Hafta sonu floodu geliyor! Yeni başlayanlar için #tasarım’ın pratik kısmından çok biraz daha öğrenme kısmına odaklanmak istiyorum bugün. Bence bu mesleğe başlamak isteyen büyük bir kısmın atladığı bir konu. Haydi başlayalım!
Öncelikle bu konuda bir kanaat önderi değilim. Niyetimin ahkam kesmek olmadığını, bu iş böyle yapılır/böyle olmalıdır demediğimi ve sadece gözlemlerimi/tecrübelerimi paylaşmak istediğimi belirteyim. Yazdıklarıma karşı anti-tezi olanlarla da etkileşime girmeyi çok isterim.
Bana “#UX Designer olmak istiyorum ne tavsiye edersin?” Ya da “Benden UX Designer olur mu?” diye soran herkese ilk olarak “Okumayı seviyor musun?” diyorum. Okumak, araştırmak, dinlemek, notlar tutmak, çıkarım yapabilmek ve en önemlisi iyi sorular sorabilmek bence çok mühim.
Ben tabiri caizse alaylı bir tasarımcıyım. Tasarıma ilgim tamamen kişisel ihtiyaçlarım doğrultusunda oluştu ve çalıştığım yerlerdeki arkadaşlarım sayesinde de kendimi bu alanda geliştirme imkanı buldum. Bu işin okulunu okumamıştım ve tasarım özelinde bir eğitim geçmişim yoktu.
Pek çok arkadaş gibi benim de en başta yaptığım şey #Dribbble’ı, #Behance’i açıp gözüme bir tasarım kestirip onu replike etmekti. Bu şekilde hem tasarım araçlarını öğreniyor hem de bir şekilde aynı tasarımı çıkarıp çıkaramayacağımı görmek istiyordum.
Fakat yaptığım büyük bir hata vardı; örnek aldığım bu tasarımlarda yapılanları çoğu zaman sorgulamazdım. Bu ilk “işimi” alana kadar böyle devam etti. Bakıp kopyalamaya alıştığım için yaptığım ilk şey başkalarının yaptığını taklit etmek oldu.
Best-practiceler ile bir şeyler çıkarıp bunu sunduğumda bana sorulan “Buton neden burda, profili neden yukarı almıyoruz?” gibi soruları cevaplayamadım. Ürün görsel olarak güzeldi ama gelen sorulara verebilecek her hangi bir cevabım yoktu.
Spotify’ın, AirBnb’nin, Facebook’un yaptığı tasarımları neye göre yaptığını, neyi analiz ettiğini, nasıl kararlar aldığını ve bunların benim ürünümde çalışıp çalışmayacağını bilmiyordum. Bir şeyleri ekrana yerleştiriyordum, kendimce bir çıktı üretiyordum.
Ama bu çıktıyı neden ürettiğimi, kullanıcıya ne gibi bir fayda sunduğumu öğrenme ve ölçümleme imkanım ya da bilgim yoktu. Tek bir cevabım vardı “Facebook böyle yapmış.” Bu hezimeti yaşadığımda aslında ne kadar önemli bir noktayı kaçırdığımı anladım.
Bir şeyi yapabiliyor olmanız onu bildiğiniz, bir şeyi biliyor olmanız da onu yapabildiğiniz anlamına gelmiyor. Otomobil kullanmayı biliyorum ama bu beni bir F1 pilotu yapmıyor. Teknik bilgi olmadan pratik, pratik bilgi olmadan teknik bilginin yeterli olduğunu şahsen düşünmüyorum.
Görsel Tasarım ve Etkileşim Tasarımı dışarıdan bakıldığında yeteneğe ya da pratiğe dayalı gibi algılanabiliyor. Çünkü gözle görülür bir çıktı elde edebiliyorsunuz. Pratiğin gücüne %100 katılmakla bir yana özellikle yeni başlayan arkadaşlar salt görsel çıktılara odaklanmamalı.
Tasarımın sadece görsel bir olgu değil bir problem çözme metodu ve ürettiğimiz çıktıların aslında birer hipotez olduğunu anlamalıyız. Daha önce yapılan bir şeyin %100 doğru ya da yanlış olduğunu düşünmemeliyiz.
Bir üründe çalışan bir çözüm bizim ürünümüzde çalışacak diye bir kaide yok. Aynı şey tersi bir durum için de geçerli. Dolayısıyla problemi tanımlayabilmek, hangi metodu hangi durumda kullanacağımızı bilmek, mantıklı karar almak ve çözümleri temellendirebilmemiz gerekir.
Bunu yapabilmek için de kullanıcıyı anlamak, ürünü anlamak, ürün sahibinin hedeflerini anlamak ve bu üçgende ortaya çıkan bütün talepleri tek bir potada eritebilmek lazım.
Tasarım yaptığımız platformu tanımanın yanında sosyoloji, psikoloji gibi pek çok farklı alanın girdilerini de almamız gerekiyor. Uzman olmanıza gerek yok ama bu alanlarda en azından temel seviyede bir bilgi birikimi elde etmek gerekli.
Şahsi tecrübelerimden öğrendiklerim ve gözlemlediklerim hep bu yönde oldu. Her yeni proje, her yeni müşteri ya da üzerinde çalıştığım her bir sorun farklı yaklaşımlar ya da metodolojiler uygulamayı gerektirebiliyordu.
Peki sadece tasarım ile ilgili içerikleri okumak ve öğrenmek yeterli mi? Bence hayır. Tasarladığınız ürün ve sektör ile ilgili de belirli seviyede bir bilgi birikimi edinmeniz lazım. Bunu bir örnekle anlatayım.
Geçmişte bir kaç farklı havayolu için dijital ürünler geliştirme imkanım oldu. Bu ürünleri geliştirme sürecinde kullanıcı araştırmaları yaptık, market analizlerini inceledik, personalar oluşturup görüşmeler yaptık.
Fakat bunların yanında Sivil Havacılık Yönetmeliği, havayolu kuralları, uçuş güvenliği gibi pek çok farklı kaynak ve doküman okumamız/incelememiz gerekti. Çünkü tasarladığımız bazı ekranlar belli mevzuatlara ya da yönetmeliklere uygun olmalıydı.
Bebekli bir yolcunun nasıl check-in yapabileceğini, evcil hayvanı olan bir yolcunun neler yapması gerektiğini, bir biniş kartında hangi bilgilerin olması gerektiğini bilmeden kullanıcılara doğru bir deneyim sunamazdık.
Kısacası iyi bir tasarımcının en büyük gücünün merak olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla okumak, dinlemek ve bol bol araştırmak gerekiyor. Araştırmayı sevmeyen, yeni bir şeyler öğrenmekten pek de keyif almayan birinin iyi bir tasarımcı olması bence oldukça zor.
Üstelik milyonlarca ücretsiz kaynak ve bilgi varken. Tabii ki bu flood’u size takip edebileceğiniz içerikler, üye olabileceğiniz topluluklar sunmadan bitirmeyeceğim. Tüm flood Türkçe olduğu için bu seferlik Türkçe kaynaklar paylaşayım. Siz de bildiğiniz kaynakları paylaşın! ☺️
Kitaplar:
Her Şey Tasarım - Sherpa
Yaratıcı Özgüven (Creative Confidence)-Tom & David Kelley
Kancaya Takılınca (Hooked)-Nir Eyal Ryan Hoover
Akıldışı ama Öngörülebilir (Predictably Irrational) - Dan Ariely
Not: Bu flood kebapçıda yazılmıştır. Sürç-ü lisan ettiysek affola 😁
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
@eserozvataf Biraz uzun bir tweet serisi olacak gibi şimdiden kusura bakmayınız :) Geldiğimiz noktada bir süreç içerisinde ayrılmaz parçalar olmasına karşın bence tamamen "yazılımcı" kelimesine nasıl odaklanıldığı ile alakalı. Yazılımcının için çıkış noktası "Computer Programmer"
@eserozvataf Sonrasında bu title ya da ifade diyelim zaman içerisinde Software Engineer, Software Developer ya da Coder gibi farklı kelimelerle tanımlanmaya başladı. Ve hepsinin özünde aslında implementasyon, mimari kurma, bug çözme ya da code review gibi farklı farklı bir sürü süreç var.
@eserozvataf Eğer software developer/engineer olarak bakarsak konunun bu minvalde oldukça anlaşılır olduğuna inanıyorum. Ama konuya Developer ile baktığımızda bence senin bahsettiğin noktaya geliyoruz abi. Çünkü implement etmek ile develop etmek arasında fark var.