Diyanet İşleri Başkanlığımızı öncelikli milli güvenlik odaklı bir kuruluş olarak takdim etmeyi çok doğru bulmuyorum. Darbe dönemlerinde darbeci unsurların psikolojik harp merkezi yapması ile bu gündeme gelmişti.
Diyanet İşleri Başkanlığımız birey ve toplumun din ve irşad +++
hizmetleri yanında, toplumun vicdani, ahlâkî ve milli varlığının idamesi, gelişen ihtiyaçlar çerçevesinde dinin bu teknik, teknolojik ve sosyal ihtiyaçlara cevap vermesi gibi ana fonksiyonlar üstlenen, son dönemde artan düzeyde dini, kültürel diplomasi üstlenen +++
bir dini,sosyal, kültürel müessese olarak tanımlamak daha doğru olur. Güvenlikçi kurumlar bellidir, rol almaya gerek yok. Herkes en iyi bildiği işi yapsın. Kurumu küresel gelişmelerden, gerginliklerden hareketle güvenlikçi tavsif etmeye gerek yok diye düşünüyorum...
Diyanet İşleri Başkanlığımız'ın en güçlü tarafı, ehli sünnet akaidi, Anadolu anlayışı ve tecrübesi odağında, din öğretimi ve özellikle yaygın camii hizmetlerini VASAT "Ortalama" düzlemde yapıyor olmasıdır. Bu müesseseler meşreplere göre hizmet verse idi parçalı yapı oluşurdu
Diyanetin camileri yönetimi ile dini vasat temin edilmiş olmaktadır. Bu vasatın devamı açısından, toplumun dini telâkki ve meşrepler temelinde bölünmemesi açısından başarılı bir deneyimdir. Vasat adına nitelikten ve derinlikten vazgeçmemek ise insan kalitesi ile mümkündür.
Hayata dokunmak, ilmi gerekleri takip etmek,nitelikli temsil yapmak, aşırılık ve dışlayıcı olmaktan korumak, pedagojik ve motive edici olmak, isteyen herkese kapısı açık olmak, irşad ve tebliğci olmak; güvenlikçi tavsiften daha uygundur.
Tüm dünya'da sistemli ve organize din odaklı bir çatışma zemini yaratılmıştır. Siyonizm yanında bazı kiliseler söylemleri ile bunu beslenmektedir. Bu süreç bu yapılarında verdiği katkı,işgal ve zulümler eliyle karşı şiddeti var etmiştir,bu şiddet sarmalından korunmak önemlidir+++
Öncelikle dinimizi, insanımızı, toplumu bu şiddet sarmalından uzak tutarken Batıl düzenlerin ve İslam'ın değerlerine saldıran başta Siyonizm olmak üzere saldırgan söylemlerin etkisinden milletimizi korumak amacıyla da Diyanetin varlığı çok değerlidir...
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
#gulserenbudayicioglu
Sosyoloji ve Psikoloji eğitimi aldım. Bireylerin ve toplumların hassas dönemleri olur ve bu travmatik dönemlerde kişisel kaynaklarının gücü ve destek ile bu süreçten çıkarlar. Pandemik etkinin yarattığı çoklu travmaların bu kadar arttığı, psiko-sosyal+++
Mukavemetin düştüğü bir dönemde, bu kadar psikolojik travma dizisinin bireylerdeki olumsuz etkisi nasıl görülemez. İnsanların her açıdan kapasitesinin beslenmesi gereken bir dönemde bu kapasite nasıl tahrip edilebilir +++
Bu travmaya bağlı psikolojik hassasiyetlerin ortaya çıktığı bir dönemde hassasiyet eşiğinin düşmesi ile hastalıklar ve davranış bozuklukları artacaktır. Pandemi hijyeni insanları obsesif kompulsif hale getirmiş iken bir obsesif nasıl bu kadar rol model tıp kılınır+++