1•/Mustafa Kemal Atatürk’ün yaveri Salih Bozok şöyle diyor…
“Biz yaptık. İzmir'in yakılması da, yağmalanması da bizim işimiz."
13 Eylül 1922. 100 yıl önce bugün. Yahudi ve Müslüman mahalleleri hariç İzmir’in tamamı yanıyor. Sıradan bir yangın değil, adeta cehennem.
“Biz yaptık. İzmir'in yakılması da, yağmalanması da bizim işimiz."
13 Eylül 1922. 100 yıl önce bugün. Yahudi ve Müslüman mahalleleri hariç İzmir’in tamamı yanıyor. Sıradan bir yangın değil, adeta cehennem.
2•/Bazı Kemalistler, bu yangın için Yunan askerlerini, bazıları Ermenileri suçlar.
Kemalistler cahildir.
Okumazlar.
İlkokulda ne okudularsa o.
Bildikleri budur.
Oysa okusalar, mesela Atatürk’ün yaveri Salih Bozok’u okusalar, inandıkları gibi olmadığını anlar ve susarlardı.
Kemalistler cahildir.
Okumazlar.
İlkokulda ne okudularsa o.
Bildikleri budur.
Oysa okusalar, mesela Atatürk’ün yaveri Salih Bozok’u okusalar, inandıkları gibi olmadığını anlar ve susarlardı.
3•/#Salih_Bozok, Atatürk’ün ölümüne kadar onun yanından ayrılmayan ve o ölünce, kendini tabancayla göğsünden vurarak intihar girişiminde bulunan bir sadakat abidesidir.
İzmir yangını sırasında notlar tutmuş ama bu notları kitap haline getirmemiştir.
İzmir yangını sırasında notlar tutmuş ama bu notları kitap haline getirmemiştir.
4•/Bozok’un anılarını yayına hazırlayan İsmet Bozdağ, kitabına sadece şu kadarını almıştır:
“Bu karşılıklı bekleyiş bir yerde bozuluverdi.
Şehirde yağma ve yangın aynı zamanda başladı."
“Bu karşılıklı bekleyiş bir yerde bozuluverdi.
Şehirde yağma ve yangın aynı zamanda başladı."
5•/Askerlerin (Türk askerleri) ve yerli halkın (Müslümanlar) koyulduğu yağma mı yangınları başlattı, yoksa yangınlar mı yağmanın kapılarını açtı bilinmiyor ama yağma sürüyor ve yangın büyüyordu...
6•/Salih Bozok, Yunan askerlerini, yerli Yunan sivilleri ve Ermenileri suçlamıyor.
“Yoksa yangınlar mı yağmanın kapılarını açtı, bilinmiyor ama yağma sürüyor ve yangın büyüyordu.” diyerek sorumluluğun kesin olarak Türklere ait olduğunun altını çizmiştir.
“Yoksa yangınlar mı yağmanın kapılarını açtı, bilinmiyor ama yağma sürüyor ve yangın büyüyordu.” diyerek sorumluluğun kesin olarak Türklere ait olduğunun altını çizmiştir.
7•/Ayrıca, 11 Eylül 1922 Pazartesi günü İngiliz Konsolos Harry Lamb ve İngiliz Donanması Komutanı Amiral B. Brock ile Mustafa Kemal arasında geçen sert tartışmaları bilmemizi, Salih Bozok’a borçluyuz. Onun bıraktığı notlar olmasaydı, bu mümkün olamazdı.
8•/Salih Bozok’un anılarını yayına hazırlayan ikinci kişi, Gazeteci Can Dündar’dır.
Can Dündar, Salih Bozok’un anılarına ağır bir sansür uygulamıştır.
Can Dündar, Salih Bozok’un anılarına ağır bir sansür uygulamıştır.
9•/İngiliz Konsolosuyla Mustafa Kemal arasında, 11 Eylül günü gerçekleşen tartışma sırasında, tartışmanın bel kemiğini teşkil eden “Levantenlere, Rumlara ve Ermenilere can ve mal güvenliği” konusunu Bozok’un anılarından tamamen çıkartmıştır.
10•/Hatta Can Dündar, daha da ileri giderek, yine o gün öğleden sonra Mustafa Kemal ile İngiliz Donanma Komutanı Amiral B. Brock arasındaki tartışmayı, konu yine Rumların ve Ermenilerin can ve mal güvenliği olduğu için, hazırlayıcısı olduğu kitaba hiç koymamıştır.
11•/Bir üst paragrafta yer alan, yangının ve yağmanın eş zamanlı olarak Türk askerleri ve Müslüman halk tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin satırlar da #CanDündar’ın kitabında yoktur.
12•/Koyu Kemalist Can Dündar, binlerce Rum ve Ermeni’nin ölümüyle sonuçlanan İzmir yangını Mustafa Kemal ile ilişkilendirilsin istememiştir.
Kaynaklar:
İsmet Bozdağ, Salih Bozok Anlatıyor, İki Aşk Arasında Atatürk, cep kitabı, 10’uncu baskı 2009, sayfa 89.
Kaynaklar:
İsmet Bozdağ, Salih Bozok Anlatıyor, İki Aşk Arasında Atatürk, cep kitabı, 10’uncu baskı 2009, sayfa 89.
13•/Can Dündar, Yaveri Atatürk’ü anlatıyor;
Salih Bozok, Doğan Kitap, 13’üncü baskı, Sayfa 81-82
Salih Bozok, Doğan Kitap, 13’üncü baskı, Sayfa 81-82
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
