Tr'de otoriter/pananoid baskı ile manik taşkınlık, hemen kahrolup hemen coşmak, özgürlüksüzlük ile meydanı boş bulunca sınır, kural tanımamak, yargılayıcılık ile dürtüsellik (kendini gerektiğinde de tutamama), geveze bir konuşkanlık ile otosansür yanyana gelmiş, kol kola girmiş.
*otoriter/paranoid baskı
Pardon.
Pardon.
Sessiz, sakin diye 2 saat yol giderek vardığım ormandaki yolda yürürken, camları açık, radyosunun volumü sonuna kadar açılmış araçlar yanımdan geçerdi. İçleri çoğu kez dolu olurdu. Bu müzikli dayatma, vicdan ve üst ben karşısında zafer kazanmış egonun taşkınlığını yansıtıyordu.
Müziğini bu örnekteki gibi kamusal alandaki bana ve başka herkese dinletmek dayatması sık rastlanmasına rağmen şikayet konusu olmanın ötesine geçilip de analiz edilmedi. Sıradanı analiz etme alışkanlığımız yok. Gündelik hayatı fena halde ıskalıyoruz. Gözümüz büyük şeylerde.
Vicdanı üstbenin bilinçli kesiti anlamında kullandım. Psikanalitik literatürdeki kullanımda, üstbenin küçük yani buzdağının görünür kısmı bilinçli, büyük kısmı ise bilinçdışıdır. Farkında olmadığımız suçluluk duygumuz olabilir mesela. Vicdanla, bilinçdışı üstben de çatışabilir.
Bana öyle geliyor ki, Tr'nin modernleşmiş sosyal kesimlerinden sayısız insanın durumunda, üstbenin bilinçli ve bilinçdışı kesitleri arasındaki çatışma, önemsiz sayılamayacak kadar güçlü olabiliyor. Bilinçdışı kesit daha geleneksel olanı, vicdan daha modern olanı yansıtıyor.
Özellikle aile ve toplumsal cinsiyet ile ilgili konularda, üstbenin bilinçdışı ve bilinçli (vicdan) kesitleri arasındaki çatışmalar ve onları yansıtan farkında olunmamış suçluluk duygusu, yoğun ve yaygın oluyor diye düşünüyorum.
Zaten, yargılayıcı ve müşkülpesent insanlarda, yoğun ama bilinçsiz bir suçluluk duygusu hissinin bulunduğunu tahmin edebiliriz.
Entelektüel ve eğitimli bir tanıdığımla bir arkadaşım periodik olarak dayak yerdi. Arkadaşım 2 kez bıçaklandı. İkisi de dövüşmeyi bilmezdi. Arkadaşım hem verici hem fiziksel anlamda değil ama saldırgandı.Bence cezalandırılmak istiyordu. Çözememiştim bilinçdışı suçluluğu neredendi
Gençlerin özerkleşmesinin ebeveynlerince dışlanma olarak algılanmasını ve ailenin kolektivistik kültürünün çocukluk yıllarında içselleştirilmiş bulunmasını vicdanla yani bu bağlamda özerkleşmeyle bilinçdışı üstben yani karşılıklı bağımlılık arasındaki çatışma bağlamında düşünelim
