05.02.1937'de Anayasamıza #Laiklik maddesi eklendi.Laiklik yoksa kula kul olmak vardır.Dinci rejimlerde halifeler ve şeyhler putlaştırılır, haşa Allah yerine konulur. Halkın çoğu da Allah'a taptığını sanırken aslında etli kemikli putlara tapar. Laiklik kula kul olmayı engeller.
1-Laiklik ilkesi ile din ve vicdan özgürlüğü güvence altına alınmıştır. Kimse kimsenin dini inançlarına karışamaz , inançlarını sorgulayamaz ve kınayamaz.
Laiklik insanların kula kul olmasını engeller demiştik.
Şekil A da görüldüğü gibi...⏬
2-Vahye dayalı dinsel toplumlarda laiklik devrimi Dünya'da ilk kez 1050'lerde Tuğrul Bey tarafından gerçekleştirilmiştir. Halifenin yöneticilik yetkisi elinden alınmıştır.
Tuğrul Bey'in devrimi sadece Atatürk’ün laiklik devrimine değil, Fransız Devrimi’ne de örnek olmuştur.
3-TÜRKİYE'DE LAİKLİĞİ YIKIN, BUNUN İÇİN:"Yapılması gereken Atatürk'ün hem din hem kürt düşmanı olduğu fikrini yaymaktır."
Kurt Ziemke
"Amerikan kontrolünde bir halife ile İslam dünyasını yönetmek bizim için en masrafsız yoldur."
B.Clinton
Nasıl seçildiler,niye getirildiler?
4-DÜŞÜŞ!
68 ülkede birden aynı anda başlayan malum TV programlarıyla ne amaçlanıyor?
Yerli ve Milliciyiz naraları atanların milli olan ne var ne yok herşeyi satıp,özelleştirip,hayatı pahalılaştırmaları,toplumsal patlamalara hazır bir toplum hazırlanması, kimin işine yarayacak?
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Cumhuriyetten sonra Türkiye'nin yeniden dinselleştirilmesi, dinin siyasete ve emperyalizme doğrudan alet edilmesinin ilk adımı, ABD vatandaşı Athenagoras'ın, Abd'nin baskısıyla Türk vatandaşlığına geçirilip 01.10.1948'de Fener Rum Patrikliğine seçimi başladı.
1-Atatürk, Fener Rum patrikliğine mutlaka Türk vatandaşı olma şartı getirmiş, Türk vatandaşı olmayan hiç kimsenin Fener Rum Ortodoks Patrikliğine getirilemeyeceğini kanunlaştırmıştı.
Hatta bu patrikliği Fatih ilçemizin kaymakamlığına bağlamıştı.
2-Patrik Türk devletinin izni kontrolü olmadan hiçbir faaliyet yapamıyordu.
1945-46 'lardan itibaren ABD'ye verilen tavizler, yapılan askeri, ekonomik, istihbari anlaşmalar, ve 1949 Fullbrıht eğitim anlaşması ABD' nin Türkiye'deki hakimiyetini hızla arttırdı.
Atatürk'e büyük adam diyoruz ya sahiden öyle. Onun büyüklüğü karşısında selam duruyorum.
Bir örnek daha...
Bu foto-harita Trakai diye bir göl köyü. 7-8 bin civarı nüfusu var. Litvanya'da...
Haritadan bakıldığında, Türk ve Müslüman dünyasıyla pek alakası olmayan bir yer...
1-Orada 600 yıldır yaşayan Karay Türkleri var.
Büyük Litvanya Kralı Vytautas, Kuman soyundan gelen Kırım Türklerini toprak verip bölgeye yerleştirmiş. Ahali o günden bu güne kültürünü, dilini ve kendine has yaşantısını sürdürmüş.
Atatürk'le ilgisi ise düşündürücü...
2-Karaylar o bölgede asırlarca kalmış ama ne Osmanlı ne de başkalarının bunlardan haberi yok.
Ufak bir topluluk, uzak bir coğrafya eee haliyle kimsenin umrunda değiller...
Türk milliyetçilerine göre Sultan Galiyev komünisttir.Komünist olduğu için de tu kakadır, adını anmak bile yanlıştır.Türk komünistlerine göre Sultan Galiyev proletarya devletine inanmaz.
1-
1917 Devriminden sonra Türk birliği, büyük Turan devleti ülküsü için çalışmıştır. Türklük bilincini her şeyin üstünde tuttuğu için "Türk faşisti"dir, adını anmak bile yanlıştır.
Türk islamcıları Sultan Galiyev'i hiç tanımaz ve bilmezler.
2-Onlar Arap kaynaklarından beslendikleri için soy bilinçleri Türklüğe çok uzak, Arapçılığa daha yakındır. Galiyev'in "Müslüman Türkleri tek bayrak altında toplama" ülküsü işin içinde Müslümanlık olmasına rağmen ilgi alanlarına asla girmemiştir.
Kristof Kolomb , gemilerin zorunlu tamiratı için Jamaika'ya uğrar. Oradaki yerliler tamirata yardımcı olur, gemi tayfasına yiyecek içecek verir. Ancak aradan aylar geçmesine rağmen tamirat bitmez.
1-Üstelik gemi tayfası, yerlilerin yiyeceklerini yağmalamaya başlamıştır.Bu duruma kızan yerliler, yardımı ve yiyeceği keser.Çaresiz durumdaki Kolomb, o dönemlerde gemilerde bulunan ve yıldız pozisyonlarını da içeren takvimi karıştırırken,ertesi gün Ay tutulması olduğunu öğrenir.
2-Aklına parlak bir fikir gelir ve hemen yerlilerin şefine gider...
Şefe, Tanrı ile haberleştiğini ve Tanrı'nın yardımın kesilmesine çok kızdığını, bu kızgınlığını da Ay'ı kan kırmızıya çevirerek göstereceğini söyler.
"Bazı ülkelerde, bazı kimseler, devleti soymak için, politikacı kılığına girerler.Partilerde, Parlamentolarda boy gösterirler. İthalat, ihracat, banka soygunu gibi işleri siyasal ilişkilerle yürütürler. Devlet adamı maskesi takıp halkı soyarlar"
1-Adam namussuzdur. Elindeki her olanağı kullanarak devleti soyar, kendisini ve yakınlarını zengin eder. Sonra da gözünüzün içine baka baka konuşur:
- Manevi değerlere bağlıyız ...
2-Adam ahlaksızdır. Her gün ayak üstünde bin yalan söyler. Dün övdüklerine bugün söver, dün ana avrat sövgüler yağdırdığı insanlara, salya sümük övgüler dizer ... Sonra başlar aynı sözü gevelemeye:
TSK'nın sanık pkknın tanık yapıldığı kumpas günleri, tarihin çarpıtılarak Atatürk düşmanı vatan hainlerini savunmanın prim yaptığı, TC'lerin söküldüğü, Fetöye hocaefendi dedikleri günler.O günlerde @SMEYDAN, kendi TV'lerinde canlı yayında gerçekleri onların yüzlerine vurmuştu.
1-Bazı insanlarla yüzleşmek zordur, haksız çıkarsın.Çünkü onların galip gelecekleri ikinci bir yüzleri daha vardır.
George Shaw
Utanmadan canlı yayında vatan haini İskilipliyi savundular,yetmedi ülkenin ve bayrağın ismini tartışmaya açtılar.Bugün bizlere illet zillet diyorlar.
2-Siyasal İslamcılara elini veren kolunu kaptırır.Yüz buldukça ve güçlendikçe daha da küstahlaşırlar.
Bayrağı,İstiklal Marşını ve ülkenin adını tartışmaya açtılar.Bundan cesaret alan pkk şehirlere yerleşti ve hendekte yüzlerce şehit verdik . Şehitlerin vebali hepsinin üzerinde.