Hayatımın hemen hemen her döneminde bir şekilde mesai yaptım. Mesaimin hakkını da "söke söke" aldım. Ya yaptıktan sonra ya da işten ayrılırken. Kendi rızam ile almadıklarım da oldu bu arada. Mesai ciddi bir haktır. 1 dk dahi ekstra çalıştırıyorsa işveren hakkını ödemeli.
Sosyalleşmek için veya hadi bitirelim şu işi diyip kaldığımız olmadı mı? Tabii ki oldu. Ama buradaki tasarruf hakkı tamamen çalışana ait. Bir çalışan yasal çerçeve dahilinde nasıl "ben mesai yapmam" diyemeyeceği gibi, iş veren de çalıştırıp "ben para vermem" diyemez.
Bunlar işe girerken "çalışan / işveren" hakları bölümünde yazan şeyler. Her iki taraf bunun kötüye kullanımı durumunda fesih işlemi gerçekleştirebilir. Hakkıdır.
Kızım (9y) dedi ki: Baba, bana oyun programlamayı, kendi oyunumu yapmayı öğretir misin?
// Benim için bayram hediyesi hazır.
Bir ara "Kendi kızınıza/oğlunuza yazılım öğretir misiniz?" sorusu vardı. O soruya sessizce "Evet, evet, evet!" demiştim. Dua yerine geçti herhâlde 😅
Şimdi Unity/Unreal falan ağır kaçar. Ben en iyisi HTML / CSS / Javascript başlayayım. Sonra ben öğretene kadar bir FW daha çıkar zaten. Hangisi Hype olursa oradan yürürüz 😅
Çok uzun zamandır kapalı kapılar ardında olan ve açamadığım diskimi sonunda açmayı başarabildim. İçinden neler çıkacak neler... Eğer hatırladığım projeler varsa klasörleri ile birlkte resimlerini yayınlayacağım bu tweet altına.
Eveeeet. İlk keşif. Çok eski tarih değil ama, 7 yıl önce (2013). EF kullanmıyorduk o zaman. Kendi yazdığımız bir ORM vardı. Onun için kullandığımız Entity Class Creator 😊 Biz yazmıştık.
2006 yılında okul için yazdığımız ödevlerden birisi. (empyt 😅) ASP ve Access...
Adem müthiş özetlemiş olayı 🙂 10 yıldan fazladır şu sektördeyim "aksamayacak şekilde program ve zamanlama" yapan adamı neredeyse görmedim. Yapıyorum diyenlerin çoğunun da kendilerini kandırdığına eminim. Şu yorumun altına gelen "ne kadar ekmek o kadar köfte" olayı da ayrı komedi
Değerli arkadaşlar, eğer bu kafayla bir yerde çalışıyorsanız unutmayın ki bunun bir sonu var. Sonunda gün gelecek ve çok net bir şekilde duvara toslayacaksınız. Hayatınız sürekli bir koşuşturma içinde geçecek. Yaptığınız iş hiçbir zaman değerli olmayacak ve görülmeyecek.
Tek bir defa dahi çalıştığınız iş yerine freelance yaptığınız işi yetiştirmek uğruna haksızlık ediyorsanız ve iş vereninizin bu durumdan haberi yoksa kusura bakmayın iş ahlakınız yok demektir. Öz eleştirinizi yapın.
Direk göze çarpanları yazayım kendi açımdan;
Xamarin'in başlangıç açısından en kötü yanı C# sanırım. React Native Javascript sayesinde direk göze batıyor. Platform spesifik işlerde açık ara Xamarin önde (Push, Payment, Authentication servisleri vs.).
Xamarin (her konuda olmasa da) extreme konularda makale bulmak veya çıkarım yapmak daha kolay (yine dil ile alakalı olabilir). React Native de yüzde 90 bocalıyorsun. React Native de arayüz component bolluğu var. Xamarin bu konuda hala yetersiz. Biz çok defa kendimiz yaptık.
Geliştirme ortamı olarak Xamarin daha stabil, tam olarak olmasa da oturmuş bir yapısı var. React Native de de çeşitlilik var. Bu güzel bir şey olarak görünse de her projede oturtmak zorunda kaldığınız bir çok karmaşa oluyor. Debugging toollarına bile baksanız yeter.
#macOSCatalina ve #iPadOS13 ile birlikte gelen ekran paylaşım özelliğini deniyorum @duetdisplay'e oranla çok daha hızlı. Kendi yazılımları için böyle bir şey zaten bekliyordum ama bu kadar hız açıkçası beklemiyordum...
Ama eklemek gerek ki @duetdisplay şu anda özellik olarak çok daha iyi. Bu yeni gelen özellik para verdiğim iki uygulamayı (diğeri @airserver) resmen çöp hale getirdi 😅 Neyse ki @airserver Android vs için de kullanılabiliyor. Bütün işletim sistemlerini de destekliyor.
#iPadOS13 'ü Beta 1 versiyonundan beri kullanıyordum Beta 2'ye geçen akşam upgrade ettim. Beta 1 de resmen çöptü ve neredeyse kullanılamıyordu. Şu anda bugların bayağı bir kısmı gitmiş. Bir iki bug dışında çok rahat kullanılabiliyor.