Yasaklama lobisi devreye girdi, amaçları ülkeyi kapatmak esnafı zor duruma düşürmek ve hükümete karşı eylemlerin ateşini yakmak.
Lobinin vitrininde İBB’nşn başındaki şahıs ve Tabipler Odası var.
İBB’nin başındaki şahıs siyasi figür olarak önde,
Tabipler Odası ise işin sözde bilim tarafı.
Arka planda ise BİDEN’in seçimi alması ise biti kanlanan güruh var.
Sağlık bakanlığının veri açıklama Sistemi ne yazık ki bu lobinin işine gelmektedir.
Sayın Bakanın çıkıp günlük tüm vakaların %40’ı İstanbul’da demesi İstanbul’un sanki %40’ın covidli algısına yol açmakta halbuki gerçek bu değildir
Halbuki açıklamalar daha dikkatli yapılmalıdır
İBB’nin başındaki şahsın sağlık bakanını etiketleyip eleştirdiği ardından teşekkür edip övdüğü twitler atması meşruiyet hamlesidir.
Kamuoyu ile hasta olanların ölüm oranı paylaşılmaktadır, oysaki semptom göstermeyenler de dahil edildiğinde ölüm oranı son derece düşüktür.
PCR testlerinin güvenirliği tartışılmaktadır.
Temaslı adı altında insanların ev hapsine alınması toplumsal psikolojiyi olumsuz etkilemektedir.
Bu konuda da süreci yönetirken daha dikkatli olmalıyız
Hizmet sektörü ekonominin can damarıdır.
Yemek yeme mekanları,kahve çay içilen mekanlar kapandığında, seyahatler bitip oteller boşaldığında dev bir işsiz kitlesi ortaya çıkacaktır.
İstedikleri kapatma ekonomik hayatın tamamen durdurulması peşinde olanların dertleri sağlık değil,dertleri memnuniyetsizliği tırmandırmak.
Sonra da GEZİ 2 peşindeler.
Dikkat.
İlk dönem Çin’de ayakta düşüp ölen insanlar toplumu korkutmuş ve kaptma başarılı olmuştu.
Artık virüs bulaşan insanların %99,9 unun hayatta kaldığı gözlemlendi.
İstedikleri ikinci kapatmanın sokak olaylarına sebep olmasının peşindedikilere dikkat.
Her ne kadar Medyada yeterince yer almasa da Avrupa’da ikinci kapatmaya karşı büyük sokak olayları meydana gelmiştir.
Türkiyemizde halkı polis ile karşı karşıya getirmek isteyenlerin beklentilerini sağlık tedbirlerimize devam edip,hayatı devam ettirerek boşa çıkarmalıyız
Dünya genelinde DSÖ ve küreselcilerin estirmek istediği korku ülkemizde maalesef bazı Bilim Kurulu üyeleri ve Tabipler birliğince üretilmektedir.
Bilim adamı kimliği ile devlet yönetiminin ve siyasetin üzerinde vesayet odağı oluşturmasına izin verilmemelidir.
İBB’nin başındaki şahıs,Akşener, Davutoğlu, Babacan ve CHP/HDP/PKK yönetimi olası kapatmada oluşacak kriz ve çıkarılacak kaos sonrası çözüm olarak sunulmak üzere hazırlanmaktadırlar.
#PkkFetöDeaş
500 yıllık tarihimizin içerisindeki
Müslümanların geri kalmasının ve Devlet-İ Âlimizin çökmesinin referanslarını tarih kitaplarından okuyarak öğrenmeye çalıştık.
Kim İslamı tasfiye etmek istiyor,
kim Türkleri başardığı medeniyet değerleriyle birlikte tasfiye etmek istiyor,kitaplardan okuyarak öğrendik.
Ancak son 25 yıl 500 yıla, bugün ve yarına ilişkin herşeyi bizzatihi görerek, duyarak, yaşayarak öğrendik.
Yakın tarih aynı zamanda geleceğimizinde öğretmeni oldu .
Hedefleri nedir?
1-İslamı tasfiye etmek istiyorlar
2-Türkleri tasfiye etmek istiyorlar
Yakın siyasal tarihimizde. En fazla konuştuğumuz konuların başında ABD’nin kontrolündeki askeri darbeler geliyor.
Ancak ikili antlaşmalar üzerinden ABD’nin etki alanına sokulmuş TARIM ve EĞİTİM’deki darbeleri ve kontrolü hiç konuşmuyoruz.
Konuşmak zorundayız.
En stratejik meselemiz eğitimdir.
Doğrudan bugün ve yarınımızı belirleyecek esastır.
Eğtim Beka meselemizdir.
27.12.1949 tarihinde Türkiye ile ABD arasında imzalanan Eğitim Komisyonu kurulmasına ilişkin antlaşması,
12.11.1950 tarihinde ABD ile imzalanan Tarım Ürünleri antlaşmaları
askeri darbeler gibi üzerinde konuşulması gerekmektedir.