Türklerin Kökeni Hakkında Çok Az İnsanın Haberdar Olduğu Bir Konu: Atatürk ve Kayıp Kıta 'MU' Image
Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün ardından onlarca yıl geçti ancak hala onun dehası, yaptıkları ve bilinmeyen konular her geçen gün ortaya çıkmaya devam ediyor.
Aslında uzun yıllardır var olan ancak çok az insan tarafından bilinen bir konu daha var. Hatta bu konu hakkında geçtiğimiz yıllarda birkaç kitap bile yazılmış. Atatürk ve Kayıp Kıta 'MU'  hakkında kısaca ilginç bilgileri derledik.
Atatürk’ün en büyük hayallerinden birisi Türklerin kökenini ortaya çıkartmaktı.
Atatürk’ün belki de en az bilinen yönlerinden biri antik gizemlere, okültizme ve ezoteriye olan merakıdır. Image
Gazinin emriyle Osmanlı İmparatorluğu’nun son yıllarından cumhuriyetin ilk yıllarına kadar Türklük akımları üzerine yapılan araştırmalar derlendi.
Birçok bilim adamı ve araştırmacı bu alanda yeni çalışmalara başladı. Yabancı bilim adamları davet edildi. 1930 yılında Türk tarih kurumu kuruldu.
Çalışmalar sonucu çok zengin kaynaklara ve bilgilere ulaşıldı. Ancak Türklerin nereden geldiği sorusu yanıt bulamadı.
Konu yavaş yavaş gündemden düşerken eldeki kaynaklar ışığında Atatürk bizzat kısa tezler hazırlıyor ve bunları yemeğe davet ettiği akademisyenlerle uzun uzadıya tartışıyordu. Image
Derken 1932 Yılında emekli general Tahsin Mayatepek, Atatürk’ü ziyaret etti. Tahsin Bey Maya dili ile Türk dili arasındaki benzerlikleri anlatmaya başladı ve
Bir 'Mu' kıtası araştırmacısı olarak tanınan İngiliz Albay James Chruchward‘ın kendisine bahsettiği Hindistan da bulduğu tabletleri anlattı Atatürk’ün gözleri parladı.
Chruchward ertesi gün apar topar Ankara'ya davet edildi.

İki hafta sonra Chruchward, Ankara'ya gelerek Çankaya'da, Atatürk ve Tahsin Bey ile akşam yemeği yedi. Chruchward, Image
bu tabletleri nereden bulduğunu , 50 yılını bu araştırmaya adadığını, tabletlerdeki dilin Antik Mayalara dayandığını, M.Ö. 200.000 ila 70.000 yılları arasında Pasifik'te yer alan Avustralya'dan biraz daha büyük 'Mu' isminde bir kıtadan bahsedildiğini
kıtada yaşayanların yüksek bir medeniyete ulaştıktan sonra sel ya da tufanla battığının düşünüldüğünü Atatürk'e iletti.
Bu görüşmeden sonra Atatürk, 60 kişilik bir heyet kurdurarak Mu kıtası hakkındaki kitapların tercümesi emrini verdi.
Bundan sonrasını Salih Bozok, hatıralarında şöyle anlatıyor:

''Gazi, kitapların tercümesi yapılırken çok heyecanlıydı, günaşırı 'Tercümeler bitmedi mi? Heyet neden bu kadar yavaş çalışıyor?' diye hayıflanıyordu. Image
Nihayet sonunda tercümeler bitti. Kitap basılmadı daktilo edilerek Atatürk'e sunuldu. Gazi metinleri tekrar tekrar büyük bir dikkatle okudu, yaratılışı anlatan bölümle özel olarak ilgilenmişti.
Mu kıtasının insanlığın ana vatanı olduğunu, nüfusun 64 milyona çıktığını yazan kısmın altını çizmişti. Mu'da geçen tanrı kavramıyla da yakından ilgilenmiş, yaratıcının insan aklıyla anlaşılamayacağının üzerinde durmuştu.
Mu dili kökenli özel isim ve sıfatları öz Türkçe ile karşılaştırarak notlar alıyordu.''
Salih Bozok'un anlattıkları burada sınırlı kalıyor.
Daha sonra Atatürk, Tahsin Bey'i Meksika'ya elçi olarak atamış, ayrıca TBMM bütçe kayıtlarından da anlaşıldığı üzere kendisine yüklü bir miktarda araştırma bütçesi tahsis etmişti. Image
Tahsin Bey'in elçilik vazifesindeki esas görevi Maya dilinin öz Türkçe'yle olan benzerliğini ve maya tabletlerini araştırmaktı. Meksika'ya gitmesinden bir süre sonra Etnografya Müzesi'nden bazı görevlileri yanına gönderdiler.
Ekibin araştırma sonucu, 3 ciltlik bir kitap haline getirilerek Atatürk'e sunuldu. Kitaplarda; Maya , Aztek ve İnka uygarlıklarının kullandığı eşyaların,
Türklerin kullandığı eşyalara ne kadar çok benzediği, hatta davul ve kalkanlarında kullandıkları ay ve yıldızın Türk bayrağındaki ay ve yıldızdan hiçbir farkı olmadığı açıkça kanıtlanıyordu.
Ayrıca yüksek ücretler karşılığında William Niven tarafından bulunan tabletlerden bir tanesi satın alınarak Atatürk'e gönderildi. Image
Bu tablet günümüzde hala Atatürk'ün saklı mektuplarıyla birlikte muhafaza edilmektedir. Atatürk'e ulaştırılan cilt halindeki araştırma sonuçları ise 70'lere kadar Türk Dil Kurumu'nda bulunuyordu.
Şu anda ise Anıtkabir kütüphanesinde iki cilt olarak 1301 ve 1302 numarasıyla halen ziyarete açıktır. 3.cilt ise kaybolmuştur. Ayrıca Chruchward'ın kitaplarından yapılan çeviriler de 4 cilt olarak aynı yerde saklanmaktadır.
Tahsin Bey'in, Atatürk'e gönderdiği 700'ü aşkın fotoğraf da Anıtkabir fotoğraf arşivinde yer almaktadır.
Fotoğraflarda, tapınak ayinlerini yöneten kişilerin kürsülerinde, istisnasız şekilde dünyada sadece Türk mitolojisinde görülen ''Bozkurt'' figürünün bire bir aynısının kullanılması, Atatürk'ün üstünde durduğu bir diğer konu olmuştu. Image
Sonuç olarak Atatürk, akademik ve bilimsel delillerle desteklenen bir Türk tarih tezi sunmuş ancak bunu kitaplaştırmaya ömrü yetmemiştir. Teze göre şu sorulara net cevaplar veriliyordu:
Türkler, Orta Asya'dan gelmişlerdi ancak Orta Asya'ya nereden ve nasıl gelmişlerdi?", "Türklerin, Amerika kıtasının yerlileri olan Maya, Aztek ve İnka uygarlıkları ile olan tartışmasız benzerlikleri nasıl açıklanabilirdi?",
Dünya tarihi nerede başlamıştı?", "Orhun Yazıtları ve Maya tabletlerindeki benzerlikler nereden geliyordu?"
Bu arada bir dipnot olarak belirtelim, Tahsin Bey'in soyadı ''Mayatepek''dir.

Bunun sebebi ise Maya dilindeki "tepe" sözcüğünün "tepek" olmasından gelir. Image
Tahsin Bey, 1932-1938 yılları arasında tuttuğu yüzlerce notu Türk Tarih Kurumu'na 14 farklı rapor halinde yollamıştır.
Raporların bazı kayıp parçaları zaman zaman sahaflardan, zaman zaman da bazı kişilerden parça parça ortaya çıkmaktadır.
Ancak elde olan bilgilerin sadece bir kısmı, 2006 yılında Sinan Meydan tarafından kitap haline getirilmiştir. Image
Anıtkabir arşivleri acilen açılmalı ve uzman bir ekip Atatürk'ün yarım bırakmak zorunda kaldığı bu hayalini gerçekleştirmelidir.
Ancak son yıllarda bu tip bilimsel ve tarihsel konular devlet kurumlarımızın ilgi alanlarına girmiyor. Fakat yine de kenara atılamayacak kadar önemli bir konu.
Instagram hesabımıza sizleri de bekliyoruz orada da buradakilerle birlikte farklı ve güzel etkinliklerle beraber sizlerin yanında olmaya çalışacağız takip ederseniz seviniriz instagram.com/esrarengizdurum

• • •

Missing some Tweet in this thread? You can try to force a refresh
 

Keep Current with Esrarengiz Olaylar

Esrarengiz Olaylar Profile picture

Stay in touch and get notified when new unrolls are available from this author!

Read all threads

This Thread may be Removed Anytime!

PDF

Twitter may remove this content at anytime! Save it as PDF for later use!

Try unrolling a thread yourself!

how to unroll video
  1. Follow @ThreadReaderApp to mention us!

  2. From a Twitter thread mention us with a keyword "unroll"
@threadreaderapp unroll

Practice here first or read more on our help page!

More from @esrarengizdurum

21 Nov
TARİHİN EN BÜYÜK DENİZ FACİASI:TITANIC Image
Hakkında birçok söylenti olan Titanic, kimileri için biletlerin arkasında yer alan Tanrı’nın bile batıramayacağı gemi sloganını, kimileri için buzdağı kazasını, kimileri için ise Protestan iş birlikçilerinin tuzağını ifade eder.
Bunlar devrinin en muazzam gemisinin batmasındaki sebep ve söylentilerden sadece bir kaçıdır. Buz dağı çarpması bizlere en mantıklı gelen seçenekti. Bu muhteşem buhar gemisinin özellikleri ve batma sebeplerini sizlere sıralayalım
Read 20 tweets
21 Nov
Paralel Evrenler Teorisiyle Alakalı Ortaya Atılan Son İddia Bilim Dünyasını Karıştırdı! Image
Şu an siz bu yazıyı okurken, başka bir evrendeki ‘siz’ tam şu an ne yapıyor acaba?
Şöyle mi sormak lazım yoksa, başka bir evrende başka bir ‘siz’ olduğu fikrine inanıyor musunuz?
Paralel Evrenler Teorisi, yıllardır bilim dünyasını en çok meşgul eden konuların başında geliyor.
Cevaplanamayan soruların en çok yığıldığı konudur ayrıca bu teori.
Read 20 tweets
20 Nov
ŞİZOFRENİ Image
Düşünce, coşku, irade, kişilik ve davranış bozukluklarıyla ortaya çıkan bir ruhsal hastalıktır. Hasta dış dünyanın gerçeklerinden kopar, adeta kendisinin kurduğu bir dünyada yaşar.
Hastanın kişiliği dağılmış, yıkılmıştır. Hastalık genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar. Kadın ve erkeklerde hemen hemen aynı oranda görülür.
Read 20 tweets
19 Nov
AYNI GECE 8 HEMŞİRELİK ÖĞRENCİSİNİ ÖLDÜREN SERİ KATİL: RICHARD SPECK Image
Richard Speck; 1966 yılının 14 temmuz gecesinde Chicago'da bir hastanede staj gören hemşire kızların kaldığı yurda girerek onları tek tek öldüren soğuk kanlı bir seri katil. Image
9 yetişkin kızın saatler süren bu katliam yaşanırken kaderlerine razı şekilde beklemek yerine neden katille başa çıkmaya çalışmayıp direnmedikleri sorusuna ise işte bu yatağın altına saklanarak kurtulan kız verdiği cevapta; Image
Read 7 tweets
18 Nov
Kuran'da Geçen Kıyamet Alametleri Nelerdir? Kıyametle İlgili Ayetler ve Hadisler
Kıyamet, evrenin düzeninin bozulması, her şeyin alt üst edilerek yok olması, yok olan ve ölen şeylerin yeniden yaratılıp diriltilerek ayağa kalkması ve mahşere doğru yönelmesi demektir.
Peki Kuran'da geçen kıyamet alametleri ve kıyametle ilgili ayetler nelerdir?
Read 23 tweets
16 Nov
İzlandalıların Üçer Beşer Geçtiği Sümer Dini İle İlgili 20 Enteresan Bilgi Image
İki haftada 3 binden fazla İzlandalının, Sümer tanrılarına inanan Zuizm hareketine üye olduğuyla ilgili haberleri okumuşsunuzdur. Biz de bu noktadan yola çıkarak, Sümerler neye inanıyorlarmış, bir bakalım istedik. Ve araştırdık...
1. Sümerler, Mezopotamya’ya yaklaşık olarak M.Ö. 3500’lerden sonra gelmeye başlamıştır. Image
Read 55 tweets

Did Thread Reader help you today?

Support us! We are indie developers!


This site is made by just two indie developers on a laptop doing marketing, support and development! Read more about the story.

Become a Premium Member ($3/month or $30/year) and get exclusive features!

Become Premium

Too expensive? Make a small donation by buying us coffee ($5) or help with server cost ($10)

Donate via Paypal Become our Patreon

Thank you for your support!

Follow Us on Twitter!