Türkiye'nin Arabistan, BAE, Mısır vb ile karşı karşıya getiren ABD politikalarıydı. Kaşıkçı cinayetinin bu ülkede tertiplenmesi ve sonrasında yaşananlar, Türkiye'nin Mısır'da İhvan'nın yanında durup Sisi ile ters düşmesi vb ABD-İsrail tarafından ustaca yürütülen bir süreç oldu.
Peki neden? Çünkü bu suretle Arap ülkeleri İsrail karşısında yalnız bırakılmış oldu, buna bir de bu ülkelere yönelik "Türkiye tehdidi" eklenmiş oldu. Hal böyle olunca ve dışarıdan da baskı uygulanınca Arap devletleri bir bir İsrail'e yanaştı.
İsrail, Arap devletleri frenleyebilmek/dengeleyebilmek adına Türkiye'ye duyduğu ihtiyaçtan kurtuldu. Bu aynı zamanda İsrail ile at başı şekilde Türkiye'yi destekleyen ABD'nin, tüm enerjisini İsrail'i desteklemek için harcayabilmesini mümkün kıldı. İsral biricik partner oldu.
Arap ülkeleri ve İsrail ile ters düşürülen, Suriye'ye sürüklenip Rusya ile baş başa bırakılan, ABD'nin bölgedeki temel müttefiki olma konumu tehdit altına giren Türkiye böylece ABD'nin YPG sürecine dilediğince karşı duramayacaktı, istenen buydu.
Türkiye'nin yalnızlaştırılması, içeride ekonomik kötü gidiş ve dış müdahale ile birleşince, Türkiye'yi daha agresif bir dış siyaset izlemeye ve cephe artırmaya sürükledi. Bu da örneğin Akdeniz'de başka bir tablonun belirmesine kapı araladı. Türki cephelerden birine odaklandığında
diğer cephelerden sıkıştırıldı. Bütün bunlar olurken İsrail, Arap ülkeleri ile normalleşmeye ve bölgenin enerji hub'ı olmaya başladı. Sadece enerji konusunda değil, Beyrut limanındaki patlama ile birlikte Hayfa'nın önem kazanmasıyla ticaret/lojistik alanında da değer kazandı.
Bu arada İsrail-Yunanistan-Mısır-BAE-GKRY ittifakı ile Türkiye sıkıştırıldı. Buna, ABD ve Fransa da dahil oldu. Bütün bunlar, şimdi Türkiye'yi, geçmişteki durumdan daha çetrefilli ve eli zayıf şekilde ABD ile ilişkileri düzeltmeye/tavizlere zorluyor.
Artık bölgede İsrail öne çıkartılmış, Arap ülkelerinin İsrail'e yönelik "tehdit" olmaları durumu büyük oranda ortadan kaldırılmış olunca, ABD Türkiye'yi yeniden bu ülkelerle öpüştürüp barışmaya zorluyor. Zira Ortadoğu'da istediği nizamı kurup Çin ve Rusya'ya odaklanmak istiyor.
Suudi Arabistan'a ve Mısır'a dair son dönemki açıklamalar/adımlar bu bağlamda anlam kazanıyor. Ancak Türkiye, bugün artık değişen bir dünya gerçekliği içinde Çin ile ekonomik ilişkilerini büyütmüş, Rusya ile şartların dayatması nedeniyle istemsizce de olsa bazı alanlarda
(Nükleer santral, enerji nakil hatları vb) işbirliği kurmuştur. Bu bakımdan yeni sürece uyumu çok sancılı olabilir. Zira çoklu bir taraf seçme dayatması ile muhatap durumda.
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
