Mustafa Kemal'in yolundan ayrıldığımız an ülkenin ne hâle geldiğini acı şekilde yaşayarak görüyoruz.
Emperyalizmin kuklası siyasal İslamcı partilerin ve tarikatlerin din kisvesi altında, kol kola vatanımıza nasıl saldırdıklarını,
Türk milletini, Türk Ordusunu ve Türk tarihini yok etme isteğine hep beraber şahitlik ediyoruz.
Türklüğe, kadına, çocuğa, bilimsel eğitime, sanata düşman bu karanlık zihniyetin tek gayesi; Mustafa Kemal'in kurmuş olduğu çağdaş Türk devletini yıkmak
ve kendi hukusuzluklarının egemen olduğu, yanlızca onlardan olanlara yaşama şansı verilen, biatcı, sorgulamayan bir halk ve toprak parçası yaratmaktır.
Tek kurtuluş yolu, Atatürk’ün izinde, akla ve bilime dayalı, anti emperyalist, tam bağımsızlıkçı politikalar izlemek ve sadece bunu savunan insanları desteklemektir.
Atatürk’ün 99 yıl önce milletin mutlak hakimiyetine emanet ederek kurduğu Cumhuriyet, Türk milletinin bağımsızlığının elde edildiği son kaledir.
Atatürk'ün bağımsızlık ideali ve fikirleri bu kalenin kilit taşıdır..
Ne onun ideallerinden ne de bu bağımsızlık yolculuğundan asla vazgeçemeyiz.
Büyük Türk milletinin bağımsızlığının ve onurunun tecellisi olan Cumhuriyetimiz hep daim olsun!
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Türk milletinin kahraman evlatları.
RUHUNUZ ŞAD OLSUN..
ok 🇹🇷 HABERCİ
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1957 seçimlerinde Kayseri / Yeşilhisar ilçesinden, CHP'ye, DP'den daha fazla oy çıkması nedeniyle, ilçede iki parti sempatizanları arasında zaman zaman sürtüşmeler oluyordu.
16 Şubat 1960 tarihinde CHP ilçe başkanı Mustafa Ünal, Şehir Kulübünde, çıkan bir kavga sonucu silahını boşaltınca tevkif edildi.
24 Şubat 1960 tarihinde çıkan olaylarda DP ve CHP den bazı kişiler nezarete alındılar.
DP'lilerin kısa bir süre sonra, CHP'li Mehmet Bozkurt’un akşama doğru serbest bırakılmasından sonra, Bozkurt, bir kahvehanenin önünde ceketini çıkartıp : “Bakın beni bu hale getirdiler” diye bağırmasıyla toplanan halkı dağıtmak amacıyla polisler silah kullandı.
ŞEYH SAİT İSYANI VE DİNİN SİYASETE ALET ETMENİN VATANA İHANET SUÇU SAYILDIĞI KANUN...
“Bizi yanlış yola sevk eden habisler, bilirsiniz ki çok kere din perdesine bürünmüşler, saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldata gelmişlerdir.
Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz, görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harap eden fenalıklar hep din kisvesi altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir.” (Atatürk, 1923).
FETÖ GİTTİ DERKEN ŞİMDİ DE SÜLEYMANCILAR VE MENZİLCİLER ÇIKTI.
BÜTÜN TARİKAT VE DİNCİ YAPILARIN ORTAK DÜŞMANI: ATATÜRK VE TÜRKLER
Süleymancıların camisi ayrıdır.
Atatürk’ten ve Türklerden nefret ederler.
Süleymancılar adını Süleyman Hilmi Tunahan’ın adından alır.
Süleyman Hilmi Tunahan Nakşi şeyhidir.
1959 yılında vefat ettiğinde, yerine kimseyi bırakmamıştır.
Tarikat anlayışına göre velayet bitmiştir.
O tarihten sonra Süleymancılık cemaate dönüşmüştür. Süleymancılık Antalya bölgesinde çok etkilidir. Antalya’da Süleymancıların desteğini almayan siyasetçi seçim kazanamaz.
ABD, Sevr Antlaşması’nı imzalayan taraflardan biri olmadığı halde, 1919’da Nobel Barış Ödülü verilen ABD Başkanı Woodrow Wilson, Sevr Antlaşması ile parçalanan, emperyalistlerin topraklarını paylaştığı Osmanlı İmparatorluğu’nun yeni sınırlarını belirledi.
Altında imzası olan haritayı Wilson, Ermeni dostlarını memnun etmek için hazırladı; haritada sınırları kesin olarak belirlenmemiş Ermenistan adlı bir bölge vardı. Sevr Antlaşması’na taraf olanlar, imzalayanlar arasında Kürtler yoktu fakat emperyalistler,