6 ile özerklik verilsin mi?

"Hayır" diyorsan Kılıçdaroğlu'na fırsat verme. Hapiste ve firarda olan PKK'lı teröristler devlete yerleştirilsin mi?

"Hayır" diyorsan Kılıçdaroğlu'na fırsat verme.

Aile Bakanlığı davaya müdahil. Devletin savcıları kovuşturmayı yönetiyor. Polisler, hekimler, avukatlar meselenin bütün ayrıntılarıyla olayın üzerinde.
Elmalı olayında olduğu gibi yine bir kısım fasık medya ve istismarcı alçak siyasetçiler Twitter mahkemesi kurdular. Elmalı olayında bir anneye, anneyle evlenmiş masum bir eşe iftira edildi. İki çocuğun hayatı boyunca taşıyacakları ağır bir yük sırtlarına koyuldu. Şimdi yine bir tezgahla yine infial peşinde koşan bir sapık sürüsü bütün algıyı işgal ediyor.

90’lar mafya, fakirlik, terör, faili meçhuller ve sömürge ile yıkılmış bir enkazın olduğu karanlık bir dönemdi. Menenjit gibi onlarca salgın hastalığın yıllarıydı. TV'lerde erotik şovlar, ezoterik şarlatanlıklar ve aptallığın yüceltildiği soru sotanlarınsa ölü bulunduğu yıllardı. 11 yıl da 10 hükümet kuruldu(1991-2002)
ANASOL-D, ANASOL-M ve Ecevit azınlık hükümeti zamanında 22 banka hortumlandı ve battı.
Sadece hortumlanan bankaların halka faturası 65 milyar dolardı.
90’larda hükümetler 10 yılda halkın 137 milyar dolarını batılı bankalara peşkeş çekti.

Muhalefet siyasetçilerinde hakim bir ahlak var. Gerçek mağdurlar yerine sürekli yalan söyleyenleri kürsüye çıkartıp yalan söyleyenler üzerinden siyaset üretiyorlar. Türkiye'de işi ters gitmiş, mağdur olmuş bir ihtiyaç sahibi insan mı hırlamıyorlar?
Neden böyle yapıyorlar? Sayın Akşener ve Sayın Kılıçdaroğlu bu şekilde yalancı şahitler üzerinden siyaset yaptıkları için bu meseleye "basın ekibi hatası" olarak bakmak yerine; strateji takip ederek bir plana matuf hareket ettiklerini kabul etmeli ve onları bu şekilde tahlil etmeliyiz.

Akaryakıt, doğalgaz ve elektriğe zam geldi.
3 Kasım 2021 tarihinde yapılan açıklamalarda zamların 2022 Ocak ayında olacağı haberlerde yazıyor.
Sürpriz olmuş gibi yaparsak buna numara yapmak denir. Sosyal medya numara yapar, yapsın!

Bu zamlarla ilgili bir kaç çeşit pozisyon var. 1- Troller:
“Cumhurbaşkanı mesajı RT etme, başka bir şey yazma, PKK haberi yapma, sadece zam konuş, zam konuşmak yetmez küfret, beddua et” diye işini yapan üç beş dolara kiralanmış itler.
Taş atınca kaçıyorlar. Önemsizler.

Yalan söylüyorlar.
Hayatları yalan. Dolandırıcı serseri bunlar.
"Kızlı erkekli gezemiyoruz" diye numaradan kendini yere atıp salya sümük ağlıyorlar. üç beş kuruş alınca koşarak kaçıp öbür sokakta "rakı içemiyoruz" diye ağlayorlar.
Kolpacı sokak serserileri. Çanakkale'de cinsel istismar ve tehdit suçlarından 2009 tarihli sicili olan biri. Sürekli izin alan, sürekli rapor veren, okula gelince de hadi geziye çıkalım diyen şamatacı.
Çocukları topluyor, liste dışından isimler alıyor Belgrad ormanına gidiyorlar.

Sadece Dolar kuru üzerinden ekonomimin battığına hükmetmek rüzgara göre ezber tekrar etmek olmuyor mu?
Evet dolarla alınan petrol ya da diğer ithal hamdedelerin fiyatı artıyor ve artacak.
Ama bu bir dalgalanma.
-Anlatıldığı kadar kötü olsaydı BİST çökerdi ama yükseldi. -Anlatıldığı kadar kötü olsaydı ihracat rakamları böyle gelmezdi.

-Anlatıldığı kadar kötü olsaydı
44 Avrupa ülkesi arasında en çok ve en lüks otomobil satılan ülke Türkiye olmazdı.

-Anlatıldığı kadar kötü olsaydı kamu maliyesi en ufak bir aksama olmadan sürmezdi.

Bazı medya patronları 28 Şubat sürecinden kalan alışkanlıkla siyasilere karakter suikastı yapmaya devam ediyor. Son olay Bismil’den.
Olayın mağduru AK Parti Bismil İlçe Başkanı Veysel Yağmur. Azmettirici TV100 ve Habertürk’ün patronları. Baş tetikçi ise malum Fatih Altaylı. Diyarbakır’da AK Parti Bismil İlçe Başkanı Veysel Yağmur’un “HDP İlçe binası açılışına katıldığı”na dair haberler yalan çıktığı belgelenmişti.
Asparagas haberlerde yer alan etkinliğin, bir eczane açılışı olduğu, açılışa ilin ileri gelenlerinin katıldığı netleşmişti.

Her meselde “Türkiye’yi nasıl yakarız” diye dolanan kundakçılara dikkat etmeliyiz.
“Cemevine saldırı oldu” diye kendini yere atıp numara yapan bu yalancılar yüzünden her ayrıntıyı yazmak zorundayız. Bunlar kundakçı, bunlar kardeşliği hedef alan bölücüler.
Meselenin aslı şöyle: Cemevinin camlarını kırıp içeri giren iki genç alevi. Bildikleri adrese gelmişler.
Cemevi dedesi iki genci de ailelerini de tanıyor. O sebeple karakola şikayetçi olmuyor.
Camı kırıp içeri girenler Cemevine yakınında oturuyorlar.

Hayfa vuruldu:
Bu önemli.
Demir Kubbe büyüsü bozuldu.
Sahte huzur pompalayarak suni nüfus transferiyle yapılan demografi şeytanlığı çöküyor.
Sırf Demir Kubbe büyüsü için ABD’den yılda 700 milyon dolar çalıyordu İsrail.
Büyü Bozuldu. Biden, BM Güvenlik Konseyinden İsrail’in Hava saldırılarını durdurması yönünde açıklamasını 2 defa engelleyen kişi.
Biden, Demir Kubbe diye propagandası yapılan Tamir Bataryalarını yılda 700 milyon dolarla çalıştıran kişi.
Merhamet dilenip canavarların dişini bilemeyin.

A) Filistin Füze görüntüleri “elleri armut toplamıyor” mesajı veriyor.?
B) Bu görüntüler az sonra İsrail’in başlatacağı katliam için meşruiyet zemini için kullanılacak.
C) İsrail zaten saldıracaktı.

(Stratejik, bütünleşik ve keskin bir iletişim gerekiyor. En önemlisi bütünleşik) Bu bütünleştikten kasıt bütün İslam Ülkelerini kapsayan bir çerçevede bütünleşik.
Şu anda masa savaşı gökyüzündeki füzelerden daha ateşli.
Haberi, videoyu kimin dolaşıma soktuğuna bakmadan paylaşmamak lazım.
Gün dürtülsel, duygusal değil akılla hareket etme günüdür.

Eskiden İslam ülkelerinin sessizliğinden şikayet edilirdi. “İsrail işgalini görmemezlikten gelmenin ilk etkisi işbirliki olmak sonra ikinci etki aynı Filistin gibi işgale uğramak olacaktır” diye anlatılırdı. Haklılarmış. Dünün sessiz Müslümanları bugünün Yahudi askeri oldular. Yarın işgal edilen biz olacağız. Antik Mısır, Helen ve Roma himayesinden dünyanın başına bela olan Yahudiler bugün Ingiltere ve ABD himayesinden bela oluyorlar. Yahudilerin hiç sapmadıkları yolu hep böyleydi. Kendilerini himaye decek bir güç bulup Golem yapıyorlar.

Siyasetçilerin propaganda için konuşturdukları insanlar olur. Basın ekipleri organize eder; sanki o anda kaşılaşmış numarası da yapılır doğrudan kürsüye de davet edilir. Bir yalancı bulunur ve konuşturulur. Bu eskinin leş numaralarındanadır. "Açız, battık, çocuğuma ilaç alamıyorum, intihar edeceğim" gibi şeyler söylenir. O kadar büyük mesele değil; konuşturan siyasetçi de taraftarı da karşıtları da inanmaz zaten. Medyada haber olur, sosyal medya göz yaşları emojileriyle mesajlar yazılır konu kapanır.

Özgür Özel yine bilmediği konularda kulağına üflenenden aklında kaldığı kadarıyla bir şeyler demeye çalışıyor. Fahrettin Altun’a sataşma görevi emredilmiş belliki. Ana Muhalefetimizin devletten bu kadar uzak ve devlete yabancı olması ülkemiz için bir trajedi. @eczozgurozel Kandil’in ezberlettiği “Saray Rejimi” kalıbıyla lafa başlayıp anlamını bilmediği “Hariciye, Gelenek, Teamül” gibi kelimelerle saçmalamış. Konuyu da bilmiyor, mevzuatı da. Devletin usullerini de bilmiyor o caka sattığı teamülleri de. Güya Dışişlerinin göreviymiş. Boş laf.

Böyle oltalardan çok var. Bu mesela gizli profilleri göstereceğini iddia ediyor. Niye söylüyorlar bu yalanı? İnanıp yükleyen iyi insanları dolandırmak, hesaplarını çalmak için.
Burada asıl yanılgı ne biliyor musunuz? Bu tuzağa düşenler iyi insan değil. Bütün sahtekarlar tamahkarları dolandırır. Tamah etmeyen dolandırılamaz. Hak etmediği kazancın peşinde koşanlar dolandırılır. Dünyanın bütün dolandırılma mağdurları aslında dolandırıcıdan daha büyük sahtekardır ama fırsatı yoktur.

“OSMAN ÖCALAN TRT Kürdi’ye ÇIKTI”

İte kaka ezberletilmiş çarpıtmalar vardır. Konu ne olursa olsun hep aynı sözü söylerler:
Mesela “Saman ithal ediyoruz”
Aynı şeyleri tekrar etmeleri delilikten değil, başka sözleri, gerçek dertleri olmayışından.Hepi topu 4 ezberle sataşıyorlar. Şimdi yıllardır devam eden ve PKK her gündem olduğunda “Siz Osman Öcalan’ı TRT Kürdi’ye çıkardınız” diyerek papağan gibi dört ezberden birini tekrar edenler ne demek istiyorlar ve aslında neyi örtmek istiyorlar tane tane bakalım mı?

Kıymetli hocamız @M_Boynukalin sizi muhabbet ve hürmetle selamlıyorum. Allah razı olsun.
Evvela her Vatandaş gibi sizin de Anayasayı, eleştirme, ekleme ve değiştirme hakkınız vardır. Aksi halde Anayasa bir toplumsal sözleşme değil cunta metni ya da bir zümrenin dayatması oluyor. Ayrıca, Anayasa meselesi sizin vatandaşlık hakınıza ek olarak akademik alanınız sayılabilir. Çünkü siz fıkıh çalışıyorsunuz. Dolayısıyla bu konuda çalışmak ve “gazetecilerden” daha fazla konuşmak bir hak olmanın ötesinde ilmi çerçeve de göreviniz de. Allah razı olsun.

Bu durum her iki senede bir böyledir. Bu trajik bir kısır döngü. Üretici ekmez, ihracat fazla gibi sebepler birleşir fiyat 10 lira olur. Fiyat artınca üretici fazla eker mallar depolarda 80 kuruş fiyatla bekler.
Bütünleşik Ulusal Tarım Organizasyonu gerekir.

https://twitter.com/slmhktn/status/1360156723105914881

Neden Bütünleşik Yatım Organizasyonu?
Çiftçi, bir FETÖ militanının Rusya'nın Ankara Büyükelçisini öldürmesinin bedelini hesaplayamaz.
Ukrayna savaşı, İngilltere’nln AB’den ayrılması, İklim ve çevre anlaşmalarının dış maliyet yüklerini formül değişkeni olarak alamaz.

Bir afet olduğunda yani krizli anlarda konudan/bölgeden gazetecileri uzaklaştırma hatasını her devlet yapıyor. Bürokrasinin böyle alışkanlıkları var. Bu refleksin sebebi yalanın yayılmasını önleme telaşı. Haksız sayılmazlar. Medya haber satsın diye abartır, çarpıtır, zorlama ilişkiler kurar, Reyting için avama yardakçılık (popülizm) yapar. Medya tamahkara alkış tutar. Buna “işi bilmek” denir. Yani devletler haksız sayılmaz.

Nvidia devrim yaptı 30.. seri kartlarda performansı çok ileriye taşıdı ve buna rağmen fiyatları düşürdü. Türkiye’den kartları alıp inceleme yapan teknoloji editörleri CSGO / GTA oynayan kafe ergeni seviyesini aşamadılar.
FPS... FPS... FPS...
başka bildikleri yok. Biliyorum pazarın aslan payı oyun oynayanlar. Elbette oyun bilgisi verilmeli ama sadece oyun olmazki. Bari oyunları tanısalar:(
FPS’e takılmışlar. Oyunlarda onlarca yeni teknoloji var ama tek kelime analiz yok. Mimariden ve teknolojiden söz eden yok. Gelecek analizi zaten sıfır

Twitter mahkemelerine karşıyım.
Etiketlerle hedef gösterilen insanları burada linç etmek adalet arayışı falan değil; Roma dönemi arenaları gibi vahşi bir gösteri sadece. Çoğunluk histerik bir krizle "öldür öldür" diye bağırıyor. Böyle adalet olmaz vahşi sektör olur. "Sosyal medyadan tepki gelince yeniden gözaltına alındı/ifadeye çağırıldı" haberleri halkı arenaya toplayan çığırkanlıktan işte.
Medya, "Koşun koşun az sonra aslanlar (fenomenler) yeni hedefi parçalayacaklar sizde etikete destek olun, boşalın, rahatlayın" diye bağırıyorlar.