1-Başka bir yerde, ''süpürtü'' dedi Türkçe, Japonca ''tsunami'' yerine.
Başka bir yerde, ''kırık'' dedi Türkçe, Fransızca ''fay hattı'' yerine.
Başka bir kanalda, ''Ben Atatürk'ü sevmeyen kanallara çıkmam!'' dedi.
2-Ondan sonra da, nerede gördüysem bu ''deprem bilici'' bilimciyi geçmeyip dinledim.
Bilmişti de birçok depremi önceden,
hesaplayarak tabiiki...
Falına bakarak değil!
İzmir açıklarındakini de en son bilmişti.
Deprem anlatımları o kadar duru ve net ki.. o kadar Türkçe ki..
3-Spiker (sunucu) ona ''teşekkür ederim Ahmet hoca'' dediğinde bile gülümsedi:
- Ne? Ahmet mi?
- Pardon, ''Övgün'' hocam! dedi mahçup.
Bu daha da ilgimi çekti...
4-Baktım ''bilici-bilimcinin'' bilgilerine; Profesör Doktorası varmış,Ahmet Ercan'mış bilinen adı, ''Ahmet'' Arapça'da ''övülen'' demekmiş, Bundan sonra Arapça değil, Türkçe çağırsınlar adımı deyip, adının önüne ''Övgün'' ekletmiş, sonrası Ahmet...
5-Sen ne güzel hocasın yahu
Övgün Ahmet Ercan öğretmen!.
Alıntıdır Yazan
Mikail Erdoğan...
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Atatürk'e lanet okuyan Ali Erbaş 2013'de fetöcülerle Vatikan'da dinlerarası diyalog panelinde.
Yanındaki arkadaşı ( ortadaki ) fetönün ev arkadaşlığını yapmış üst düzey fetöcü Suat Yıldırım.
Diyanetin Müdürü, Hristiyanlık konusunda da uzman. Kaleyi içerden çökertecek sanırım...
1-Ali Erbaş şeceresi:
Açık açık Atatürk ve arkadaşlarına lânet okuyan ve Ahmet Hakan’a da yaptığı açıklamada geri adım atmayan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş kimdir? Şimdi FETÖ’nün sivil imamı Adil Öksüz’ün sevgili hocası Ali Erbaş’ı tanıyalım.
2-Ali Erbaş, yukarıda da yazdığımız gibi, Adil Öksüz’ün hocası… Ve araları da çok iyi. Öksüz’ün tez savunmasında onayı veren de Erbaş’ın ta kendisi…
Bir zamanlar FETÖ yuvası olarak adlandırılan Sakarya Üniversitesinde aynı bölümde görev yapıyorlardı.
Türkiye'yi kuran neslin iki özelliği çok öne çıkmaktadır. Birincisi Türkçüydüler, ikincisi Arap düşmanıydılar. O nesil I. Dünya Savaşı'nda gördükleri Arap ihanetini asla unutmamış ve Arapları asla sevmemişlerdi.
Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu
Araplara neden güvenilmez? Türk tarihinde bir çok örneği vardır. Ekteki tivitte daha önce yazmıştık .
Hülagü Han'ın Bağdat'da yıktığı Arap kütüphanesini dillerine dolayanlar Talkan ve Curcan katliamında kadın ve çocuk 100 bin Türk'ün katledilmesini tarih kitaplarına koymaz ve çocuklarımıza okutmaz.
Kıdemli Yüzbaşı Mustafa Kemal Bey'in Fransa Picardie Manevraları hatırası:
12–18 Eylül 1910’da Fransa’nın Picardie bölgesinde yapılan bir tatbikattır. Birinci Dünya Savaşı’nda İngiliz ve Fransız ordularına başkomutanlık yapan Mareşal Ferdinand Foch komutasında yapılmıştır.+
1-Fransa,I.Dünya Savaşı öncesinde Avrupada siyasi bloklaşmanın kesin çizgilerle belirlenmeye başladığı bu süreçte Almanyanın Berlinde düzenlediği manevralara bir cevap niteliğinde;Picardie Manevralarına titizlikle hazırlanmış ve tarafsız ülkelerden gözlemcileri de davet etmiştir.
2-Osmanlı Devleti, bu manevralara Binbaşı Selahaddin Bey’i, Kolağası Mustafa Kemal‘i ve Paris’te Ataşemiliter olarak görevli bulunan Binbaşı Fethi Bey’i gözlemci olarak göndermiştir. Mustafa Kemal manevralar sonunda söz alarak bazı eleştirilerde bulunmuştur.
Ülkemizdeki bazı din adamlarının kadına bakış açısını paylaşacağım.
Prof.Dr Cevat Akşit:
"Bazı kadınlar duramaz, erkekleri azdırır, kötü yollar düşebilir, işte bu yüzden kadınlar sünnet olmalıdır, erkekler de kadınlarına karşı çok dikkatli olmalıdır." #8MartDünyaKadınlarGünü
1-Kadın yol ortasından yürüyemez.
Kadınların yolun ortasından yürümeleri uygun değildir. Yolun ortasından değil, yolun kenarından yürümelidir. Zira kadın omuzu, kalçası ile erkeğe dokunabilir.
( Bu gereksizin kim olduğunu bilmiyorum bilenler yorumda yazsın )
2-"Kızlarınızı okula göndermeyin, çalıştırmayın. Çarşaflı da olsa kızların erkeklerle okuması caiz değildir. Mekteplere taviz veremeyiz. Kadın sekreter çalıştırmayın, hemen işten çıkartın,caiz değildir."
Cübbeli Ahmet
İSTİKLAL SAVAŞINA KEŞKE YUNAN GALİP GELSEYDİ DİYENLERE....!
Ağva'ya bağlı Çanaklı Köyü'nün kadınlarını bir araya toplayıp anadan doğma kalana kadar soydular.. Çırılçıplak halde kocalarının katledilişini izlemeye zorlanan kadınlar, sonrasında toplu tecavüze uğradılar..
1-Küpelerini almak için kulakları, bileziklerini almak için bilekleri, yüzüklerini almak için parmakları kesildi; acıyla kıvranarak can verdiler..
2-Ateşe verilen Hacı İsmail Köyü ve erkekleri iple bağlanıp yatırılarak kurbanlık koyun gibi kesilen Karadere Köyü'nün kadınlarına tecavüz ettiler..
Ruslar tarih boyunca Türk kanı akıtarak geldiler. Sayısız Türk katliamları yaptılar sayısız...En son Suriye'de 34 askerimizi tüm uyarılara rağmen acımadan bilerek şehit etti. Korkudan Rus güzellemesi yapanlar var biliyoruz ama Rus Ayısı Ukrayna kızlarınca vuruldu, geçmiş olsun!
93 harbinde Rusların Kars'a diktikleri zafer anıtı ve anıtın yanına yapılan kilisenin açılışını izleyin.
Atalarımız niye "Ayı'dan post Rus'tan dost olmaz" demiştir?..
Ruslara göre "zafer anıtı" bize göre de 'utanç anıtı"ndan bir tanesini de İstanbul'un kalbine çakmış, gördüğünüz Ayestefanos Anıtını yine aynı dönem Ruslar dikmişti.