Türkiye’de yarın okullar açılıyor. UK’de ise 5 Eylül’de açıldı. Geçtiğimiz haftaların birinde, bir takipçimin sorusu vesilesiyle İngiltere’de ilkokul eğitimi üzerine bu uzun zinciri yazmaya karar verdim.RT edip, merak eden olası kişilere ulaştırırsanız sevinirim.#İngiltereNotları
2)Öncelikle, aşağıdaki aktarımlar bizim tam bir öğretim döneminde Primary Schooll’da yaşadığımız kişisel deneyimlerimizin sonucudur. Başlayalım, İngiltere’de Anaokulu (Reception) başlangıç yaşı: 4 ve 5; Primary Schooll için Year 1: 5 ve 6 yaş, Year 2: 6 ve 7; Year 3: 7 ve 8;
3)Year 4: 8 ve 9; Year 5: 9 ve 10 yaş olarak bölünmüş. Zorunlu eğitim de 11 yıl. Primary Scholl’lar da Outstanding (Mükemmel), Good (İyi), Satisfactory (Yeterli), Inadequate (Yetersiz - bazen bu okullar için “derecelendirmesiz” yazıyor) şeklinde “dört kategoriye” ayrılmış.
4)Okullara kayıtlar “adrese göre” yapılıyor.Çocuğunuzu iyi bir okula kayıt ettirmek istiyorsanız pamuk eller cebe gitmek zorunda…Ev kiralamak için internetteki emlak sitelerinde gezindiğinizde, talip olduğunuz evlerin çevrelerindeki okulları ve kategorilerini de görebiliyorsunuz
5)hatta bu sitelerde okulların yakınlığından, çevredeki "suç oranlarına" kadar pek çok şey var. Okul başvurusunu oturduğunuz evin bağlı bulunduğu Belediye’ye yapıyorsunuz. Burada dikkat, çünkü başvurular online yapılıyor (aslında online ne yapılmıyor ki? diye sormak gerekli
6) ve tabi tüm kamu hizmetleri de internet üzerinden gerçekleşiyor). Başvuru aşamasında kademe kademe geçtiğiniz adımlardan birinde “kira sözleşmenizi yüklemeniz” isteniyor. “Kira sözleşmesi” olmadan kayıt yapılmıyor. Bu aşamada adresinizin tuttuğu ve tercihiniz olan “üç okulu”
7)(en çok istediğinizi “en üste” yazarak) başvurunuzu bitiriyorsunuz. Birkaç gün sonra başvurunuzun alındığına ve değerlendirmeye başlandığına dair “dosya kodlu” bir mail geliyor. O “dosya kodu” önemli ve not edilmeli; nitekim her yazışmada bu kod üzerinden tanınıyorsunuz.
8)Bundan sonra ise beklemeye başlıyorsunuz. Bekleme süresi talip olduğunuz sınıftaki öğrencilerin sayısına göre değişiyor. Yani kontenjanı 30 olan bir sınıftan bir öğrencinin adres değiştirip başka okula geçmesini beklemeniz gerekiyor. Tabi “ben şu partinin İl Başkanıyım”,
9)“Bakanımızın selamı var”, “arkadaş bizim memleketlimiz” gibi vb. “güzellikler” yok,😃 başvuru sırasında kim yukarıdaysa boşalan kontenjana o yerleşiyor. Sirkülasyon az olduğu için “outstanding” okullarda bu süre “bir yılı” bile bulabiliyormuş.
10)Biz bu konuda şanslıydık, sadece on gün bekledik ve 2. tercihimizde yer alan “good” kategorisindeki bir okuldan kayıt daveti aldık. Eğer kabul edildiğiniz okula kayıt yaptırmak istemez ve başka veya “outstanding” bir okul için ısrar ederseniz, bekleme süresi yeniden başlıyor.
11)Outstanding okulların imkânları biraz daha iyi,bir miktar daha disiplinli ve bu tip bir okula çocuğunuzu kayıt ettirdiğinizde (sıkı durun) üniversiteye kadar kafanız rahat. Ve bu muazzam bir şey...İlk başta davet aldığınız okulun kayıt aşamasında bir çok evrak dolduruyorsunuz.
12)Evraklarda genel sorular var ve bu şekilde sizi tanımaya çalışıyorlar. Hatta bu evraklarda okulda çekilen fotoğrafların (özellikle içerisinde çocuklar varsa) bir takım yerlerde paylaşılmaması gerektiği de ısrarla belirtiliyor. #İngiltereNotları
13)Okullarda anasınıfı ve “ilk dört” sınıf için devlet öğrencilere ücretsiz yemek veriyor. Anasınıflarının da yarı ücretini karşılıyor. Okullarda dört çeşit menü var: Vejeteryan, Vegan, Helal, Glütensiz… İlk başvuru evrağında bu seçiminiz soruluyor. Çocuğunuz bunlardan hangisini
14)seçtiyse o yemeği yiyiyor. Tabi her gün farklı ve keyfine göre yemek yiyen çocuklar da var. Yemeklerin gayet temiz ve sağlıklı olduğunu söyleyebilirim. Okullar evlerin yakınında olduğu için hemen hemen herkes okula yürüyerek geliyor. Ebeveynler için sabah yürüyüşü zorunlu..😃
15)Bazı ebeveynler ise işe giderken çocuklarını arabayla okula bırakıyor. Biz okula çoğu kez scooter ile gittik, çünkü zaten 10-12 dk yürüme mesafesindeydi. Okullarda scooter ve bisiklet parkları var. Ve tabi personel hariç hiç kimsenin aracı okula park edemiyor. Okul çevresinde
16)-okul ana caddede değilse- trafik hiç yok.Güzel bir uygulama da şu:Okullarda kimse paraya dokunmuyor. Her okulun APP uygulaması var ve kayıt sonrası size verilen bir kullanıcı adı ve şifreyle buraya da kayıt oluyorsunuz.Tüm duyurular, başvurular,yardımlar vs buradan yapılıyor.
17)Okulun nereye ne kadar para harcadığını ve bütçe işlerini de buradan takip edebiliyorsunuz. Örneğin, okuldaki ücretli bir etkinliğe çocuğunuzu kaydettireceksiniz. Buradan kredi kartınızla ödeme yapabiliyorsunuz. Hesaplı ve şeffaf… Okullara buradan bağış da yapabiliyorsunuz.
18)Veliler için de okul kuralları var ve gevşek değil. Örneğin, Covid salgını zamanında okul bahçesine asla “maskesiz” kimse alınmadı. Maskesi olmayanlara kapıda maske verildi. Easter Tatili sonrası okul sınırları içerisinde telefonla konuşmak ve fotoğraf çekmek yasaklandı.
19)Öğretmenler gördüklerinde nazikçe uyarıyorlardı. Öğrenciler sınıf kapısından teslim ediliyor ve ebeveynini görmeden öğretmenler asla öğrencileri dışarıya bırakmıyor. Giriş ve çıkış saatleri dışında okula gelirseniz kapılar kilitli ve "ne için geldiğiniz" sorulup kapı açılıyor.
20)Okullarda sınıflara (asıl ve yardımcı öğretmen olarak) iki öğretmen aynı anda giriyor. Aynı zamanda branş öğretmenleri de var. Okulların neredeyse tamamı, büyük ve ağaçlık alana, güzel bir bahçeye ve oyun sahalarına sahip. İlk dört sınıfta çocuklara yüklenilmiyor. Okuma-yazma
21)öğretilip, becerileri geliştiriliyor. Yani ilk yıllar anasınıfından hallice, çocuğun kişilik gelişimine önem verilerek, eğlenerek, çocukluğunu yaşaması sağlanarak geçen yıllar bunlar… Bizdeki yüklenmelerin hiçbiri yok, çünkü birbirlerini alt etmelerini sağlayan sınavlar yok.
22)Aileler de tüm eğitimi okula bırakmışlar. “Nasılsa bir işi olur” rahatlığındalar. Bizim anladığımız şekilde bir ilgi/zorlama yok. Herkes rahat, yani bizde olmayan şey! Okullarda sınıflar ayrı binalarda olduğu için “akran zorbalığı” az ama yok değil. #İngiltereNotları
23)Özellikle sınıf içerisindeki akran zorbalıklarında, şiddet gören öğrencilere karşı öğretmenlerin “don’t worry”den başka cümleleri yok. Okul yönetimleri de bu konuda çaresiz. Yardımcı öğretmenlik yapan bir arkadaşımızın öğrencilerinden yediği küfürleri buraya hiç yazmayayım.
24)Öğrenciler en fazla okul yönetimine çağırılıp uyarılıyorlar. Yalnız günlük hayatta orta okul ve lise düzeyindeki öğrenciler her yerde ve her şekilde, kendi aralarındaki sohbetlerde çok küfürlü konuşuyorlar.
25)Tabi (ne beklediğinize bağlı olarak değişir de) öğretmenler, bizim beklentilerimize göre, fazlasıyla uzak ve soğuklar. Ayrıca ulaşılmazlar. Sorunlarınızı sadece dinliyorlar, güzel de dinliyorlar, hak da veriyorlar ama sadece o kadar... Bizim beklediğimiz hızlı çözümler yok.
26)Hatta okuldaki memurların çoğu kez maillere dönmeleri çok uzun zaman alıyor, bazen hiç dönmüyorlar. Sınıfların veli whatsapp grupları var ama bu da işlevsiz. Pek çok ebeveynin hiçbir şeyden haberi yok. Umurlarında olduğu da meçhul...Whatsapp grupları mezarlık gibi...
27)Ödev ise neredeyse hiç verilmiyor. Örneğin bize (YEAR 1) haftada bir ödev veriliyordu ve ödevi yapmak en fazla 10 dakikamızı alıyordu. Haftalık ödevlerin şöyle de bir özelliği var. Sınıflarda öğrenciler seviyelerine göre gruplara ayrılıyor ve her gruptaki öğrencilere,
28)diğer gruplardan farklı şekilde ödevler veriliyor. Yalnız öğretmenler ödevleri kontrol etmede çok iyiler. Sınıflarda iki öğretmen olmasının faydaları... Hataları düzeltip, notlar alıyor, doğruları da işaretliyorlar. Bu bakımdan işlerini yapıyorlar.
29)Okullarda yaz tatili 6 hafta ama tüm yıl zaten hemen hemen her ay bir hafta tatil var. Üstüne Christmas ve Easter gibi bayramlarda üç haftalık tatiller var. Tabi çocukların devamsızlıkları çok ciddi biçimde kontrol ediliyor.Devam oranı %95’in altına inerse “uyarı” alıyorsunuz,
30)%90’ın altında ise 150 Pound ceza kesiliyor. Biz tüm yılı %97’yle bitirdik. İlk haftalarda ülkeye ve şartlara alışasıya kadar kızımız epeyce hastalandı. Çocuk o gün okula gelmeyecekse ya mail göndermek ya da okulu telefonla arayıp mazereti bildirmek zorundasınız.
31)Aramazsanız zaten onlar ısrarla sizi arayıp, ulaşıyorlar. Tersi örnekler az da olsa bulunur ama bu ülkede çocuklar gerçekten kıymetli ve dokunulmaz... (Bursa'da bir sene annesinin bir odaya kapattığı kız, geldi aklıma şimdi...)🤖
32)Çocukların çantalarında ne defter ne de kitap oluyor. Biz tüm sene çantaya suluk ve atkı bere koyduk. Ödev defteri bir gün geliyor ve ertesi sabah geri gidiyor. Tüm kalem, defter, kağıt, kitap, boya aklınıza ne gelirse okulda mevcut ve çocukların ortak kullanımına açık.
33)Siz sadece okula başlarken okul kıyafeti ve okul çantası alıyorsunuz. Her okulun kıyafeti farklı, ayrıca okul kıyafetleri yazlık ve kışlık olarak iki çeşit. Bizde "özgürlük" diye serbest kıyafete geçilmişti, sonucu malum. Okulların kendi formaları olmalı, net!
34)Okullar sürekli müze, tiyatro, park vb. yerlere geziler düzenliyor. Geziler uzak yerlerde ise Belediye otobüsleriyle, yakın yerlerde ise yürüyüşlerle gidiliyor. Asla servis kullanılmıyor. Her iki şekilde de öğrencilerin tümü "sarı önlükler" giyiyor ve en az dört öğretmen
35)bir sınıfı yola çıkarıyor. Bazen Christmas ve Easter gibi bayramlarda okullarda “müzikli-danslı” özel gösteriler düzenleniyor. Bazen okullara tiyatro grupları geliyor ve ücretsiz etkinlikler yapılıyor. Pek çok gün için önceden çocukların çantalarına duyuru kâğıtları konuyor ve
36) yapılacak etkinliğe uygun malzemeler/kıyafetlerle gelmeleri isteniyor. Örneğin, çılgın saç, ilginç kıyafet, en sevdiğin oyuncak (çocuklar tek tek kalkıp sınıfta oyuncaklarını tanıtıyor), Cadılar Bayramı, Ülkeni tanıt, Easter Tavşanı vb. günlerde çocuklar çok eğleniyorlar.
37)Okulda olan her türlü kaza, düşme, kusma, hatta arı sokması (bize oldu) vb. kayıt altına alınıyor, belge düzenleniyor ve veliler telefonla bilgilendiriliyor. O belge de okul çıkışında veliye veriliyor. Biz ilk başlarda okuldan gelen telefonlarla hop oturup, hop kalkıyorduk.
38)Sonlara doğru alıştık ve bunun sıradan bir uygulama olduğunu anladık. Ör. bir gün okuldan arandık ve “kızınızın kafasına kutu düştü” denildi ama “şimdi iyi gelmenize gerek yok” diye de eklendi. Biz kaygıdan okul çıkışını zor ettik. Meğer boş karton kutulardan birisi düşmüş.😄
39)Şimdi merakla beklenen meseleye geldik.😉 Okullarda "din dersleri" yok ama dinlerin tümü kendi kutsal zamanlarında (örneğin dini bayramlar ya da Paskalya gibi) kısaca tanıtılıyor. Ufak bilgiler aktarılıyor. Hatta basit cinsellik eğitimleri de veriliyor.
40)Cinsiyetler anlatılırken LGBT bireylerin varlığından da bahsediliyor ve ilginçtir bu aile kavramı üzerinden aktarılıyor. "İki erkek de bir aile kurabilir/olabilir" şeklinde… Hiçbir ayrımcı, dışlayıcı dil kullanılmıyor. Bu konuda, yasalarla desteklenen, katı kurallar var.
41) Zaten ırkçılık burada büyük suç. Irkçı olabilirsiniz ama kamusal alanda bunu gösterir ya da bir cümleyle dahi açık ederseniz (hele ki çocuklara karşı) herhangi bir resmi kurumda çalışma şansınız ortadan kalkıyor. İngiliz ırkçısı, nasıl etsin de "kıskanmasın" şimdi!!!
42)Okullar “şekilciliğe” bazen aşırı dikkat ediyorlar. Örneğin çocuğunuz, sınıfa gelirken okulun formasını, yani "tek tip" okul kıyafetlerini giymek zorunda. Renkli kıyafetler (hatta mont bile), gri ve siyah dışında çorap ve ayakkabı giydirirseniz uyarılıyorsunuz.
43)Şöyle bir örnek de var: Beden dersinde, "unuttuğu" için yanlışlıkla okul pantolonuyla çıkan bir arkadaşımızın oğlunun karnesine öğretmeni bu olayı yazmış. Kadın deliye dönmüş, okula gidip “niye, ne gereği var” diye sormuş ama kimse muhatap almamış.
44)Okulların kapandığı hafta epeyce ayrıntılı 1 karne alıyorsunuz. Bizdeki gibi “herkese aynı cümleler” yok.Karnede uzun uzun çocuğunuzun tüm dönem boyunca farklı alanlarda başardıkları ve “geliştirilmesi gereken” yanları yazıyor.Her öğretmen kendi dersinin hakkını verip yazıyor.
45)Karneye eklenmiş ayrı bir sayfada da okul müdürü o yılın değerlendirmesini yapıyor. Hatta "yapamadıklarından dolayı" kendisini eleştiriyor. Hani "demokrasi" diye bir şey varsa, buralardan başlıyor, geliyor. Yoksa Boris gitti, Liz "demokrasi getirsin" diye kimse beklemiyor.
46)Öğretmenlerin okul açıldıktan sonra bile belli olmadığı bir ülkeye göre çok kıymetli SON bir şey daha: Yılsonunda her veliye bir rapor veriliyor ve gelecek sene hangi öğretmenlerin hangi sınıfları okutacağı; hangisinin ne zaman izne ayrılacağı, kimin ne zaman izinden döneceği
47)(örneğin raporda "doğum yaptığı" için izinli olan bir öğretmen “Eylül’de aramıza katılıyor” deniyordu); kimlerin gelecek yıl çalışacağını, kimlerin ayrılacağını bir güzel yazıyorlar. Öğretmenler de kısaca tanıtılıyor. Bu plânlılık herkes için gerçekten harika…
48)Sınıflar ise Birleşmiş Milletler gibi... Dünya'nın her ülkesinden öğrenciler var. Öğretmenler de bu duruma çok alışıklar ve ne yapacaklarını iyi biliyorlar. Bu farklılıklar, bir çocuk için güzel deneyimler bırakıyor. En azından biz öyle olduğunu gördük.
49)Kişisel #Twitter tarihimin en uzun twit zinciri burada bitti. Yazdıklarımdan çok, "aklıma gelmediği" için yazamadığım olmuştur. Okuyan herkese teşekkürler. Sürçülisan ettiysek affola... Sorularınız olursa, uygun zamanımda, aşağıda yanıtlarım. Sevgiler...🥰
50)EKLER ve KATKILAR: Öncelikle teşekkürler, kişisel gözlemlerimi içeren zincirin ilgi görmesiyle birlikte bazı eklemelerin yapılması da zorunlu oldu. Şunu da unutmamak gerekli bazı kurallar okuldan okula, şehirden bölgelere kadar değişebilir. Bu da çeşitliliği arttırıyor.
51)Çocuğun öğrenme seviyesi, ilgisi ve sizin desteğinize göre değişebiliyor. Bizim kızımız üç ayda temel cümleleri konuşmayı ve anlamayı öğrendi. Yıl sonunda okuma ve yazmayı da çözmüştü. Çocuklar çok hızlı öğreniyorlar.
52) Deneyimler (doğal olarak) farklı olabiliyor. Birmingham ve Leeds'de durum şöyleymiş. 👇
53) Bir katkı da Kıta'dan... Avrupa Birliği ülkelerinde okul gezileri... 👇
54) Okullarda psikolojik danışman olup, olmadığını bilmiyorum, fakat aşağıda da belirtildiği gibi sertifikalı öğretmenler var. Hatta bizim bir arkadaşımız tüm gün sadece "özel eğitime muhtaç" bir öğrenciyle ilgileniyor.
55)Burada tüm cezaları "ödememe" gibi bir ihtimaliniz yok. Ülkeden "dönmemek üzere" gitmeniz gerekiyor. "Öyle iki yılda bir" af da gelmiyor. :)
56)Bu katkıları da okuyalım .Teknik bilgiler için teşekkürler...
58)Evet herkesin ortak olduğu nokta Nazan Hanım'ın aşağıda söylediği gibi: Primary School aşaması kolay da Secondary School için aynı tespiti yapmak zormuş!
59)Primary School'da (YEAR 1 için konuşuyorum) derslerde oyunla öğretim yapılıyor. Müzik de olsa Beden de olsa bu böyle... Özellikle matematik öğretimi bizimkinden farklı... Toplama ve çıkarma tekniklerinden bahsediyorum.
61)Bu tespit de önemli... Bizim burada sıklıkla duyduğumuz bir şey de şu ki, sınıflarda epeyce bir (türlü nedenlerle) "raporlanmış" çocuk var. Tabi İngilizler en ufak durumu bile raporlama konusunda uzmanlar.
62)Şöyle bir örnek vereyim: Bir öğrenci hafta sonu ailesiyle birlikte denize gidiyor. Denizde güneşten epeyce bir yüzü, eli vs yanıyor. Haftanın ilk günü öğretmen bunu rapor ediyor. Üç gün sonra Sosyal Hizmetler'den iki memur geliyor ve ebeveynleri okula çağırıp uyarıyorlar.
64)Bu tespit önemli... Özellikle çocuğunuzun matematiği iyi olmak zorunda, bu yüzden aileler çocuklarına "özel matematik dersleri" aldırıyorlar.
65)Ders programımız vardı ama "anı kalsın" diye kargoyla TR'ye gönderdik. Ders 08:40'da başlıyor, 15:20'de bitiyor. Zamanlar esnek, zil yok. Ücret ödemiyorsunuz(YEAR 1 için), ancak bağış yapabilirsiniz. OS okullar genelde gelir seviyesi yüksek semtlerde...
66)Zinciri okuyan bazı kişiler TR'de de eğitimin "iyi" olduğundan bahsetmiş. Ben buna katılırım ama şunu da hesaba katmak lazım: "İyi eğitim" almak için yılda 100bin TL ödeyecek ya da iyi bir devlet okuluna sokmak için evladımın çocukluğunu, gençliğini mi tüketeceğim?
67)Bizim sorunlarımızın büyüğü öğretmen-öğrenci kaynaklı değil. Eğitim sistemi, ders araçları, okulların imkânsızlıkları, eğitimin özelleştirilmesi, ekonomi vs ile ilgili. Tabi en önemlisi de TR'de diploma alan genç bir insana, ülkede bir gelecek vaat edemiyoruz.
68)Biz kiraladığımız evin çevresindeki okullara baktık. Genel bir liste varsa da, bilmiyorum. Yardımcı olabilecek "birisi vardır", diye paylaşıyorum.👇

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with Yavuz Çobanoğlu

Yavuz Çobanoğlu Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Don't want to be a Premium member but still want to support us?

Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal

Or Donate anonymously using crypto!

Ethereum

0xfe58350B80634f60Fa6Dc149a72b4DFbc17D341E copy

Bitcoin

3ATGMxNzCUFzxpMCHL5sWSt4DVtS8UqXpi copy

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!

:(