Mesut Kaya 🇵🇸 Profile picture
İMÜ İslami İlimler Prof. Dr.
Jan 20, 2021 5 tweets 1 min read
Şu listede yazdığım kitapları bir kaçı hariç okudum. Bu kitapalrın anlatıldığı şehirleri ayrı bir sevdim. Beş Şehir'de özellikle Bursa çok güzel anlatılır. Zamanı Aşan Şehirler'de Bakü, Şeki gibi Azerbaycan şehirleri çok tatlı ve akıcı bir üslupla betimlenir. Hicaz'dan Endülüs'e adı gibi Mekke, Medine hattından Endülüs'e uzanan İslam medeniyetinin izini sürer. Kırmızı Köprünün Ötesi, genç bir hanımefendinin Azerbaycan'da yaşadığı yılları anlatır. Mitat Enç, Antep'i öyle bir tasvir eder ki Anteb'i seversiniz. Ben de Antep'i görüp o güzelliğe şahit oldum.
Jan 19, 2021 5 tweets 1 min read
Zevkle okuduğumuz kitaplar arasında şehir kitapları da vardır. Bu kitaplar seyahatler ve hatıraları da saklar içinde. Bu sebeple bir liste oluşturalım birlikte:
1. A. Hamdi Tanpınar: Beş Şehir
2. Yavuz Bülent Bakiler: Üsküp'ten Kosova'ya
3. E. Nazif Gürdoğan: Zamanı Aşan Şehirler 4. E. Nazif Gürdoğan: Hicaz'dan Endülüs'e
5. Mustafa Armağan: İnsan Yüzlü Şehirler
6. Mitat Enç: Uzun Çarşının Uluları
7. Fatih Okumuş: Kahire Kitabı
8. Taha Kılınç: Şam Kitabı
9. Akif Emre: Çizgisiz Defter
10. Büşra Nur Güler: Kırmızı Köprünün Ötesi
Jan 19, 2021 4 tweets 4 min read
Bizim camiada sayıları artan hatırat yazımında İsmail Kara hocanın ısrarlı teşviklerinin etkisi vardır. Kendi yazdığı hatırat ve biyografilerde de son derece başarılı olan hocanın şu tespiti de manidar: "Kötü yazılmış/basılmış hatırat olabilir ama kötü hatırat olmaz." ImageImageImageImage Kutuz Hocanın Hatıraları kitabının sonuna eklenen hatırat listesi hakikaten dolu dolu ve bir dönemin nasıl kayıt altına alındığının göstergesi. Listeye bir göz atın derim, kimler neler neler yazmış. (Listeyi bana ulaştıran @AhAbd63 'a teşekkür ederim. ImageImageImageImage
Jan 15, 2021 22 tweets 4 min read
Cumhuriyet dönemi, âlim, düşünür ve entelektüellerin hatıraları, yakın tarihe tanıklıkları ve kültür hafızaları olan hatıratlara dair de bir liste bırakıyorum buraya:
1. Üstad Ali Ulvi Kurucu: Hatıralar
2. Mahir İz: Yılların İzi
3. Ahmet Muhtar Büyükçınar: Hayatım İbret Aynası 4. Hayreddin Karaman: Bir Varmış Bir Yokmuş
5. Tayyar Altıkulaç: Zorlukları Aşarken
6. Fuad Sezgin: Bilim Tarihi Sohbetleri
7. M. Yüksel Özemre: Üsküdar'da Bir Aktar Dükkanı
8. Nureddin Boyacılar (Hadis âlimi): Bir Ömür Böyle Geçti
9. Teoman Duralı: Öyle Geçer ki Zaman
Jan 2, 2021 5 tweets 1 min read
Ne garip bir ilim anlayışımız var? Yıllarca kendi âlimlerimizin yazdıklarına, ürettiklerine dudak büküp ilmi, irfanı, hakikati dışarıda aramışız. Deyim yerindeyse kendimizi, bu toprakların alimlerini adam yerine koymamışız. Özellikle akademik çalışmalarda. Bir iki örnek vereyim: 1.İlk İmam-Hatip neslinden Necati Yeniel hoca, 10 yıl emek verip Sünen-i Ebî Dâvûd'u tercüme ve klasik şerhlerden süzüp çıkardığı görüşlerle şerh etmiş. Ama eserden yeteri kadar ne istifade ne de akademik bir çalışmaya konu edilmiş, eser adeta ademe mahkum edilmiş. Öyle değil mi?
Dec 7, 2020 12 tweets 2 min read
Mustafa Öztürk'ün iddialarındaki tutarsızlık ve çelişkileri lisansüstü derslerimde öğrencilerime izah ettim. Burada da özet olarak bunlara yer vermek istiyorum: 1. Öncelikle Öztürk, vahye Hz. Peygamber'in insani duygu ve düşüncelerinin karıştığını, vahyin onun muhayyilesinde, şartlara göre şekillendiğini iddia etmektedir. Pekiyi bu durumda Hz. Peygamber'e yönelik sert ifadeler nasıl yorumlanacaktır? Msl. "O bize bazı sözler isnat etmiş olsaydı, onu güçlü bir şekilde tutar ve onun şah damarını koparırdık." Şimdi Hz. Peygamber kendi kendine mi hitap