1-6. Büyük Kitlesel Yok Oluş çoktan başladı...
Yani bugünü anlatıyorum . #SIFIRHATTINDA
İnsanlık tarihini; yahut kavimler tarihini genel olarak iki döneme(periyoda) ayırabiliriz. Birincisi Adem'den, Nuh'a kadar; ikincisi Nuh'tan, Dünya'nın sonuna yahut fiili kıyamete kadar olan
2-Dönem. Kur'an'a baktığımızda insanoğlunun, Nuh'a kadar devam eden serüveninden adeta söz edilmediğini görürüz. Nuh'tan sonraki insanoğlunun; yani Nuhoğullarının kavimleri, peygamberlerin bu kavimlerle mücadeleleri ve kavimlerin helakları; açıkça ve ibretli bir şekilde
3-Anlatılmıştır. Ancak Adem- Nuh arası Ademoğlu'nun, kavimleri, elçileri ve mücadelelerinden söz edilmemiştir. Ayrıca Nuh tufanının, Dünya ölçeğinde Ademoğullarını yok etmesi oldukça anlamlıdır ve bize bazı ipuçları sunmaktadır. Nuh tufanının evrensel bir tufan olduğunu,
4-Kur'an'dan ve Peygamber sünnetinden biliyoruz .
Sonsuz Yüce'nin insanoğluna indirdiği son kitap Kur'an'da; sadece Adem'in iki oğlu Habil ve Kabil'in mücadelesinden ve peygamber olarak da İdris'ten bahsedilmektedir. Adem'in diğer bir oğlu Şit'in peygamberliğini ise hadis
5-Kaynaklarından ve Tevrat'tan bilmekteyiz. Bu gerçeği, evrensel Nuh tufanıyla birlikte göz önüne aldığımızda vardığımız sonuç; Sonsuz Yüce mizin insanoğlunun bu dönemini "sessiz karanlığa" mahkum etmiş olmasıdır. Ayrıca, Tevrat'ın Tekvin bölümü de bizim bu hükmümüzü teyit
6-Etmektedir.Demek ki; bu birinci insanlık periyodu içinde ademoğulları öyle yoldan çıkmış; o derece sapkın hale gelmişler ki; ya peygamberlerini öldürmüşler ya da peygamber gönderilemeyecek derecede Yüce'mizin gazabını üzerlerine çekmişler ve böylece Yücemiz de bu dönemi "sessiz
7-Karanlığa" mahkum etmiştir. Bu sebepledir ki Kur'an'ın bu konudaki sessizliği, bizce oldukça anlamlıdır ve bu periyodu değerlendirirken bazı sonuçlar tahsil etmemize imkan vermektedir. Bu çağrışımlar, insanlığın "birinci periyodu"nda ortaya çıkan ve insanoğlunun "şirk"e;
8-Oradan da şeytanlaşma sürecine girişini bize hatırlatmaktadır. Bu insanlık tarihinin "birinci periyodu"nda ortaya çıkan sapkınlık, öyle bir sapkınlıktır ki; Sonsuz Yüce Rabb'imizin gazabını üzerine çekmiş ve bu dönem "karanlığa" mahkum edilmiştir.
Nuh Öncesi İnsanlığın
9-Sapkınlaşma Süreci: YE'CUC-ME'CUC
Nuh tufanından önce de Dünya öyle ifsada uğramış; ademoğulları öyle azgınlaşmış; nesli ve nesebi öyle bozmuştu ki; insanlık tarihi böyle bir olaya bir daha şahit olmayacaktı. İşte bu insanlık tarihinin en ilginç ve dramatik ve bir daha şahit
10-Olunamayacak olayı; Ye'cuc-Me'cuc'un ortaya çıkması, yeryüzünü baştan başa fesada uğratması olayıdır. Evet, Yücemizin gazabını Dünya üzerine çeken olay budur ve Nuh tufanı bu sebeple dünya insanlığını vurmuştur. Evet, evrensel Nuh tufanını davet eden insanlık tarihinin bu en
11-önemli"azgınlaşma-şeytanlaşma süreci"ni kısaca özetleyelim ve arkasından da kanıtlarını verelim.
Azazel, melek boyutundan düşürülerek iblisleşmiş ve lanetli olarak ademoğullarının peşine düşmüş; Adem'i cennetten kaydırdığı gibi oğullarını da "Hak Yol"dan saptırıp,
12- Şeytanlaştırmak çin elinden geleni arkasına koymamıştır. Azazel iken kendisine tabi olan cinlerin ileri gelenlerinin ayağını kaydırarak; onları da kendisi gibi şeytanlaştırmıştır. Arkasından da İblis, Allah'a olan teslimiyetlerini bozan bu şeytanlaşmış cinlerini, ademoğlunun
13-Kızlarıyla yasak olan ilişkiye teşvik etmiştir ve bu sapkın ilişki böylece başlamıştır.
Kısacası, Nuh tufanından önce yeryüzünde bugüne benzer küresel bir hakimiyet kurmuş olan bir toplumun; muhtemelen "Mu-Atlantis"in, "üstün insan"; yani "cin-insan" arzularını yem olarak
14-Kullanan İblis, insanlığı Ye'cuc-Me'cuc belasına ve arkasından da Tufan felaketine sürüklemiştir. Şimdi bu konuyu deliller ışığında gözden geçirelim:
Vahye Dayalı Deliller 1) Kur'an, Ye'cuc- Me'cuc oluşumuna yol açacak "insan-şeytan ilişkileri"ni bize şöyle bildiriyor:
15-Muhakkak onlar(müşrikler), O'nun(Allah'ın) dışında, dişileri(cinleri-perileri) çağırıyorlardı. Onlar, (gerçekte) (kovulmuş) asi şeytandan başkasını çağırmıyorlardı.
Allah, onu lanetledi ve o(Şeytan) dedi ki: "Elbette, Sen'in kölelerin içinden belirlenmiş bir zümreyi, kendime
16- (köle) edineceğim."
"Ve elbette onları saptıracağım, ümitlendireceğim; onlara, hayvanların kulaklarını kesmelerini emredeceğim. Elbette yine onlara, Allah'ın yarattığını değiştirmelerini emredeceğim. "Kim, Allah'ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, muhakkak o, apaçık bir
17-Hüsrana uğramıştır(Şeytan), onlara vaad ediyor, onları ümitlendiriyor. Oysa Şeytan, onlara aldanmadan başkasını vaad etmez. [NİSA(4)/117-120]
O gün (Allah) onların hepsini toplar: "Ey cin topluluğu, siz insanlardan kendinizi çoğaltmak istediniz." (Bunun üzerine) onların
18-(cinlerin), insanlardan dostları olan kimse dedi ki: "Rabb'imiz, bazımız, bazımızdan yararlanıp, bizim için takdir ettiğin süreye ulaştık." (Allah) dedi ki: "Allah'ın dilediklerinin dışında onların barınağı ateştir, orada kalıcıdırlar.Muhakak senin Rabb'in Hakim'dir, Alim'dir.
19-"[ENAM(6)/128]
Muhakkak İblis, onlar(insanlar) üzerindeki zannını doğruladı. Müminlerden bir grup hariç ona(İblis'e) tabi oldular.[SEBE(34)/20]
Biz, onlara yakınlar(cin-şeytanlar) hazırladık. Onlar(cin-şeytanlar), onların önlerinde ve arkalarında olanları güzel gösterirler.
20-Onlardan önce geçmiş olan ümmetler içindeki insan ve cinler gibi, onlara da söz(azap) hak oldu. Muhakkak onlar hüsrana uğrayanlardır.[FUSSİLET(41)/25]
Şeytan onları kaplamıştır; böylece onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. Böyle olanlar, şeytan hizbidir. Dikkat edin!
21-Muhakkak şeytanın hizbi olanlar, hüsrana uğrayanlardır.[MÜCADELE(58)/19]
TORA(TEVRAT): Olayı İfşa Ediyor 2) Tora'nın Bereşit(Tekvin) bölümünde, Ye'cuc-Me'cuc'un ortaya çıkışı açık bir şekilde şöyle özetleniyor:
İnsanoğlu, toprak üzerinde çoğalmaya başlayıp kızları doğunca,
22-Tanrı'nın oğulları, insan kızlarının iyi olduklarını gördüler ve her şeçtiklerinden kendilerine eş aldılar.
Tanrı: "Ruhum insanı sonsuza dek yargılamayacak; çünkü o etten başka bir şey değil. Günleri 120 yıl olacak" dedi. Devler(Nefilim) o günlerde ve daha sonraları
23-Yeryüzündeydiler.Tanrı'nın oğulları, insan kızlarına gelmişler ve (devlere) baba olmuşlardı. (Devler) ezelden beri en güçlülerdi; şöhretli kişilerdi.
Tanrı yeryüzünde insanın kötülüğünün artmakta olduğunu gördü. (İnsanın) en derin düşüncelerinin yarattığı eğilimler, gün
24-Boyunca, sadece kötüyeydi.
Tanrı: "Yaratmış olduğum insanoğlunu yeryüzünden sileceğim, insandan evcil hayvanlara, yer hayvanlarına ve gökyüzündeki kuşlara kadar-" dedi.
Fakat Noah, Tanrı'nın gözünde beğeni bulmuştu.
Bereşit(Tekvin): 6/1-5, 7-8
"Tanrı'nın oğulları" yerine Tora
25-Tefsircileri "yöneticilerin oğulları" veya "hakimlerin oğulları" ifadesini kullanmışlardır. Bizce bu "Tanrı'nın oğulları" ifadesi, ancak mecazi anlamda doğrudur ve İblis'in "düşmüş melekler" diye yutturmaya çalıştığı; düşmüş cinler; İblis hizbi olan cinler; yani şeytanlardır.
26-Tüm erkek olan insan ve cinler; mecazi anlamda Tanrı oğulları gibidir. Sonsuz Yüce Rabb'imiz tüm noksan sıfatlardan münezzehtir. Yarattığı hiçbir varlığa benzemez, doğmamış, doğurmamış, bizzat var olan, varlığını hiçbir şeye muhtaç olmayan "Gerçek ve Tek İlah"tır. Aksini ne
27-Kur'an ne de gerçek Tevrat kabul eder.
Önceden Azazel'le beraber Yüce Allah'a teslim olan "cinlerin lider kadrosu"ndan bir grup; Azazel'e tabiydi. Azazel, meleklikten düşüp iblisleşince, onun yanında yer aldılar; böylece Hak'tan saptılar ve İblis yandaşı oldular. İşte bunlar,
28-İblis'in teşvikiyle insan kızlarıyla ilişki kurdular ve Devler(Nefilim); yani Ye'cuc ve Me'cuc böylece ortaya çıktı.
Kur'an'ın ayetleriyle Tora'daki ifadelerden; Tufan'a muhatap olan insanlığın nasıl azgınlaşıp-şeytanlaştığı; İblis hizbinin kontrolüne girdiği açıkça
29-Görülmektedir. Kur'an, Enam(6)/128'de; "cinlerin, insanlardan kendilerini çoğaltmak istediklerini" bize açıkça bildirmiştir.
Hz. Muhammed YE'CUC-ME'CUC'U TAVSİF EDİYOR 3) Peygamberimiz; Kur'an'ın bu konudaki ayetlerine açıklık getirmiş; özellikle Ye'cuc-Me'cuc'un nasıl ortaya
30- Çıktığına değil; Yaklaşansaat'te, Deccal'e köle olan insanlığın efendilerini nasıl helak edeceğine şiddetle vurgu yapmıştır. Ancak aşağıdaki birkaç hadiste de Peygamberimizin, Ye'cuc-Me'cuc'u vasfettiğini görmekteyiz. Bu yaratıkların Adem soyu olduklarını, insanlığı-dünyayı
31-ifsad edeceklerini belirtmiş; boylarına, çoğalmalarına,sayılarına ve kavimlerine atıfta bulunmuştur:
İbn Amr bin el-As şöyle rivayet etmiştir:
Resulullah(s.a.v.), buyurdu: "Ye'cuc-Me'cuc, Adem'in neslindendir. Onlar, insanlara gönderilse, onların yaşantılarını ifsad ederler.
32-Onlardan biri arkasında, zürriyetinden binden fazla kişi bırakmaksızın ölmeyecek. Onların arkasında üç ümmet vardır: Tavil,Tarnes ve Mensek."
Rudani, C.5, H. no: 9930, s.372
Huzeyfe rivayet etmiştir ki:
Resulullah(s.a.v.)şöyle buyurdu:"Ye'cuc bir ümmettir.
31-Me'cuc da bir ümmettir. Her bir ümmet, dört yüz bin ümmettir. Onlardan bir adam, sulbünden eli silahlı tam bin erkek görmeden ölmez."
Dedim ki: "Ey Allah'ın Resulü! Onları bize anlatır mısın?"
Dedi ki: "Onlar üç sınıftır. Onların bir sınıfı 'erz' gibidir." Soruldu ki:
32- "Erz ne demektir?" Resulullah(s.a.v.) dedi ki: "O, Şam'da bir ağaçtır ki o ağacın uzunluğu yüz yirmi arşındır(12 arşın mı?). Göğe doğru yükselir." buyurdu ve ondan sonra Peygamber(s.a.v.), şunu ilave etti: "İşte bunlara ne dağ dayanır ve ne de demir. Onların ikinci sınıfı da
33-Kulaklarının birini serer, ötekini de kendisine yorgan yapıp öyle yatar. Fil, yabani hayvan, deve ve domuz ne görürlerse yerler. Onlardan birisi öldüğünde de onu yerler. Onların bir ucu Şam'da, bir ucu Horasan'da olacaktır. Doğu nehirlerinin tümünü ve Taberiye gölünü de
34-İçeceklerdir." Rudani, C.5, H. No: 9931, s.372
ENOK kitabı ve İDRİS PEYGAMBER anlatıyor. 4) Ye'cuc-Me'cuc; yani "Devler"in, tarihin hangi döneminde müşahede edildiği, nasıl ortaya çıktığı ve nasıl Nuh tufanıyla helakın geldiği, en açık bir şekilde "Enok'un Kitabı"nda
35-Açıklanmaktadır. "Enok'un Kitabı"ndan aşağıya aldığımız metin okunurken parantez içi açıklamaların bize ait olduğu bilinmelidir:
"1. İnsanoğulları çoğalınca, güzel ve alımlı kızları oldu. 2. Gözcüler(cin-şeytanlar); göklerin çocukları, onları(insan kızlarını) görüp onlara
36-Karşı şehvet hissettiler. Birbirlerine dediler ki: ''Gelin insanların arasından kendimize eşler seçelim ve onlardan çocuklarımız olsun.'' 3. Liderlerinin isimleri şöyleydi: Semyaza, Araklba, Rameel, Kokablel, Tamlel, Ramlel, Danel, Ezeqeel, Baraqiyal, Asael, Armarel, Batarel,
37-Ananel, Zaqiel, Samsapeel, Satarel, Turel, Yomyael, Sariel. İki yüz gözcünün liderleri bunlardı. (Bunlar; 19 kişilik gözcü-cin-şeytan lider grubu. İblis'in yalanıyla, düşmüş melekler.) 4. Bunlara tabi olan diğer tüm gözcüler (ki bunların da sayısı 200'dür) birlikte
38-Kendilerine eşler aldılar. Her biri kendine bir eş seçti ve onlarla birleşmeye kendilerini onlarla kirletmeye başladılar. Onlara büyüler öğrettiler. 11. Sonra kadınlar hamile kaldı ve boyları 135 metre(13.5 metre mi?) olan Devler doğurdu. 12. Sonunda insanlar, onları
39-Besleyemeyecek hale gelene kadar, bu devler insanların ürettiği her şeyi tüketti. 13. Ve Devler, yemek için insanlara döndü ve onları yediler. Kuşlara, yabani hayvanlara, sürüngenlere, balıklara karşı günah işlemeye ve sonra birbirlerinin vücutlarını yemeye, hatta kanını
40-İçmeye başladılar.(Enok'un Kitabı 7. Bölüm)
Anlaşıldığına göre bu cin-şeytanlarla, insan kızlarının birleşmesinden ortaya çıkan Devler(Ye'cuc-Me'cuc), bir süre sonra insanları ve canlıları yemeye başlıyorlar. İşte böylece dünya ve insanoğlu büyük bir ifsada uğruyor. Bize göre
41-Devler; yani Ye'cuc-Me'cuc; aralarında bazı kavmi özellikler gösterse de; esas iki ana gruba ayrılıyorlardı. Birincisi Ye'cuc; Peygamberimiz tarafından da "Erz ağacı"nın boyuyla tavsif edilen dev adamlar. İkincisi Me'cuc; yani boyları oldukça kısa olan cücelerdir.
Ye'cuc ve
42-Me'cuc'un, kontrol edilemez boyutlarda yeryüzünde fesat çıkarması ve insanoğlunun feryatları üzerine Baş melekler, Rab'lerine yakarırlar ve daha sonra da Nuh tufanı gelir. İşte Enok'un(İdris'in) kitabından bu duruma işaret eden ifadeler:
"1. Sonra Mikail ve Cebrail, Rafael,
43-Suriel, Uriel göklerden aşağı bakıp, dünyada dökülen hesapsız kanı, işlenen sınırsız kötülükleri gördü. Birbirlerine dediler ki: 2. ''Boşalan dünyanın çığlıkları göklerin kapısına ulaştı. 3. İnsanların ruhları bize sesleniyor ve durumlarını En Yüce'ye(Allah'a) bildirmemizi
44-İstiyorlar.'' Onlar da Kral'a(Allah'a) dediler ki... 5. Azazel'in neler yaptığını, dünyaya nasıl tüm kötülükleri öğrettiğini, göklerin ebedi sırlarını nasıl ifşa ettiğini gördün." (Enok'un Kitabı 9. Bölüm)
ENOK(İDRİS) Kimdir?
Yeryüzünde Ye'cuc-Me'cuc ifşadına şahit olan Enok
45- Kimdir? Burada hemen şunu hatırlatmalıyız ki; Enok(Hanoh), İdris peygamberdir. Enok; Kur'an'da ve Tora'da ismi geçen bir peygamberdir ve Nuh'un atasıdır. Yani Nuh'un dedesinin babasıdır. Tora'da; Hanoh(Enok)'un oğlu Metuşelah, onun oğlu Lemeh, onun oğlu da Noah(Nuh) diye
46-Yazılıdır. Enok'un 365 yıl Dünya'da yaşadıktan sonra yükseltildiği bildirilir. Esasında, Enok'un ataları ve torunları yaklaşık 1000 sene yaşadığı halde; Enok, 365 yıl yaşamış daha sonra Azazel gibi Baş melekler boyutuna yükseltilmiş ve zaman zaman meleklerle beraber görevli
47-Olarak Dünya'ya gelmiştir. Nitekim birçok peygambere ve özellikle Musa ve Süleyman'a arkadaşlık ettiğini Kur'an'dan biliyoruz.Kur'an'da İdris olarak geçer.Arapça "drs" kökünden "idris"; ders görmüş-ilim sahibi anlamına gelir.Aynı zamanda Rabb'ine yükseltilmiş bir peygamberdir.
48-Allah katından "özel bir ilme"(ilmun ledun) sahiptir. Hızır; diye halk arasında bilinen ve Musa'yla yolculuk eden, ona ders veren ve Belkıs'ın tahtını göz açıp kapayıncaya kadar Süleyman'a getiren odur. Ancak İblis ve cin-şeytanlar, insanların bu "Hızır kültü"nü kullanarak
49-İnsanları ve dostlarını rüyalarda yahut gerçek hayatta kandırmışlar ve kendi mesajlarını bu yolla vermişlerdir. Halen İblis, bu "Enok-İdris-Hızır" formunu kullanarak; birçok mutasavvıfları, kabalacıları ve çağın cahillerini kandırmaya devam etmektedir. İşte Kur'an'da İdris
50-Peygamberle ilgili ayetler:
(Musa) kölelerimizden bir köleyi(İdris-Hızır) buldu ki; Biz, ona katımızdan bir rahmet vermiş ve nezdimizden bir ilim(ilmi ledun) öğretmiştik. [KEHF(18)/65]
Kitap'ta İdris'i de hatırla. Muhakkak o, bir sıddıktı ve nebiydi.
Biz onu yüce bir
51-'mekan'a(makama) yükseltmiştik [MERYEM(19)/56-57]
(Süleyman'ın) yanında, Kitap'tan ilim verilmiş bir kimse(İdris) dedi ki: "Sen gözünü açıp kapayıncaya kadar, ben, onu sana getiririm." Derken (Süleyman) tahtı, yanında dururken gördü, dedi ki: "Bu, Rabb'imin bana fazlıdır
52-)(lütfudur). Rabb'im, kendisine teşekkür edecek miyim, yoksa örtecek miyim diye beni denemektedir. Her kim, teşekkür ederse, onun teşekkürü kendisi içindir. Her kim de örterse; muhakkak benim Rabb'im, Gani'dir(ihtiyaçsızdır), Kerim'dir(üstündür-cömertdir). [NEML(27)/40]
53-Dünya'da 6. büyük kitlesel yok oluş başladı: İnsan soyu tehlikede
Yukarda teolojik olarak varlıklarını tespit ettiğimiz Mahlük görünümlü insanlar bugün tüm insanlığı ateşe sürüklüyor. İnsanlık neslini ve varlığını yok etmeye çalışıyor.
Bilim insanları uyarıyor: Dünya 6. büyük
54-Kitlesel yok oluş evresinde. Bu kitlesel yok oluşun temel nedeni ise insanoğlunun dünya üzerindeki faaliyetleri. 6. Büyük Kitlesel Yok Oluş adlı evre insanoğlunun soyunun da tükenmesine sebep olabilir. GÖK TUĞ yani MAVİ TUĞ bunun için kalktı.
Dünya bugüne kadar 5 büyük
55- Kitlesel yok oluş evresinden geçti. Bu evrelerin her biri dünya üzerindeki canlı türlerinin büyük bir bölümünün (yaklaşık yüzde 80 ile yüzde 96'sının) soyunun tükenmesine neden oldu.
Dinozorların soyu 5. Büyük Kitlesel Yok Oluş Evresi'nde tükendi.
Bitkiler, yanardağlar ve
56-Asteroitler gibi oldukça çeşitli nedenlerle gerçekleşen bu kitlesel yok oluşlardan en çok bilineni Palaojen Yok Olması. 5. Büyük Kitlesel Yok Oluş Palaojen’e 65 milyon yıl önce 11 kilometre çapında dev bir asteroitin dünyaya çarpması neden oldu.
Çarpmanın etkisiyle volkanlar
57-Patladı, yanardağlardan çıkan yoğun duman güneşi engelledi. Atmosferdeki karbondioksit ve denizlerdeki asit oranının önemli ölçüde artmasına sebebiyet veren bu hızlı değişimler, dinozorlar da dahil olmak üzere dünya üzerindeki canlıların yüzde 80’inin soyunun tükenmesiyle
58-Sonuçlandı. #Atabey19HHK #HüseyinHakkıKahveci
Bu metin SIFIR HATTINDA kitabımın içerisinden alınmıştır. Bedenlenmiş ruhlar ve GÖK TÜRK açık açık metin içerisinde yer almaktadır. #DestekYayınları
• • •
Missing some Tweet in this thread? You can try to
force a refresh
1-Chp lideri Kemal Kılıçdaroğlu " Artık Sağ ve Sol yok. En muhafazakar parti CHP."diyor.
Sonunda aklî olarak Mustafa Kemal Atatürk'ün BİR'LİK aklı harekete geçiyor.
Bunun için 80 sene yalpalamaya gerek yoktu.
Sağ ve Sol ve yandan çark ideolojileri tasfiye edersek
2-Türkiye Cumhuriyeti 80 yıllık hesaplaşmayı hukuk önünde ADALET ekseninde yapmayı başarır.
Ve yara almadan,
Siyonistlerin elimize verdiği canlı bomba olan Sağ ve Sol bölünme aygıtından kurtulmuş oluruz.
Bu akıl!
Mete Han( Şeref ünvanı Oğuz Kağan),Atilla
Bilge Kağan,Cengiz Han,
3-Alparslan, Ataman Gazi ,Fatih Sultan Mehmet,Atatürk ve son olarak #ATABEY19HHK aklıdır. Ve #KadimDevlet in bizzat kendisidir.
Son beş yıldır bunu bas bas bağırdım.
Tüm ideolojiler ayaklarımın altında.
Çünkü, "Türk Bir'dir, Tengri Tektir,Tengri Türk'tür dedim.
Tüm ideolojiler
1-#ATATÜRK 'ÜN HAYALI " #BOZKURT BAŞLI GÖK BAYRAK."
Atatürk 'e kut alırken, kutsanma diyelim verilen Tuğ Kızıl Tuğ idi...
Yıl 1921 sonları…
Anadolu’nun her yerinde kurtuluş mücadelesi hız kazanmış ve düşman perişan durumdadır. Ancak asıl savaş, Ankara’ya yaklaşan Yunan ordusu
2-İle yapılmaktadır. Sakarya Meydan Savaşı’nın henüz bitmediği, ancak düşmana büyük kayıplar verdirilerek geri çekilmeye mecbur bırakıldığı günlerde bir akşam Atatürk silâh arkadaşları ile sohbet ederken konu yeni devletin kuruluşuna gelir.
İşte bu sırada Atatürk(mealen):
3-“Arkadaşlar! Yakın zamanda yeni bir devlet kuracağız. Bu devlete bir gök bayrak gerek. Ama bu bayrağın üzerinde -ön yüzden bir Bozkurt başı olsun’” der…
Bu sözü üzerine birden şaşkınlık geçiren arkadaşları, halkın Ay-yıldızlı bayrağa alıştıklarını ve bunun halk üzerinde de
1 -1.Kılıçaslan'ın mezarının bulunmasında saklanan mesajlar var. 1. Kılıçaslan döneminden sonra devlet fetret dönemine girmişti.
Ok-Uz yılındayız.Açık mesaj!Devletimiz Fetret devrine girdi.
1107 'den 1156'ya kadar fetret dönemi.
49 yıl.
49 yedinin katı 7 uyurlar. Uyanma vakti!
2-49 yaşına 2021 'de adım atacağız.
Bu fetret dönemini 2. Kılıçaslan tahta geçtiğinde yani 1156' da sonlandırıyor. Burada 1156 tarihini toplayalım 22 ve iki tane 11 》Destiny #Atabey19HHK ...Açık ve 2022》2×11 =22 ...
1.Kılıçaslan Atatürk dersek..
2.Kılıçaslan, Oğuz olur.
3- Atatürk, Tuna şiirinde Oğuz oğulları ADAM'LAR bir'liği diyor.
Atatürk~Atabey Oğuz oğlu,Adamlar demek.
2.Kılıçaslan 1160' ta tam hakimiyeti sağlıyor ve Fetret dönemini sonlandırıyor. 1160 toplamı destiny kod 8 sayısını yani #Atatürk19MKA sonucu çıkar.
1-Mustafa Kemal Atatürk tarafından yaptırılan #ERGENEKON 1 ve #ERGENEKON 2 tablolarında ne anlatılıyor?
Anlatalım o zaman...
Başbuğ Atatürk'ün İbrahim Çallı'ya yaptırdığı ve vefatından sonra meclisten kaldırılan tablo. Çok ama çok fazla kelime anlatan bir resim.
Ergenekon !!!
2-Davasının temeline dinamit olarak koymaya çalıştıkları resim...
“Oğuz Han’ın ışıkla gelen ‘Altın kız’ ile evliliğinden Gün, Ay ve Yıldız isimli oğulları olmuştur” diye başlayan Oğuz Destanı’nda Türklerin yaratılışı ve kökeni anlatılıyor.
Ergenekon Destanı ise Göktürklerin ...
3-Türeyişini anlatan muhteşem bir eser.
Bu destan için farklı anlatımlar var. En yaygın olanı şöyle:
Düşman, Türkleri mertçe yenemeyeceğini anlayınca onların arasına nifak sokar, böler ve bu arada çeşitli hilelerle Türk yurdunu zapt edip herkesi kılıçtan geçirir. Sağ kalan tek
1-" GÖK BÖRÜ PENÇESİ…. "
Bu kez Türkütler ile Erlik Han arasında müthiş bir mücadele var. Türkütler’in umutları birer birer tükenirken, *kadim kitaplarda müjdesi verilen KAHRAMAN meydana çıkıyor. Onun adı OK UZ Kaan…(Oğuz Kağan)*
Yazar Ufuk Tufan, Yada Taşı Efsanesi’ni
2-Neden yazdığını açıklarken, Türk milletinin, dünyanın en köklü ve en asil milletlerinden biri olmasına rağmen, kendi mitolojisine yeterince sahip çıkamadığından yakınıyor.
Yabancıların yazdığı Yüzüklerin Efendisi, Taht Oyunları, Açlık Oyunları, Hobbit, Alacakaranlık Kuşağı
3-Gibi mitolojik öğeli eserlerin Türk milleti içinde oldukça fazla rağbet görmesinin şaşkınlığını yaşadığını ve artık buna son vermek gerektiğini söylüyor. Zira, yukarıda adı geçen mitolojik romanlarda gördüğümüz kahramanların bir çoğu Türk Mitolojisinden aparmadır.
1-Oğuz töresinde...
Devlet,fetret sürecine girdiginde;Seymen alayı toplanır ve SİN SİN ateşi yakılır.
Davullar çalınır.Devlete yeni baş seçimi sembolik olarak duyurulur.
Mesela,Papanın seçildiği Vatikan'ın bacasından çıkan dumanla halka duyurulur.
2-Türk 'lerde bu ritüel bu şekilde duyurulur.
Kısaca HEYET Devletin başını seçmiştir. Heyetin başını seçmiştir. Ve bu yüz yılda bir gerçekleşir. Gökbörü yüz yılda bir görünür. Atatürk sonrası devlet kendine baş seçmemiştir.
Son seçilmişten ,son seçilmişe geçen zaman dolmuştur.
3-Artık seçilen seçilmiştir. Buna Dönence diyoruz.
Oğuz Kağan töresi, devletin başına kimi seçtiğini açıkladıktan sonra Göktürk Toyu yani kurucu meclis toplanacaktır.
Siyasi partiler ve tüm yapılar YOK hükmüne alınacaktır.
Seçim Göktürk tarafından yapılmıştır.