1- "Atatürk de Türk Milliyetçisidir; 'Atsız Ata' da Türk Milliyetçisidir; ikisi de Türkçü'dür," diyerek, Atatürk'e duyulan saygı ve sevgiyi Nihal Atsız'a yöneltmeye çalışanlar var. Atatürk'ün görüşlerinden oluşan 1935 CHP programı bu gibi yakıştırmaları geçersiz kılmaktadır.
2- 1935 CHP Programında,
Atatürk'ün VATAN tanımı:⤵️
3- 1935 CHP Programında, Atatürk'ün ULUS (Millet) tanımı: "ULUS: Dil, kültür ve ülkü birliği ile birbirine bağlı YURTTAŞLARDAN MEYDANA GELEN siyasal ve sosyal bir bütündür."
(Atatürk'ün 1935 ULUS (Millet) tanımında kan-soy-ırk bağı yer almıyor. ULUS, YURTTAŞLARDAN OLUŞUYOR.)
4- 1935 CHP Programında Atatürk'ün CUMHURİYET tanımı: "Türkiye; ulusçu, halkçı, devletçi, layık (laik) ve devrimci bir cumhuriyettir."
6- 1935 CHP Programında Atatürk'ün CUMHURİYETÇİLİK, ULUSÇULUK ve HALKÇILIK ilkelerine ilişkin tanımlamaları:
7- 1935 CHP Programında Atatürk'ün DEVLETÇİLİK, LAİKLİK ve DEVRİMCİLİK ilkelerine ilişkin tanımlamaları:
8- Atatürk'ün 1935 CHP Programında yazılı bulunan ULUS (Millet) ve ULUSÇULUK (Milliyetçilik) tanımları kana, soya, ırka değil; dil, kültür ve ülkü birliğiyle yurttaşlığa daymaktadır.
9- 1931 CHF Programı ile 1935 CHP Programı karşılaştırıldığında; 1931'de kullanılan MİLLET, MİLLİYETÇİLİK vs. sözcükler yerine ULUS, ULUSÇULUK vs. sözcükler konularak eski dilden yeni dile çeviri yapıldığını fakat tanımların anlamının değişmediğini, korunduğunu görüyoruz
10- 1931'de "MİLLET: Dil, kültür ve mefkure birliği ile birbirine bağlı vatandaşların teşkil ettiği bir siyasi ve içtimai heyettir."
1935'te "ULUS: Dil, kültür ve ülkü birliği ile birbirine bağlı yurttaşlardan meydana gelen siyasal ve sosyal bir bütündür."
1931 MİLLET = 1935 ULUS
11- Atatürk 1931 CHF Programındaki MİLLET, MİLLİYETÇİLİK tanımlarını 1935 CHP Programında yeni Türkçe'ye ULUS, ULUSÇULUK olarak çevirmiş fakat bu kavramların anlamları 1931'de neyse 1935'te o olmuş, kavramların anlamlarını değiştirmeden korumuştur.
12- Atatürk'ün 1928-29'da yazdığı ve 1930'da onbinlerce bastırıp okullarda ders olarak okuttuğu "Vatandaş İçin Medeni Bilgiler" kitabında yaptığı "Türk Kavmi" tanımı; fiziksel-biyolojik, safkancı, ırkçı nitelikte olmayıp, kültürel-ahlâki niteliktedir.
13- Atatürk'ün 1930-1931-1935 MİLLET/ULUS tanımı ZİYA GÖKALP'in 1923'te TÜRKÇÜLÜK NEDİR başlıklı makalede ortaya koyduğu MİLLET tanımından ivmelenmiştir. ZİYA GÖKALP, MİLLET'i ırk, kan, soy bağı değil, terbiye (eğitim), mefkure (ideal, ülkü) ve inanç birliği olarak tanımlıyor.⤵️
14- IRKÇILAR kendilerini TÜRKÇÜ, TÜRK MİLLİYETÇİSİ olarak adlandırıp Atatürk'ü, Ziya Gökalp'i kalkan olarak kullanmaktalar. Oysa gerek Ziya Gökalp'in TÜRKÇÜLÜK NEDİR yazısı (1923) gerek Atatürk'ün MİLLET ve MİLLİYETÇİLİK tanımları (1930-1931-1935) IRKÇILIĞA KÖKTEN KARŞI'dır.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1- M.Bardakçı, S.Yalçın vs. Mareşal Fevzi Çakmak'ın Nakşibendi tarikatından olduğu ve şeyhi Küçük Hüseyin'in Eyüp'teki mezarının ayakucuna gömülmeyi vasiyet ettiğini yaymışlardır. Oysa Fevzi Çakmak'ın aile mezarlığı Eyüp'te olup, aile mezarlığına gömülmeyi vasiyet etmiştir.⤵️
3- Soner Yalçın, Fevzi Çakmak'ın Milli Mücadele'ye katılmak üzere İstanbul'dan Ankara'ya gitmeden önce bir Nakşibendi şeyhinin elini öpüp hayır duasını aldığını yazıyor (2006). Oysa Fevzi Çakmak'ın günlükleri yayınlandı (2002); günlüklerinde böyle bir kayıt yok.⤵️
1- Hitler'in Nazi Partisi'nin vahşeti "Uygarlık Avrupalıların eseridir" savını boşa çıkarınca "Naziliğin kökü Avrupa değil Doğu" savı ortaya atıldı. Swastikanın Türklük simgesi Oz Tamgası olarak tanıtılması "Naziliğin kökü Avrupa değil Doğu" propagandasıyla aynı dönemde başladı.
2- Yüzlerce tamgamız varken, Hitler ve Nazi Partisi ile özdeşleşmiş, tüm dünyada soykırım vs. insanlık suçlarının simgesi olarak algılanan ve bin yıl çabalansa bu algı silinemeyecek olan bir tamganın "oz tamgası" adıyla Türklüğün simgesi olarak tanıtılmasını doğru bulmuyorum.
3- "Oz Tamgası"nı soralı 4 yılı geçti. 2017'den bu yana yanıt yok. [Not: 11 Aralık 1975'te vefat eden Hüseyin Nihal Atsız'ın yazılarını taradım; içinde "oz tamgası" geçen bir yazı ben bulamadım. Görenlerin ya da bulanların insaniyet namına bildirmeleri dileğiyle...] ⤵️
1- K.Mısıroğlu 04.05.2013'te bu videosunda: "Montrö rezilliktir, Türkiye için acziyettir. Gavura imtiyazdır. Değiştirilmelidir." diyerek Montrö karşıtlığının tohumlarını atmıştır. Montrö karşıtları, onun bu videoda uydurduğu yalanları yinelemektedir.
2- Kimi gazeteler Montrö Boğazlar Antlaşmasını Türkiye'nin egemenliğini sınırlayan bir vesayet anlaşması olarak gösterip kaldırılmasını doğrultusunda propaganda yapmışlardır.
3- Önceki gün, Montrö'nün zafer olarak görülmesi "Montrö Yobazlığı" olarak nitelendi; Atatürk'ün Montrö hakkında "parlak olanı henüz yapamadık" dediği aktarıldı ve parlak olanın (Türkiye'nin Boğazlardaki egemenliğinin) gelecekte kurulacağı ileri sürüldü. dailymotion.com/video/x80jy93