1-Sevgili dostlar bugünkü kurultay ile anlaşılmıştır ki CHP'nin genel muhalefet anlayısı kadar parti içi muhalefet anlayışında da ciddi zaafiyetler bulunmaktadır...
OKUYACAĞINIZ ALTERNATİF CHP PROGRAMI”NIN YAZIM DİLİ “YAPILMALIDIR”, “OLMALIDIR” “EDİLMELİDİR” GİBİ TESPİT VE TEMENNİ KELİMELERİ YERİNE,+++
İDEOLOJİK ÖZÜMÜZ VE TEMEL TERCİHLERİMİZ
(1)
Cumhuriyet Halk Partisi, bir milleti küllerinden yeniden var eden, var olduğu coğrafyada yaşayan vatandaşlarını “teba” olmaktan çıkarıp,
Cumhuriyet Halk Partisi, tarihsel özü ve misyonu gereği sürekli devrimlerle , Atatürk ilke ve inkılapları ışığında Türkiye’yi müreffeh , TAM BAĞIMSIZ ve güçlü bir ülke yapmayı hedefler
CHP VE “MİLLİ SOL”
ANTİEMPERYALİST ve TAM BAĞIMSIZ bir devletin Dünya siyaset sahnesinde var olabilmesinin birinci şartı bu ülkedeki siyasal akımların kendi ülkelerinin öznel ve nesnel şartlarına göre oluşmuş, milli değerlere dayalı siyasi hareketler olmasıdır.
Bu nedenle bir ülkede çok iyi işleyen bir sistem yahut çok başarılı olan bir siyasal hareket, bir başka ülkede çok başarısız neticeler verebilir.
Sol evrenseldir ancak her ülkenin kendi koşullarına göre uygulandığında başarıya ulaşabilir.
a-YENİ KÜRESEL KONSEPT
Değişen Dünya şartları gerek küresel, gerek yerel açıdan çok değişik bir konjonktürü de beraberinde getirmiştir.
Bundan 10 yıl önce emekçi, aydın, ezilen halk kitlelerinin iktidarını kurabilme hedefi Türk solu ve CHP için geçerli ve yeterli bir hedefken bugün Dünya ve Türkiye’nin yeni konjonktürel yapısında maalesef bu hedef yeterli olmamaktadır.
Bugün Türkiye’de sol mücadelenin üzerine inşa edileceği perspektif artık değişmiştir.
1-ANTİEMPERYALİZM
2-EMEĞİN ÜSTÜNLÜĞÜ
3-EŞİTLİK
4-ÖZGÜRLÜK
5-TOPLUMCULUK
6-DAYANIŞMA
1-ANTİEMPERYALİZM:
ünümüz dünyasında küresel güçlerin ve emperyalist devletlerin 1990’ların başından itibaren tüm Dünya’ya dayattıkları tek bir kavram vardır, o da “Globalizm”dir.
Buradaki ayrıştırıcı unsur ise mezhep ve kültür farklılıkları olmuştur.
CHP, siyasal mücadelesini “sömüren ülke-sömürülen ülke” çelişkisi temelinden sürdürürken, bu mücadelenin en önemli dinamiği hiç kuşkusuz ezilen, yoksul halk kesimleri olacaktır.
Eşitlik dendiği zaman toplumdaki her bir bireyin her şart ve koşul altında “standart” olarak görülerek bir eşitlik tanımı içerisine sokulması yanlış bir anlayış tarzıdır
İnsanların eşit olup olmadığını yahut hangi konum için hangi insanın uygun olduğunu anlamak için “FIRSAT EŞİTLİĞİ” olmazsa olmaz temel şarttır.
Toplumsal yaşam içerisinde özgürlükler hayati öneme haizdir.Bir toplum ne kadar özgürse ilerleme ve çağdaşlaşma yolunda o derece başarılı olur…
Bunlar; inanç, düşünce ve ifade özgürlüğüdür.
İnanç özgürlüğü tamamen birey ile kişinin manevi değerleri ve kutsalları arasında bir alandır.
CHP her türlü düşüncenin hiçbir baskı altında kalmadan ortaya konulabildiği bir Türkiye’yi hedefler.
CHP, üretim ilişkilerinin küçük, oligarşik, sermaye ve bürokrasi elitinin yerine geniş halk kesimlerinin lehine yeniden düzenlendiği bir sistemi hedefler.
CHP “DAYANIŞMA” kavramını 2 temelde ele alır.
1-Sosyal ve Kültürel Dayanışma
2-Sınıfsal Dayanışma
Küresel güçlerin “mili devlet” olgusuna saldırırken kullandıkları en önemli yöntemlerden birisi de o ülkenin sosyal ve kültürel bağlarının önce zayıflatılması, +++
CHP, siyasal olarak reel politikte Türkiye’nin “Yarı sömürge” bir ülke haline getirildiği gerçeğinden hareketle mücadelesini “sömürülen ülke” konumun üzerinden kurgulamakta,+++
Dayanışma Türk toplumunun son derece önemli ve kendisine özgü temel kültürel özelliklerinden birisi iken son yıllarda bu özelliği Türk toplumuna adeta unutturulmuştur.
CHP, siyasal mücadelesindeki temel perspektifini “sömüren ülke-sömürülen ülke” çelişkisi üzerinden kurgularken, hedefe giden yoldaki yanına alacağı en önemli dinamiğin “ezen-ezilen” çelişkisi tarifinde yerini bulan, +++
CHP, toplumsal sınıf katmanlarını “ezenler” ve “ezilenler” olarak net biçimde 2’ye ayırır.