Senior fellow, @CatoInstitute. Müslüman, hürriyetperver, ve münferid: cemaatsiz, partisiz, reissiz. 👉 For my tweets in ENGLISH, please follow @AkyolinEnglish.
Jan 14, 2022 • 6 tweets • 1 min read
Türkiye'nin sorunu "tarikatlar ve cemaatler" değildir.
Bireysel özgürlüklere saygıdan nasibini almamış olan otoriter kültürdür.
Bunun dini versiyonu din dayatır. Laik versiyonu "çağdaş yaşam" dayatır. Türkçü versiyonu herkese zorla "Türk'üm" dedirtir, Kürtlerin dilini yasaklar.
Son 10 yılda devlet İslamcı-muhafazakar kesimin eline geçtiği için, bu kesimin otoriter kültürü ayyuka çıktı, en büyük problem haline geldi.
Ama öteki kesimlerin güçlü iken neler yaptığını da çok iyi biliyoruz.
Yani sorun tam anlamıyla "yerli ve milli."
Önce bunu görmek lazım.
Sep 18, 2021 • 4 tweets • 1 min read
Belediye tesislerinde jazz konseri verilmiş, alkol satışı yapılmış.
Bence çok iyi olmuş.
Kanımca, talebe göre, belediye tesislerinde hep içki de satılmalı, mescid de bulunmalı.
Ve Türkiye’nin farklı kesimleri, farklı hayat tarzlarına saygı göstermeyi nihayet öğrenmeli.
Muhafazakâr Müslümanların, başka insanlarla barış ve huzur içinde yaşamak için, bir şeyi kabul etmesi lazım:
Sizin "haram" saydıklarınız, başkaları için tamamen normal bir yaşam biçimi.
Siz haramdan kaçınırsınız, ama kamusal (ortak) hayatı buna göre düzenlemeye kalkamazsınız.
Oct 16, 2020 • 4 tweets • 1 min read
Bu acı gerçeğe bir acı gerçek de ben ekleyeyim:
Geleneksel Sünni İslam kültüründe bugünkü manada "vicdan" kavramı yoktur.
Çünkü Eş'ari ilahiyatının hakimiyetiyle, "iyi" ve kötü" kavramları, insanın iç sezgileriyle değil, sadece Şeriat'la ve dolayısıyla fıkıhla belirlenmiştir.
Bu da, ne yazık ki, "fetvasını bulduktan" sonra, gayrı-ahlaki ve gayrı-vicdani eylemleri gönül rahatlığı ile yapabilen bir Müslüman karakteri ortaya çıkarmıştır.
Bir başka deyişle, bugün yaşadığımız medeniyet krizinin kökleri derindedir ve esaslı bir sorgulama gerektirmektedir.
Apr 29, 2020 • 8 tweets • 2 min read
Muhafazakarların anlaması gereken bir husus var: Eşcinsellik, Batı’nın, seküler dünyanın teşvikiyle “yayılan” bir “tercih değil.” Bazı insanlar için doğuştan gelen (yani “fıtrî”) bir eğilim. Onun için her toplumda var.
Batı teşvikiye “yayılan” şey, bunun hoşgörülmesi fikri.
“Bize ne, bizim dini metinlerimize göre haramdır, mel’undur” diyebilirsiniz tabi ki. Çünkü “tasvip etmeme özgürlüğünüz” elbette var.
Ama iki hususu görmeniz lazım:
Eşcinseller de sizin gibi eşit vatandaş. Bir arada yaşamanın asgari kurallarını kabul etmeniz lazım.
