Profesyonel bir işsiz olduğumdan askerdeki Behramoğlu'nun askere gitmiş arkadaşı Özel'e ve Özel'in de arkadaşına cevap mahiyetinde yazdığı 2 şiir arasında gördüğüm göndermeleri işaretleyeyim dedim.
Özel, bu şiiri 6 günde yazmış. 6 (altı).
Bu şiir ona 6 gün, 3 diş kökü ve 2 dişe mâl olmuş. Askerde diş çektirene izin yazıyorlarmış, reis şiir yazmak için zamanı olsun diye kurtarılabilecek 2 dişini çektirip izin almış ve şiiri bitirmiş.
"Onlar yaptıkları kötü işlerde birbirlerini uyarmıyordu"
"Firavun halkını hafife aldı, onlar da saptı"
"Ellerinizin yaptıkları yüzünden"
"Sizi yılda birkaç kez sınadığımızı görmüyor musunuz?"
"Hiç olmazsa azabımız gelince yakarsalardı!"
"Onları azabla yakaladık ama ne uslandılar ne de yakardılar"
"... bizi helak edecek misin rabbim?"
Sorun Firavunda değil İsrailoğullarındaydı. O kadar aptaldılar ki başlarına kabul ettikleri yeni lidere (Musa) rağmen gördükleri ilk puta yavşadılar ve tekrar tekrar saptılar.
Liderin birisi gelir birisi gider. Eldeki malzeme sıkıntı olunca değişen bi şey olmaz.
Sövmek bayağılıktır. Hele cinsel içerikli sövmek basbayağılıktır (bu kelimeyi ilk defa bu anlamda kullanan kişi olmanın 2 saniyelik haksız gururundan sonra devam ediyorum;).
Bir nevi ifade acziyetinin dışa vurumudur. Dili dönen birisinin SinKaf'a ihtiyacı olmaz.
Zira anlayan için SinKaf'tan bin beter sözler var ki, yüzü olanı yüzünü bir daha yerden kaldıramayacak hâle getirir.
Ne NFK'nin ne İsmet Özel'in ne de Mehmet Akif'in bir mısrasında SinKaf'a rastgeldim. Amma yürekten süzülmüş öylesi mısralar gördüm ki, bin küfre bedel...
"Can Yücel?" deyip bilgiçlik taslayacaklaraysa "dili yok kalbimin ondan ne kadar bîzarım" der susarım...
Sövmenin sosyolojisini, psikolojisini ve felsefesini yapacak ilmim yok. Birisi yapsa da okusak 🤓
27.93: Ve de ki: "Allah'a hamdolsun, O size ayetlerini gösterecektir(REY), siz de onları bilip tanıyacaksınız." Senin Rabbin, yaptıklarınızdan gafil değildir.
12.105: Göklerde ve yerde nice ayet vardır ki onlara uğrarlar da onlardan yüz çevirirler
Bunu gören kimisi 1 ayete dayanıp 500 ayeti nesh etmiş kimisiyse zahirdeki tenakuzu değişen şartlara karşı değişen tutumlar olması gerektiğine yorup ayetlere olduğu gibi iman etmiş.
Resullerin tebliğ süreçlerine baktığımızda da üslubun evvela öğüt ve örneklik şeklinde olduğunu..
inkar halinde üslubun örneklemeler ve muhakemeye davete evrildiğini, gene yararı olmazsa (muhtemelen karşıdan da seviyesiz tepkiler geldiğinden) iğneleyici, alaya varan ve tehditvari söyleme dönüştüğünü ve birkaç basamak sonra da, ...