1) Necmettin Erbakan 1996'da başbakan olunca Batı'nın G-8'ine karşı gelişmiş Müslüman ülkelerle D-8'i kurdu: Türkiye, Endonezya, Malezya, Bangladeş, Pakistan, İran, Mısır, Nijerya vardı. Ortak para, pazar, teknoloji, ticaret, silah yapacaklardı.Daha sonra sayı 60'a çıkarılacaktı.
2) Üçüncü aşamada ise bu birliğe diğer mazlum milletler, fakir ülkeler de alınacaktı. Din şartı aranmayacaktı. Tüm dünyaya adalet, huzur, refah getirmek ana amaçtı. Emperyalist güçlerin zulmüne son verilecekti. 15 Haziran 1997’de devlet başkanlarının da katılımıyla D-8’i kurdu.
3) Necmettin Erbakan basın toplantısında ortak parayı tanıtmıştı. "Bu para atom bombasından daha güçlü ve tehlikeli" dedi. Paranın arka tarafında Arapça ve İngilizce olarak "Alışveriş helal, faiz yasaktır" yazıyordu. Dolar,faiz,sömürü düzenini bu para çökertecekti. Paranın resmi.
4) D-8’in kurucularının hemen hemen hepsi, bir şekilde
iktidarını veya suikastla yaşamını yitirdi.
-Necmettin Erbakan, 28 Şubat 1997’de indirildi.
-Pakistan’da o ara arka arkaya başbakanlık yapan Navaz Şerif ve Benazir Butto çeşitli suçlar gösterilerek görevlerinden indirildi.
5) -İran Cumhurbaşkanı Rafsancani, 2 Ağustos 1997’de ilginç bir şekilde görevinden ayrıldı ve bir daha denese de seçtirilmedi.
-Bangladeş Başbakanı Hasina indirildi hapishaneye girdi.
-Endonezya’nın ekonomisi çökertildi. Devlet Başkanı Suharto, 1998'da istifa etmek zorunda kaldı.
6) -Nijerya adına D-8 projesini imzalayan Enerji Bakanı öldürüldü.
-Malezya’da da ekonomik kriz sonucu hükûmet düştü.
-Mısır’da projeye imza atan Bakan Ganzuri de baskıyla görevden alınarak cezalandırıldı.
Böylece Erbakan Hoca ve projesi küresel güç tarafından tasfiye edildi.
7) Erbakan Hoca'nın indirilme sürecinde "Laiklik elden gidiyor" sloganı kullanıldı. Hâlbuki elden giden sömürü güçlerinin kârları ve düzeniydi. Sol, Türkiye'de bu darbe için kullanıldı. Osmanlı'da din elden gidiyor, Türkiye'de laiklik elden gidiyor diye darbe yaptıran aynı güçtü.
8) 27 Şubat vefatının yıl dönümünde Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ı rahmetle anıyorum. 28 Şubat'a girerken 27 Şubat'ta vefat ederek küresel güç darbesinin yıldönümüne son mesajı verdi: Peşinizdeyim! Allah'ın hikmeti.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1) Türkiye'de Derin NATO’yu bilmeyenler yaşananlara anlam veremez. Anlamsızlıkla yaşar. NATO deyince aklınıza asker, savaş silahları geliyor. Yanılıyorsunuz. NATO’ya giren ülkelere bir şart koşuldu: NATO’nun ülkede gizli bir yapılanma kurmasına izin verilecekti.
2) Bu yapılanma iki bölümden oluşuyor: Yeraltı ve yerüstü. Yerüstü tamamen askerlerden oluşuyor. General, albay, teğmen, subay. Yeraltı yapısını hiç sormayın. Çok karmaşık ve gizli. Mesela FETÖ, Derin NATO'nun büyük parçalarından biridir. Peki Derin NATO'da kimler var?
3) NATO sadece askeri bir kurum değildir. Her ülkede;
Gazeteci-Doktor-Hakim
Bürokrat-Mühendis
Yazar-İş adamı
Akademisyen-Sporcu
Sanatçı-Siyasetçisi olan bir kurumdur. Bunlara Derin NATO denir. NATO hedef aldığı ülkede bunları harekete geçirir. NATO'ya giren her ülkede kuruldu.
1)ABD Türkiye'yi çembere alıyor.
Yunan adaları ve Trakya sınırına kadar üs kurdu. PYD'yi silahlandırıp bölgeye üs kurdu. ABD Türkiye'yi tehdit eden Doğu Akdeniz tasarısını senatoya sundu. Türkiye'ye baskıyı artırdı.Türkiye'de lider, otorite ve yönetim boşluğu oluşmasını bekliyor.
2) 2025'e kadar kadar parçalanacak 25 ülkeden biri de Türkiye idi. 2013'ten sonra oluşturulacak bir otorite boşluğu ile Türkiye işgale açık hale getirilip en az üçe bölünme planı uygulanacaktı. İlk hedef otorite boşluğu idi. FETÖ otorite boşluğu oluşturmakla görevlendirildi.
3) Ve bölme mesajını verdiler. New York Times Gazetesi 2016 yılında ABD Başkanı Wilson'un 100 yıl önce çizdiği Türkiye'yi üçe bölen haritayı tekrar yayınladı. Times Gazetesi ABD derin devletine bağlı. Uygulayacakları planların mesajı gazetede verilir. Resimdeki o harita.
1) HDPKK bölgeden İslam'ı silmeden amacına ulaşamaz. 2019'da HDP Diyarbakır Belediye Başkanı sahabe "İyaz bin Ganem" ismini taşıyan caddeye PKK'ya destek veren Dr. İlhan Diken ismini verdi. Halk tepki gösterdi, vali müdahale etti izin verilmedi. Paylaşalım.
2) HDP 2014'te Şırnak ve Mardin’de düzenlediği "Kadına Şiddete Hayır" eyleminde tesettür giydirdikleri kadınları zincirleyerek köle gibi gösterdi ve tesettür düşmanlığı yaptı. Bu eylem, bölgede ciddi tepki çekti. Özür bile dilemediler.
3) HDP'li İpekyolu Belediyesi "Kadınlar size Allah'ın emanetidir" hadisine yönelik olarak "Biz kimsenin emaneti değiliz, biz kadınız" anlamına gelen EM NE EMANETIN, EM JININ pankartı astırmıştı. İslam değerlerini ve inancını bölgeden silinmek istiyorlar.
1) Mesele sadece Boğaziçi Üniversitesi değil. Boğazın tamamıyla ilgili. Boğazın Mason-Sabatay sakinleri ciddi rahatsız edildi, edilmeye devam ediliyor.
Kasım ayında boğazdaki Vaniköy Camisi'ni yakıp tehdit ederek mesaj vermişlerdi. Türkiye'de boğaz sakinleri hâkimiyetini koruyor.
2) Boğazda yanan camiyi Padişahın imamlarından âlim Vâni Mehmed Efendi yaptırdı. İsmini ondan alır. Sabetayizmin kurucusu Sabatay Sevi'yi o sorguladı, tehdit etti. Sevi'nin Müslüman olmasına inanmadı. Sabetayistler Vani Mehmet Efendi'yi hiç sevmez. Boğazdaki cami yangını mesajdı.
3) Boğaziçi Üniversitesi de boğazın sakinlerine bağlı. Rektörlerinin neredeyse hepsi Robert Koleji mezunudur. Yeni rektörle ezber bozuldu.Bu ağır geldi.Yeni rektör iki şey yapacak: Üniversitede devlet hâkimiyetini güçlendirecek. Öğrencilerin devşirilmesini engelleyecek. Sorun bu.
1) Soros Yahudi asıllı Amerikalı bir finansör. Lakabı para sihirbazı. Bir uzmanlık alanı da ülkelerde isyan ve seçimle hükümet devirmek. 50'den fazla ülkede ABD adına bunu yaptı. Bunun için özel yöntemleri vardır. Maddelerle anlatalım. Paylaşın.
2) Seçimle ve isyan ile darbe görevi Soros'a verilir. Güdümlü sanatçılar bir anda eşgüdümlü olarak aktifleştirilir. Seçilmiş bir söylem üzerinde buluşturulur. Türkiye'deki sözde sanatçı sektörünün %70'i doğrudan ve dolaylı yollardan dışarıya bağlıdır.
3) Güdümlü dernek-vakıflar hareketlenir. Hiçbir şey yokken bir anda bildiri yayınlayıp eylem kararı alırlar. Soros'un birçok ülkede adam devşirmek ve operasyonda kullanmak için finans sağladığı binlerce dernek ve vakıf vardır. Fraklı misyonlarla çalışırlar. Fark edemezsiniz.
1) ABD Başkanı Biden, Dışişleri Bakanlığına Antony Blinken'i atadı. Yahudi bir ailenin çocuğu. Baba yahudi. Anne tarafı ise Macar Yahudisi. Gelenek bozulmadı. ABD Dışişleri bakanlığına Yahudiler egemendir. Genelde Dışişleri bakanları da Yahudi olmuştur.
2) Blinken aynı zamanda CFR üyesi. CFR 1921'de Rockefeller tarafından kuruldu. ABD dış ve iç politikasını belirler. Orada yetişenler ABD'nin tüm kurumlarının başına gelir. CIA, Pentagon, bakanlık, emniyet, hukuk, askeriye... CFR, ABD Derin Devletidir. Blinken de üye.
3) CFR, birçok ülkede yan kuruluşlar kurmuştur. Devşirdiği adamları partilerin içine ya sokmuş ya da dayatmıştır. Bilderberg de CFR'ye tabidir. CFR, küresel tek dünya devleti politikalarının belirlendiği yerdir. Gıdadan sağlığa, ekonomiden siyasete kadar herşey...