Antik Çağlar'da Anadolu'dan Avrupa’ya, Tuna’dan Çin’in batı sınırlarına kadar uzanan ve yayılan halkların, M.Ö. 2000-1000 yıldaki etnik kökleri ve kültürleri hakkında Antik Çağ tarihçileri ilginç bilgiler aktarmışlar ama maalesef toplumun % 98'inin bundan haberi bile yoktur !
1-Antik kartografyada, Avrupa’nın ortalarından itibaren doğusundan Asya’ya doğru hareketle Asya’nın önemli kısmı İskitya, kuzey denizi de Saka-İskit denizi olarak gösterilmektedir.
Peki bu ne anlama gelir..?
2- Kabul görmüş/geleneksel tarih biliminin araştırmacıları ve yazarları bugüne kadar İskit tarihini,
Indo-Europeen ve Indo-Iranian’ların tarihi olarak kabul etmişlerdi. Yakın zamanda bu yaklaşımın, yeni bulgular ve belgelerle değişmeye başladığını görmek sevindiricidir.
3-Sakalar/İskitler’in Türk dilli ve
etnonimli bir halk olduğunu ortaya koyan bilimsel çalışmaların yayınlandığını, ve yenilerinin de yayınlanmaya da devam ettiğini görmekten çok mutlu oluyoruz.
Zira İskitler Anadolu'da Alparslan'dan 2 bin yıl önce hakimiyet kurmuşlardı.
4-İ,Bizzat, İskitler'in Dnyepr civarındaki mevcudiyetlerini Herodot’tan bin yıl öncesine bağlamaktadır.
Dolayısıyla
Homeros’da geçen “süt içen, kısrak besleyenler” ibaresi (Ilyada,XIII, 1-7) elbette İskitler’e işaret etmektedir. (GRAKOV, s.43).
5-Greklerin kullandığı ‘İskit’ adı,
dar anlamda hakimiyet altına aldığı toplulukların üzerinde egemenlik kuran kabilenin etnik adı;
geniş anlamda ise bu
egemenliğin altında yaşayan kabileler/halklar konfederasyonuna verilen ve tüm bu halkları tanımlayan üst kimlik adıdır.
6-Grekler’in ‘İskit’ dedikleri bu halk/halklara kendileri ‘Skoloti’;
Persler ‘Saka, Skudra, Şkudra, İşkudra’; Asurîler ‘Aşguzai, Işguzai’diyorlardı.
Rus araştırmacı Drozdov ise onların kendilerine ‘As’ dediklerini belirtmiştir.
7-Klasik çağ İon literatüründe Homeros, İskitler hakkında bilgi veren ilk yazarlardan biridir.
Iliad adlı manzum eserinde İskitler’den; kısrak sağan,(kımız) kısrak sütü içen (Hippemolgo) dürüst insanlar olarak bahseder.
8-Iliad’ın devamı niteliğindeki eseri Odysseia’da ise, Ukrayna
ve Kırım bozkırlarındaki Kimmerler’i, İskitler’in hem çağdaşı hem de selefleri olarak gördüğünü ifade eden dizeleri vardır.
9-VIII. Yüzyıl yazarlarından Hesiodos, kımız-kısrak sütü sağıp- içen bu yılkı çobanlarını ‘İskitler’ olarak tanımlamaktadır.
10- Miletos’lu Hekaitos Yeryüzünün Tasviri adlı eserinde, MÖ. VII. ve VI. Yüzyılda İskitler’in, Kimmerler’in topraklarına yönelttikleri saldırılardan bahseder.
11-Bodrum’lu Herodot (M.Ö. 484-425) eserinde, İskitler hakkında detaylı bilgiler vermiş olup, bilhassa eserin ‘Melpomene’ adını taşıyan dördüncü bölümündeki bilgiler daha detaylıdır. Bu bölümde, İskitler’in kökeni, İskitya coğrafyası, sınır komşuları, savaşları, +++
12-+++savaşları, toplumsal hayatları ve yaşam şekilleri, inançları vs. konusunda geniş bilgi verir.
13-Grekler ‘İskit’ adına ilk defa Hesiodos’un bıraktığı bölük-pörçük bilgilerde rastlamışlardır ve bu bilgiler de Homeros’un yazdıkları ile örtüşmektedir.
GRAKOV, B.N., İskitler,
(Rusçadan çeviren: Dr. Ahsen Batur,
Selenge Yayınları,
İstanbul 2006 s.43.)
14-Yani Arkeolojik çalışmalar ve bulgular da Herodot’un yazdıklarının doğru olduğunu kanıtlamaktadır.
15-Herodot’un çağdaşı Midilli’li Thukydides, İskitya’nın Avrupa’ya doğru uzanan toprakları ile Don nehri ötesini biliyordu. Thukydides, demiri bulanların İskitler olduğunu
belirten ve yaşam tarzlarını yansıtan İskitya adlı bir eserde yazmıştır.
16-Tıp biliminin babası sayılan Hippokrat'da (460-377),
Hava, Su ve Yerler Üzerine isimli eserinde, İskitler’in fizikî yapıları ve yaşam biçimleri hakkında detaylı bilgiler vermektedir.
17-Tragedya şairlerinden Sophokles, Euripides ve Aeschylus,
İskit ülkesi ve İskitler’e yer veren trajediler kaleme almışlardır.
Şimdi çoğu kişi bilmez ama İzmir/Efes halkının büyük bölümü de İskit halkıydı.(Şehir Tiyatroların da "Kundakçı" adlı oyunu izleyin, şasıracaksınız!)
18- Aiskhylos (525-456),
Zincire Vurulmuş Prometheus’ nda, İskitler’in Azak denizi civarında yaşadıklarını, Kafkasya’nın İskitler’in sefer yolu olduğunu
ve Anadolu topraklarında Kızılırmak’ın doğusunda yaşayanların İskitler’e bağlı olduklarını vurgulamıştır.
19-Heredot, İskitler,
MÖ.625'de, Persler'e Zile yakınlarında yapılan bir savaşta yenilene kadar bütün Anadolu İskitler'in hakimiyetindeydi der.
20-Atina’lı Ksenophon da(M.Ö. 430-357), Kyros’un Anabasisi adlı eserinde Anadolu’daki İskit varlığına işaret etmektedir.
21-Aristoteles'te (M.Ö. 384-322), Hayvanlar kitabında, hayvan kültüründe İskitler ve Sarmatlar’dan etraflıca bahseder.
22-Komedi yazarı Aristophanes (450-385), Atina’da paralı asker ve polis olarak görev yapan okçu İskitler hakkında detaylı bilgiler verir.
23-Tarihçi ve Etnografi bilgini Ephore (405-330),
İskitler’in yaşadıkları yerler hakkında bilgi vererek, onları mümtaz bir yere oturtur ve Sarmatlar (Savromatlar) ile İskitler’in geleneklerinin dikkat çekici karşılaştırmasını da sunar.
24-Pek çok klasik dönem kaynakları, İskitler ile Sarmatlar’ın, Kimmerler’in, Massagetler’in,
Thyssagetler’in, Sakalar’ın, Alanlar’ın, Avarlar’ın; birbirinin halefi veya selefi olmak üzere aynı dili konuşan, aynı geleneklere sahip aynı halklar oldukları konusunda hemfikirdirler.
25-Bu grupların klasik dönem Anadolu ve Avrupa halklarının önemli bir kısmının kökenini
oluşturduğuna dair bulgular ve bilgiler ortaya çıkmıştır ve devam eden bilimsel araştırmalar ileride konuya daha fazla katkı sunacaktır.
Tarihimizi çalan Hint-Avrupalı sapkınlara arz olunur !
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1-Suudi Arabistan'da türbe, yatır yoktur, yasaktır. Bunlar olmayınca doğal olarak ziyaretleri de yoktur. Böyle davranışlar gericilik, Cahiliyye devrinden kalma putperestlik addedilir....
2-Suudi Arabistan'da peygamberimize ait olduğu söylenen Saka-ı Şerif, Hurka-i Şerif gibi ziyaretler de yoktur. Böyle davranışlar gericilik ve Şirk addedilir....
Sadrazam Talat Paşa'nın eşi konuştu, Osmanlıcı Murat Bardakçı'nın şok oldu, ekrandan da alamadı ve büyük sırlar ifşa oldu.. 15. Yy dan itibaren Osmanlı'yı Yunan ve Ermeni yönetiyordu dediğimizde bize kızan Osmanlıcılar izlesin!
Hınçakların Erzurum da kadınları Camiye doldurup..!
1-Erzurum Vakası: Hamile kadınların karnını yarıp çocuklarını alıp süngüye taktılar...
HdP lilerin de bunlarla yüzleşebilmesi ümidiyle...!
NİHAYET !
Alman Sat 3 kanalında Ermeni Tehciri öncesinde Hınçak ve Taşnak cinayetleri ortaya konulup, İngilizlerin ve Rusların bu konuda masum olmadıkları açıklandı.
l. Dünya Savaşında Rus ordusuna gönüllü asker yazılıp gelen Hınçak, Taşnak, Hoybun katliamlarından bahsedildi.
NİHAYET !
Alman Sat 3 kanalında Ermeni Tehciri öncesinde Hınçak ve Taşnak cinayetleri ortaya konulup, İngilizlerin ve Rusların bu konuda masum olmadıkları açıklandı.
l. Dünya Savaşında Rus ordusuna gönüllü asker yazılıp gelen Hınçak, Taşnak, Hoybun katliamlarından bahsedildi(2)
NİHAYET !
Alman Sat 3 kanalında Ermeni Tehciri öncesinde Hınçak ve Taşnak cinayetleri ortaya konulup, İngilizlerin ve Rusların bu konuda masum olmadıkları açıklandı.
l. Dünya Savaşında Rus ordusuna gönüllü asker yazılıp gelen Hınçak, Taşnak, Hoybun katliamlarından bahsedildi(3)
Yoksulluğun olmadığı,
Zenginliğin olduğu bir toplulukta, soylu karakterler yetişir: çünkü ne küstahlık ne de haksızlık,
ne rekabet ne de kıskançlık görülür. Bu düzende toplumu ilgilendiren tüm kararlar ortak akılla alınır, devlet de, halkta ancak böyle zenginleşir
PLOTON/DEVLET
1-Konya kadar bir alana sahip Hollanda'dan, Türkiye'nin alacağı hiç bir ders yok mu yani..!
İşte Hollanda'nın başarısındaki sır! @Orsatramola anlatıyor.
2-E. Amiral Türker Ertürk Paşamızın "ayağı prangalı" halde yaptığı uyarılar ibretlik gerçekten.
Delikanlı heyecanla ayağa kalkarak dedemizin mezar taşını okuyamıyoruz dedi!
Sordum Yozgat'ın köyündenmiş. Dedenin mezar taşı var mı dedim, yok dedi.
Bak delikanlı dedim, senin köylü dedene mezar taşı dikmek Osmanlı'da kimsenin aklına gelmez idi. O hat işi mezar taşları Saray,
1-...Saray çevresi, devşirme paşalar yada mollalar içindir.
Anadolu köylüsünün çoğunun bırakın mezar taşı, mezar yeri dahi bilinmezdi. Kimbilir hangi cephede, hangi siperde can verip kefensiz defnedilirlerdi. İmparatorlupun askeri yükünü çekerdi onlar!
Prof. Dr. Halil İNALCIK
2-Osmanlı, Yemen'de bir kale zaptetti (1538).
Osmanlı'ya SARIKLI KAFİR diyen yerel ZEYDİ AŞİRETLERİ Osmanlı'yı hiç kabul etmedi. 1900'de çıkan bir Osmanlı dergisinin YEMEN AHVALİ başlıklı yazısında der ki; Yemen'de her sene en az 4 bin askerimiz ölüyor..!
Neden Almanlar, Japonlar yerle yeksan olmalarına rağmen, borçlanmadan kendi özkaynaklarıyla yatırım yapıp sürekli büyüyorlar da, biz sürekli borç yükseltip vatan toprağı satıyoruz!
Niye Osmanlı'yı batıran sisteme devam ediyoruz!
Niye Atatürk'ün düzenine geçmiyoruz? İflastayız!
1-Gerçeğin Acımasızlığı...
"Aynı olaylar aynı şartlar altında tekrar edilirse aynı sonucu verir..!" Emile Zola
2-"Bu neden sürekli benim başıma geliyor" diyorsan,
bir Şaman öğretisi "Ders; sen öğrenene kadar devam eder" der...!