Biraz yazayım istedim. 2022 yılında başladığım sistemi mayıs ayında terk etmiştim. 2022 yılının başındaki beyazyakagiyer bu tutuma çok kızardı ancak şimdi geriye dönebilsem şubattan itibaren benzer strateji izlemem üzerine kendime baskı yapardım.
Herkesin ciddi getiriler sağladığı bir yıl oldu. Ben kendi adıma #gesan#glyho#tuprs#aksa#sise#thyao ve #alark için bu zamana kadar ki en karlı pozisyonları gördüm. Kaçırdığım ve inanmadığım trenler oldu bazen de etik bulmadığım karlar. Bunlardan ders çıkarmaya çalıştım.
İnsanların ne kadar çılgın olabileceğini gördüm. Kendi sahip olduğum hissenin makroekonomik olumsuzluğuna “yok canım ya” diyecek kadar kör de kaldım. Ancak sonunda hep daha iyi bir yatırım disiplini elde etmek için hatalarla samimi yüzleşmeler yaptım.
Velhasıl yatırım ve yatırım disiplini açısından kendime ve çok sevgili eşime kendimi kanıtlamışım bir yıl oldu diye düşünüyorum. Elimin titrediği alımlar ya da satışlar yaşamadım. Planlarıma ve stratejime bazı değişikliklerle beraber daima sadık kaldım. Artık son kısımdayım.
Planlamalarım ve oluşan yükseliş doğrultusunda uzun vade portföyünü kırpmaya başladığımı söylemiştim. Kasım ve Aralık ayında düzenli olarak hisselerde ağırlık azaltmaya başlamış ve orta vade portföyümü satmıştım.
Eğer çektiğim paraları ana para olarak kabul eder ve ana para miktarını yatırılan kadar olduğunu kabul edersek (bana bu hep saçma gelir sonuçta zaman maliyeti vs olmalı). Son yaptığım satışlar ve hesaptan çektiğim tutarlarla portföydeki ana para oranım %3.5 olmuş durumda.
Bu bana ne getirdi? Ne götürdü? Öncelikle kasımda sonra devam eden endeksin pozitifliğinde daha hafif bir portföyle daha az bir getiri sağladım. Ki bu kötüydü. Ocak iyi giderse bu yine böyle olacak. Bunun böyle olabileceğini bilerek hareket ettim. Kardan zarar etmek beni üzmüyor.
Her ne kadar benim için hala hatrı sayılır oranda uzun vade portföyüm olsa da olası bir trend değişikliğinde kendimi daha hazır bir psikolojiye getirdim. Bu benim için daha önemli olduğunu yaşayarak gördüm. Yatırımı mutlaka sağlam psikoloji ile yapmam lazım.
2023 yılı içerisindeki beklentilerime göre kimsesiz hisseler belirledim. Bir eleme yaparak bir takım yeni hisse listesi oluşturdum. Sanal portföy olarak takibe aldım. Düşüş yaşanırsa bir bu listeye giriş yapmak üzere bir miktar nakit bulundurma kararı aldım.
Bu bahsettiğim kimsesizler müthiş getiriler sağlar mı bilmiyorum ancak borsa da en çok böyle hikayelere inanmak ve kar getirdiğini görmem beni mutlu ediyor. (Bknz: #mercn#cusan#gesan#yylgd)
Ana portföyümü kılı kırk yararak 6 hisseye düşürdüm ve sanırım elleme yapmak hiç bana göre değilmiş. Elde ettiğim nakit çıkışlarını dövize bağlı çeşitli yatırımlara böldüm. Dediğim gibi bir miktar nakiti hızlıca TL’ye çevirecek pozisyonda bekletiyorum.
Eğer bist büyük fırsatlar verirse bu 6 hisseye dönmekten çekinmiyorum. Bu hisseler hala uygun diye düşünsem de endeksin dolar bazlı %105’lik rallisi olası düşüşe ortak olurlar mı sorusunu bende güçlü kılıyor.
Demiştim size psikolojik olarak hazır değilsem kararları uygulayamıyorum. İçeride hala benim için değerli bir parayı bırakıp uzaktan takip etmek istiyorum. Endeks ile barışana kadar kimsesizleri okuyacağım ve araştıracağım. Bir yandan da S&P de araştırma yapıyorum. Keyifli.
2023 yılı için beklentilerimi bir yayında ya da bir yazıda derlemeyi planlıyorum. Kimseye yaramazsa da bana günlük gibi kalır. Açıkçası seçim, seçim olasılıkları, sonrasındaki ekonomi politikamız ve bir çok dallaman olasılıkla 2023 ikinci yarısı öngörülemez duruyor.
Piyasa puslu havayı sever mi? Yoksa bu sis zaten 2023 ilk yarısında dağılır ve olasılıklar netleşir mi izleyip göreceğiz?
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
Peter Lynch hisse senedi yatırımı yapmadan önce kendi evinizi alın diye öneriyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?
Buyurun ankete👇🏼
Soruda en önemli ayrım peşinatsız ya da çok düşük peşinatlarla kira öder gibi ev sahip olup olamadığımızla alakalı. Bu koşulları sağlayabilseydim kendim önce yaşayabileceğim evi almayı seçerdim. Ancak kiraya vermek için ülkemiz koşullarında yüksek fk’lı evlere yatırım yapmazdım.
Borsa, dalgalı kura geçiş kararından bir gün önce 21 Şubat 2001`de yüzde 18,11 ile tarihinin en büyük düşüşünü yaşadı.
11 Kasım 1998`de işadamı Korkmaz Yiğit`in, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz, Devlet Bakanı Güneş Taner ve işadamı Kamuran Çörtük hakkında ağır ithamlar içeren kasetlerinin yayımlanmasının ardından, endeksin günlük kaybı yüzde 14,93`e ulaşmıştı.
19 Şubat 2001 tarihinde de dönemin Başbakanı Bülent Ecevit`in Milli Güvenlik Kurulu toplantısını terk etmesinin ardından yaptığı açıklama borsada deprem etkisi yaratarak, hisse senetlerinin yüzde 14.62 değer yitirmesine neden olmuştu.
Gelin size bugün ‘Diderot Etkisi’ olarak bilinen ‘Tüketim Çılgınlığının Psikolojisi’ hakkında bir paylaşımda bulunayım. Bu sarmalın en içinde kendimi bulduğumu itiraf etmeliyim. Sizin de kendinizden bir parça bulabileceğinize inanıyorum. İsterseniz başlayalım.
Önce bununla ilgili bir öyküyü sonra da ne anlama geldiğini anlatacağım. Hikaye Fransız devrimi sonrasına dayanıyor..
Fransız Devrimi'ne düşünsel zemin hazırlayan ünlü filozof Denis Diderot, 1769'da Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık (İng: "Regret for my Old Dressing Gown") başlıklı bir yazı yazarak, bu tüketim çılgınlığında yalnız olmadığımızı bize anlatmıştır. Bunun ilginç bir öyküsü de vardır.
ABD yıllık enflasyon beklentisi için 7.3% diyordu. Bugün açıklanan veri ile yıllık enflasyon Kasım ayında 7.1% olmuş oldu. Amerika’nın önde gelen kuruluşu JPMorgan’ın bu konuda bir görüşü var ve tablo @getmidas tarafından derlenmiş.
Bu tabloya göre 7,0% – 7,2% arasındaki enflasyon okumasına 15% ihtimal veren analistler, böyle bir durumda S&P 500’ün 4% – 5% yükseliş kaydetmesini bekliyorlar. Ancak bir nokta daha önem kazanıyor. Enflasyon açıklamalarında enerji ve gıda çok oynak vergilerdir.
Bu verileri arındırmak için çekirdek enflasyon (yani enerji ve gıdanın değişiminin alınmadığı enflasyon) kontrol edildiğinde kasım ayında gıda ve enerji dışında aylık enflasyon 0,2% (gelen değer 0.1%) buna göre %7.2 ile %7.4 aralığındaki JPMorgan beklentisi bana daha yakın.
"Babil'in En Zengin Adamı" kitabını önerdiğim bazı arkadaşlarım çocuk kitabı gibi diyebiliyor. Doğru içerisinde karmaşık denklemler ya da inanılmaz yatırım hikayeleri yok. Yine de çocuklar da dahil olmak üzere yatırıma ilk adım atan herkesin başlangıç kitabı olmalı. Çünkü..
Kitaptan eleştirilerin önüne set çekecek bir alıntıyla başlamak istiyorum;
👉 "Söylediklerimle basit diye dalga geçme! Gerçek her zaman basittir!”"
Kitapta yer alan Altın'ın Beş Kuralını paylaşmak ve yorumlamak istiyorum.
1 - Altın için gelirinizin %10’unu biriktirmeye başlayın.
Tasarrufun hayattaki yeri ancak tasarruf etmeye başlamış kişiler anlayabilir. Olaylardan mahrum kalmak ya da cimrilik yapmak değil bakış açım.