1)ABD kongresini basan "Sefiller" arasından en dikkat çekici olanı tabiki kürklü boynuzlu şapkası ile aşağıdaki şahıstı. "Recep İvedikleş"tirilmeye çok müsait duruşu ile tarihi karelere imza atan bu karakterin boynuzlu şapkası aslında bir "cambaza bak" oyunuydu.
2)Esas mesaj bu adamın vücudundaki dövmelerde gizli.
Bu dövmelerde dünyada neo-nazi grupları tarafından devşirilen Kuzey Avrupa mitlerine dair semboller resmediliyor.
Bir tanesi Kuzey Avrupa mitolojisinde hayat ağacı olarak bilinen Yggdrasil
3)"Valknut" olarak bilinen üç üçgenin içiçe geçmesinden oluşan sembol ise yine Kuzey Avrupa mitolojisinden ve savaşta ölümü temsil ediyor.
4)Sol omzunda ancak dikkat edenlerin gördüğü bir Sonnenrad (Güneş Çarkı) var.
Nazilerin de kendilerine adapte ettiği, Swastika'nın Kuzey Avrupa versiyonu.
5)Ve karnındaki dövme ise Kuzey Avrupa savaş tanrılarından Thor'un çekici Mjölnir.
6)Kongreyi basan kitle ABD'nin sefilleri idi; geri dönülmez kırılmanın sembolü oldular. Lakin bu kalabalığı kapıları açarak içeri davet eden ve bu adamı ABD kongresinin kürsüsüne çıkararak ayaklanmanın sembolü yapan gücü bulmak istiyorsanız bu sembollere dikkat edin.
7)Bu adam ABD'nin "Recep İvedik"'i değil; ABD'yi parçalamaya soyunan gücün anlayan rakiplerine verdiği sembolik mesaj.
4 sene Başkanlığı götürüp götüremeyeceği bile belli olmayan bir adam üzerinden "Biden dönemi" tartışmaları yapanların göremediği bu sembolleri siz not edin.
SON.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1)ABD toplumunu içten kemiren en önemli konulardan biri özellikle ABD'nin sefillerine musallat olan ağrı kesici "opioid" krizidir.
Bu kriz; şirketlerin kucağındaki doktorların aşırı reçete yazması ile körüklenmiştir.
Şirketlerin doktorları nasıl rüşvete boğduğu açık istihbarat.
2)Şirketler doktorların aşırı reçete yazmasını aynı zamanda sağladıkları bedava yazılımlarla garantiye aldılar. washingtonpost.com/nation/2020/01…
3)Ve Johns Hopkins'in 20.000 doktorun yazdığı 350.000 reçete üzerinde yaptığı araştırmaya göre ameliyatlar sonrasında doktorlar hastalara aşırı ağrı kesici yazdılar.
Ve bu ilaçlar yüzünden yaşanan ölümler 2015'te 33.091 iken , 2016'da 42.249'a sıçradı. statnews.com/2019/06/21/sur…
1)Küresellerin toplumları hedefleri doğrultusunda gütmelerinin arkasındaki en önemli araç korku ve panik.
Kitlelerde yaratacakları korku ve panik devlet bürokrasilerini de daha rahat yöneltmelerini ve bunlar aracılığı ile istedikleri düzenlemeleri dayatmalarını sağlıyor.
2)Başından beri COVID19'un bir gerçek olduğunu fakat bu pandemi ile sağlıklı veriler üzerinden Akl'ı Selim'le mücadele edilmediği için yaratılan COVID19 paniğinin toplumları COVID19'dan daha kötü etkilediğini, Milletlere orantısız şekilde büyük bedeller ödetildiğini söylüyoruz.
3)Aslında varolan bir GERÇEK üzerinden panik ve korku yolu ile kendilerine uygun bir GERÇEKLİK yaratma konusunda küresellerin oyununu başka alanlarda da görüyoruz.
Buna bir örnek de iklim değişikliği konusu.
1)COVID19 paniğinin en önemli dinamiklerinden biri, milletleri laboratuar faresine dönüştürmeye kararlı küresel odakların çıkarları doğrultusunda politize ettiği bilim ve bu uğurda adamları aracılığı ile kamuoyuna yaptığı propaganda.
2)Bu yolda; Stalin'in tarihi yeniden yazmak adına fotoğraflardan rakiplerini sildirmesi gibi, kontrolleri altındaki örgütlerin websitelerinden 100 yıllık bilimsel kavramları sildirebiliyorlar.
Aynen DSÖ'nün web sitesinde "sürü bağışıklığı" kavramını değiştirmesi gibi.
3)Aşağıdaki ekran görüntülerinden ilki DSÖ'nün websitesinden 9 Haziran 2020'de alındı. İkincisi ise 13 Kasım 2020'de.
İlkinde doğru bir şekilde sürü bağışıklığının ya aşılama ya da daha önceki enfeksiyonlar aracılığı ile doğal yoldan oluştuğu belirtiliyor.
1)COVID19 paniğinin yaratılmasında önemli eşiklerden biri Mart ayında ABD kongresinde verilen ifadelerdi.
11 Martta ABD Kongresi Denetim ve Reform Komitesine ifade veren Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (NIAID) Korona'nın mevsimsel gribe göre 10 kat daha
2)öldürücü olduğunu belirtti. Bu ifadeyi daha sonra Dr. Fauci'de Kongre'deki ifadesinde tekrarladı. Ve bu rakamlar üzerinde ABD'de başlatılan panik çalı ateşi gibi bütün dünyaya yayıldı.
Halbuki Korona ile gribi karşılaştırırken bilinçli bir hata yaptılar.
3)Kongre'de ifade verenler "gribin ölüm oranı %0.1 ; koronanın %1 derken" aslında elmalarla armutları karşılaştırma hatası yaptılar.
Grip için %0.1 oranı IFR (Infection Fatality Rate) yani toplam enfekte olanlar(asemptomatikler dahil) arasındaki ölüm oranını ifade ediyordu.
1)İnsanlar haklı olarak şu tespiti yapıyorlar:
"HES Kodu ile ekstradan hangi takibi yapabilirler ki; zaten cep telefonu ve TCKN üzerinden yapamadıkları."
Bu tespit , küresellerin COVID19 bahanesi ile bütün dünyaya tıpış tıpış dayattıkları HES kodunun esas amacını kaçırıyor.
2)HES kodunun amacı , ulusal bazda takip değil, küresel bazda entegre dijital kimliğin ilk adımını atmaktır.
Sizi bir küresel arı kovanının damgalı arısı yapmayı hedefleyen şeytani planın ilk adımı.
Açıklayalım.
Aşağıdaki form WHO'nun bütün ülkelere önerdiği temas takip formu.
4)Normal şartlarda kendi ülke vatandaşlarınızın kişisel bilgilerini, birbirleri ile temas bilgileri dahil kayıt edip uluslararası kurumlarla paylaşabilir misiniz?
Normal şartlarda DSÖ vatandaşlarınızın TC kimlik ve telefon nolarını istese verebilir mi @saglikbakanligi ?
1)1990'ların ortasındayız. Türkiye'de cep telefonları yeni giriş yapmış ve henüz yaygınlaşmamış.
İşte o dönemde Genelkurmay'daki bütün generallere Ericsson cep telefonu dağıtıldı.
O zamanlar kendilerini yenilmez ve dokunulmaz zanneden paşalarımız kendilerine yapılan bu jestten
2)hiç şüphelenmedi. Halbuki o dönemde Aselsan'da da bu günkü tabirle "yerli ve milli" Aselsan 1919 modeli üretiliyordu. Lakin ne hikmetse zatıallerine Ericsson verilmesi tercih edilmişti.
Bu sıralarda Gökçek Genelkurmay'ın hemen dibinde,altında özel servis alanları bulunan
3)bir kavşak inşa etti.O günlerde ABD büyükelçisi için sokak kapatan Gökçek.
Bu dönemde generallerimizi kendilerine dağıtılan bu cep telefonları konusunda uyaran çok oldu. Lakin bütün uyarılar sağır ve kibirli kulaklardan geri döndü.