Nordic Monitor, 15 Temmuz'un kilit isimlerinden Adil Öksüz'ün MİT ile ilişkisi olduğu iddialarını gündeme getiren çok gizli ibareli Angaje Formu ile ilgili yeni belgeler ve bilgiler yayınladı.
İlk kez 19 Kasım 2016 tarihinde Twitter'da yayınlanan belge ile ilgili resmî açıklama yapılmazken CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, Adil Öksüz'ün MİT envanterinde yer alan GPS cihazını gündeme getirmesinden sonra MİT sürpriz bir açıklama yaparak 5 ay sonra iddiaları yalanlamıştı.
Eski MİT Daire Başkanı Mehmet Eymür belgenin sızdırıldığını ve angaje iddialarını doğrularken Öksüz'ün eski cemaat mensubu Kemalettin Özdemir aracılığıyla MİT ile irtibatlandırıldığını, 15 Temmuz'un da gerçek bir darbe girişimi olmadığını açıklamıştı.
MİT KÖSTEBEK AVINDA!
BTK çalışanı Salim Zeybek 21 Şubat 2019'da ailesi ile seyahat ederken Edirne'de aracının önü silahları kişilerce kesilmiş ve kelepçelenerek kaçırılmıştı. Polis olduklarını söyleyen ve kimliklerini gösteren kişilerin MİT mensubu olduğu ortaya çıkmıştı.
6 ay boyunca MİT tarafından gözaltında tutulan ve işkence gören Zeybek ve diğer kaçırılanlar 29 Temmuz 2019 tarihinde resmî açıklamaya göre kendi rızalarıyla yürüyerek Ankara Terörle Mücadele Şubesi'ne teslim olmuş ve itirafçı olmaya karar verdiklerini bildirmişlerdi.
Zeybek kaybolduğu ve ağır işkenceler gördüğü 6 ay boyunca büyük bir mücadele veren ve gözleri önünde kaçırıldığı eşi Fatma Betül Zeybek'ten BM başta olmak üzere başvuruları geri çekmesini, sosyal medya hesaplarını kapatmasını istemiş, kaçırıldığının doğru olmadığını söylemişti.
FORMU BEN HAZIRLADIM!
İtirafçı olduğu ileri sürülen Zeybek, ifadesinde Adil Öksüz'ün kamuoyuna sızan angaje formunu kendisinin hazırladığını iddia etmiş ayrıca cemaate mensup 200'e yakın kişinin ismini verdiği ve Karlov suikasti ile ilgili kişilerden bahsetmişti.
DURUŞMALARA GETİRİLMİYOR
Zeybek'in ifadeleri sonrası haklarında işlem başlatılanlardan yine MİT'in kaçırdığı Hüseyin Kötüce ve MİT çalışanı Kürşad Akalın ısrarla çapraz sorgu için Zeybek'in duruşmalara getirilmesini mahkemeden talep ettiler. Ancak Zeybek duruşmalara getirilmedi.
Ben de cezaevinde kalıyorum tanıklığa çağrıldığımız zaman işin var mı diye sormuyorlar. Şu saatte gideceksin hazır ol diyorlar.
Ben kendisine sorulacak sorular hazırlamıştım.
ZEYBEK NİHAYET MAHKEMEDE
Sanık avukatlarının ısrarlı itirazları sonrası 3 Mart 2020 tarihinde Salim Zeybek tanık olarak duruşmaya katıldı.
Oldukça tedirgin ve panik halde olduğu görülen Zeybek'e, mahkeme başkanının sık sık müdahale ettiği duruşmada avukatlar sorular soruldu.
Avukat Ayten İZMİRLİ: Bu insanlar aylarca kaçırıldı. İşkenceler gördü.
BAŞKAN: Kaçırılmadım diyor.
İZMİRLİ: Neler yaşadıklarını çok iyi biliyoruz.
BAŞKAN: Kaçırılmadım diyor.
İZMİRLİ: Eşini tanık olarak getirelim. Talep ediyorum ben.
BAŞKAN:Devam edin soracağınız bir soru var mı?
İZMİRLİ: "Yani Ankara Barosu İnsan Hakları Bölümüne, Birleşmiş Milletler'e başvuran artı bütün insan hakları derneklerine başvuran kendi eşi. Onu tanık olarak getirelim. Doğru mu söylüyor, yalan mı söylüyor ya da
işte neden bunu söylemek zorunda kaldı? Biz bilmiyoruz.
İZMİRLİ: Dün Akıncı'da bir sanığın savunması vardı o da 3 ay boyunca kaçırılmış ve yaşadıklarını ince ince anlattı. Nasıl işkence gördüğünü. Sorsam işkence görmedim diyecek. Ama o kadar insanlık dışı muamele görmüşler ki anlatamıyor burada. Ailesiyle tehdit ediliyor.
İZMİRLİ: Cemaatin ya da şimdiki adıyla FETÖ'nün çok gizli bir örgüt olduğu söyleniyor. 200 ismi siz nasıl biliyorsunuz.
ZEYBEK: Öncesi de var. Üniversite hayatı süreçleri var ya.
İZMİRLİ: 30 kişiyi sayar mısınız?
ZEYBEK: Sayabilirim
İZMİRLİ: Buyurun
BAŞKAN: Gerek yok
ZEYBEK: Adil Öksüz olayı var mesela biliyorsunuz.
AVUKAT HANDE BERKTİN: Yakalanıp serbest bırakılması mı?
ZEYBEK: Yok onun MİT şeyi, angajı olduğuna dair. MİT'in elemanı olduğuna dair yayınlanmış belge var. Hiç gördünüz mü onu?
BERKTİN: Evet gördüm
ZEYBEK: Tamam onu ben yaptım
AVUKAT İZMİRLİ: Adil Öksüz'le alakalı kendiniz söylediğiniz için sorma gereğini hissettim. Bir angaje formu var. Nerede hazırladınız? Hangi bilgisayarda hazırladınız?
ZEYBEK: Nasıl ispatlarım. Bunun ispatını yapmam için bilgisayarın olması lazım. O bilgisayar ortalıkta yok.
BUNU BEN HAZIRLAMIŞIM!
İZMİRLİ: Nerede?
ZEYBEK: Böyle şeyleri bilgisayarın üzerinde zaten çalışılmaz. Bunu yine etraftan başka bilgi verenler olmuşsa
İZMİRLİ: Kim mesela?
ZEYBEK: Yani bu USB üzerinden çalışan şeyler. Ben bunu hazırlamışım. Hazırladım.
ZEYBEK: Bunu ben yaptım dedim ya Adil Öksüz'le alakalı. Onun ortaya çıkması için ne gerekiyor mesela imza gerekiyor değil mi? Yani imza gerekiyor. Alttaki bilgilerin olması gerekiyor. O imzayı nereden bulacaksınız?
İZMİRLİ: O imzanın gerçek olduğunu biz tespit ettik.
İZMİRLİ: Çok tedirginsiniz. Cezaevinde koğuşta mı kalıyorsunuz, tek kişilik yerde mi?
ZEYBEK: Tek kişilik
İZMİRLİ: Tek kişilik yerde. Buna itiraz ettiniz mi avukat aracılığıyla tecrit yasaktır çünkü.
ZEYBEK: Yok onu bilmiyorum.
İZMİRLİ: Şu anda kaç kilosunuz Salim Bey?
ZEYBEK: Herhalde 75 falan varımdır ya.
İZMİRLİ: Yakalanmadan önce kaç kiloydunuz?
ZEYBEK: Yine aynı civarlardaydım. 75 kilo
İZMİRLİ :Eski resimlerinize baktım da baya bir kilolu görünüyorsunuz
ZEYBEK: Çok kilo verdik süreçte
KAYITLAR SİLİNİYOR!
Sanık avukatları SEGBİS çözümlerini kontrol ettiklerinde Zeybek sorgusunun bazı bölümlerinin silindiğini ve kayıtlarda yer almadığını fark ederek bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiler.
YARIN: ÖKSÜZ'ÜN KARAKOL GÜNLERİ ve ASKERİN İDDİALARI
haberin @nordicmonitor 'de yayınlanan orjinali ve belgelerin tamamı için
Nordic Monitor, Dışişleri Bakanlığı'nın yurtdışındaki Erdoğan muhaliflerini fişleme skandalının belgelerini yayınlamaya devam ediyor.
Türkiye'nin Madrid Büyükelçiliği'nin Ankara'ya yolladığı isimler hakkında terör soruşturması açılmış.
Dönemin Madrid Büyükelçisi Ömer Önhon tarafından yollanan fişleme listesi, Karlov suikasti soruşturmasında şüphelileri cinayetin Gülen Cemaati tarafından işlendiğini yönünde ifade vermeleri için zorlayan, vermeyenleri tutuklatan Savcı Adem Akıncı tarafından işleme kondu.
Eski büyükelçi Candemir Önhon'un oğlu olan büyükelçi Önhon Anadolu Ajansı'na verdiği bir röportajında Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Atatürk'ün cumhuriyetimiz için ortaya koyduğu ruhun garantisini veriyor" ifadelerini kullanmıştı.
15 Temmuz'da gözaltındaki askerlere işkence yaptığı tanık ifadelerinde yer alan eski polis Elif Uzun Sümercan özel hayatı ihlal edildiği gerekçesiyle hakkındaki haberlere ve twitter mesajlarına erişim yasağı kararı aldırdı.
ŞIRACI-BOZACI KARARI
Ankara 8.Sulh Ceza Hakimi Erhan Karakaya 88 web sitesi ve twitter adresine erişim yasağı getirdi. Karakaya, Akıncı Üssü davasında aralarında Sümercan'ın da olduğu işkenceciler hakkındaki suç duyurularına işlem yapmayan heyette üye hakim olarak yer almıştı.
Elif Uzun Sümercan Akın Öztürk'e yönelik işkenceleri ile gündeme gelmiş, 65 yaşındaki generali dakikalarca vahşice darp ederken diğer polislerin mecburen engellemesi ile durdurulabilmişti. Sümercan daha sonra ödül olarak Kültür Bakanlığı'na daire başkanı olarak atanmıştı.
Nordic Monitor'ün yayınladığı skandal belge, yüzbinlerce öğrencinin fişlendiğini, özel bilgilerinin saklandığını ve talep edildiğinde bir suç delili gibi resmî kurumlarlarla paylaşıldığını ortaya çıkardı.
Isparta Eğirdir'de yürütülen cemaat soruşturması kapsamında Emniyet Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü'nden şüphelilerin ve çocuklarının gittiği okulların listesini istedi. İlçe Eğitim Müdürlüğü de il Milli Eğitim Müdürlüğü'ne başvurarak bilgileri temin etti.
Isparta Milli Eğitim Müdürlüğü'nün cevabi yazısında :
1-FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü ile bağlantısı nedeniyle 667 Sayılı yasaya istinaden kapatılan okullarda okuyan öğrencilerin 2014-2015 ve 2015-2016 eğitim yılllarına ait okul bilgilerinin sorgulanabilir olduğu;
Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı, Nordic Monitor'un Türkiye'nin çok gizli askerî belgelerinin iktidar yanlısı savcılar tarafından iddianamelere konduğu ve herkesin erişimine açıldığı haberinin tweetlerine erişim yasağı getirtti.
Ankara 3.Sulh Ceza Hakimliği'nin kararında haberde iftira niteliğinde ifadelerin bulunduğu, terör örgütü propagandası içerdiği, TSK'ya olan güveni zayıflatmayı ve itibarını zedelemeyi hedefleyen ifadeler içerdiğinden bahisle erişimin engellenmesi talebinde bulunulduğu yer aldı.
Erişim engelli istenen tweetlerin bir tanesinde gizli belgelerin iddianamelere girmemesi için Genelkurmay'ın mücadele verdiği ama engelleyemediği bilgisi ve resmî belgesi yer alıyordu.
PKK ile girdiği çatışmada yaralanan ve vücudunda 2 mermi izi ve 260 dikiş bulunan subaya gözaltında yapılan işkenceler insanın kanını donduruyor
18 temmuz günü Merkez Komutanlığı tarafından hakkında herhangi bir gözaltı kararı olmadığı tebliğ edilen Kurmay Yarbay Karatekin 20 temmuz günü bu kez aralarında generallerin de olduğu bir minibüsle gönderildiği Ankara Terörle Şube Müdürlüğü'nde gözaltına alındı.
KARATEKİN (1):Oradaki sivil polis memurlarınca eşya gibi araçtan aşağıya atıldık.Yerden kaldırılarak yüzlerimiz oradaki istinat duvarına döndürüldü ve ellerimiz arkadan sıkıca kelepçelendi. Orada görev yapan polislerce uzunca bir süre sinkaflı küfürler eşliğinde coplarla dövüldük
Nordic Monitor, hükümetin talimatı ile eski devlet görevlilerine açılan ve yandaş medyada 'kumpas davaları' olarak adladırılan soruşturmalarda savcıların Türkiye'nin kozmik askerî sırlarını nasıl deşifre ettiğini ortaya çıkardı.
İzmir Casusluk davası olarak bilinen ve hayat kadınları marifetiyle Genelkurmay ve NATO'nun kozmik belgelerinin çalındığı soruşturmayı yürütenlere karşı açılan davada, Genelkurmay'ın Ege'deki tartışmalı ada ve kayacıklara olası çıkarma planları olduğu gibi iddianamede yer aldı.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Okan Batu'nun iddianameye koyduğu ve diğer savcılar tarafından da paylaşılan belgeler kamuoyuna açık şekilde mahkeme belgeleri arasında yer alıyor. Batu bir dönem muhaliflere yapılan operasyonlar ve işadamlarından alınan rüşvetlerle gündeme gelmişti.