1/ Gündem hızı:
Limite ulaştı. "News cycle" denen şey zaten ölüyordu, Trump fişi çekti. 72 yaşındaki birinin, gerçek anlamda ilk "Twitter Başkanı" olması ilginç.
Bazı verilere göre çok iyi (büyüme, işsizlik, borsa), bazı verilere göreyse sorunlar büyüyor (bütçe açığı, gelir uçurumu, sağlık ve eğitim harcamaları)
İnsanlar ilk gruptaki verilere hep daha çok dikkat ederler ve iktidarları gereğinden fazla sorumlu tutarlar+
Trump, Clinton gibi puan topluyor. Borsanın patlamasını düşünelim:
Fazla değerli. Benim banka (Merrill) 12 ay içinde ciddi bir "düzelme" bekliyor. Fakat sokaktaki adam açısından, Dow Jones'un yükselmesi tam olarak ne demek?
ABD'nin en büyük şirketlerine olan güvenin artması demek. Genelde muhafazakar iktidar dönemlerinde olur. Çünkü
Fakat büyük şirketlerin böyle değerlenmeleri, ekonominin iyiye gittiğini kanıtlamaz. Onlar için kısa-orta vadede iyi olan, ülke için uzun vadede kötü olabilir. Bence de durum bu+
Bunların hala gidip sağa oy vermeleri "temporarily embarrassed millionaires" tespiti + kimlik siyasetinin gücüyle açıklanabilir.
Bu ise iki başlı canavar: Hem çevreye zarar, hem de yeni bir finansal krize açık kapı bırakıyorlar. ABD'nin büyüklüğü yüzünden, bu iki iç sorun da, aslında global sorunlar.
İşin kötüsü, bu konulardaki kötü kararların siyasi faturası kimseye direkt çıkarılamıyor.
Muhafazakar kanadın en büyük zaferi bu oldu. Başkanlık filan geçicidir ama anayasa hakimleri ömür boyu atanır. Şu an denge tamamen sağ lehine. Trump iki tane hakim atama şansı elde etti ve kendisi ideolojik olmasa da, partinin ideolojik kanadı o şovu yönetiyor.
Ama başka konular hala ortada. Kürtaj gibi. Eyaletlere "siz ne yaparsanız yapın, biz sizi overrule etmeyiz" derler.Kültür savaşlarına devam.
Tüm alt meclis üyeleri ve üst meclisteki senatörlerin üçte biri seçime giriyor bu sene. Bu mühim.
Alt mecliste Demokratların kontrolü ele geçirme şansı %75 (538'in modeline göre). Senato ortada. Kazanırlarsa Obamanın intikamını alıp Trump'a adım attırmazlar
2020'de. Rakibe bağlı her şey. Ama ekonominin millete daha açık olan göstergeleri bu kadar iyi durumdayken, Trump'ın reytinginin %40'ı geçememesi acayip.
Trump, kendi parti tabanında aşırı popüler (%90) ama bu taban seçmenin üçte biri bile değil.
Geçen hafta iki ilginç olay yaşandı. Birinin kitabı çıktı, Beyaz Saray içindeki kaosu ve Trump kadrosunun irrasyonelliğini anlatan. Bir yerinde "adam saçmasapan kararlar almasın diye masasında imza bekleyen kağıtları çalıyor görevliler" diyordu.
NY Times, aynı iddiayı yapan anonim bir op-ed yayınladı.Anonim op-ed nadir bir olay. Beyaz Saray'da çalışan biriymiş. İçerde Trump'a karşı bir direniş olduğunu, çünkü adamın "amoral" olduğunu (immoral değil) söylüyor. Bu konuda iki orijinal tespit yapacağım dönünce
Bu drama sırasında herkes birbirine küfür ederken, neredeyse kimse NYT'ı bunları uydurmakla, gerçekte böyle biri olmamasıyla suçlamadı. Trump bile. En azından en başta. Beyaz Saray basın sözcüsü bile o gizli tanığı suçladı.+
Buna rağmen, NYT'ı anonim op-ed basmakla suçlayan çok ama kaynağın hayali olduğunu düşünen az. Trump'ın, kendi tabanını 2 sene boyunca sürekli NYT'a karşı bilemesine rağmen.
Bu da sansasyon oldu. Nike boykotu var, TR ile paralellik kurabilirsiniz. Fakat şunu gözardı etmeyin: ABD'de şirketler, genel olarak ya apolitik davranmalı ya da sola yakın olmalı.
Bunun sebebi demografi ve şehirleşme:
2 şekilde bakılabilir. İlki, "toleranssıza tolerans gösterilmeli mi?"
Sevmediğin insanları "fikirlerinle dövmek" bir noktaya kadar iyi de, artık kaç tane "Dünya düzdür"cü dinleyeceksiniz, açık fikir uğruna?
Ama yobaz İslamcı, white supremacist, İmparatorunun Tanrı olduğuna inanan çük kafalı Japon askeri... bunların hepsi kanser
ABD'nin farkı, "kemoterapiyi" devlet gücüyle yapmıyor (slippery slope olmasın diye)
İkinci bakış da kimlik siyaseti üstünden: "Bannon gibiler, solcu gruplarla aynı şeyi yapıyor ama onlara bir şey demiyorsunuz"
Bu yanlış. Çoğunluk üzerinden kimlik siyaseti çok daha tehlikeli. Ve bu nüfusla sınırlı değil, şu parametreleri de düşünün:
-Sermaye
-Disenfrancisement
-İlişki ağı
-Ulusal mitlere yakınlık
-Tarihsel ayrıcalık
Avantajlı bir grubun kimlik siyasetine fazla kaptırması doğrudan faşizme yolaçar çünkü devleti ele geçirirler. Halbuki modern devletin görevi azınlığı, çoğunluğun tahakkümünden korumak.+
"Zenciler niye 4 kat fazla uyuşturu hükmü giyiyor, kullanım oranları aynı olmasına rağmen" sorusunu sorabilmek için bir miktar kimlik siyaseti lazım.
Bireysel ayrımcılık doğamızda var ve normal (heuristics). Ama kurumsal ayrımcılığı azaltmak için ve bir takım fasit dairelerden çıkabilmek için (generational wealth gap) bu analizleri doğru yapmak lazım. Son.