasına yiyecek içecek verir. Ancak aradan aylar geçmesine rağmen tamirat bitmez.
1-Üstelik gemi tayfası, yerlilerin yiyeceklerini yağmalamaya başlamıştır.Bu duruma kızan yerliler, yardımı ve yiyeceği keser.Çaresiz durumdaki Kolomb, o dönemlerde gemilerde bulunan ve yıldız pozisyonlarını da içeren takvimi karıştırırken,ertesi gün Ay tutulması olduğunu öğrenir.
2-Aklına parlak bir fikir gelir ve hemen yerlilerin şefine gider...
Şefe, Tanrı ile haberleştiğini ve Tanrı'nın yardımın kesilmesine çok kızdığını, bu kızgınlığını da Ay'ı kan kırmızıya çevirerek göstereceğini söyler.
3-Ertesi gün akşam Ay tutulması başlar ve Ay'ın rengi tutulmadan dolayı kızıla döner. Kolomb'un oğlu, o anı günlüğüne şöyle yazmış:
4-"İnleme ve feryatlarla birlikte, her yerden gemilere doğru geldiler, yiyecek ve içecekler getirdiler, Tanrı'ya onları affetmesini söylemesi için amirale yalvardılar"
Kolomb kum saatine bakar, 48 dakika süren tutulma bitmek üzeredir.
5-Onlara Tanrı'nın kendilerini affettiğini ve Ay'ı birazdan normal rengine çevireceğini söyler...
Tutulma biter, Tanrı tarafından affedilen yerliler de mutludur, evrenin işleyişini bilen Kolomb da...Defterine not düşer :
"Cehalet her zaman köleliği getirir."
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
"Bazı ülkelerde, bazı kimseler, devleti soymak için, politikacı kılığına girerler.Partilerde, Parlamentolarda boy gösterirler. İthalat, ihracat, banka soygunu gibi işleri siyasal ilişkilerle yürütürler. Devlet adamı maskesi takıp halkı soyarlar"
1-Adam namussuzdur. Elindeki her olanağı kullanarak devleti soyar, kendisini ve yakınlarını zengin eder. Sonra da gözünüzün içine baka baka konuşur:
- Manevi değerlere bağlıyız ...
2-Adam ahlaksızdır. Her gün ayak üstünde bin yalan söyler. Dün övdüklerine bugün söver, dün ana avrat sövgüler yağdırdığı insanlara, salya sümük övgüler dizer ... Sonra başlar aynı sözü gevelemeye:
TSK'nın sanık pkknın tanık yapıldığı kumpas günleri, tarihin çarpıtılarak Atatürk düşmanı vatan hainlerini savunmanın prim yaptığı, TC'lerin söküldüğü, Fetöye hocaefendi dedikleri günler.O günlerde @SMEYDAN, kendi TV'lerinde canlı yayında gerçekleri onların yüzlerine vurmuştu.
1-Bazı insanlarla yüzleşmek zordur, haksız çıkarsın.Çünkü onların galip gelecekleri ikinci bir yüzleri daha vardır.
George Shaw
Utanmadan canlı yayında vatan haini İskilipliyi savundular,yetmedi ülkenin ve bayrağın ismini tartışmaya açtılar.Bugün bizlere illet zillet diyorlar.
2-Siyasal İslamcılara elini veren kolunu kaptırır.Yüz buldukça ve güçlendikçe daha da küstahlaşırlar.
Bayrağı,İstiklal Marşını ve ülkenin adını tartışmaya açtılar.Bundan cesaret alan pkk şehirlere yerleşti ve hendekte yüzlerce şehit verdik . Şehitlerin vebali hepsinin üzerinde.
İtalya'da bir ofis, çalışanların hepsi İtalyan, dikkatimi " Türkler " için çok önemli bir şey çekti, bakalım kimin dikkatinden kaçmayacak...
11 Kasım 1930 yer Atatürk Orman Çiftliği.Afet İnan,Mustafa Kemal Atatürk ve ABD'nin ilk Türkiye Büyükelçisi Joseph Grew'in görüntüleri.
Atatürk,Büyükelçiyle Fransızca konuşuyor. Birileri ise önünde metin olmadan Türkçe konuşamıyor.
Atatürk yabancı dile ayrı önem vermiştir. Çok iyi Fransızca ve yeterli derecede Almanca biliyordu. Tabii bütün Balkan gençleri gibi Rumca (Yunanca) ve Bulgarcaya aşina idi. Fransızca konuşuyor, mektuplar yazıyor, çeviriler yapabiliyordu.
Solda Enver Paşa ile Padişah Sultan Abdülmecit'in torunu,Şehzade Süleyman'ın kızı,2.Abdülhamid ve Reşat’ın yeğeni olan eşi Naciye Sultan (Naciye Sultan,Enver Paşa’nın şehadeti sonrası, vasiyetine uyup kardeşi,Nuri(Killigil) Paşa ile evlenmiştir).Sağda Atatürk ve eşi Lâtife Hanım.
1-HİDAYET kitabının yazarı Alman ajanı Rotraut SCHEER Asırlardan sonra Atatürk'ün yeniden yeşerttiği Türk İslamını bakın nasıl ince ince Araplaştırdı.
Rotraut Scheer kitabıyla Türkiye'nin başına sarılan emperyalist çorabın hikayesini yazmıştı.
2-1966 yılında Almanya'dan gelen Rotraud Scheer , Nurcu Şule Yüksel ile beraber Samsun'dan başlayıp(!) yurdun herbir köşesini köy köy kasaba gezerek "Müslüman Kadının yükümlülükler" adılı toplantılar düzenlemiştir.
Coğrafya kader değildir.
İsveç,coğrafyası sebebiyle çok soğuk olduğundan yaşanması en zor ülkelerdendir. 20. ve 21. Y.Y.'da ise ülkelerin ekonomik,sosyal ve kültürel gelişimi için coğrafya kader olmaktan çıkmıştır.İsveç buna örnektir.
İyi bir eğitim sistemi olan her ülke gelişir.
Yaşar Nuri Öztürk ,yıllar önce milyonlarca insanın göremediğini görmüş, idrak edemediğini idrak etmiş gerçekten de taktire şayan bir konuşma yapmıştı.
Bugün ülkemizde Şeriat isteyen Osmanlı torunlarının elinde imkan olsa ilk gidecekleri yer de İsveç gibi modern ülkelerdir.
Geçen yıl Akp ve MHP'lilerin gri pasaportla yurt dışına kaçış skandalını hatırlayın.
MHP'li Adana Karataş Belediyesinin 2019'da olmayan mehter takımını dahi yurt dışına çıkardığı 30 kişiden 20'sinin ülkeye dönmediği ortaya çıkmıştı.Mehter takımı firarda,Avrupa bizi kıskanıyor🤣
a-Sultan Vahdettin'in kızı
Neslişah Sultan'dan Atatürk ve reformları yorumu.
b-2.Abdülhamid'in torunu :
Sürgüne gönderilmemizden daha önemlidir Atatürk'ün vatanı kurtarması.Atatürk vatanı kurtarmasa milletimiz paramparça olurdu.
1-c-İlk konuşan Abdülhamit'in torunu Mehmet Orhan Efendi: Yaşa Mustafa Kemal Paşa.
d-İkinci konuşan, Abdülhamit'in torununun oğlu Ertuğrul Efendi: Atatürk fevkalade iş yaptı. Memleketi kurtardı.
Osmanlı torunuyum diye ortalıkta dolanan Atatürk düşmanı ciğersizler iyi izlesin.
2-Bu 4 insan yurt dışında zorluklar yaşamış hakiki Osmanlı torunu ve bunları tanıyoruz.Bu konuşanların hepsi gerçek ve hepsi en az 3-4 dil bilen,Dünyayı okuyabilen entellektüeldirler.